Çin Kültür Devrimi Nedir?
Çin Kültür Devrimi Nedir?, Çin Kültür Devrimi Nerededir?, Çin Kültür Devrimi Hakkında Bilgi?, Çin Kültür Devrimi Analizi? Çin Kültür Devrimi ilgili Çin Kültür Devrimi ile ilgili bilgileri sitemizde bulabilirsiniz. Çin Kültür Devrimi ile ilgili daha detaylı bilgi almak ve iletişime geçmek için sayfamıza tıklayabilirsiniz. Çin Kültür Devrimi Ne Anlama Gelir Çin Kültür Devrimi Anlamı Çin Kültür Devrimi Nedir Çin Kültür Devrimi Ne Anlam Taşır Çin Kültür Devrimi Neye İşarettir Çin Kültür Devrimi Tabiri Çin Kültür Devrimi Yorumu
Çin Kültür Devrimi Kelimesi
Lütfen Çin Kültür Devrimi Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. Çin Kültür Devrimi İlgili Sözlük Kelimeler Listesi Çin Kültür Devrimi Kelimesinin Anlamı? Çin Kültür Devrimi Ne Demek? ,Çin Kültür Devrimi Ne Demektir? Çin Kültür Devrimi Ne Demektir? Çin Kültür Devrimi Analizi? , Çin Kültür Devrimi Anlamı Nedir?,Çin Kültür Devrimi Ne Demektir? , Çin Kültür Devrimi Açıklaması Nedir? ,Çin Kültür Devrimi Cevabı Nedir?,Çin Kültür Devrimi Kelimesinin Anlamı?,Çin Kültür Devrimi Kelimesinin Anlamı Nedir? ,Çin Kültür Devrimi Kelimesinin Anlamı Ne demek?,Çin Kültür Devrimi Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
Çin Kültür Devrimi Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadınız
Çin Kültür Devrimi Kelimesinin Anlamı Nedir? Çin Kültür Devrimi Kelimesinin Anlamı Ne demek? , Çin Kültür Devrimi Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
Demek Ne Demek, Nedir? Tdk'ye Göre Anlamı
Demek kelimesi, dilimizde oldukça kullanılan kelimelerden birisidir. TDK'ye göre, demek kelimesi anlamı şu şekildedir:
Söylemek, söz söylemek - Ad vermek - Bir dilde karşılığı olmak - Herhangi bir ses çıkarmak - Herhangi bir kanıya, yargıya varmak - Düşünmek - Oranlamak - Ummak, - Erişmek - Bir işe kalkışmak, yeltenmek - Saymak, kabul etmek - bir şey anlamına gelmek - öyle mi, - yani, anlaşılan - inanılmayan, beklenmeyen durumlarda kullanılan pekiştirme veya şaşma sözü
Çin Kültür Devrimi Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadığınız İçin Boş Safyadır
Demek Kelimesi Cümle İçerisinde Kullanımı
Eskilerin dediği gibi beşer, şaşar. - Muşmulaya döngel de derler.
Kamer `ay` demektir. - Küt dedi, düştü. - Bu işe herkes ne der? - Güzellik desen onda, zenginlik desen onda. - Bundan sonra gelir mi dersin? - Saat yedi dedi mi uyanırım. - Kımıldanayım deme, kurşunu yersin. Ağzını açayım deme, çok fena olursun. - Yarım milyon dediğin nedir? - Okuryazar olmak adam olmak demek değildir. - Vay! Beni kovuyorsun demek, pekâlâ! Çin Kültür Devrimi - Demek gideceksin.
Demek Kelimesi Kullanılan Atasözü Ve Deyimler
- dediği çıkmak - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek
- dedi mi - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin - demek istemek , - demek ki (veya demek oluyor ki) , - demek olmak , - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok - dediği çıkmak , {buraya- - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek i, - dedi mi , {buraya- - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin , - demek istemek - demek ki (veya demek oluyor ki) - demek olmak - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok
Çin Kültür Devrimi
Çin Kültür Devrimi Nedir? Çin Kültür Devrimi Ne demek? , Çin Kültür Devrimi Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi , Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. İlgili Sözlük Kelimeler Listesi
Çin Kültür Devrimi Kelimesinin Anlamı? Çin Kültür Devrimi Ne Demek? Çin Kültür Devrimi Ne Demektir? ,Çin Kültür Devrimi Analizi? Çin Kültür Devrimi Anlamı Nedir? Çin Kültür Devrimi Ne Demektir?, Çin Kültür Devrimi Açıklaması Nedir? , Çin Kültür Devrimi Cevabı Nedir? , Çin Kültür Devrimi Kelimesinin Anlamı?
Şu madde dizisinin bir parçasıdır: Çin devlet yapısı |
Büyük Proleter Kültür Devrimi (Basitleştirilmiş Çince: 无产阶级文化大革命; Geleneksel Çince: 無產階級文化大革命; pinyin: Wúchǎnjiējí Wénhuà Dàgémìng) ya da kısaca Kültür Devrimi (Çince: 文化大革命; pinyin: Wénhuà Dàgémìng; lit. 'Büyük Kültür Devrimi'), Çin Komünist Partisi Genel Sekreteri Mao Zedong'un iktidardaki son 10 yılı içinde (1966-1976) Çin Devrimi'nin ruhunu yeniden canlandırmak için başlattığı hareket.[1]
Sovyetler Birliği'nde Nikita Kruşçev'in Sovyetler Birliği Komünist Partisi Genel Sekreteri olmasının ardından, daha önceki genel sekreter olan Stalin'i açıktan kınaması ve Marksist-Leninist ilkeleri "yumuşatır" görünmesi Çin Komünist Partisi ileri gelenlerinden bazılarına ilham ve cesaret vermişti. Bununla paralel olarak çıkan Çin-Sovyet ayrılığı sonucu ÇKP'nin bölünmesi ve bilhassa devlet başkanı Liu Şao Çi ve Pekin belediye başkanı Peng Çen'in muhalefete geçmesi Mao önderliğindeki kanadı endişelendirmişti. Çin'deki durumların Ekim Devrimi'nin amacından uzaklaştığı kanısına varan Mao ve ekibi, ülkesinin aynı yolu izlemesinin son derece tehlikeli olduğunu belirtmiş ve bu durumla mücadele etmeye başlamıştır. Bu kanatta önder isimlerden biri olan Savunma Bakanı Lin Piao, çeşitli broşürler ve makaleler yayınlayarak "Çinli revizyonistler" olarak tanımladığı bu kişileri kıyasıya eleştirmiş ve orduda bu görüşte olanları tasfiye etmiştir.[2]
Mao Zedong ve ekibi, SSCB'de var olduğunu iddia ettiği "bürokratik komünizm" anlayışının Çin'deki varlığını bitirmek amacıyla, 1966'dan 1976 yılına kadar sürecek olan Çin Kültür Devrimi'ni başlattığını duyurdu. Bu dönemde bütün okullar ve üniversiteler, radikal bir şekilde komünizm savunucusu Kızıl Muhafızlar aracılığıyla Mao'nun bildirilerini takip edecek şekilde organize edilmiştir. Bu örgütlenmede Lin Piao büyük rol üstlenmiştir. Bu örgütlenmeyle birlikte opera, tiyatro vb. kültür etkinliklerinde eski ve klasik eserler yasaklanmış, sadece "devrimci" eserlerin yer alması sağlanmıştır. Başlangıçta kültür ve sanat alanında bir reform olarak ortaya atılan Kültür Devrimi fikri, partideki tasfiyeler ve ordudaki hareketlerle genel bir siyasi hamleye dönüşmüştür. Bu kapsamda Çinli gençler üniversiteleri, kütüphaneleri, müzeleri basıp "eski toplumu" ve "eski alışkanlıkları" temsil eden eserleri tahrip etmişler, birçok ibadet yerini ateşe vermişler, mağazaları işgal edip buraları artık halk adına yöneteceklerini ilan etmişlerdir.[3] Alman yazar Jürgen Dennert gördüklerinin bir bölümü şu şekilde aktarmıştır;[4]
“ | "Tercümanım Lo, beni Pekin'deki "Uyuyan Buda" heykeline götürdü. Dünya tarafından değeri biçilemeyen tarihi heykel, Kızıl Muhafızlar tarafından parçalanmıştı. Heykellerin üstünde ve duvarlarda, Kızıl Muhafızlar tarafından asılmış pankartlarda şu satırlar okunuyordu: "Eski dünyaya lanet olsun", "Geçmişi hatırlatan her şeye lanet olsun, "Feodalizmi ve burjuvazizmi hatırlatan her şeyi tahrip edin". ... Şehrin caddelerinde kamyonları doldurmuş bir şekilde dolaşan gençler, devrim şarkıları söylüyorlardı. Şehirde her şey değişmişti. Sokakların isimleri, mağazaların tabelaları. Mesela "Altın sükunet" caddesine "Anti-emperyalizm caddesi adı verilmişti. Sonra 8-10 yaşlarındaki çocuklardan oluşan bir grup gördüm. Ellerinde kızıl bayraklar, avazları çıktığı kadar geçmişe lanet ediyorlardı." | „ |
Mao, şehirli gençleri Kızıl Muhafızlar adıyla kurulan organizasyona katılmaya teşvik etmiş ve güvenlik güçlerine Kızıl Muhafızlar'a müdahale etmemelerini emretmiştir.[1] "Devrimci şiddet" adı verilen yöntemin kullanıldığı bu dönemde, Kızıl Muhafızlar arasında bir hiyerarşi veya herhangi bir liderlik durumu bulunmadığından dolayı, zaman zaman çeşitli fraksiyonlar ortaya çıkmış ve Çin'in bazı bölgelerinde iç savaşa varan durumlar baş göstermiştir. Bunu gören Mao, Kızıl Muhafızlar arasında ortaya çıkan hizipleri bastırmak; Kızıl Muhafızları yeniden Çin Komünist Partisi çerçevesinde bir araya getirme kararı almıştır.[5]
Geniş halk kitlelerinin radikal değişimini hedef alan Çin Kültür Devrimi, Çin Halk Cumhuriyeti'nin hem SSCB hem de Batı Bloku ile ilişkilerini olumsuz yönde etkilemiştir. Mao'nun ölümüyle birlikte sona eren Kültür Devrimi, batılı yazarlara göre bir neslin eğitimsiz kalması, halkın gruplaşması, milyonlarca insanın işinden ve konumundan olması ve ekonomik yavaşlama gibi çok ciddi sonuçları olmuştur.[1]
Bazı yazarlara göre; Kültür Devrimi'nin başlama amacının kitleler ilişkisi yoktu, söz konusu mücadele iktidara egemen olmak isteyen bürokrasinin iki kanadı arasında geçti. Buna göre; 1945'li yılların sonunda Mao Zedong, devlet başkanı unvanını korumasına rağmen gerçek iktidarın dışına itilmişti. Mao, iktidarı yeniden elinde toplayabilmek için çeşitli adımlar atmış fakat başarılı olamamıştır. Sonraki süreçte, 1966 yılının başında Mao, egemen bürokrasi içindeki mücadelesini Çin Komünist Partisi'nin dışına taşırmış, Mayıs ayında öğrencileri "ülkeyi diktatörce yöneten yerel ve ulusal liderliğe karşı ayaklanmaya" çağırmıştır. Bu çağrı sonrasında lise ve üniversite öğrencileri, Mao'nun bu çağrısına uymuşlar ve sokaklara çıkmışlardır. İlk hedef okulların yöneticileri olmuştur. Öğrenciler, okul yöneticilerini ve bir kısım yerel parti yöneticisini sokaklarda aşağılayarak dolaştırıp, geçmiş suçlarını ve hatalarını itiraf etmeye zorlamışlardır. Yine bu görüşlere göre; Mao'nun merkezden başlattığı bu harekete karşı, yerel yöneticiler de yerel "Kızıl Muhafız" grupları kurarak yanıt vermiştir. Bu kızıl muhafızlar çoğu zaman fabrika işçileri veya yerel yönetim memurlarıydı ve öğrenci hareketine kuşku ile bakıyorlardı.[6]