Bağdat Seferi Nedir?
Bağdat Seferi Nedir?, Bağdat Seferi Nerededir?, Bağdat Seferi Hakkında Bilgi?, Bağdat Seferi Analizi? Bağdat Seferi ilgili Bağdat Seferi ile ilgili bilgileri sitemizde bulabilirsiniz. Bağdat Seferi ile ilgili daha detaylı bilgi almak ve iletişime geçmek için sayfamıza tıklayabilirsiniz. Bağdat Seferi Ne Anlama Gelir Bağdat Seferi Anlamı Bağdat Seferi Nedir Bağdat Seferi Ne Anlam Taşır Bağdat Seferi Neye İşarettir Bağdat Seferi Tabiri Bağdat Seferi Yorumu
Bağdat Seferi Kelimesi
Lütfen Bağdat Seferi Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. Bağdat Seferi İlgili Sözlük Kelimeler Listesi Bağdat Seferi Kelimesinin Anlamı? Bağdat Seferi Ne Demek? ,Bağdat Seferi Ne Demektir? Bağdat Seferi Ne Demektir? Bağdat Seferi Analizi? , Bağdat Seferi Anlamı Nedir?,Bağdat Seferi Ne Demektir? , Bağdat Seferi Açıklaması Nedir? ,Bağdat Seferi Cevabı Nedir?,Bağdat Seferi Kelimesinin Anlamı?,Bağdat Seferi Kelimesinin Anlamı Nedir? ,Bağdat Seferi Kelimesinin Anlamı Ne demek?,Bağdat Seferi Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
Bağdat Seferi Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadınız
Bağdat Seferi Kelimesinin Anlamı Nedir? Bağdat Seferi Kelimesinin Anlamı Ne demek? , Bağdat Seferi Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
Demek Ne Demek, Nedir? Tdk'ye Göre Anlamı
Demek kelimesi, dilimizde oldukça kullanılan kelimelerden birisidir. TDK'ye göre, demek kelimesi anlamı şu şekildedir:
Söylemek, söz söylemek - Ad vermek - Bir dilde karşılığı olmak - Herhangi bir ses çıkarmak - Herhangi bir kanıya, yargıya varmak - Düşünmek - Oranlamak - Ummak, - Erişmek - Bir işe kalkışmak, yeltenmek - Saymak, kabul etmek - bir şey anlamına gelmek - öyle mi, - yani, anlaşılan - inanılmayan, beklenmeyen durumlarda kullanılan pekiştirme veya şaşma sözü
Bağdat Seferi Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadığınız İçin Boş Safyadır
Demek Kelimesi Cümle İçerisinde Kullanımı
Eskilerin dediği gibi beşer, şaşar. - Muşmulaya döngel de derler.
Kamer `ay` demektir. - Küt dedi, düştü. - Bu işe herkes ne der? - Güzellik desen onda, zenginlik desen onda. - Bundan sonra gelir mi dersin? - Saat yedi dedi mi uyanırım. - Kımıldanayım deme, kurşunu yersin. Ağzını açayım deme, çok fena olursun. - Yarım milyon dediğin nedir? - Okuryazar olmak adam olmak demek değildir. - Vay! Beni kovuyorsun demek, pekâlâ! Bağdat Seferi - Demek gideceksin.
Demek Kelimesi Kullanılan Atasözü Ve Deyimler
- dediği çıkmak - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek
- dedi mi - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin - demek istemek , - demek ki (veya demek oluyor ki) , - demek olmak , - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok - dediği çıkmak , {buraya- - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek i, - dedi mi , {buraya- - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin , - demek istemek - demek ki (veya demek oluyor ki) - demek olmak - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok
Bağdat Seferi
Bağdat Seferi Nedir? Bağdat Seferi Ne demek? , Bağdat Seferi Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi , Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. İlgili Sözlük Kelimeler Listesi
Bağdat Seferi Kelimesinin Anlamı? Bağdat Seferi Ne Demek? Bağdat Seferi Ne Demektir? ,Bağdat Seferi Analizi? Bağdat Seferi Anlamı Nedir? Bağdat Seferi Ne Demektir?, Bağdat Seferi Açıklaması Nedir? , Bağdat Seferi Cevabı Nedir? , Bağdat Seferi Kelimesinin Anlamı?
1638-39 Bağdat Seferi | |||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|
1623-1639 Osmanlı-Safevî Savaşı | |||||||
Bağdat'ın Osmanlılarca ele geçirilişi | |||||||
| |||||||
Taraflar | |||||||
Safevi Devleti | Osmanlı İmparatorluğu | ||||||
Komutanlar ve liderler | |||||||
Bektaş Han | Sultan IV. Murat Han | ||||||
Güçler | |||||||
40.000[1] | 90.000 |
Bağdat Seferi, 1623-1639 Osmanlı-Safevi Savaşı'nın başında 1624 yılında Safevîlerin eline geçen Bağdat'ın geri alınması amacıyla padişah IV. Murat'ın 1638-39 yıllarında Bağdat üzerine düzenlediği seferdir.[2]
Osmanlı Devleti 1514 yılında Çaldıran Muharebesi ile başlayan harpler dizisinde 16. yüzyıl boyunca Safevi Devleti karşısında galip gelmiş ve önce Doğu Anadolu ve Kuzey Irak, sonra Irak-ı Arap (Bugünkü Irak), zaman zaman da Irak-ı Acem topraklarını ele geçirmiş, hatta 1578-90 Osmanlı-Safevi Savaşı ile Luristan ve Kafkas ülkelerini alarak Hazar Denizi'ne ulaşmıştı.
Ancak 17. yüzyılın başından itibaren Safevi Devleti'nin gerçekleştirdiği ıslahatlar sonucu Safevi ordusunun ateş gücünü artması, öte yandan Osmanlı Devleti'nin Avusturya ile giriştiği savaşlar ve Celali İsyanları sonucunda yıpranması sonucunda Osmanlı Devleti'nin üstünlüğü Safevi Devleti lehine bozulmaya başladı. 1603-1618 Osmanlı-Safevi Savaşından galip çıkan Safeviler; Irak-ı Acem, Luristan ve Kafkasya topraklarını geri alırken, gözünü artık Irak-ı Arap topraklarına dikmişti. Bu fırsat da 1623 yılında ortaya çıktı.
Bağdat'ın yerli halkından yetişmiş olan Bağdat Muhafızı Bekir Subaşı 1623 yılında ayaklandı. Osmanlı hükûmetinin kendisine karşı askerî harekâta geçeceğini öğrenince, Safevi Şahı I. Abbas'e başvurarak, Bağdat Valiliğinin kendisine verilmesi koşuluyla bu devlete tâbi olacağını bildirdi ve yardım istedi. Bunun üzerine Bağdat'a müdahale eden Safevi ordusu şehrin önüne geldi ve fazla bir direnişle karşılaşmadan 11-12 Ocak 1624'te şehri aldı. 1625-26 yıllarında Osmanlıların Sadrazam Hafız Ahmed Paşa komutasındaki ilk kuşatması başarısız olurken, Sadrazam Hüsrev Paşa'nın kenti kaleyi geri almak üzere icra ettiği ikinci Bağdat Kuşatması da sonuçsuz kaldı.
Osmanlı tahtındaki konumunu güçlendiren IV. Murat, 1623'ten beri devam eden Safevi savaşlarını sonuçlandırmak için ordu yönetimini eline aldı ve 1635 tarihinde çıktığı Revan Seferi ile Ahıska ve Revan'ı fethetti. 1638 yılında ise 14 yıldır Safevîlerin elinde bulunan Bağdat'ı fethetmek üzere ordusunun başında sefere karar verdi.
8 Mayıs 1638 tarihinde Üsküdar'dan yola çıkan IV. Murat komutasındaki Osmanlı ordusu Konya-Adana-Halep-Urfa-Diyarbakır-Siirt-Bitlis-Hakkâri-Musul-Kerkük rotasını izleyerek 197 günde Bağdat önlerine ulaştı. 15-16 Kasım gecesi kale kuşatıldı.
Kalenin alınması için yapılan çarpışmalar şiddetli oldu ve yapılan bir genel hücumda Sadrazam Tayyar Paşa hayatını kaybetti (23 Aralık 1638). Kuşatmanın 40. gününde ağır kayıplara uğramış bulunan ve direnmeden ümidini kesen Safevî kale komutanı Bektaşhan, vire ile teslim için elçi gönderdi. Bunun üzerine Bektaşhan davet edilerek teslim koşulları görüşüldü ve kendisi de affedildi. Safevi ordusundan isteyenlerin Bağdat'ta kalabileceği, istemeyenlerin yurtlarına dönebilecekleri kararlaştırıldı ve Osmanlı Ordusu 25 Aralık 1638'de Bağdat'a girdi. Bir bölüm Safevi kuvvetleri Narin Kalesi'nde direnmeye çalıştılarsa da direniş kolayca kırıldı.
Şehirde derhal onarım işlerine başlanırken IV. Murat savaşta büyük kahramanlık gösteren Yeniçeri Ağası Hüseyin Bey'i Bağdat Beylerbeyi tayin etti. Bu sefer 1623-1639 Osmanlı-Safevi Savaşı'nın son çatışması oldu ve 17 Mayıs 1639 tarihinde imzalanan Kasr-ı Şirin Antlaşması ile savaşa son verildi.