III. Constantinus Nedir?
III. Constantinus Nedir?, III. Constantinus Nerededir?, III. Constantinus Hakkında Bilgi?, III. Constantinus Analizi? III. Constantinus ilgili III. Constantinus ile ilgili bilgileri sitemizde bulabilirsiniz. III. Constantinus ile ilgili daha detaylı bilgi almak ve iletişime geçmek için sayfamıza tıklayabilirsiniz. III. Constantinus Ne Anlama Gelir III. Constantinus Anlamı III. Constantinus Nedir III. Constantinus Ne Anlam Taşır III. Constantinus Neye İşarettir III. Constantinus Tabiri III. Constantinus Yorumu
III. Constantinus Kelimesi
Lütfen III. Constantinus Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. III. Constantinus İlgili Sözlük Kelimeler Listesi III. Constantinus Kelimesinin Anlamı? III. Constantinus Ne Demek? ,III. Constantinus Ne Demektir? III. Constantinus Ne Demektir? III. Constantinus Analizi? , III. Constantinus Anlamı Nedir?,III. Constantinus Ne Demektir? , III. Constantinus Açıklaması Nedir? ,III. Constantinus Cevabı Nedir?,III. Constantinus Kelimesinin Anlamı?,III. Constantinus Kelimesinin Anlamı Nedir? ,III. Constantinus Kelimesinin Anlamı Ne demek?,III. Constantinus Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
III. Constantinus Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadınız
III. Constantinus Kelimesinin Anlamı Nedir? III. Constantinus Kelimesinin Anlamı Ne demek? , III. Constantinus Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
Demek Ne Demek, Nedir? Tdk'ye Göre Anlamı
Demek kelimesi, dilimizde oldukça kullanılan kelimelerden birisidir. TDK'ye göre, demek kelimesi anlamı şu şekildedir:
Söylemek, söz söylemek - Ad vermek - Bir dilde karşılığı olmak - Herhangi bir ses çıkarmak - Herhangi bir kanıya, yargıya varmak - Düşünmek - Oranlamak - Ummak, - Erişmek - Bir işe kalkışmak, yeltenmek - Saymak, kabul etmek - bir şey anlamına gelmek - öyle mi, - yani, anlaşılan - inanılmayan, beklenmeyen durumlarda kullanılan pekiştirme veya şaşma sözü
III. Constantinus Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadığınız İçin Boş Safyadır
Demek Kelimesi Cümle İçerisinde Kullanımı
Eskilerin dediği gibi beşer, şaşar. - Muşmulaya döngel de derler.
Kamer `ay` demektir. - Küt dedi, düştü. - Bu işe herkes ne der? - Güzellik desen onda, zenginlik desen onda. - Bundan sonra gelir mi dersin? - Saat yedi dedi mi uyanırım. - Kımıldanayım deme, kurşunu yersin. Ağzını açayım deme, çok fena olursun. - Yarım milyon dediğin nedir? - Okuryazar olmak adam olmak demek değildir. - Vay! Beni kovuyorsun demek, pekâlâ! III. Constantinus - Demek gideceksin.
Demek Kelimesi Kullanılan Atasözü Ve Deyimler
- dediği çıkmak - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek
- dedi mi - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin - demek istemek , - demek ki (veya demek oluyor ki) , - demek olmak , - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok - dediği çıkmak , {buraya- - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek i, - dedi mi , {buraya- - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin , - demek istemek - demek ki (veya demek oluyor ki) - demek olmak - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok
III. Constantinus
III. Constantinus Nedir? III. Constantinus Ne demek? , III. Constantinus Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi , Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. İlgili Sözlük Kelimeler Listesi
III. Constantinus Kelimesinin Anlamı? III. Constantinus Ne Demek? III. Constantinus Ne Demektir? ,III. Constantinus Analizi? III. Constantinus Anlamı Nedir? III. Constantinus Ne Demektir?, III. Constantinus Açıklaması Nedir? , III. Constantinus Cevabı Nedir? , III. Constantinus Kelimesinin Anlamı?
III. Constantinus | |
---|---|
Batı Roma İmparatoru & İsyancı | |
Hüküm süresi | 407 - 411 (II. Constans'la birlikte İmparator Honorius'a karşı) |
Önce gelen | Honorius |
Sonra gelen | Honorius |
Ölüm | 411 (18 Eylül'den önce) |
Çocuk(lar)ı | II. Constans |
III. Constantinus (ö. 411, 18 Eylül'den önce) 407 yılında kendini Batı Roma İmparatoru ilan eden ve 411 yılında tahttan feragat etmesinden kısa bir süre sonra öldürülen Romalı general.
31 Aralık 405 ya da 406 tarihinde, aralarında Vandallar, Burgundianlar, Alanlar ve Sueves'lerin de bulunduğu istilacı Germen kabileleri, donmuş Ren nehri'ni (bir ihtimale göre Mainz yakınlarında) geçtiler ve Roma savunmasını aşarak Roma İmparatorluğu topraklarını işgal ettiler. Bu işgal, İmparatorluğun kendini bir daha asla toparlanamadığı ölümcül bir rüzgardı çünkü Roma otoritesi, aslında ne çoğu zaten Hispania ve Afrika'da yerleşmiş olan işgalcileri durdurabilecek ne de Galya'daki Frankların, Burgundianların ve Vizigotların manevralarına karşı koyabilecek bir güce sahipti. Tüm bu olumsuzluklara bir de Romalıların kendi aralarındaki anlaşmazlıkların bu işgale yardımcı olduğunu eklemek gerekir. Gerekli fedakarlıkları göstermeye hazır bir halkın tam desteğini almış birleşik bir imparatorluk belki de işgalcilerin hakkından gelerek zafer kazanabilirdi.
İşgal sırasında, Britanya eyaletinde bir isyan vardı ve nihayet 407 yılında Constantinus seçilene kadar, birbiri ardınca bir seri imparator tahta çıktı ve devrildi. Bazı yeteneklere sahip sıradan bir asker olan Constantinus çabuk hareket etti ve İngiliz kanalı'nı geçerek Bononia'da karaya çıktı. Tarihçiler, onun Britanyadaki tüm hareketli birlikleri adayı askeri bir korumadan mahrum bırakmak pahasına beraberinde götürdüğünü farz ederler ve bu durumun 5. yüzyıl başlarında adadaki Roma birliklerinin birden ortadan kaybolmasının sırrını açıkladığını düşünürler. Constantinus'un öncü birliklerine komuta eden iki generali Justinianus ve bir Frank olan Nebiogastes, Stilicho'nun teğmeni Sarus tarafından Valence'in dışında öldürüldüler. Ancak Constantinus, başında Edobich ve Gerontius'un bulunduğu başka bir ordu gönderdi ve Sarus'u Alpler'deki geçidi kullanabilmek için onları kontrol eden Bagaudae'ye ödeme yaparak İtalya'ya geri çekilmek zorunda bıraktı. Constantinus Ren cephesinde güvenliği sağladı ve Galya'dan İtalya'ya uzanan geçitlere asker yerleştirdi. 408 yılı Mayıs ayında Arles'i başkenti yaptı ve Sidonius Apollinaris'in dedesi Apollinaris'i prefect olarak atadı.
408 yılı yazında, İtalyadaki Roma birlikleri Constantinus'a karşı yapılacak bir karşı-saldırı için bir araya geldiler ancak Constantinus'un başka planları vardı. İmparator Honorius'un Hispania'da, Theodosius sarayının korumasında ve etkisiz imparatora sadık olan birkaç kuzeni bu yönden bir saldırı başlatırken Sarus ve Stilicho komutasındaki birliklerde İtalya'dan bir pincer manevrası kullanarak saldırıya geçince, Constantinus önce Hispania'yı vurdu. En büyük oğlu Constans'ı yaşadığı manastırdan çağırttırarak Caesar seçti ve general Gerontius'la birlikte Hispania'ya gönderdi. Kuzenler fazla bir zorlukla karşılaşmadan saf dışı bırakıldı ve ikisi — Didymus ve Theodosiolus — tutsak edilirken diğer ikisi güvenli bir şekilde İstanbul'a kaçmayı başardı.
Constans, karısı ve maiyetini Gerontius'a emanet ederek Zaragoza'da bıraktı ve bilgi vermek için Arles'e döndü. Bu sırada Roma ordusunun 13 Ağustos'ta Ticinum'daki (Pavia) ayaklanmasını bir patrici olan Stilicho'nun 22 Ağustos'taki idamı izledi. Bu olayların bir yansıması olarak ortaya çıkan imparatorluk sarayındaki entrikalar sonucunda, general Sarus adamlarıyla birlikte Roma ordusunu terkederek imparator Honorius'u Ravenna'da hiç de büyük olmayan bir askerî güçle ve ayrıca Alaric liderliğinde Etruria'da kontrolsüz bir biçimde dolaşan Got ordusu tehlikesiyle baş başa bıraktı. Böylece, Constantinus'un barış görüşmeleri için son sözü Ravenna'ya ulaştığında, Honorius Constantinus'u hevesle müşterek imparator olarak tanıdı ve ardından ikili 409 yılında ortak Konsül'ler olarak seçildi.
O yıl, Constantinus'un en başarılı olduğu yıldı. Eylül ayı ile birlikte, barbarlar Ren savunmasını delerek iki yıl boyunca Galya yolu üzerindeki toprakları yağmalayarak dolaştılar ve sonunda Pireneler üzerindeki geçitleri savunan Constantinus'un birliklerini yenerek Hispania'ya girdiler. Constantinus, bu sorunla ilgilenmesi için oğlu Constans'ı geri göndermeye hazırlanırken, general Gerontius'un isyan ettiği ve kendi adamını müşterek imparator yaptığı haberi geldi. Constantinus'un tüm çabalarına rağmen korktuğu başına geldi ve barbar ittifakının desteğini arkasına alan Gerontius, Hispania'dan saldırıya geçti.
Bu sıralarda, Constantinus'un savunmasız bıraktığı Britanya Sakson korsanlar tarafından işgal edilmişti. Constantinus'un onları artık etkin biçimde savunamayacağının ortaya çıkması ile birlikte, Britanya ve Armorica'nın Romalı yerleşikler isyan ettiler ve ona bağlı memurları kovdular.
Constantinus'un etrafındaki çemberin düşmanları tarafından gittikçe daraltılmasına yanıtı, umutsuz bir kumardı: geride kalan birlikleriyle beraber, Honorius'un yerine daha becerikli birini bulmak isteyen Allobich'in cesaretlendirmesiyle İtalya'ya doğru yürüyüşe geçti. Ancak bu işgal yenilgiyle sonuçlandı ve Allobich hayatını kaybederken, Constantinus 410 yılı baharında Galya'ya geri çekilmek zorunda kaldı. Constantinus'un durumu gittikçe daha umutsuz bir hâl alıyordu. İsyancı Gerontius'la karşılaşan birlikleri, Vienne'de yenilgiye uğradı (411) ve oğlu Constans esir düştü, bir süre sonra da idam edildi. Constantinus'un birkaç yıl önce Apollinaris'le yer değiştiren Praetorian prefect'i Decimius Rusticus, Constantinus'u terk etti ve Rhineland'da ayaklanmış olan Jovinus'a katıldı. Gerontius, Constantinus'u Arles'te tuzağa düşürdü ve şehri kuşattı.
Aynı anda Honorius'u desteklemek için yeni bir general bulundu. İleride imparator olacak olan III. Constantius Arles'e ulaşmasıyla Gerontius kaçtı ve Constantius Arles'teki kuşatmayı devraldı. Constantinus'un umutla beklediği, Galya'daki Franklar arasından asker toplayan generali Edobich basit bir savaş hilesiyle saf dışı bırakıldı. Constantinus'un son umudu da, Ren'i savunan birliklerin Jovinus tarafına geçerek onu terk etmesiyle söndü ve teslim olmak zorunda kaldı. Constantinus, güvenli bir geçiş için söz verilmesine rağmen tutuklanarak hapse atıldı ve 411 yılı Ağustos ya da Eylül ayında başı kesilerek idam edildi.
Gerontius'un Hispania'da intihar etmesine ve Constantius'un daha sonra Jovinus'un isyanını bastırmasına rağmen, Constantinus ölümünden sonra Britanya bir daha Roma hakimiyetine girmedi: Tarihçi Procopius'un daha sonra açıkladığı gibi, "o andan itibaren hep tiranların yönetiminde kaldı."
III. Constantinus, aynı zamanda Britanya kralı II. Constantine olarak bilinir. Galler kroniklerindeki Briton kralları'ndan biridir ve Monmouth'lu Geoffrey'nin ünlü ve efsanevi kitabı Historia Regum Britanniae'de Gracianus Municeps'in saltanatından sonra tahta çıkan kral olarak adı geçer. Geoffrey, Gracianus'un ölümünden sonra Britanyanın bir iç savaşa girdiğini ve bu sebeple halkın Bretanya'daki kuzenlerinden yardım istediklerini yazar. Bretanya'nın o zamanki kralı Aldroenus, hem Bretanya hem de Britanya'da hüküm sürmek istemiyordu ve bu sebeple kardeşi II. Constantine'i gönderdi. Constantine krallığı kabul etti ve tacı takmasından kısa bir süre sonra Britanya'yı işgal etmiş olan Hunları ve Pictleri geri püskürttü. Üç oğlu oldu: Constans, Ambrosius Aurelianus ve Uther Pendragon. Constans'ı bir manastıra verdi ve diğer iki oğlunu da Breton'ların yanında yetişmeleri için Bretanya'ya gönderdi. Constantine on yıl saltanat sürdü ancak kendisinden sonra tahta çıkacak olan Vortigern'in hizmetindeki hain bir Pictish kökenli uşak tarafından, bir çalılıkta ölümcül biçimde bıçaklanarak öldürüldü. Efsanenin bazı değişik versiyonlarında, Vortigern onun kahyası olarak geçer.
Wikimedia Commons'ta III. Constantinus ile ilgili ortam dosyaları bulunmaktadır. |
Resmî unvanlar | ||
---|---|---|
Önce gelen: Honorius |
Batı Roma İmparatoru & İsyancı 407 - 411 (II. Constans'la müşterek) |
Sonra gelen: Honorius |