Âdıd nedir?, Âdıd anlamı nedir?, Âdıd ne demektir?

Âdıd Nedir?

Âdıd Nedir?, Âdıd Nerededir?, Âdıd Hakkında Bilgi?, Âdıd Analizi? Âdıd ilgili Âdıd ile ilgili bilgileri sitemizde bulabilirsiniz.  Âdıd ile ilgili daha detaylı bilgi almak ve iletişime geçmek için sayfamıza tıklayabilirsiniz. Âdıd Ne Anlama Gelir Âdıd Anlamı Âdıd Nedir Âdıd Ne Anlam Taşır Âdıd Neye İşarettir Âdıd Tabiri Âdıd Yorumu 

Âdıd Kelimesi

Lütfen Âdıd Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. Âdıd İlgili Sözlük Kelimeler Listesi Âdıd Kelimesinin Anlamı? Âdıd Ne Demek? ,Âdıd Ne Demektir? Âdıd Ne Demektir? Âdıd Analizi? , Âdıd Anlamı Nedir?,Âdıd Ne Demektir? , Âdıd Açıklaması Nedir? ,Âdıd Cevabı Nedir?,Âdıd Kelimesinin Anlamı?,Âdıd Kelimesinin Anlamı Nedir? ,Âdıd Kelimesinin Anlamı Ne demek?,Âdıd Kelimesinin Anlamı Ne demektir?

Âdıd Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadınız

Âdıd Kelimesinin Anlamı Nedir? Âdıd Kelimesinin Anlamı Ne demek? , Âdıd Kelimesinin Anlamı Ne demektir?

Demek Ne Demek, Nedir? Tdk'ye Göre Anlamı

Demek kelimesi, dilimizde oldukça kullanılan kelimelerden birisidir. TDK'ye göre, demek kelimesi anlamı şu şekildedir:

Söylemek, söz söylemek -  Ad vermek -  Bir dilde karşılığı olmak -  Herhangi bir ses çıkarmak -  Herhangi bir kanıya, yargıya varmak -  Düşünmek - Oranlamak  - Ummak, - Erişmek -  Bir işe kalkışmak, yeltenmek -  Saymak, kabul etmek -  bir şey anlamına gelmek -  öyle mi,  - yani, anlaşılan -  inanılmayan, beklenmeyen durumlarda kullanılan pekiştirme veya şaşma sözü

Âdıd Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadığınız İçin Boş Safyadır

Demek Kelimesi Cümle İçerisinde Kullanımı

Eskilerin dediği gibi beşer, şaşar. -  Muşmulaya döngel de derler.

Kamer `ay` demektir. -  Küt dedi, düştü. -  Bu işe herkes ne der? -  Güzellik desen onda, zenginlik desen onda. -  Bundan sonra gelir mi dersin? -  Saat yedi dedi mi uyanırım. - Kımıldanayım deme, kurşunu yersin. Ağzını açayım deme, çok fena olursun. - Yarım milyon dediğin nedir? - Okuryazar olmak adam olmak demek değildir. -  Vay! Beni kovuyorsun demek, pekâlâ! Âdıd - Demek gideceksin.

Demek Kelimesi Kullanılan Atasözü Ve Deyimler

- dediği çıkmak - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek

 - dedi mi - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin  - demek istemek , - demek ki (veya demek oluyor ki) , - demek olmak , - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok - dediği çıkmak , {buraya- - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek i, - dedi mi , {buraya- - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin , - demek istemek - demek ki (veya demek oluyor ki) - demek olmak - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok

Âdıd

Âdıd Nedir? Âdıd Ne demek? , Âdıd Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi , Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. İlgili Sözlük Kelimeler Listesi

Âdıd Kelimesinin Anlamı? Âdıd Ne Demek? Âdıd Ne Demektir? ,Âdıd Analizi? Âdıd Anlamı Nedir? Âdıd Ne Demektir?, Âdıd Açıklaması Nedir? , Âdıd Cevabı Nedir? , Âdıd Kelimesinin Anlamı?






Âdıd nedir?, Âdıd anlamı nedir?, Âdıd ne demektir?

dıd

Vikipedi, özgür ansiklopedi
dıd
Fatımi Halifesi
Hüküm süresi23 Temmuz 1160 - Kasım 1171
Önce gelenFaiz
Sonra gelenSelahaddin Eyyubi
Doğum1149
Kahire
ÖlümKasım 1171
Kahire
Tam adı
El-dıd li-Din-Allah
HanedanFatımi Hanedanı
BabasıHâfız
DiniŞii İslam

dıd veya El-dıd li-Din-Allâh (1149 Kahire - Kasım 1171, Kahire) Tam künyesi: Ebu MuHammed El-dıd li-Din-Allâh, Abdullah İbni Yusuf el-Ḥafıẓ (Arapça: أبو محمد "العاضد لدين الله" عبد الله بن يوسف بن الحافظ ‎).

1160 -1171 döneminde on dördüncü ve son Fâtımî Hâlifesi olmuştur.

Mustâ‘lî-İsmâ‘îl’îyye Mezhebi'ni oluşturan iki ana kolundan biri olan Hafıziler tarafından da İmam olarak kabul edilmektedir. Hâlifeliği'nin 1171 tarihinde sona ermesiyle zamanın resmî devlet mezhebi şeklinde ortaya çıkmış olan bu kolun günümüzde artık hiçbir takipçisi kalmamıştır.

Yaşamı[değiştir | kaynağı değiştir]

1149'da Fatımiler Halifesi olan El-Hâfız'ın ikinci oğlu olarak doğmuştur. Halifeliğe geçinceye kadar Abdullah İbni Yusuf El-Hâfız adını taşımıştır. 23 Temmuz 1160'ta ağabeyi ve Onüçüncü Fâtımi Hâlifesi olan El-Fâiz Bi-Nasrallâh öldüğü zaman daha 11 yaşında iken Fatımiler Halifesi tahtına çıkartılmış ve "El-dıd Li-Dinallâh" taht adını almıştır.

Fatımiler Devleti'nin son döneminde halifeler iktidar güçlerini kaybetmişler ve devletin idaresi Vezir'in eline geçmişti. Vezirler ise 1121'de Vezir Afdal Şahinşah'ın öldürülmesinden sonra kendilerini iktidarda tutabilmek için rakipleri ile ölümcül mücadeleye girmekteydiler. 1121-1162 döneminde 7 vezir iktidara gelmiş ve bunlardan 6'sı görevde iken öldürülmüşlerdi. 1160'lu yıllar başlarında Yukarı Mısır'da vali olan Şavar sonra Kahire'de sarayda görev almış ve Aralık 1162'de kendini tutan saraylılar kliği ile hazırladığı komplo ile o zaman Vezir olan El-Adil Rüzzik'i ve tüm ailesini öldürtmüş ve böylece Vezir olmuştu. Sonra da Fâtımîler Hâlifeliği ordusu komutanı unvanını da almıştı. Bu görevde iken kendi ailesi mensuplarını kayırıp onları devletin anahtar mevkilerine atamıştı. Bunların gayet rüşvet yiyici ve kendi menfaatlerini devamlı korur tutumları saraylıları Şavar'in idaresinden gayet hoşnutsuz yapmıştı. Şavar bu görevi aldıktan 9 ay sonra 1163'te saray nazırı ve Şavar'in yakın danışmanı olan Dirgam kendini destekleyen saraylılarla birlikte bir komplo düzenleyerek Şavar'i Vezirlikten indirdi ve Dirgam yeni Vezir oldu.

Eski vezir Şavar 1164'te gizlice Suriye'de Şam Emiri olan Nureddin Mahmud Zengi'nin yanına gitti ve ondan yardım istedi. Şavar, Nureddin Mahmud Zengi'ye İslam dünyasındaki iki başlılık problemini halledebileceğini; müslümanları tekrar haçlılara karşı birleştirebileceğini ve Mısır'ı ele geçirebileceğini inandırdı. Nureddin Zengi, Fâtımîler Hâlifeliği'ni Mısır'dan atmak için 1163'te bir askerî sefer hazırladı. Bu orduya Zengi'nin çok inandığı bir general olan Sirkuh komuta etmekteydi. Bu orduda eski Fâtımîler Hâlifeliği veziri Şavar ve Sirkuh'un yeğeni olan genç Selahaddin'de bulunmaktaydı.[1][2]

Sirkuh'un ordusu Nisan 1164'te Suriye'den harekete geçerek Ürdün Nehri'ni doğu yakasından takip ederek Ölü Denizin güneyine gelip buradan batıya dönerek Sina Yarımadası kuzeyinden Akdeniz kıyılarına geldi. 24 Nisan'da Mısır'ın en doğuda limanı olan Bilbays'i eline geçirdi. 1 Mayıs'ta Kahire önünde kampa girip şehri kuşatmaya başladı. 13 yasında olan Fâtımi Sultanı El-dıd Li-Dinallâh'ın veziri ve gerçek devlet idaresinde elinde bulunduran Veziri "Dirgam" bu ordunun gelişine çok şaşırmıştı ve nasıl bir mukavemet sağlayacağını bilemedi. Her şeyi geride bırakıp kaçmakta iken yakalanıp öldürüldü. Yerine daha önce vezir olan ve Sirkuh'la birlikte gelen Şavar tekrar Fâtımîler Hâlifeliği'nin vezirliğine getirildi.

Fakat iktidara gelen Şavar Sirkuh'un Mısır'dan ayrılmasını istedi. Şavar bu isteğini Sirkuh ve Suriye ordusuna kabul ettirmek için Mısır'daki Fâtımîler Hâlifeliği'nin ordusuna güvenemiyordu. Bu nedenle Şavar haçlı Kudüs Krallığı kralı olan I. Amalrik'e bir elçi göndererek ondan askerî yardım istedi. I. Amalrik bu fırsatı elinden kaçırmak istemedi ve Temmuz 1164'te ağır süvari şövalyelerden oluşan bir Haçlı ordusunu Sina üzerinden Mısır'a gönderdi. 1164'te bu Haçlılar şövalyeler ordusu Mayıs'tan beri Mısır'da bulunup Bilbays önünde savunma mevkileri hazırlamış olan Sirkuh'un ordusu ile muharebeye girişti. Sirkuh ordusu burada haftalarca Haçlı hücumlarına karşı durdu. Bu sırada Nureddin Zengi Suriye'de haçlılara karşı "Harim Muharebesi" kazanmıştı. Eline geçen Haçlı bayraklarını ve ölen Haçlı şövalyelerinin kellelerini bir torbaya koyarak bir emin habercisi ile Mısır'a Bilhays'ta muharebeye devam eden Sirkuh'a gönderdi. Bunlar Bilbays'te bulunan Haçlı ordularına teşhir edildi. Moralleri çok bozulan Haçlı ordusu ve şövalyeleri Bilbays'ı bırakıp Filistin'e geri dönmeye karar verdiler. Kudüs Kralı I. Amalrik Sirkuh ile barış müzakerelerine girdi ve bu müzakereler sonunda her iki ordunun da Mısır'dan ayrılması üzerinde anlaşıldı. Ekim 1044de Haçlı ordusu Filistin'e döndü ve Sirkuh ile Suriye ordusu da aynı geliş güzergahlarını takip ederek 2 hafta içinde Şam'a geri döndü.[3]

Fâtımîler Hâlifeliği'nin Veziri Şavar bu sefer Haçlı Kudüs Kralı I. Amalrik ile bir askerî savunma anlaşması yaptı. Bunun haberini alan Nureddin Zengi, eskiden yeni bir Mısır seferine girmeye pek niyetli değilken yeni bir seferi uygun görmeye başladı. 1167'de Sirkuh ikinci defa Suriye ordusu yine birinci sefer güzergahını takip ederek Mısır'a girdi. Kudüs Kralı Amalrik de Fâtımîler Hâlifeliği'ne yardım için hazırladığı Haçlı ordusu ile Filistin üzerinden Mısır'a geldi. Şavar emrindeki Fâtımîler Hâlifeliği'nin ordusu ve Kudüs kralının Haçlı ordusu Suriye ordusunun doğudan geleceğini tahmin ederek Kahire önünde mevzilerde beklemeye koyuldular. Fakat Sirkuh Kahire'nin güneyinden şehrin etrafından dönerek batıdan geldi ve kamp kurduğu Gize'de piramitler mevki ile savunucu ordular arasında Nil Nehri bulunmaktaydı. Amalrik ve Şavar Nil Nehrini geçip Sirkuh'un ordusuna hücum etme planı uyguladılar. Sirkuh hemen kuzeye çekilmeye başladı. Amalrik ordusunun bir kısmı bu 'kaçışı' takibe başladı. 18 Mart 1167'de iki tarafta Nil Nehri'nin batı yakasında "Babayn Muharebesi"'ne başladılar ve Sirkuh Haçlı ordusu büyük bir yenilgiye uğrattı. Amalrik bu yenilgiden savaş meydanından kaçtı ve yeni asker toplamak için Kahire'de kalmış olan Vezir Şavar'la tekrar birleşti. Sirkuh ve Suriye ordusu ise hızla İskenderiye'ye çekildi ve İskenderiye halkı tarafından çok iyi karşılandı. Yeni Fâtımîler Hâlifeliği'nin ordusuyla Şavar ve Avrupa'dan yeni gelen Haçlılarla ve Haçlı donanmasıyla takviye edilen Haçlı ordusu çok geçmeden İskenderiye'yi kuşatmaya aldılar. Bu kuşatma Suriye ordusu ve İskenderiye halkına büyük zorluklar yarattı. Bunun üzerine Sirkuh Suriye ordusunun büyük bir kısmını yeğeni Selahhdin Eyyubi emirine bıraktı ve küçük ama seçkin bir süvari birliği başında kuşatmayı yardı ve Yukarı Mısır'a gitmeye başladı. Yukarı Mısır'da köylüleri Şavar ve Fâtımîler Hâlifeliği aleyhinde ayaklandırıp birliğini yeni askerlerle takviye ederek kuşatıcı ordu arkasından güneyden yeni bir cephe açtı. Haçlı Ordusu komutanı I. Amalrik ülkesine kuzeyden Suriye'den Kudüs'e mümkün hücumdan korkmaktaydı ve Kudüs'e geri dönmeye hazırdı. Sirkuh bir elçi göndererek üç sene önce olduğu gibi her iki dışarıdan gelen ordunun da Mısır'dan çekilmesini teklif edince bu bir anlaşmaya neden oldu. Haçlılar ve Fâtımîler İskenderiye kuşatmasını kaldırdı ve Suriye ordusu başlarında Selahaddin bir törenle İskenderiye'den ayrıldı. Ağustos 1167'de Haçlı ordusu Kudüs'e ve Sirkuh'un Suriye ordusu da Şam'a eski güzergahlarını takip ederek geri çekildiler[4]

Amalrik, Fâtımîler Hâlifeliği'nin veziri Şavar ile müttefiklik anlaşması yaptığında bu anlaşmanın şartlarına uyulmasının kontrolü için bazı özel şartlar kabul edilmişti. Bunlara uygun olarak Amalrik Kahire'de bir Haçlı birliği geride bırakmıştı. Bu birliğin baş görevi Kahire kalesi kapısında muhafızlık ederek bu şehre girenleri kontrol etmek idi. Diğer önemli görevi ise Fâtımîler vezir Şavar'in Kutsal Kudüs Krallığı'na vermeyi taahhüt ettiği 100.000 dinar yıllık tazminatın ödenebilmesi için Mısır halkından vergi toplanması için gönderilen Kutsal Kudüs Krallığı'na bağlı vergi memurlarını korumaktı. Mısır halkı yabancı vergi memurlarına yüksek vergiler vermekten ve ülkelerinde devamlı olarak yabancı Haçlı askerinin bulunmasından çok şikayetçi idi ve buna karşı reaksiyon gittikçe güçlenmeye başlamıştı.[1]

Halk arasında bu hoşnutsuzluk Fâtımîler Hâlifeliği sarayı ve idareci çevrelerine de yayılmıştı. Herkese çok büyük yük olan Hristiyan haçlı müttefikle yerine Müslüman Nureddin Zengi'nin gelmesi tercih edilir bir alternatif olarak görülmeye başlandı. Halep'te olan Nureddin'e Fâtımî saraylılar ve idarecilerinden birçok mektup, temsilci ve heyet gelmeye başladı.

Amalrik ise tecavüzkar olarak yeni bir Haçlı ordusu kurdu ve dördüncü bir defa bir daha Mısır seferi açarak. Ekim 1168'de Kral Amalrik yeni bir Haçlı şövalyeler ordusu ile Mısır'a girdi. Bilhays kalesine yöneldi ve kaleyi eline geçirdi. Hiçbir açık sebep olmadan yeni Haçlı ordusu büyük bir katliama girişerek kale savunucularını ve şehirde yaşayan erkek, kadın, çocuk ayrımı yapmadan ve Müslüman ve Koptik mezhepli Hristiyan farkını hiçe sayarak Mısırlı sivil halkı tümüyle öldürdüler. Bu büyük katliam haberi Mısır'a hemen yayıldı ve Haçlılara karşı büyük bir aksi reaksiyon ortaya çıktı. Bilhays'ta olanların haberleri yayılınca Kahireliler sonucu her ne olursa olsun Haçlılar ordusuna direnme göstermeye karar verdiler. Haçlılar ordusu Kahire'ye doğru ilerlerken Fâtımîler Hâlifeliği veziri Şavar Kahire'nin sivil halkının yaşadığı eski şehri yakıp harabeye döndürmeye ve Haçlılara yanmakta olan bir harabe bırakmaya karar verdi. Şehrin sivil halkı o zamana kadar sadece saray, hukûmet binaları, askerî kışlalar ve el-Ezher medresesi bulunan Kahire kalesi surlarıyla çevrili yeni Kahire'ye çekildiler. Eski şehirdeki her türlü yapıya 20.000 küp kadar nafta döküldü ve bunlar ateşe verildi. Çıkarılan yangının 54 gün sürdüğü ve eski Kahire'nin yerle bir olduğu bildirilir. Şavar bu tedbiriyle Kral Amalrik'i bu Haçlı istila hareketinden vazgeçmeye zorlayabileceğini sanmaktaydı.[1]

Fakat Şavar ve etrafındaki kliği Fâtımîler Hâlifeliği idarecilerinin ve saraylılarının desteğini kaybetmişti. Şavar aleyhinde olan Fâtımîler Hâlifeliği kliği Fâtımi halifesi ve Sultanı El-dıd li-Din-Allâh'ı de Savar aleyhine çevirebilmişti. Halifesi dıd Halep'teki Nureddin Zengi'ye çok hissi bir mektup göndererek ondan yardım istedi. Bu mektupla birlikte halife birkaç tutam saç göndermişti; bunların kendi harem kadınlarının saçları olduğunu ve bunların kadınlarının kendilerini Frenklerin zulmünden kurtarmasını sağlamak için ona yalvarıp ondan yardım istediklerini gösterdiğini ifade etti. Nureddin Zengi, Sirkuh'a üçüncü defa bir Suriye ordusuyla Mısır'a gitmek için emir verdi. Amalrik olanlardan haberdardı. Kahire'nin kendine teslim edileceğine yakılıp harabeye döndürülmesinden çok etkilenmişti ve Mısır halkının Haçlılara devamlı karşı olacağını anlamıştı. Nureddin'in Suriye'den yeniden göndereceği ordu ile kuzeyden ve Şavar'in Fâtımîler Hâlifeliği'nin ordusu ile güneyden birlikte hücumlarına karşı koyamayacağını bilmekte olan Amalrik, bu nedenle 2 Ocak 1169'da Haçlı ordusuyla birlikte Mısır'dan çekilip Filistin'e geri dönüşe başladı. Sihruh ve Suriye ordusu hiç Haçlılar ile karşılaşmadan 8 Ocak 1169'da Kahire'ye girdi. Harabeye dönmüş şehirlerinde Kahireliler ve vezir Şavar dahil Fâtımîler Hâlifeliği idarecileri bu orduyu çok büyük bir tezahüratla kurtarıcı olarak karşıladılar. Şavar, son birkaç hafta Haçlılara karşı savaşmakla beraber, onları çağıran ve onlarla anlaşma yapan bir idareci olarak bilinmekteydi. Savar Hristiyan haçlı orduları ile müttefiklik yaptığı için, Fâtımi Hâlifesi dıd'in de kabulü ile, 18 Ocak'ta yakalandı ve idam edildi. Bazı tarihler onun Selahaddin tarafından şahsen öldürüldüğünü açıklarlar.[1] Yerine aynı gün Mısır'da Fâtımîler Hâlifeliği Veziri olarak Sirkuh atandı. Sirkuh, Savar'in vezirlik ikametgâhına gittiği zaman evin bütün eşyalarının yağmalanmış olduğunu, üzerinde oturacak bir minder bile kalmadığını gördü.

Fakat Sirkuh da bu görevde iki ay kaldıktan sonra Sarayda zengin bir ziyafet yemeğinden sonra birdenbire bir kriz geçirip öldü. Sirkuh'un ölümünden sonra, Fâtımi Hâlifesi dıd'ın danışmanları ölen Sirkuh'un yerine genç yeğeni Selahaddin Yusuf'un vezir seçilmesini tavsiye ettiler. Buna bir neden de genç ve tecrübesiz bir idareci olacağı için halifenin ve danışman saraylıların yeniden iktidar gücünü kazanabilme ihtimali idi. Böylece Selahaddin Eyyubi henüz 31 yaşındayken Fâtımi Hâlifesi dıd tarafından "el-melik el-nasır" unvanı ile vezir tayin edildi ve Mısır'daki Suriye birliklerinin komutanı oldu.

Fakat Selahaddin şahsen iktidara hemen hakim oldu. Kendisine itaat etmeyeceği düşündüğü Fâtımîler saraylılar ve bürokratlarını işlerinden atıp onların yerine kendi adamlarını devlet idaresine yerleştirdi. Fâtımîler Hâlifeliği muhafız askerlerinin ortaya çıkardığı isyan hareketi Selahaddin'in kardeşi Adil tarafından çok sertçe bastırıldı. Elebaşları olan Nubiyalı muhafızların kışlası basılıp hepsi elimine edildi ve Fâtımîler Ermeni muhafızlarının kışlaları yakıldı.[2]

Ekim 1169'da Kudüs Kralı Amalrik beşinci defa Mısır'ı istila seferine başladı. Bu istila planı için Bizans donanması desteği sağlanması kararı aldı. 10 Temmuz'da Bizans donanması Contostephanus komutası altında Konstantinopolis'ten ayrıldı. Kudüs Kralı Amalrik komutasındaki Kudüs devleti Haçlı ordusu ise ancak Ekim'de Mısır'a girip Dimyat kalesine hücuma ve kaleyi kuşatmaya başladı. Nil Nehrine çekilen zencir yüzünden de Bizans donanması Dimyat önüne gecikerek geldi. Ayrıca mevsim geç olduğu için Bizans donanması için gereken yiyecek ıasesi sağlanamadı. Kudüs'ten gelen Haçlı şövalyeler da bu levazım gereğini planlamadıkları için Bizanslılara iaşe yardımı vermekten çekindiler. Bizans donanması mensupları büyük bir yiyecek sıkıntısına girdiler. Böylece Hristiyan istilacıların iki tarafının arası daha da açıldı. Ayrıca Kudüs Haçlı ordusu komutanı Amalrik Bizans donanma komutanının taktik tavsiyelerine kulak asmamaya başladı. Özellikle Dimyat kalesine hemen büyük bir hücuma geçmekten kaçındı. Savunucuların Nil üzerinden gönderdikleri bir ateş gemisi Bizans donanmasına büyük zararlar vermekte iken donanmanın tümüyle yanması Amalrik'in aldığı tedbirlerle önlenebildi. Yağan yağmurlar kale önünü ve Haçlı ordugahını çamur alanına döndürmüştü. Kalenin savunucuları da çok iyi hazırlıklıydılar, iyi organize edilmişler ve iyi komuta edilmekteydiler. Aralık başında bu kuşatmanın hiç sonuç vermeyeceği iyice anlaşıldı.[2]

Selahaddin ile Kudüs Haçlıları arasında barış müzakerelerinin başladığı bilinmektedir. Fakat zamanının tarihçileri müzakerelerin nasıl gelişip nasıl sonuçlar doğurduğu hakkında kesin gerçekleri bildirmemektedirler. Barış anlaşması hakkında da değişik kaynaklar farklı gerçekler vermektedirler. Bunun için günümüzde gerçekte yapılan barışın şartlarının neler olduğu bilinmemektedir. Ama bu barış şartlarına göre 13 Aralık 1169'da Haçlı ordusu kuşatma mancınıklarını yakarak Dimyat önünden ayrıldı ve Filistin'e fazla zayiat vermeden geri dönebildi. Bizans donanması ise Akdeniz'de kötü hava ve fırtına dolayısıyla çok büyük zayiat verdi ve donanma komutanı Contostephanus bile ancak Tarsus'a Kilikya kıyısına çıkabildi ve karadan Konstantinopolis'e dönebildi.[2]

Haziran 1171'de Selahaddin'in ismen tabi olduğu Nureddin Zengi ona Mısır'ın Şii İsmaili Fâtımi Hâlifesi dıd yönetimden ayrılıp sünni Abbasi halifesinin adına yöneltilmesini istediğini bildirdi. Selahaddin Şafii fakihi Necmeddin El-Habusanı'nın da fetvasını alarak bu değişmeyi sağlamak için iki ay planlar yaptı. Bu değişmeye Mısırlı yerliler özellikle Şii olanlar hiç sonuç vermeyen itirazlarda bulundular. Selahaddin itirazlarda bulunan birkaç Şii Mısır emirini öldürmek zorunda kadlı. Fakat Vezir olarak Selahaddain Fâtımi halifesi dıd'a verdiği raporda bunların ayaklanmacı oldukları için öldürüldüklerini bildirdi.

Tam o sirada Fâtımi halifesi dıd bir hastalık geçirmeye başladı. Bazı tarihçiler onun zehirlendiğini bildirmektedirler. Bu hastalığı sırasında Veziri Selahaddin'e kendisi ölürse genç olan çocuklarının hayatlarını koruması için yemin vermesini istedi. Fakat Selahaddin bunun bir politik tuzak olacağını ve Mısır'ın sünni olma planına bir set koyacağını sanıp dıd'ın bu talebini reddetti. Eyyubi'nin hatıralarında sonradan halife dıd'in gerçekten sadece kendi çocuklarını düşündüğü için kendisinden bu yemini istediğini anladığını ve bunu vermemekle bir hata ettiğini yazmıştır.

13 Eylül 1171'de Fâtımi halifesi dıd geçirdiği hastalıktan dolayı öldü. Onun ölümü ile 990'dan beri devam eden Fâtımîler Hâlifeliği sona erdi.

Sellahadın Eyyubi 18 Eylül 1171'de Mısır'da Şii Fatimi halifeliğine son vererek Sünniliğe dönüldüğünü ve Bağdat'taki Abbâsî halifeliğine bağlılığını ilan etti. Kahire, Fustat ve Mısır şehirleri camiilerinde verilen hutbeler Bağdad'daki Abbâsi Hâlifesi Mûstezî adına verildi.

Ayrıca bakınız[değiştir | kaynağı değiştir]

Kaynakça[değiştir | kaynağı değiştir]

Genel[değiştir | kaynağı değiştir]

  • Maalouf, Amin (2006) [1983]. Les Croisades vues par les Arabes [Arapların Gözünden Haçlı Seferleri]. çev. Ali Berktay. İstanbul: Yapı Kredi Kültür Yayınları. ISBN 9789750811210. 

Özel[değiştir | kaynağı değiştir]

  1. ^ a b c d Maalouf 2006.
  2. ^ a b c d Runciman, Steven (çev. Fikret Işıltan) (1992), Haçlı Seferleri Tarihi: II. Cilt Kudüs Krallığı ve Frank Doğu, Ankara:Türk Tarih Kurumu Yayınları ISBN 975-16-0497-4
  3. ^ Maalouf 2006, s. 162-164.
  4. ^ Maalouf 2006, s. 164-168.

Dış bağlantılar[değiştir | kaynağı değiştir]

  • El-Makrizi (ed. Muhammad Hilmī Muhammed Ahmed) (1393/1973) Ittiʿāẓ al-ḥunafāʾ, Kahire. (Arapça)
  • Grousset, Rene, (1935 Yeni baski 2006) Histoire des croisades et du royaume franc de Jérusalem - II. 1131-1187 L'équilibre, Paris: Perrin. (Fransızca)
  • Schlumberger, Gustave Leon (1907 Yeni baski 2010) Campagnes Du Roi Amaury Ier De Jérusalem En Egypte, Au Xiie Siècle Nabu Press ISBN 978-1144877307 (Fransızca)
dıd
Doğumu: 23 Temmuz 1160 Ölümü: Kasım 1171
Resmî unvanlar
Önce gelen
Faiz (Fatımi)
Fatımi Halifesi
23 Temmuz 1160 - 1171
Sonra gelen
Selahaddin Eyyubi
Eyyubiler
Şii İslam unvanları
Önce gelen
Faiz (Fatımi)
Hâfızîyye / Mecidîyye
Şîʿa İsmâ‘îlî İmâmı

1160- 1161
Sonra gelen
Selahaddin Eyyubi tarafından sona erdirildi.



Âdıd nedir?, Âdıd anlamı nedir?, Âdıd ne demektir? Nedir? :Âdıd nedir?, Âdıd anlamı nedir?, Âdıd ne demektir? ile ilgili Âdıd nedir?, Âdıd anlamı nedir?, Âdıd ne demektir? burada bulabilirsiniz. Detaylar için sitemizi geziniz Âdıd nedir?, Âdıd anlamı nedir?, Âdıd ne demektir? Ne Demektir? Âdıd nedir?, Âdıd anlamı nedir?, Âdıd ne demektir? Açıklaması Nedir? Âdıd nedir?, Âdıd anlamı nedir?, Âdıd ne demektir? Cevabı Nedir? Âdıd nedir?, Âdıd anlamı nedir?, Âdıd ne demektir? Kelimesinin Anlamı? Âdıd nedir?, Âdıd anlamı nedir?, Âdıd ne demektir? konusu Nedir Ne, yaşantımızda sık kullanılan kelimelerden birisi olarak karşımıza çıkar. Hem sosyal medyada hem de gündelik yaşantıda kullanılan ne kelimesi, uzun yıllardan beri dilimizdedir. Âdıd nedir?, Âdıd anlamı nedir?, Âdıd ne demektir? Türk Dil Kurumu na (TDK) göre farklı anlamları olan ne kelimesi, Türkçe de tek başına ya da çeşitli cümleler eşliğinde kullanılabilir. Âdıd nedir?, Âdıd anlamı nedir?, Âdıd ne demektir? Ne kelimesi ne demek, TDK ya göre anlamı nedir sorularının cevabını arayanlar için bildiris.com doğru adres! Peki, ne kelimesi ne demek, TDK ye göre anlamı nedir? Âdıd nedir?, Âdıd anlamı nedir?, Âdıd ne demektir? Ne kelimesinin kökeni ne, ne kelimesinin kaç anlamı var? Âdıd nedir?, Âdıd anlamı nedir?, Âdıd ne demektir? İşte TDK bilgileri ile merak edilenler
Âdıd nedir?, Âdıd anlamı nedir?, Âdıd ne demektir? Açıklaması? :Âdıd nedir?, Âdıd anlamı nedir?, Âdıd ne demektir? Açıklama Bir Terim Kavram Ya Da Başka Dilsel Olgunun Daha İyi Anlaşılması İçin Yapılan Ek Bilgidir.Âdıd nedir?, Âdıd anlamı nedir?, Âdıd ne demektir? Söz Konusu Bilgi Açıklanacak Sözcükten Daha Uzun Olur Âdıd nedir?, Âdıd anlamı nedir?, Âdıd ne demektir? Açıklama İle İlgili Durumun Kanıtı Şu Şekilde Doğrulanabilir Âdıd nedir?, Âdıd anlamı nedir?, Âdıd ne demektir? Bir Sözlükteki Tanım İlgili Sözcük Yerine Kullanılabilirse, Bu Bir Açıklamadır. Âdıd nedir?, Âdıd anlamı nedir?, Âdıd ne demektir? Yani Aynı Bağlam İçinde Hem Sözcük Hem De Tanım Kullanılırsa Ve Anlamsal Açıdan Bir Sorun Oluşturmuyorsa Bu Bir Açıklamadır.
Âdıd nedir?, Âdıd anlamı nedir?, Âdıd ne demektir? Gerçek mi? :Âdıd nedir?, Âdıd anlamı nedir?, Âdıd ne demektir? ile ilgili Âdıd nedir?, Âdıd anlamı nedir?, Âdıd ne demektir? burada bulabilirsiniz. Detaylar için sitemizi geziniz Gerçek anlam Âdıd nedir?, Âdıd anlamı nedir?, Âdıd ne demektir? sözcüklerin birincil anlamı ile (varsa) bu anlamla doğrudan ilişkili olan anlamlarıdır. Gerçek anlam, temel anlam ile yan anlamların bileşkesidir. Âdıd nedir?, Âdıd anlamı nedir?, Âdıd ne demektir? Bir sözcüğün mecaz olmayan tüm anlamlarını kapsar.
Âdıd nedir?, Âdıd anlamı nedir?, Âdıd ne demektir? Hakkında? :Âdıd nedir?, Âdıd anlamı nedir?, Âdıd ne demektir? ile ilgili Âdıd nedir?, Âdıd anlamı nedir?, Âdıd ne demektir? burada bulabilirsiniz. Âdıd nedir?, Âdıd anlamı nedir?, Âdıd ne demektir? Detaylar için sitemizi geziniz Âdıd nedir?, Âdıd anlamı nedir?, Âdıd ne demektir? Bu sayfada Hakkında nedir Hakkında ne demek Hakkında ile ilgili sözler cümleler bulmaca kısaca Hakkında anlamı tanımı açılımı Hakkında hakkında bilgiler Âdıd nedir?, Âdıd anlamı nedir?, Âdıd ne demektir? resimleri Hakkında sözleri yazıları kelimesinin sözlük anlamı nedir almanca ingilizce türkçe çevirisini bulabilirsiniz
Dayk, Eiso, Delio Rossi, Sofra takımı, Cici Gelin, 1930 FA Charity Shield, Kült film, 1841 Boğazlar Sözleşmesi, FaceTime, Hüküm Dağı, Avialae, Abdullah bin Revaha, Gübre, Cathay Dragon, Muş Alparslan Üniversitesi, William Huggins, Göttingen Üniversitesi, 1331, Ulusal Meclis (Saint Kitts ve Nevis), Chōji, 1995 Kral Fehd Kupası, Cakarta, Tanzanya pasaportu, Judi Dench, Liberal Demokrat Parti, Julian Nagelsmann, 2020 yapımı Türk filmleri, Mar del Plata, Corey Taylor, Ejektörlü pompa, Ermenistan Azerileri, Kıbrıs Rumları, Kozluca, İzmit, 2010 Türkiye anayasa değişikliği referandumu, Rhea (cins), Faik Gökay, Air Macau, Taktik Tatbikat ve Seyahati, Kalisz, Tophane Çeşmesi, Begüm Kütük Yaşaroğlu, Abludomelita, Fokker 100, Patrica, Martín Lasarte, Yılın Kaydı Grammy Ödülü, Frankenstein kompleksi, Turgut Yaşar Gülez, Türkiyedeki fikrî ve sınaî haklar hukuk mahkemeleri, Edward Morley, Philippe Étienne, Batı kıyafet kodları, Bir sonraki Türkiye yerel seçimleri, Tiyatro Eleştirmenleri Birliği, Ekvador devlet başkanları listesi, Murat Çidamlı, XVI. Louisin İdamı, 1142, Slobodan Miloseviç, Fergana Vadisi, Monk ayakkabı, Siniša Gogić, Jérémie Renier, Alsas Loren, Dağıstan Operasyonu (1999), Thiago Cionek, Jeremy Sumpter, Ötümsüz gırtlaksıl sürtünmeli ünsüz, Orhan Sefa Kilercioğlu, Katalin Karikó, Alman Krallığı, Greenwich Parkı, Soylu, Harran, Premier League Summer Series, Gül suyu, Mads Valentin, Vatanseverlik Savaşı Nişanı, Sordzha, Gaugamela Muharebesi, Meksika mutfağı, Gürcü mutfağı, NGC 1784, Karamürsel, Mansice, Tayf, Antoninus Pius, FK Arsenal Kiev, 1990 Tour de France, Rockefeller Street, Goralılar, Monolitik çekirdek, Windows Chat, The Last Kingdom (dizi), Kurt Weill, Xbox Series X, Micromerys baiteta, .50 BMG, Richard Bremmer, Christian Wood, Zenc İsyanı,
Sovyetler Birliği bayrağı Anlamı Nedir, Sovyetler Birliği bayrağı Nasıl Oluştu, Sovyetler Birliği bayrağı Tarihi, Sovyetler Birliği bayrağı Renkleri, Sovyetler Birliği bayrağı Tasarımı, Aslan Sezgin Kimdir?, Topraksız Nedir?, Şener Pul Kimdir?, Topraksı Nedir?, Serap Çakır Kimdir?, Selma Karaman Kimdir?, Formaliteci Nedir?, Yavuz Tellioğlu Kimdir?, Toprakçıl Nedir?, Forgetful Nedir?, Sırbistan-Karadağ bayrağı Anlamı Nedir, Sırbistan-Karadağ bayrağı Nasıl Oluştu, Sırbistan-Karadağ bayrağı Tarihi, Sırbistan-Karadağ bayrağı Renkleri, Sırbistan-Karadağ bayrağı Tasarımı, Toprak Rengi Nedir?, For Nedir?, İsmail Aybars Aksoy Kimdir?, Nail Çiler Kimdir?, Toprak Altı Nedir?, Fonolojik Nedir?, Bekir Sıtkı Tarım Kimdir?, İhsan Sarıyar Kimdir?, Topolojik Nedir?, Hasan Bitmez Kimdir?, Topoğrafik Nedir?, Sancak-ı Şerif Anlamı Nedir, Sancak-ı Şerif Nasıl Oluştu, Sancak-ı Şerif Tarihi, Sancak-ı Şerif Renkleri, Sancak-ı Şerif Tasarımı, Lütfi İlteriş Öney Kimdir?, Ufuk Değerliyurt Kimdir?, Folklorik Nedir?, Rana Berk Kimdir?, Toplum Dışı Nedir?, Fokurdak Nedir?, Toplum Bilimsel Nedir?, Fodulca Nedir?, Ayla Bedirhan Çelik Kimdir?, Harun Özgür Yıldızlı Kimdir?, Samara bayrağı Anlamı Nedir, Samara bayrağı Nasıl Oluştu, Samara bayrağı Tarihi, Samara bayrağı Renkleri, Samara bayrağı Tasarımı, Figen Yıldırım Kimdir?, Flüoresan Nedir?, Ayhan Özçelik Kimdir?, Toplanık Nedir?, İzzet Kaplan Kimdir?, Mühip Kanko Kimdir?, Prensin Bayrağı Anlamı Nedir, Prensin Bayrağı Nasıl Oluştu, Prensin Bayrağı Tarihi, Prensin Bayrağı Renkleri, Prensin Bayrağı Tasarımı, Recep Bozdemir Kimdir?, Ali Topçu Kimdir?, Toparlakça Nedir?, Hurşit Çetin Kimdir?, Fadik Temizyürek Kimdir?, Toparlağımsı Nedir?, Toparlacık Nedir?, Osmanlı bayrağı Anlamı Nedir, Osmanlı bayrağı Nasıl Oluştu, Osmanlı bayrağı Tarihi, Osmanlı bayrağı Renkleri, Osmanlı bayrağı Tasarımı, Ülkü Doğan Kimdir?, Mehmet Akif Perker Kimdir?, Necmi Özgül Kimdir?, Top Sakallı Nedir?, Hasan Daşkın Kimdir?, Hasan Memişoğlu Kimdir?, Nazi Almanyası bayrağı Anlamı Nedir, Nazi Almanyası bayrağı Nasıl Oluştu, Nazi Almanyası bayrağı Tarihi, Nazi Almanyası bayrağı Renkleri, Nazi Almanyası bayrağı Tasarımı, Fitopatolojik Nedir?, Öztürk Keskin Kimdir?, Şeref Baran Genç Kimdir?, Tonla Nedir?, Nuran Ergen Kılıç Kimdir?, Fitne Kumkuması Nedir?, Filiz Orman Akın Kimdir?, Tombulca Nedir?, Fitne Fücur Nedir?, Zürriyetsiz İsminin Anlamı Nedir?, Fitilsiz Nedir?, Natalia Cumhuriyeti Bayrağı Anlamı Nedir, Natalia Cumhuriyeti Bayrağı Nasıl Oluştu, Natalia Cumhuriyeti Bayrağı Tarihi, Natalia Cumhuriyeti Bayrağı Renkleri, Natalia Cumhuriyeti Bayrağı Tasarımı, Zürriyetli İsminin Anlamı Nedir?, Mustafa Süleyman Kurtar Kimdir?, Züppe İsminin Anlamı Nedir?, Fitilci Nedir?, Dağıstan Budak Kimdir?, Yrd Doç Dr Bilge Gökçen Röhlig Kimdir? Yrd Doç Dr Bilge Gökçen Röhlig Nereli Yrd Doç Dr Bilge Gökçen Röhlig Kaç Yaşında?, Zümrüdi İsminin Anlamı Nedir?, Tolgasız Nedir?, Fitçi Nedir?, Hatice Gül Bingöl Kimdir?, Gökhan Baylan Kimdir?, Zülüflü İsminin Anlamı Nedir?, Tolgalı Nedir?, Fişlik Nedir?, Kampuçya Halk Cumhuriyeti bayrağı Anlamı Nedir, Kampuçya Halk Cumhuriyeti bayrağı Nasıl Oluştu, Kampuçya Halk Cumhuriyeti bayrağı Tarihi, Kampuçya Halk Cumhuriyeti bayrağı Renkleri, Kampuçya Halk Cumhuriyeti bayrağı Tasarımı, Toleranssız Nedir?, Züllü İsminin Anlamı Nedir?, Fişli Nedir?, Fişeksiz Nedir?, Zülcelâl İsminin Anlamı Nedir?, Sözdar Akdoğan Kimdir?, Murat Turna Kimdir?, Fahri Özkan Kimdir?, Zührevi İsminin Anlamı Nedir?, Fişekli Nedir?, Züğürt İsminin Anlamı Nedir?, İzmir bayrağı Anlamı Nedir, İzmir bayrağı Nasıl Oluştu, İzmir bayrağı Tarihi, İzmir bayrağı Renkleri, İzmir bayrağı Tasarımı, Filiz Çelik Kimdir?, Toksikolojik Nedir?, Fistolu Nedir?, Koray Önsel Kimdir?,