Feyzullah Efendi Nedir?
Feyzullah Efendi Nedir?, Feyzullah Efendi Nerededir?, Feyzullah Efendi Hakkında Bilgi?, Feyzullah Efendi Analizi? Feyzullah Efendi ilgili Feyzullah Efendi ile ilgili bilgileri sitemizde bulabilirsiniz. Feyzullah Efendi ile ilgili daha detaylı bilgi almak ve iletişime geçmek için sayfamıza tıklayabilirsiniz. Feyzullah Efendi Ne Anlama Gelir Feyzullah Efendi Anlamı Feyzullah Efendi Nedir Feyzullah Efendi Ne Anlam Taşır Feyzullah Efendi Neye İşarettir Feyzullah Efendi Tabiri Feyzullah Efendi Yorumu
Feyzullah Efendi Kelimesi
Lütfen Feyzullah Efendi Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. Feyzullah Efendi İlgili Sözlük Kelimeler Listesi Feyzullah Efendi Kelimesinin Anlamı? Feyzullah Efendi Ne Demek? ,Feyzullah Efendi Ne Demektir? Feyzullah Efendi Ne Demektir? Feyzullah Efendi Analizi? , Feyzullah Efendi Anlamı Nedir?,Feyzullah Efendi Ne Demektir? , Feyzullah Efendi Açıklaması Nedir? ,Feyzullah Efendi Cevabı Nedir?,Feyzullah Efendi Kelimesinin Anlamı?,Feyzullah Efendi Kelimesinin Anlamı Nedir? ,Feyzullah Efendi Kelimesinin Anlamı Ne demek?,Feyzullah Efendi Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
Feyzullah Efendi Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadınız
Feyzullah Efendi Kelimesinin Anlamı Nedir? Feyzullah Efendi Kelimesinin Anlamı Ne demek? , Feyzullah Efendi Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
Demek Ne Demek, Nedir? Tdk'ye Göre Anlamı
Demek kelimesi, dilimizde oldukça kullanılan kelimelerden birisidir. TDK'ye göre, demek kelimesi anlamı şu şekildedir:
Söylemek, söz söylemek - Ad vermek - Bir dilde karşılığı olmak - Herhangi bir ses çıkarmak - Herhangi bir kanıya, yargıya varmak - Düşünmek - Oranlamak - Ummak, - Erişmek - Bir işe kalkışmak, yeltenmek - Saymak, kabul etmek - bir şey anlamına gelmek - öyle mi, - yani, anlaşılan - inanılmayan, beklenmeyen durumlarda kullanılan pekiştirme veya şaşma sözü
Feyzullah Efendi Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadığınız İçin Boş Safyadır
Demek Kelimesi Cümle İçerisinde Kullanımı
Eskilerin dediği gibi beşer, şaşar. - Muşmulaya döngel de derler.
Kamer `ay` demektir. - Küt dedi, düştü. - Bu işe herkes ne der? - Güzellik desen onda, zenginlik desen onda. - Bundan sonra gelir mi dersin? - Saat yedi dedi mi uyanırım. - Kımıldanayım deme, kurşunu yersin. Ağzını açayım deme, çok fena olursun. - Yarım milyon dediğin nedir? - Okuryazar olmak adam olmak demek değildir. - Vay! Beni kovuyorsun demek, pekâlâ! Feyzullah Efendi - Demek gideceksin.
Demek Kelimesi Kullanılan Atasözü Ve Deyimler
- dediği çıkmak - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek
- dedi mi - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin - demek istemek , - demek ki (veya demek oluyor ki) , - demek olmak , - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok - dediği çıkmak , {buraya- - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek i, - dedi mi , {buraya- - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin , - demek istemek - demek ki (veya demek oluyor ki) - demek olmak - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok
Feyzullah Efendi
Feyzullah Efendi Nedir? Feyzullah Efendi Ne demek? , Feyzullah Efendi Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi , Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. İlgili Sözlük Kelimeler Listesi
Feyzullah Efendi Kelimesinin Anlamı? Feyzullah Efendi Ne Demek? Feyzullah Efendi Ne Demektir? ,Feyzullah Efendi Analizi? Feyzullah Efendi Anlamı Nedir? Feyzullah Efendi Ne Demektir?, Feyzullah Efendi Açıklaması Nedir? , Feyzullah Efendi Cevabı Nedir? , Feyzullah Efendi Kelimesinin Anlamı?
Mehmed Feyzullah Efendi | |
---|---|
Doğum | 1639 Erzurum |
Ölüm | 3 Eylül 1703 Edirne |
Meslek | Şeyhülislam, Kazasker, Müderris, Şehzade Hocası, Padişah Danışmanı. |
Mehmed Feyzullah Efendi (1639, Erzurum - 1703, Edirne), Osmanlı Devleti şeyhülislamı, kazasker, müderris, şehzade hocası, padişah danışmanı.
1639 yılında Erzurum'da doğdu. Asıl adı Mehmed idi. Erzurum müftüsü Seyyid Mehmed Efendi ile Şerife Hatun'un oğludur.[1][2][3] Muhammed'in sülalesinden olduğunu iddia etmiş ve "Seyyid" lakabı taşımıştır. Fakat Uzunçarşılı "Silahdar tarihinin kaydına göre seyitliği yani evlad-ı peygamberiden olması sahte imiş" demektedir.[4]
İlk eğitimini babasından aldı. Sonra Erzurum'da medrese eğitimini "Seyyid Abdülmümin"’den ve dayısının oğlu İsmâil Efendi’den alıp Arapça, Farsça, fıkıh ve fıkıh usulü okudu. Erzurum yöresinin seçkin âlimlerinden olan Vânî Efendi’nin derslerine de devam etti. Sonra padişah imamı olan "Vani Efendi"'nin daveti ile 1662 yılında İstanbul'a gitti. Burada Vani Efendi'nin kızı ile evlenip ona damat oldu.
1669'de IV. Mehmed'in oğlu Şehzade Mustafa hocası "Seyyid Mehmet Efendi"'nin ölmesi nedeniyle ve Vanı Efendi'nin damadı olması sebebiyle şehzadeye hoca tayin edildi. Padişahın bir hatt-ı hümayunu ile dersten mülazım sayılarak Süleymaniye Darülhadis Medresesi'ne müderris yapıldı. Sonra ilmiye sınıfı içinde hızla yükselerek Haydarpaşa, Üsküdar Mihrimah Sultan, Sahn-i Semân ve Ayasofya medreselerinde müderrislik yaptı. Bu yeni görevleri nedeni ile aynı yıl Şehzade Ahmet'e hoca olarak tayin edildi.[2][4][5]
Feyzullah Efendi'ye şehzadelere hocalık yapmaya devam etmekte iken 1686'de Rumeli Kazaskeri unvanı verildi.
1686'da Üsküdar'da hazineye ait bulunan "Bayram Paşa Yalısı" çayırına at bağlaması dolayısı ile IV. Mehmed'in öfkesini çekti. Padişah önce Feyzullah Efendi'yi idam ettirmek istedi ama geleneksel olarak ulemanın idam edilmesi mümkün olmadığı padişahın danışmanları tarafından açıklanınca Feyzullah Efendi'nin ismi ulema defterinden silindi. Fakat 5 gün sonra Feyzullah Efendi'nin öğrencisi olan iki şehzadenin annesi olan Gülnuş Emetullah Sultan araya girdi ve onun padişah tarafından affedilmesini sağladı. Fakat şehzadeler hocalığına padişah imamı İbrahim Efendi tayin edildi.[6] Feyzullah Efendi'ye Eyüp Kadılığı arpalık olarak verildi.
7 Kasım 1686'da nakîbüleşraf oldu. IV. Mehmed'in hal'i ve II. Süleyman'ın tahta çıkışından hemen sonra 14 Şubat 1688'de Debbağzade Mehmed Efendi'nin azli üzerine şeyhülislam oldu. Fakat o yıl Balkan cephesinden dönen kapıkulu askeri belirli zorba elebaşılar altında isyan edip padişahın tahttan indirilmesini istediler. Bu kapıkulu askeri isyanını bastırmak için saraydan "Sancağ-ı şerif" çıkarıldı ve çok geçmeden bu isyan bastırıldı. Fakat bu bastırma hareketine başlamak için Saraya çağrılan Şeyhülislam olan Feyzullah Efendi saraya gitmedi. Bu nedenle onun zorbalarla fikir birliğinde olduğu kabul edilerek Şeyhülislam görevinden azledildi. İsyan bastırılmasından sonra Feyzullah Efendi Saraya gitti; isyancılar tarafından öldürülmüş olan Siyavuş Paşa'dan öldürülmeden aldığı mühr-ü hümayunu padişaha getirip verdi ve yapılan Divan toplantısından azlinden haberdar olmamış gibi şeyhülislam mevkiinde oturdu. Fakat çağrıldığı zaman saraya gelmediği ve tahttan indirilmiş IV. Mehmet taraftarı olduğu düşünülerek azlinden sonra memleketine sürgüne gönderilme kararı alındı. Nisan 1688'de tek başına sandalla Kuzguncuk'a geçirildi ve oradan kendisine arpalık olarak verilen Erzurum'a gönderildi.[4]
Feyzullah Efendi'nin kariyerinin en parlak dönemi eski öğrencisi olan II. Mustafa'nın tahta çıkmasıyla başladı. II. Mustafa devleti İstanbul yerine Edirne'den yönetmeyi tercih etti. Feyzullah Efendi'yi Erzurum'dan çağırtarak tekrar şeyhülislam yaptı. Zamanla Feyzullah Efendi Osmanlı Devleti'nin en güçlü devlet adamı haline geldi. Padişah devlet işlerinin büyük bir bölümünü ona bıraktı. II. Mustafa'nın emri ile o dönem sadrazamları, Rami Mehmed Paşa ve Daltaban Mustafa Paşa, onun sözüyle hareket etmeye mecbur edildi.[4]
Feyzullah Efendi kendine bağlı olanlara bol bol gelir getiren arpalık malikaneler, memuriyet, rütbeler aldı. Örneğin büyük oğlu Fethullah Efendi'ye Hama ve Humus'da yerleştirilen Türkmen aşiretlerinin asarlarını, Siverek ve Samsat mukattasını ve Birgi, İzmir mükttaasını malikane olarak verdirtmişti. Bu oğlunu daha 25 yaşında iken Selanik kadısı ve kısa müddet sonra da "Rumeli Kazaskeri" tayin ettirmişti. Hatta Osmanlı tarihinde ilk defa olmak üzere oğlu Fethullah Efendi'nin kendinden sonra şeyhülislam olması hususunda padişahtan bir ferman bile almıştı. Ortanca oğlu Mustafa Efendi'yi iki yılda medreseyi devrettirdi. Sonra da ona Selanik Kadılığı, Anadolu Kazaskeri payesi ile Mekke kadılığı ve sonunda bilfiil Anadolu Kazaskerliği görevi verdi. Üçüncü oğlunu Anadolu Kazaskeri payesiyle Bursa kadısı ve 13 yaşında olan dördüncü oğlu İbrahim Efendi'yi Rumeli Kazaskeri payesiyle Yenişehir kadısı tayin ettirmişti. Kendisine bağlı olanlardan 50-60 kadarına Erzurum, Şam, Halep ve diğer yerlerin mukata gelirini malikane olarak tahsis ettirmişti.[4]
Bu arada Osmanlı-Kutsal İttifak Savaşları Osmanlılar için büyük bir yenilgiyle sonuçlandı. Karlofça Antlaşması'yla Osmanlı Devleti büyük miktarda toprak kaybetti. 8 yıl süren şeyhülislamlığı sırasında Feyzullah Efendi'ye karşı büyük bir muhalefet oluştu. Devletin yönetimindeki başarısızlıktan sorumlu tutuldu.
İstanbul'da toplanan bir yeniçeri ve esnaf grubundan oluşan büyük bir ihtilaciler ordusu 9 Ağustos 1703 tarihinde Edirne'ye doğru yola çıktı. Edirne Vakası adıyla anılan bu ayaklanmanın sonucunda 22 Ağustos günü II. Mustafa tahttan indirildi yerine yine Feyzullah Efendi'nin talebesi olan III. Ahmed tahta geçirildi.
Feyzullah Efendi onu korumaya çalışan yeni padişah tarafından azledilip Eğriboz'a sürgün edildi. Fakat Feyzullah Efendi büyük oğlu Fethullah Efendi ile Edirne'den ayrılıp yola çıktığında arkasından ihtilalciler Karakaş Mustafa ve Durcan Ahmed idaresinde onları takip edip baba oğlu Pravadı’de ellerine geçirdiler. Feyzullah Efendi ve oğlunu çırılçıplak soyarak hakaretlerle Edirne'ye getirildiler. Burada baba-oğul üç gün mallarının nerede olduğunu öğrenmek için işkenceye tabi tutuldularsa da bu soruşturma sonuçsuz çıktı. İlmiye sınıfından oldukları için idam edilmeleri geleneksel olarak imkansızdı. Bunun üzerine sanal olarak Fezullah Efendi Kandiye sancakbeyi; oğlu Fethullah Efendi Alacahisar sancakbeyi yapılıp böylece ilmiye sınıfından çıkarıldılar. Yeni şeyhülislam İmam Mehmed Efendi idamları için fetva verdi. 3 Eylül 1703'te ihtilalciler onları Edirne zindanından çıkararak hamal beygirlerine bindirip Bit Pazarı'na getirdiler ve orada onları öldürdüler. Sonra cesetlerini ayaklarından ipler bağlatıp başlarında buhurdanlar ve kandiller taşıyan papazları ile 300 kadar Hristiyan tarafından şehir sokaklarında sürüklediler. Başları kesilip mızrağa geçirildi. Cesetleri Tunca Nehri'ne atıldı.[7] Daha sonra cesedinin nehirden çıkarılarak Sitti Hatun Camii civarındaki Abdülkerim Mektebi avlusuna gömüldüğü rivayet edilir (Peremeci, s. 136).
Feyzullah Efendi’nin Erzurum’da cami, medrese, dârülkurrâ, mektep ve hamamı; Şam’da dârülhadisi; Edirne’de çeşme ve sebili, Mekke’de mescidi; Medine’de medrese, kütüphane ve muallimhanesi; İstanbul Fatih’te medrese, kütüphane, mescid, mektep, muallimhâne, çeşme'den olusan "Feyziyye Dârülhadisi" isimli külliye vardır. "Feyziyye Dârülhadisi" günümüzde Millet Yazma Eser Kütüphanesi olarak kullanılmaktadır. Feyzullah Efendi Medine’de inşa ettirdiği medreseye 3000’den fazla yazam kitap vakfetmiştir. Saudi'lerin Harem-i Serif’i genisletilme imar sırasında bu medrese yıkılmıştır. Bu yazma kitaplar "Câmiatü Melik Abdilazîz"'e nakledilmiştir.
Elimizde bulunan yazma veya yayinlamis eserleri listesi sudur:[2]
"Mecmûatü Medâihi Şeyhülislâm Feyzullah Efendi" adlı bir yazma eserde Feyzullah Efendi ve ailesi hakkında yazılmış siirsel methiyeler bulunmaktadır.
Günümüzde İstanbul'un Fatih ilçesinde Macar Kardeşler Caddesi ile Feyzullah Efendi Sokağı'nın kesiştiği noktada bulunan Feyzullah Efendi Kütüphanesi 1700 yılında şeyhülislam Feyzullah Efendi tarafından medrese olarak yaptırılmıştır. Kütüphanede Feyzullah Efendi'nin kendisi tarafından 1699 yılında bağışlanmış olduğu 2000'den fazla kitap mevcuttur.[8]
<ref>
etiketi; uzunçarsılı
isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: Kaynak gösterme)Önce gelen: Debbağzade Mehmed Efendi |
Osmanlı Şeyhülislamı 1688 |
Sonra gelen: Debbağzade Mehmed Efendi |
Önce gelen: İmam Mehmed Efendi |
Osmanlı Şeyhülislamı 1695 - 1703 |
Sonra gelen: Paşmakçızade Seyit Ali Efendi |