Arif Hikmet Bey Nedir?
Arif Hikmet Bey Nedir?, Arif Hikmet Bey Nerededir?, Arif Hikmet Bey Hakkında Bilgi?, Arif Hikmet Bey Analizi? Arif Hikmet Bey ilgili Arif Hikmet Bey ile ilgili bilgileri sitemizde bulabilirsiniz. Arif Hikmet Bey ile ilgili daha detaylı bilgi almak ve iletişime geçmek için sayfamıza tıklayabilirsiniz. Arif Hikmet Bey Ne Anlama Gelir Arif Hikmet Bey Anlamı Arif Hikmet Bey Nedir Arif Hikmet Bey Ne Anlam Taşır Arif Hikmet Bey Neye İşarettir Arif Hikmet Bey Tabiri Arif Hikmet Bey Yorumu
Arif Hikmet Bey Kelimesi
Lütfen Arif Hikmet Bey Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. Arif Hikmet Bey İlgili Sözlük Kelimeler Listesi Arif Hikmet Bey Kelimesinin Anlamı? Arif Hikmet Bey Ne Demek? ,Arif Hikmet Bey Ne Demektir? Arif Hikmet Bey Ne Demektir? Arif Hikmet Bey Analizi? , Arif Hikmet Bey Anlamı Nedir?,Arif Hikmet Bey Ne Demektir? , Arif Hikmet Bey Açıklaması Nedir? ,Arif Hikmet Bey Cevabı Nedir?,Arif Hikmet Bey Kelimesinin Anlamı?,Arif Hikmet Bey Kelimesinin Anlamı Nedir? ,Arif Hikmet Bey Kelimesinin Anlamı Ne demek?,Arif Hikmet Bey Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
Arif Hikmet Bey Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadınız
Arif Hikmet Bey Kelimesinin Anlamı Nedir? Arif Hikmet Bey Kelimesinin Anlamı Ne demek? , Arif Hikmet Bey Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
Demek Ne Demek, Nedir? Tdk'ye Göre Anlamı
Demek kelimesi, dilimizde oldukça kullanılan kelimelerden birisidir. TDK'ye göre, demek kelimesi anlamı şu şekildedir:
Söylemek, söz söylemek - Ad vermek - Bir dilde karşılığı olmak - Herhangi bir ses çıkarmak - Herhangi bir kanıya, yargıya varmak - Düşünmek - Oranlamak - Ummak, - Erişmek - Bir işe kalkışmak, yeltenmek - Saymak, kabul etmek - bir şey anlamına gelmek - öyle mi, - yani, anlaşılan - inanılmayan, beklenmeyen durumlarda kullanılan pekiştirme veya şaşma sözü
Arif Hikmet Bey Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadığınız İçin Boş Safyadır
Demek Kelimesi Cümle İçerisinde Kullanımı
Eskilerin dediği gibi beşer, şaşar. - Muşmulaya döngel de derler.
Kamer `ay` demektir. - Küt dedi, düştü. - Bu işe herkes ne der? - Güzellik desen onda, zenginlik desen onda. - Bundan sonra gelir mi dersin? - Saat yedi dedi mi uyanırım. - Kımıldanayım deme, kurşunu yersin. Ağzını açayım deme, çok fena olursun. - Yarım milyon dediğin nedir? - Okuryazar olmak adam olmak demek değildir. - Vay! Beni kovuyorsun demek, pekâlâ! Arif Hikmet Bey - Demek gideceksin.
Demek Kelimesi Kullanılan Atasözü Ve Deyimler
- dediği çıkmak - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek
- dedi mi - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin - demek istemek , - demek ki (veya demek oluyor ki) , - demek olmak , - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok - dediği çıkmak , {buraya- - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek i, - dedi mi , {buraya- - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin , - demek istemek - demek ki (veya demek oluyor ki) - demek olmak - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok
Arif Hikmet Bey
Arif Hikmet Bey Nedir? Arif Hikmet Bey Ne demek? , Arif Hikmet Bey Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi , Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. İlgili Sözlük Kelimeler Listesi
Arif Hikmet Bey Kelimesinin Anlamı? Arif Hikmet Bey Ne Demek? Arif Hikmet Bey Ne Demektir? ,Arif Hikmet Bey Analizi? Arif Hikmet Bey Anlamı Nedir? Arif Hikmet Bey Ne Demektir?, Arif Hikmet Bey Açıklaması Nedir? , Arif Hikmet Bey Cevabı Nedir? , Arif Hikmet Bey Kelimesinin Anlamı?
Ahmed Arif Hikmet Bey Efendi | |
---|---|
Doğum | 1786 İstanbul |
Ölüm | 22 Mart 1859 İstanbul |
Meslek | Müderrris, kadı, Osmanlı Devleti müftüsü/şeyhülislamı. |
Ebeveyn(ler) | İbrahim İsmet Bey (babası) |
Ahmed Arif Hikmet Bey Efendi (d. 1786, İstanbul - ö. 1859, İstanbul) 1846 - 1854 doneminde Osmanlı Şeyhülislamı.
Tam ismi Seyyid Hacı Ahmet Arif Hikmet Beyefendi'dir. 1786'da İstanbul'da doğmuştur. Babası İbrahim İsmet Bey padişah III. Selim döneminde nakib-ül-eşraf ve kazasker idi. Büyük dedesi ve dedesi devlet adamları olup vezirlik rütbesine erişmişlerdi.[1]
İstanbul'da bir ileri medrese eğitimi gördükten sonra 1796'da müderris olarak ilk ilmiyye görevine başladı.[2] Bu arada ilimsel ve edebî çalışmalara da başladı. 1816'da Kudüs kadılığına tayin edildi. Sonra sırasıyla 1820'de Mısır kadılığı ve 1821'de Medine kadılığı görevine getirildi. 1826'da Mekke payesi verildi ve hac görevini ifa edip "hacı" olarak da anılmaya başlandı. 1828'de İstanbul payesi verilip İstanbul'a geldi. 1829'da Rumeli'nde nüfus tahrir işlerini nezaret etme görevi verildi. 1830'da nakip-ül-eşraf görevine getirildi ve görevden Haziran 1834'te azledildi. 1834'te Anadolu kazaskeri ve 1838'de Rumeli Kazaskeri görevlerine tayin edildi. 1839'da Meclis-i Vala-yı Ahkam-ı Adliye üyeliğine seçildi. Hemen ardından Rumeli müfettişliği'ne getirildi ve Dar-ı Şura müffettişi oldu. Osmanlı topraklarında eğitimin yaygınlaştırılması amaci ile kurulan Meclis-i Maarif-i Muvakkat'a üye seçildi.[2]
1 Aralık 1846'da Şeyhülislam oldu. Şeyhülislam olarak yedi buçuk yıl görevde kaldı. Sultan Abdülmecid döneminde ortaya çıkan "Softalar Vakası" sırasında müsemahadar davrandığı için 11 Mart 1854'te bu görevden azledildi.[1]
Aralık 1858'de kendisinden sonra șeyhülislam olam Meşrepzade Mehmed Arif Efendi ölünce ikinci bir defa şeyhülislam olması muhtemel olduğu kabul edilmekte idi. Fakat Ahmet Arif Hikmet Bey ile sadrazam olan li Paşa arasında ihtilaflar olduğu için bu gerçekleşmedi.[1]
Mart 1859'da İstanbul'da ölmüştür. Mezarı Üsküdar'da Kartalbaba Tekkesi karşısında bulunan ve kendi adını taşıyan sebil çeşmenin bitişiğindedir.
Ahmet Arif Hikmet Bey Efendi'nin âlim, edip ve şair olduğu bilinmektedir.[2] Nadide ve genel olarak yazma kitap toplaması ile isim yapmıştır. Şahsi kütüphanesinin 12,000 ciltlik nadide eseri ihtiva ettiği bildirilmektedir.[1] Bu kitapların bir listesi kendisi tarafından hazırlanmıştır ve bu liste İstanbul Teknik Üniversitesi kitaplığında bulunmaktadır.
Hicaz'da kadı olarak görev yapmakta iken 1853-55 yıllarında Medine'deki Mescid-i Nebevi'nin kıble tarafında bir kütüphane inşa ettirmiştir. Bu kütüphaneye kendi koleksiyonundan 5.000 kadar kitap bağışlamıştır. Bu kütüphanenin günümüzde kendi adıyla anıldığı bildirilmektedir.[1][3]
İstanbul'daki şahsi kütüphanesi Ahmet Cevdet Paşa'nin eserlerine kaynak olduğu Ahamet Cevdet Paşa hatıralarında bahsedilmektedir.[4] Bu şahsi kütüphane Ahmet Arif Hikmet Bey Efendi'nin ölümü ile yeğeni Beykozlu İzzet Efendi'ye geçmiştir. Bu kitapların bir kısmı İbnülemin Mahmut Kemal İnal tarafından satın alınmış ve İstanbul Teknik Üniversitesi Kitaplığı"'na hibe edilmiştir.
Edebiyat, biyografi ve fıkıh üzerinde eserleri bulunmaktadır:
Önce gelen: Mekkizade Mustafa Asım Efendi |
Osmanlı Şeyhülislamı 1846-1854 |
Sonra gelen: Meşrepzade Mehmed Arif Efendi |