Dede (Alevilik) Nedir?
Dede (Alevilik) Nedir?, Dede (Alevilik) Nerededir?, Dede (Alevilik) Hakkında Bilgi?, Dede (Alevilik) Analizi? Dede (Alevilik) ilgili Dede (Alevilik) ile ilgili bilgileri sitemizde bulabilirsiniz. Dede (Alevilik) ile ilgili daha detaylı bilgi almak ve iletişime geçmek için sayfamıza tıklayabilirsiniz. Dede (Alevilik) Ne Anlama Gelir Dede (Alevilik) Anlamı Dede (Alevilik) Nedir Dede (Alevilik) Ne Anlam Taşır Dede (Alevilik) Neye İşarettir Dede (Alevilik) Tabiri Dede (Alevilik) Yorumu
Dede (Alevilik) Kelimesi
Lütfen Dede (Alevilik) Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. Dede (Alevilik) İlgili Sözlük Kelimeler Listesi Dede (Alevilik) Kelimesinin Anlamı? Dede (Alevilik) Ne Demek? ,Dede (Alevilik) Ne Demektir? Dede (Alevilik) Ne Demektir? Dede (Alevilik) Analizi? , Dede (Alevilik) Anlamı Nedir?,Dede (Alevilik) Ne Demektir? , Dede (Alevilik) Açıklaması Nedir? ,Dede (Alevilik) Cevabı Nedir?,Dede (Alevilik) Kelimesinin Anlamı?,Dede (Alevilik) Kelimesinin Anlamı Nedir? ,Dede (Alevilik) Kelimesinin Anlamı Ne demek?,Dede (Alevilik) Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
Dede (Alevilik) Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadınız
Dede (Alevilik) Kelimesinin Anlamı Nedir? Dede (Alevilik) Kelimesinin Anlamı Ne demek? , Dede (Alevilik) Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
Demek Ne Demek, Nedir? Tdk'ye Göre Anlamı
Demek kelimesi, dilimizde oldukça kullanılan kelimelerden birisidir. TDK'ye göre, demek kelimesi anlamı şu şekildedir:
Söylemek, söz söylemek - Ad vermek - Bir dilde karşılığı olmak - Herhangi bir ses çıkarmak - Herhangi bir kanıya, yargıya varmak - Düşünmek - Oranlamak - Ummak, - Erişmek - Bir işe kalkışmak, yeltenmek - Saymak, kabul etmek - bir şey anlamına gelmek - öyle mi, - yani, anlaşılan - inanılmayan, beklenmeyen durumlarda kullanılan pekiştirme veya şaşma sözü
Dede (Alevilik) Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadığınız İçin Boş Safyadır
Demek Kelimesi Cümle İçerisinde Kullanımı
Eskilerin dediği gibi beşer, şaşar. - Muşmulaya döngel de derler.
Kamer `ay` demektir. - Küt dedi, düştü. - Bu işe herkes ne der? - Güzellik desen onda, zenginlik desen onda. - Bundan sonra gelir mi dersin? - Saat yedi dedi mi uyanırım. - Kımıldanayım deme, kurşunu yersin. Ağzını açayım deme, çok fena olursun. - Yarım milyon dediğin nedir? - Okuryazar olmak adam olmak demek değildir. - Vay! Beni kovuyorsun demek, pekâlâ! Dede (Alevilik) - Demek gideceksin.
Demek Kelimesi Kullanılan Atasözü Ve Deyimler
- dediği çıkmak - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek
- dedi mi - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin - demek istemek , - demek ki (veya demek oluyor ki) , - demek olmak , - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok - dediği çıkmak , {buraya- - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek i, - dedi mi , {buraya- - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin , - demek istemek - demek ki (veya demek oluyor ki) - demek olmak - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok
Dede (Alevilik)
Dede (Alevilik) Nedir? Dede (Alevilik) Ne demek? , Dede (Alevilik) Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi , Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. İlgili Sözlük Kelimeler Listesi
Dede (Alevilik) Kelimesinin Anlamı? Dede (Alevilik) Ne Demek? Dede (Alevilik) Ne Demektir? ,Dede (Alevilik) Analizi? Dede (Alevilik) Anlamı Nedir? Dede (Alevilik) Ne Demektir?, Dede (Alevilik) Açıklaması Nedir? , Dede (Alevilik) Cevabı Nedir? , Dede (Alevilik) Kelimesinin Anlamı?
Bu madde hiçbir kaynak içermemektedir. (Ağustos 2012) (Bu şablonun nasıl ve ne zaman kaldırılması gerektiğini öğrenin) |
Makale serilerinden |
Dede / Alevî, Alevilik'te Ehli Beyt soyundan geldiğine inanılan Şerif ve Seyyidlere içtimai ve dinî liderlere, yani önderlere verilen addır.
Dede sözcüğü Orta Asya'da, İslam dini ortaya çıkmadan önce toplumdaki aydın, bilgili kişileri tanımlamak için kullanılan bir sıfattı. Bunu Dede Korkut örneğinde görmekteyiz. Ancak İslam'ın gelişmesi ve Halifelik üzerine başlayan iç mücadele sonucu Emevilerden baskı gören ve Horasan üzerinden Türkistan'a ve Sind'e yönelen Ehli Beyt, burada Emevilerin ırkçı ve baskıcı tutumundan kötü etkilenen ve bu sebeple İslam'a geçmeyen Türk Aşiret ve topluluklarına İslam'ı bir şekilde sevdirmeyi ve benimsetmeyi başarmıştı. Yusuf Has Hacib'in Kutadgu Bilig adlı eserinde Ehli Beyt soyunun Alevi (Ali Evi, el-Alevîyyûn, Ali'ye mensup olan, Ali'nin soyundan gelen) adı ile Dedelerin statüsüne getirilerek yeni dinde oluşan boşluğu doldurdukları görülür. Daha sonraki dönemde Batı'ya göç olgusu ile İran'a, sonra Anadolu'ya ve Osmanlı Devleti fetihlerinde hem kendileri hem de Anadolu'da İslamlaşmayı sağlayan Bektaşi tekkelerinin Babagan-ı Rum'da denilen 'Dedelerin Postu'ndan el almış Babalar ile Balkanların İslamlaştırılmasına girişilmiştir. Dede'nin eşine ya da ailesinden gelen kadınlara Zeyneb, Fatıma Ana gibi kutsal kişilerin devamı niteliğinde 'ANA' denilmektedir.
Burada Dedelerin öteki Şia topluluklarında kullanılan ve yine On İki İmam soyundan gelenlere verilen Ayetullah adı yerine Dede adını kullanmasını[kaynak belirtilmeli] hem yukarıda açıklanan Türk-Anadolu İslam yorumundan, hem de Aleviliğin anlayışta On ikici mezhepten gelseler de uygulamada yerel inanışların (Şiilik) yanı sıra İsmaili Nızari anlayıştan ve Sind (Pakistan eyaleti'den gelen bu Alevi tarikatlardan etkilenmiş olmasından anlayabiliriz.
Alevilik, Ali'yi İslam'ın Velayeti, Halifesi olarak görenlerin baskılar sonucu Yemen'e, Lübnan'a, Kuzey Afrika'ya, Sind'e ve de Türkistan'a sığınması sonucu ilk Ortodoks anlayışın buralardaki yerelliğe yorumu sonucunu doğurmuştur. Zira kılıçla fetih yolundan yoksun olan Ehli Beyt, ancak gönül fethi yoluna başvurabilirdi ki bu da doğal olarak çok sayıda Alevi inancını yaydı. Bugünkü Anadolu Aleviliği ise belirtilen şekilde ilk önce Hoca Ahmet Yesevi tarafından salt Türkistan'a göre biçimlendi. Daha sonra Hacı Bektaşi Veli ile Anadolu'da Alevi-Bektaşi inancında biçimlendi. Yasal olarak bugün kapalı olsa da, Hacı Bektaş Dergahı'na, Mersin'deki Tahtacı Alevileri haricinde tüm Anadolu, Balkanlar, Kuzey Batı Suriye ve daha sonraları Kıbrıs'taki Aleviler dini açıdan bağlıdır. Kentleşme öncesi etkin olan Ocak Sistemi Balım Sultan tarafından örgütlenmiş olup Dede-Talip ilişkileri bu örgütlenme ile günümüze ulaşmıştır. Ayrıca dönem dönem Hacı Bektaş Dergahı'nın hukuki olarak kapatılmasına rağmen Ocak sisteminin tüm Anadolu ve Balkanlarda bozulmadan günümüze ulaşması Balım Sultan'ın dini-idari başarısı olarak yorumlanabilir.