Julia Kristeva Nedir?
Julia Kristeva Nedir?, Julia Kristeva Nerededir?, Julia Kristeva Hakkında Bilgi?, Julia Kristeva Analizi? Julia Kristeva ilgili Julia Kristeva ile ilgili bilgileri sitemizde bulabilirsiniz. Julia Kristeva ile ilgili daha detaylı bilgi almak ve iletişime geçmek için sayfamıza tıklayabilirsiniz. Julia Kristeva Ne Anlama Gelir Julia Kristeva Anlamı Julia Kristeva Nedir Julia Kristeva Ne Anlam Taşır Julia Kristeva Neye İşarettir Julia Kristeva Tabiri Julia Kristeva Yorumu
Julia Kristeva Kelimesi
Lütfen Julia Kristeva Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. Julia Kristeva İlgili Sözlük Kelimeler Listesi Julia Kristeva Kelimesinin Anlamı? Julia Kristeva Ne Demek? ,Julia Kristeva Ne Demektir? Julia Kristeva Ne Demektir? Julia Kristeva Analizi? , Julia Kristeva Anlamı Nedir?,Julia Kristeva Ne Demektir? , Julia Kristeva Açıklaması Nedir? ,Julia Kristeva Cevabı Nedir?,Julia Kristeva Kelimesinin Anlamı?,Julia Kristeva Kelimesinin Anlamı Nedir? ,Julia Kristeva Kelimesinin Anlamı Ne demek?,Julia Kristeva Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
Julia Kristeva Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadınız
Julia Kristeva Kelimesinin Anlamı Nedir? Julia Kristeva Kelimesinin Anlamı Ne demek? , Julia Kristeva Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
Demek Ne Demek, Nedir? Tdk'ye Göre Anlamı
Demek kelimesi, dilimizde oldukça kullanılan kelimelerden birisidir. TDK'ye göre, demek kelimesi anlamı şu şekildedir:
Söylemek, söz söylemek - Ad vermek - Bir dilde karşılığı olmak - Herhangi bir ses çıkarmak - Herhangi bir kanıya, yargıya varmak - Düşünmek - Oranlamak - Ummak, - Erişmek - Bir işe kalkışmak, yeltenmek - Saymak, kabul etmek - bir şey anlamına gelmek - öyle mi, - yani, anlaşılan - inanılmayan, beklenmeyen durumlarda kullanılan pekiştirme veya şaşma sözü
Julia Kristeva Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadığınız İçin Boş Safyadır
Demek Kelimesi Cümle İçerisinde Kullanımı
Eskilerin dediği gibi beşer, şaşar. - Muşmulaya döngel de derler.
Kamer `ay` demektir. - Küt dedi, düştü. - Bu işe herkes ne der? - Güzellik desen onda, zenginlik desen onda. - Bundan sonra gelir mi dersin? - Saat yedi dedi mi uyanırım. - Kımıldanayım deme, kurşunu yersin. Ağzını açayım deme, çok fena olursun. - Yarım milyon dediğin nedir? - Okuryazar olmak adam olmak demek değildir. - Vay! Beni kovuyorsun demek, pekâlâ! Julia Kristeva - Demek gideceksin.
Demek Kelimesi Kullanılan Atasözü Ve Deyimler
- dediği çıkmak - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek
- dedi mi - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin - demek istemek , - demek ki (veya demek oluyor ki) , - demek olmak , - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok - dediği çıkmak , {buraya- - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek i, - dedi mi , {buraya- - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin , - demek istemek - demek ki (veya demek oluyor ki) - demek olmak - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok
Julia Kristeva
Julia Kristeva Nedir? Julia Kristeva Ne demek? , Julia Kristeva Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi , Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. İlgili Sözlük Kelimeler Listesi
Julia Kristeva Kelimesinin Anlamı? Julia Kristeva Ne Demek? Julia Kristeva Ne Demektir? ,Julia Kristeva Analizi? Julia Kristeva Anlamı Nedir? Julia Kristeva Ne Demektir?, Julia Kristeva Açıklaması Nedir? , Julia Kristeva Cevabı Nedir? , Julia Kristeva Kelimesinin Anlamı?
Julia Kristeva | |
---|---|
Tam adı | Юлия Кръстева |
Doğumu | Yuliya Stoyanova Krasteva 24 Haziran 1941 Sliven, Bulgaristan |
Alma mater | Sofya Üniversitesi |
Çağı | Çağdaş felsefe |
Bölgesi | Batı felsefesi |
Julia Kristiva (Bulgarca: Юлия Кръстева, d. 24 Haziran 1941, Sliven), edebiyat teorisyeni, psikanalist, yazar ve filozof. 1965’ten beri Fransa’da Paris’te yaşamakta ve çalışmalarını esas olarak burada yürütmektedir.[1]
Julia Kristeva, 1970'li yıllardan itibaren çağdaş aydınların en saygın isimlerinden biri olmanın yanı sıra, eleştirel felsefenin de en önemli dayanaklarından birisi olmuştur. 1973 yılından beri Denis Diderot Üniversitesi’de profesör olarak kürsüye sahiptir. Dilbilim, göstergebilim, psikanaliz üzerine yazıları yapısalcılık-sonrası-teorinin gelişmesinde belirleyici bir konuma sahiptir ve yapılan tartışmaları derinden etkilemiştir.
Kolombiya Üniversitesi’nde Umberto Eco ve Tzveton Tedorov’la Yazınsal Göstergebilim Kürsüsü’nü paylaşarak katkılarda bulunmaktadır. Aynı zamanda Uluslararası Göstergebilim Birliği’nin yönetim başkanı ve birçok yazınsal kurulun üyesidir. Julia Kristeva, 1997 yılında, otuz yıla yayılan ve on dile çevrilen çalışmaları için Fransa’nın en büyük onuru "Chevaliére de la légion d’honeur"u aldı.
Ünlü ve etkileyici Avangard edebiyat eleştirisi dergisi olan Tel Quel (içinde Roland Barthes, Michel Foucault, Philippe Sollers gibi isimlerin bulunduğu) dergisinde yer almış ve burada önemli yazılarını ortaya koymuştur. Lacanci psikanalizin etkisinde kaldığını ama önemli noktalarda kendine özgü bir yorumla ondan ayrıldığı ve dahası Freudcu-olmayan bir psikanaliz kuramı yönünde yol aldığı, ayrıca Barthes'in ve Rus biçimciliği'nin (Michail Bakhtin) etkileriyle yeniden eleştirel teoriyi şekillendirdiğini belirtmek gerek. Kristeva felsefe, dilbilim, göstergebilim, edebiyat kuramı ve psikanaliz gibi çeşitli bilim alanlarını ve bu eksenlerde yürüyen kuramsal gelişme dallarını birleştirerek kendi düşünce yapısını oluşturur. Cinsiyet Araştırmaları önemli başka bir önemli kaynaktır. Bu yönde yeni eleştirel söylem biçimleri oluşturmaya çabaladı. Felsefi uzmanlık konularının yanı sıra, çeşitli roman dizileri de yayınladı.
1970’lerden itibaren Kristeva tarafından, Ataerkil sistem içinde (Patriyarka’da), kadın kimliğini sorunsallaştırıldığı da görülür. Bu sorunsallaştırmalar olumlu ve olumsuz çeşitli tepkilerle karşılanmıştır. Helene Cıxous, Luce Irigaray ve Julia Kristeva hem yapısalcılık sonrası teorik tartışmanın hem de feminizm tartışmalarının önemli isimleridir ve üçü de ortak ve ayrık yollardan Fransız Feminist Kuramları denilen alanda önemli düşünce kanalları açmışlardır. Kristeva, özgül yorumlarıyla, kısmen diğer iki isimden ayrılarak, genelde ve bütünüyle bir feminist teorisyen sayılamayacağı yönünde bir kanı vardır.
Psikanalize ilgisi sonucunda teorik çalışmalarında bu alanın çözümlemelerini kullandı ve özellikle feminist düşüncenin belli yorumlarından tepkiler aldı. Kadın'ın (dişiliğin ya da kadınlığın) doğuştan gelen bir özellik olmadığını söylemesi ve kadınlık konumlarını Lacancı bir yönde okuması, geleneksel feminizmin hoşnutsuzlukla karşıladığı bir yönelim oldu. Yazı bağlamında erkeklerin ve kadınların konumlarını çözümledi, ancak özellikle feminist edebiyat eleştirisi'nin çeşitli bölümlerinden itirazlarla karşılandı. Bununla birlikte Postyapısalcı-feminizm'in kaynaklarında Kristeva’in belirgin ve tartışmasız bir yeri vardır.
1998 yılında yayınladıkları Son Moda Saçmalar:Postmodern Aydınların Bilimi Kötüye Kullanmaları kitabıyla büyük tartışmalara yol açan New York Üniversitesinden fizik profesörü Alan Sokal ve teorik fizikçi Jean Bricmont bu kitaplarının bir bölümünü de Julia Kristeva'nın bazı yazılarının değerlendirmesine ayırmışlardır, yazarın çeşitli makalelerini ele aldıktan sonra vardıkları sonuç şöyledir: "Özetle, Kristeva'nın bilimi kötüye kullanması ile ilgili değerlendirmemiz Lacan için söylediklerimizle aynıdır.
Genelde, kullandığı sözcüklerin anlamlarını her zaman kavramadığı açıkça belli olmakla birlikte, hiç olmazsa başvurduğu matematik konusunda bulanık da olsa bir fikri var. Ama bu metinlerde ortaya çıkan temel sorun, Kristeva'nın araştırdığını iddia ettiği alan (dilbilim, yazınsal eleştiri, siyaset felsefesi, psikanaliz) ile bu matematiksel kavramların ilgisini haklı çıkaracak hiçbir çaba göstermemesidir. Bizce bunun çok iyi bir nedeni de var çünkü bunların birbirleriyle zaten ilgisi yoktur.
Aslında tümceleri Lacan'ınkilerden daha anlamlı ama bilgiçlik taslama konusundaki yüzeyselliği Lacan'ı bile geride bırakıyor." Sokal ve Bricmont'a göre Kristeva'nın eserlerinde sıkça rastlanan "ne anlama geldiklerini bilmediği süslü sözlerle okuru etkileme girişimleri" sosyolog Stanislav Andreski'nin şu saptamasının haklılığını "enfes bir biçimde gözler önüne sermektedir": "Toplumda otorite, hayranlık ve korku uyandırdıkça ortaya çıkan dayanıksızlıkla bulanıklık tutucu eğilimleri artırır. Çünkü açık seçik, mantıksal düşünüş bilgi birikimine yol açar (doğa bilimlerinin gelişimi buna en iyi örnektir) ve ilerleyen bilgi er geç geleneksel düzeni yıpratır. Oysa bulanık düşünce kimseyi bir yere götürmez, dünyayı hiç etkilemeksizin sürekli hoş görülebilir." (Stalinslav Andreski, Social Sciences as Sorcery)
Bkz. Alan Sokal, Jean Bricmont, Son Moda Saçmalar:Postmodern Aydınların Bilimi Kötüye Kullanmaları, çev.:M. Baydar, O. Onagan, İletişim yay., İstanbul, 2002