Polonya Anayasası Nedir?
Polonya Anayasası Nedir?, Polonya Anayasası Nerededir?, Polonya Anayasası Hakkında Bilgi?, Polonya Anayasası Analizi? Polonya Anayasası ilgili Polonya Anayasası ile ilgili bilgileri sitemizde bulabilirsiniz. Polonya Anayasası ile ilgili daha detaylı bilgi almak ve iletişime geçmek için sayfamıza tıklayabilirsiniz. Polonya Anayasası Ne Anlama Gelir Polonya Anayasası Anlamı Polonya Anayasası Nedir Polonya Anayasası Ne Anlam Taşır Polonya Anayasası Neye İşarettir Polonya Anayasası Tabiri Polonya Anayasası Yorumu
Polonya Anayasası Kelimesi
Lütfen Polonya Anayasası Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. Polonya Anayasası İlgili Sözlük Kelimeler Listesi Polonya Anayasası Kelimesinin Anlamı? Polonya Anayasası Ne Demek? ,Polonya Anayasası Ne Demektir? Polonya Anayasası Ne Demektir? Polonya Anayasası Analizi? , Polonya Anayasası Anlamı Nedir?,Polonya Anayasası Ne Demektir? , Polonya Anayasası Açıklaması Nedir? ,Polonya Anayasası Cevabı Nedir?,Polonya Anayasası Kelimesinin Anlamı?,Polonya Anayasası Kelimesinin Anlamı Nedir? ,Polonya Anayasası Kelimesinin Anlamı Ne demek?,Polonya Anayasası Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
Polonya Anayasası Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadınız
Polonya Anayasası Kelimesinin Anlamı Nedir? Polonya Anayasası Kelimesinin Anlamı Ne demek? , Polonya Anayasası Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
Demek Ne Demek, Nedir? Tdk'ye Göre Anlamı
Demek kelimesi, dilimizde oldukça kullanılan kelimelerden birisidir. TDK'ye göre, demek kelimesi anlamı şu şekildedir:
Söylemek, söz söylemek - Ad vermek - Bir dilde karşılığı olmak - Herhangi bir ses çıkarmak - Herhangi bir kanıya, yargıya varmak - Düşünmek - Oranlamak - Ummak, - Erişmek - Bir işe kalkışmak, yeltenmek - Saymak, kabul etmek - bir şey anlamına gelmek - öyle mi, - yani, anlaşılan - inanılmayan, beklenmeyen durumlarda kullanılan pekiştirme veya şaşma sözü
Polonya Anayasası Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadığınız İçin Boş Safyadır
Demek Kelimesi Cümle İçerisinde Kullanımı
Eskilerin dediği gibi beşer, şaşar. - Muşmulaya döngel de derler.
Kamer `ay` demektir. - Küt dedi, düştü. - Bu işe herkes ne der? - Güzellik desen onda, zenginlik desen onda. - Bundan sonra gelir mi dersin? - Saat yedi dedi mi uyanırım. - Kımıldanayım deme, kurşunu yersin. Ağzını açayım deme, çok fena olursun. - Yarım milyon dediğin nedir? - Okuryazar olmak adam olmak demek değildir. - Vay! Beni kovuyorsun demek, pekâlâ! Polonya Anayasası - Demek gideceksin.
Demek Kelimesi Kullanılan Atasözü Ve Deyimler
- dediği çıkmak - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek
- dedi mi - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin - demek istemek , - demek ki (veya demek oluyor ki) , - demek olmak , - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok - dediği çıkmak , {buraya- - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek i, - dedi mi , {buraya- - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin , - demek istemek - demek ki (veya demek oluyor ki) - demek olmak - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok
Polonya Anayasası
Polonya Anayasası Nedir? Polonya Anayasası Ne demek? , Polonya Anayasası Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi , Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. İlgili Sözlük Kelimeler Listesi
Polonya Anayasası Kelimesinin Anlamı? Polonya Anayasası Ne Demek? Polonya Anayasası Ne Demektir? ,Polonya Anayasası Analizi? Polonya Anayasası Anlamı Nedir? Polonya Anayasası Ne Demektir?, Polonya Anayasası Açıklaması Nedir? , Polonya Anayasası Cevabı Nedir? , Polonya Anayasası Kelimesinin Anlamı?
Şu madde dizisinin bir parçasıdır: Polonya devlet yapısı |
Polonya Anayasası, 2 Nisan 1997’de kabul edilmiş olup Polonya’da halen yürürlükte olan anayasadır. Resmi adıyla Polonya Cumhuriyeti Anayasası (Lehçe: Konstytucja Rzeczypospolitej Polskiej), Komünizm’in etkisine son vermek için 1992’de getirilen geçici değişiklikleri kaldırmış ve “sosyal adalet ilkelerini uygulayan bir hukuk devleti” kurmuştur. Polonya Millet Meclisi tarafından 2 Nisan 1997’de kabul edilmiş, 25 Mayıs 1997’de halkoylamasıyla onaylanmış ve 17 Ekim 1997’de yürürlüğe girmiştir.
Polonya tarihi boyunca sayısız anayasa değişikliği gerçekleşmiştir. Bunların belki de en önemlisi Mayıs Anayasası’dır. 3 Mayıs 1791’de kabul edilen bu anayasa Avrupa’da ilk, dünyada ABD Anayasası’nın ardından ikinci modern anayasadır.
1992’den sonraki beş yıl Polonya’nın yeni karakteri üzerine görüşmelerle harcandı. Polonya Halk Cumhuriyeti Anayasası’nın yürürlüğe girdiği 1952’den bu yana halk önemli ölçüde değişmişti. Polonya tarihindeki uygunsuzlukların nasıl kabullenileceği, tek partili sistemden çok partili sisteme ve sosyalizmden serbest piyasa ekonomisine nasıl geçileceği ve Polonya’nın tarihsel Katolik Roma kültürü yanında çoğulculuğun nasıl doğacağı konusunda yeni bir uzlaşmaya ihtiyaç vardı.
Polonya vatandaşlarının “Birinci ve İkinci Cumhuriyet’in en iyi yönlerini alarak, bin yılı aşkın mirasımızda değerli olan her şeyi gelecek nesillere devretmekle yükümlü, ... Yurdumuzda temel özgürlüklerin ve insan haklarının ihlal edildiği zamanlardaki acı tecrübelerin farkında, …” olan bir cumhuriyet ilan ettikleri giriş bölümünde geçmişe ilişkin olarak benimsenen tutum açıkça ifade edilmiştir.
Birçok madde önceki hükümetlerin yanlışlarını düzeltmek için belirgin bir açıklıkla yazıldı. Komünist dönemin ortaklaşa çiftçiliğine karşılık olarak 23. madde aile çiftçiliğini kurmuştur. 74. madde kamu görevlilerinin çevreye duyarlı bir kamu politikası sürdürmelerini gerektirir. 50. ve 59. maddeler konut dokunulmazlığını, işçi sendikaları kurma ve grev hakkını getirirken 39. ve 40. maddeler zorunlu tıbbi deneyleri, işkenceyi ve bedensel cezayı yasaklar.
Anayasa taslağını hazırlayanlar fiili olarak bir Katolik Polonya yaratmaya çalışmadılar. Kiliseye ortak değerleri korumak amacıyla destek verildi, denildi. Örneğin 18. madde ile evlilik; 53. madde ile de din, dini eğitim ve dini değerlerle çocuk yetiştirme özgürlükleri devlet koruması altına alındı.
Bir dine inanma ya da inanmama özgürlüğü giriş bölümünde şöyle vurgulanmıştır: "Biz, Polonya Milleti – Cumhuriyet’in tüm vatandaşları, hem doğruluk, adalet, iyilik ve güzelliğin kaynağı olarak Tanrı’ya inanlar ve hem de böyle bir inancı paylaşmayan; ama diğer kaynaklardan doğan evrensel değerlere saygı duyanlar…”. Bundan başka 25. madde, kamu görevlilerinin “dini veya felsefi olsun veya hayat görüşüyle ilgili olsun kişisel görüş meselelerinde tarafsız olması ve bu görüşlerin kamusal hayatta ifade edilmesi özgürlüğünü sağlaması” gerektiğini düzenleyerek daha ileri düzeyde bir koruma getirmiştir.
Bu, diğer açılardan, 32. maddedeki kadın ve erkeğin eşitliğinin ve 35. maddedeki etnik azınlıkların kültürlerini ilerletme ve geliştirme özgürlüklerinin kabulünü de içerir.
Polonya Anayasası çok uzun iki cümleden oluşan bir giriş bölümüyle başlar.
Yurdumuzun varlığını ve geleceğini göz önüne alarak,
-ki o yurt kendi kaderini egemen ve demokratik olarak tayin etme imkânını 1989’da tekrar elde etmiştir,
Biz, Polonya Milleti – Cumhuriyet’in tüm vatandaşları,
Hem doğruluk, adalet, iyilik ve güzelliğin kaynağı olarak Tanrı’ya inanlar,
Hem de böyle bir inancı paylaşmayan; ama diğer kaynaklardan doğan evrensel değerlere saygı duyanlar,
Ortak yararımız Polonya’ya karşı haklar ve ödevlerde eşit,
Büyük fedakârlıkla kazanılan bağımsızlık için ve köklerini Millet’in Hıristiyanlık mirasında ve evrensel insani değerlerde bulan kültürümüz için verdikleri emek ve mücadeleden dolayı atalarımıza minnettar,
Birinci ve İkinci Cumhuriyet’in en iyi yönlerini alarak,
Bin yılı aşkın mirasımızda değerli olan her şeyi gelecek nesillere devretmekle yükümlü,
Dünyanın her tarafına yayılmış yurttaşlarımızla bağlı,
İnsanlık Ailesi’nin iyiliği için bütün ülkelerle işbirliği ihtiyacının bilincinde,
Yurdumuzda temel özgürlüklerin ve insan haklarının ihlal edildiği zamanlardaki acı tecrübelerin farkında,
Vatandaşların haklarını süresiz olarak garanti altına almayı dileyerek ve kamu kurumlarının özenli ve verimli çalışmasını sağlamak için,
Tanrı’nın veya kendi vicdanlarımızın karşısındaki sorumluluğumuzu bilerek,
Özgürlük ve adalete saygıya, kamu kuvvetleri arasında işbirliğine, sosyal iletişime ve ayrıca vatandaşların ve topluluklarının güçlerini artıran yetki ikamesi ilkesine dayanan işbu Polonya Cumhuriyeti Anayasası’nı devletin temel kanunu olarak kabul ediyoruz.
Üçüncü Cumhuriyet’in yararına bu Anayasa’yı uygulayacak herkesi kişinin doğuştan gelen onuruna, özgürlük hakkına ve diğerleriyle dayanışma yükümlülüğüne saygılı olmaya ve bu ilkelere Polonya Cumhuriyeti’nin sarsılmaz temelleri olarak saygı göstermeye davet ediyoruz.
On üç bölüm ve 243 maddeden oluşan Polonya Anayasası, Avrupa’da Portekiz Anayasası’ndan sonra madde sayısı bakımından en uzun ikinci anayasadır.[1]
İlk büyük ayrıcalık Košice’de Louis Andegavin tarafından 17 Eylül 1374’te verildi. Kızı Jadwiga için Lehistan tahtını garantiye almak amacıyla soyluların (szlachta) ödemek zorunda olduğu biri hariç tüm vergileri kaldırmayı kabul etti. Koszyce Ayrıcalığı ayrıca krala resmi makamları ve Leh kalelerini yabancı şövalyelere vermeyi yasakladı ve Lehistan sınırları dışındaki bir savaşta yaralanan veya esir düşen soylulara tazminat ödeme zorunluluğu getirdi.
II. Ladislaus tarafından Brześć Kujawski (April 25, 1425), Jedlnia (March 4, 1430) ve Krakov’da (January 9, 1433) verilen ayrıcalıklar, Neminem captivabimus nisi iure victum diye bilinen, bir soylunun suçlu bulunmadığı sürece tutuklanmasını önleyen kuralı getirdi veya kabul etti. Aynı kral 2 Mayıs 1447’de Litvanyalı baronlara Leh szlachta’nın sahip olduğu hakların aynılarını veren Wilno Ayrıcalığı'nı ilan etti.
Eylül ve Ekim 1454’te IV. Casimir, sejmiki denilen yerel meclislerin onayını almadan yeni vergi koymayı ve kanun çıkarmayı veya soyluları askere almayı krala yasaklayan Cerkwica ve Nieszawa Ayrıcalıkları’nı tanıdı. Bu ayrıcalıklar szlachta tarafından On Üç Yıl Savaşları’na katılmalarının tazminatı olarak talep edildi.Boğdan Prensliği’ne yapılan başarısız istilada ölen çok sayıdaki szlachta’nın tazminatı olarak John Albert, 26 Nisan 1496’da, serflere sahiperinin arazisinden ayrılmayı ve kent sakinlerine arazi satın almayı yasaklayan Piotrków Ayrıcalığı’nı getirdi.
1505 ilkbaharında kral Alexander, Radom meclisi tarafından kabul edilen, Nihil novi nisi commune consensu ("Ortak karara dayanmayan yeni hiçbir şey olamaz.") şeklinde bilinen bir kanunu imzaladı. Nihil novi kanunu yasama yetkisini kraldan Sejm adındaki meclise, diğer bir deyişle Lehistan Parlamentosu’na geçirdi. Bu tarih Birinci Cumhuriyet’in, szlachta yönetimindeki bir cumhuriyetin başlangıcıdır.
Jagiellon Hanedanı’ndan son kral Zygmunt August’un ölümüne kadar krallar sadece kraliyet ailesinin içinden seçilebilirdi. Bununla birlikte, 1573’ten başlayarak, uygulamada herhangi bir Leh soylusu ya da kraliyet soyundan bir yabancı Lehistan-Litvanya Birliği kralı olabilirdi. Yeni seçilen her kral iki belgeyi imzalamakla yükümlüydü: Pacta conventa ("uzlaşılmış anlaşmalar" - kralın seçim öncesi vaatlerinin onayı) ve serbestçe seçilen ilk kral III. Henri’nin adıyla anılan Henri’nin maddeleri. Bu ikinci belge Lehistan’ın gayriresmî anayasası işlevini gördü ve Birliğin temel hukukunun sınırlarını belirledi:
18. yüzyılda, 1768’de Kardinal Kanunları'nın çıkarılması mevcut Lehistan hukukunu kanunlaştırmaya yönelik önemli bir adımdı.
1791 Mayıs Anayasası (Lehçe: Konstytucja Trzeciego Maja) Avrupa’nın ilk modern ulusal anayasasıdır. Lehistan-Litvanya Birliği Parlamentosu’nda (Sejm) aynı gün kabul edilen bir kanunla (Ustawa rządowa) yürürlüğe girmiştir. Federal Lehistan-Litvanya Birliği ve Altın Özgürlük’ünün uzun süredir devam eden siyasi sorunlarını çözmesi düşünülmüştü. Anayasa, şehir halkı ile soylular (szlachta) arasında siyasi eşitlik sağlıyor ve köylüleri hükümetin koruması altına alıyor, böylece köleliğin kötüye kullanılmasını azaltıyordu. Bu Anayasa, bir keresinde Sejm’i Sejm tarafından yapılan bütün yasamayı geri alma yetkisine sahip milletvekillerinin merhametine terk eden liberum veto gibi tehlikeli kurumları yasakladı. Mayıs Anayasası ülkenin bazı tutucu ileri gelenleri tarafından beslenen anarşiyi daha eşitlikçi ve demokratik bir anayasal monarşi ile bitirmeye çabaladı.
Mayıs Anayasası’nın kabulü Lehistan-Litvanya Birliği’nin komşularının aktif düşmanlığına yol açtı. Anayasa’nın savunulduğu savaşta (1792) Lehistan, Prusyalı müttefiki II. William tarafından ihanete uğradı ve etkilerini zayıflatabilecek yeniliklere karşı çıkan bir grup komplocu Leh ileri gelenlerinden müteşekkil Targowica Konfederasyonu’yla müttefik olan Büyük Katerina’nın Rus İmparatorluğu tarafından yenildi. Yenilgiye ve İkinci Parçalanma’ya rağmen Mayıs Anayasası dünyanın sonraki demokratik hareketlerini etkiledi. Sonunda Prusya, Avusturya ve Rusya 1795’te Lehistan’ı parçaladılar. Lehistan Cumhuriyeti’nin 1795’te sona ermesinden sonra Mayıs Anayasası, 123 yıllık parçalı-Lehistan dönemi boyunca Leh bağımsızlığının geri kazanılması mücadelesinde bir deniz feneri gibi durdu. Ortak yazarlarından ikisinin, Ignacy Potocki ve Hugo Kołłątaj’ın sözleriyle o “son nefesini veren Anavatan'ın son dileği ve vasiyetidir.”
İkinci Polonya Cumhuriyeti’nin üç anayasası olmuştur. Sırasıyla:
Polonya Ulusal Bağımsızlık Komitesi Manifestosu 1935 Nisan Anayasası’nı "adaletsiz ve faşist" olmakla suçladı ve yenisi yazılana kadar 1921 Mart Anayasası’nın geçerli olacağını belirtti. Yeni anayasa, 1952’de Polonya Halk Cumhuriyeti Anayasası ile değiştirilene kadar Geçici 1947 Anayasası oldu.
Şimdiki 1997 Anayasası’ndan önce ülke, Polonya Halk Cumhuriyeti Anayasası’nın temel maddelerini değiştiren ve 1992-97 arası Polonya Devleti’nin hukuki temelini şekillendiren Geçici 1992 Anayasası ile yönetildi.