Fatma Gevheri Sultan Nedir?
Fatma Gevheri Sultan Nedir?, Fatma Gevheri Sultan Nerededir?, Fatma Gevheri Sultan Hakkında Bilgi?, Fatma Gevheri Sultan Analizi? Fatma Gevheri Sultan ilgili Fatma Gevheri Sultan ile ilgili bilgileri sitemizde bulabilirsiniz. Fatma Gevheri Sultan ile ilgili daha detaylı bilgi almak ve iletişime geçmek için sayfamıza tıklayabilirsiniz. Fatma Gevheri Sultan Ne Anlama Gelir Fatma Gevheri Sultan Anlamı Fatma Gevheri Sultan Nedir Fatma Gevheri Sultan Ne Anlam Taşır Fatma Gevheri Sultan Neye İşarettir Fatma Gevheri Sultan Tabiri Fatma Gevheri Sultan Yorumu
Fatma Gevheri Sultan Kelimesi
Lütfen Fatma Gevheri Sultan Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. Fatma Gevheri Sultan İlgili Sözlük Kelimeler Listesi Fatma Gevheri Sultan Kelimesinin Anlamı? Fatma Gevheri Sultan Ne Demek? ,Fatma Gevheri Sultan Ne Demektir? Fatma Gevheri Sultan Ne Demektir? Fatma Gevheri Sultan Analizi? , Fatma Gevheri Sultan Anlamı Nedir?,Fatma Gevheri Sultan Ne Demektir? , Fatma Gevheri Sultan Açıklaması Nedir? ,Fatma Gevheri Sultan Cevabı Nedir?,Fatma Gevheri Sultan Kelimesinin Anlamı?,Fatma Gevheri Sultan Kelimesinin Anlamı Nedir? ,Fatma Gevheri Sultan Kelimesinin Anlamı Ne demek?,Fatma Gevheri Sultan Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
Fatma Gevheri Sultan Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadınız
Fatma Gevheri Sultan Kelimesinin Anlamı Nedir? Fatma Gevheri Sultan Kelimesinin Anlamı Ne demek? , Fatma Gevheri Sultan Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
Demek Ne Demek, Nedir? Tdk'ye Göre Anlamı
Demek kelimesi, dilimizde oldukça kullanılan kelimelerden birisidir. TDK'ye göre, demek kelimesi anlamı şu şekildedir:
Söylemek, söz söylemek - Ad vermek - Bir dilde karşılığı olmak - Herhangi bir ses çıkarmak - Herhangi bir kanıya, yargıya varmak - Düşünmek - Oranlamak - Ummak, - Erişmek - Bir işe kalkışmak, yeltenmek - Saymak, kabul etmek - bir şey anlamına gelmek - öyle mi, - yani, anlaşılan - inanılmayan, beklenmeyen durumlarda kullanılan pekiştirme veya şaşma sözü
Fatma Gevheri Sultan Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadığınız İçin Boş Safyadır
Demek Kelimesi Cümle İçerisinde Kullanımı
Eskilerin dediği gibi beşer, şaşar. - Muşmulaya döngel de derler.
Kamer `ay` demektir. - Küt dedi, düştü. - Bu işe herkes ne der? - Güzellik desen onda, zenginlik desen onda. - Bundan sonra gelir mi dersin? - Saat yedi dedi mi uyanırım. - Kımıldanayım deme, kurşunu yersin. Ağzını açayım deme, çok fena olursun. - Yarım milyon dediğin nedir? - Okuryazar olmak adam olmak demek değildir. - Vay! Beni kovuyorsun demek, pekâlâ! Fatma Gevheri Sultan - Demek gideceksin.
Demek Kelimesi Kullanılan Atasözü Ve Deyimler
- dediği çıkmak - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek
- dedi mi - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin - demek istemek , - demek ki (veya demek oluyor ki) , - demek olmak , - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok - dediği çıkmak , {buraya- - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek i, - dedi mi , {buraya- - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin , - demek istemek - demek ki (veya demek oluyor ki) - demek olmak - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok
Fatma Gevheri Sultan
Fatma Gevheri Sultan Nedir? Fatma Gevheri Sultan Ne demek? , Fatma Gevheri Sultan Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi , Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. İlgili Sözlük Kelimeler Listesi
Fatma Gevheri Sultan Kelimesinin Anlamı? Fatma Gevheri Sultan Ne Demek? Fatma Gevheri Sultan Ne Demektir? ,Fatma Gevheri Sultan Analizi? Fatma Gevheri Sultan Anlamı Nedir? Fatma Gevheri Sultan Ne Demektir?, Fatma Gevheri Sultan Açıklaması Nedir? , Fatma Gevheri Sultan Cevabı Nedir? , Fatma Gevheri Sultan Kelimesinin Anlamı?
Fatma Gevheri Sultan | |||||
---|---|---|---|---|---|
Doğum | 30 Kasım 1904 Üsküdar, İstanbul, Osmanlı İmparatorluğu | ||||
Ölüm | 10 Aralık 1980 (76 yaşında) Beyoğlu, İstanbul, Türkiye | ||||
Defin | II. Mahmud Türbesi Haziresi | ||||
| |||||
Hanedan | Osmanlı Hanedanı | ||||
Babası | Mehmed Seyfeddin Efendi | ||||
Annesi | Nervaliter Hanım | ||||
Dini | İslam | ||||
Meslek | Müzisyen, bestekâr |
Fatma Gevheri Sultan veya Fatma Gevheri Osmanoğlu (Osmanlıca: فاطمه کوھری سلطان, 30 Kasım 1904 - 10 Aralık 1980), Osmanlı prensesi, Türk müziği sanatçısı ve bestekâr. Osmanlı İmparatorluğu'nun otuz ikinci padişahı Sultan Abdülaziz'in torunu ve Şehzade Mehmed Seyfeddin Efendi'nin kızıdır.
Fatma Gevheri Sultan 30 Kasım 1904'te İstanbul'un Üsküdar semtindeki Küçük Çamlıca Sarayında doğdu. Babası, Sultan Abdülaziz ve Gevheri Kadınefendi'nin oğlu Şehzade Mehmed Seyfeddin, annesi Nervaliter Hanım'dır.[1] Babasının üçüncü çocuğu ve annesinin ikinci çocuğu olarak dünyaya gelen Fatma Gevherinin ayrıca Şehzade Ahmed Tevhid adında bir de ikiz kardeşi bulunmaktadır. Kendisinden bir yaş büyük şehzade Mahmud Şevket Efendi ise üvey ağabeyi idi. Gevherinin müziğe ilgisi beş yaşında başladı ve çocukluğunda babasının musikî meclislerine katıldı. Tamburî Cemil Bey'den tambur ve kemençe dersleri aldı. Tahsilini Fransa'da tamamladı.[2]
Mart 1924'te Osmanlı Hanedan üyelerinin yurtdışına sürgününden sonra, Gevheri ve ailesi Fransa'nın Nice şehrine taşındı ve burada Cimiez'de bir villaya yerleştiler. 1927'de babasının ölümünden sonra ailesi farklı yerlere dağıldı. Gevheri Sultan, Nice'de kalmaya devam etti ve maddi sıkıntılar çekti. Aynı şehirde yaşayan amcası Abdülmecid Efendi, Gevheri Sultan'ın maddi zorluklar yaşadığını duyunca kendi yanına aldırdı. Birkaç yıl amcasının ailesiyle birlikte yaşayan Gevheri, daha sonra Hindistan'dan küçük bir rajanın oğluyla nişanlandı, ancak düğününden kısa bir süre önce başka biriyle ilişkisi olduğu ortaya çıkınca nişan iptal edildi. Amcası Abdülmecid Efendi duruma çok sinirlendi ve onu yaşaması için hiçbir şeyi olmayan annesinin yanına geri gönderdi. Sürgün yıllarının bir bölümünü Mısır'ın başkenti Kahire'de geçirdi.[3]
“ |
"Pek muhterem sevgili hemşirem, ...Vaziyetimi beni yakından görmekle anlayabilirsiniz. Bugün üstüme giyecek iki kombinezonumdan başka bir şeyim yoktur. İnsan gençliğinde her türlü sıkıntıya tahammül edebilir fakat yaş bir dereceye geldiği zaman tahammül etmek şöyle dursun, nefsine pek ağır geliyor. Cenáb-ı Hak’dan dilediğim tek şey, biran evvel rahmetli anneciğime kavuşmaktır. ...İşte, benim yüksek kalpli hemşireciğim! Benim gibi bedbaht bir kadına merhamet gösterip yardım etmek bir sevaptır. Bugün yardımınıza muhtacım. Sizi seven ve pek çok seven merhum amcanızın ruhuna hürmeten bilmeyerek size karşı bir hatada bulundum ise beni affediniz ve iltifatınızdan beni mahrum etmeyiniz. Bunu yüksek kalbinizden ve hakka ve adalete olan bağlılığınızdan beklerim. Bilvesile en derin hürmetlerimle mübarek ellerinizi öper, iltifatınızı beklerim efendim. |
” |
— Fatma Gevheri Sultan'ın maddi yardım istemek maksadıyla kuzeni Sabiha Sultan'a yazdığı bir mektubun bazı bölümleri, 8 Aralık 1951[4] |
Gevheri Osmanoğlu, babasından ut, tambur, piyano ve lavta gibi birçok enstrüman çalmayı öğrendi. Sürgünde büyük sıkıntılar çekmiş olmasına rağmen musikîden vazgeçmedi ve babasından kalan bazı çalgıları itina ile muhafaza etti. 1952 yılında hanedanın hanım mensuplarının Türkiye'ye geri dönüşüne izin veren kanunun kabulünden sonra İstanbul'a döndü ve çalgılarını da yanında getirdi.[5] Ülkesine dönünceye kadar Klasik Türk müziği eğitimine devam etmese de sonraki yaşamında tamburda çok yetenekli olduğunu kanıtladı.[6] Çoğu türkü olmak üzere birçok beste yazan Osmanoğlu'nun eserleri, Türk radyo ve televizyonlarının yaptığı kayıtlarda korundu. Büyük çoğunluğunu Teoman Önaldı'nın notaya aldığı 16 eser besteledi.[2] Sûz-i Dil Makamı Saz Semaisi en bilinen eseri oldu. Gevheri Osmanoğlu, Tuna Baykara'ya verdiği bir röportajda; “Padişah dedelerimin hemen hepsi müzikle uğraşır, besteler yaparlardı. İçlerinde III. Selim, II. Mahmud ve Sultan Abdülaziz gibi eserleri devamlı çalınan besteciler var. Fakat bugün hayatta olan padişah çocukları ve torunları içinde benden başka müzikle uğraşan yok” ifadelerini kullandı.[2]
Güftesinin dedesi Sultan Abdülaziz'e, bestesinin Gevheri Sultan'a ait olan semai usulü şarkının bir dörtlüğü:[2]
“ |
Başka bir âlem gerektir gönlümü seyrân için |
„ |
Fatma Gevheri Sultan, hayatının son yıllarını amcası Veliaht Prens Yusuf İzzeddin Efendi'nin kızı olan kuzeni Mihrişah Sultan ile beraber, Taksim Meydanı yakınlarında geniş bir apartman dairesinde geçirdi. 10 Aralık 1980 tarihinde 76 yaşında hayatını kaybetti ve naaşı büyük dedesi II. Mahmud'un Çemberlitaş Divanyolu Caddesi üzerindeki türbesine defnedildi.[7] Miras olarak sadece tambur ve kemençe gibi birkaç çalgı ile notalarını bıraktı.[5]