İsmail Hakkı Dümbüllü Nedir?
İsmail Hakkı Dümbüllü Nedir?, İsmail Hakkı Dümbüllü Nerededir?, İsmail Hakkı Dümbüllü Hakkında Bilgi?, İsmail Hakkı Dümbüllü Analizi? İsmail Hakkı Dümbüllü ilgili İsmail Hakkı Dümbüllü ile ilgili bilgileri sitemizde bulabilirsiniz. İsmail Hakkı Dümbüllü ile ilgili daha detaylı bilgi almak ve iletişime geçmek için sayfamıza tıklayabilirsiniz. İsmail Hakkı Dümbüllü Ne Anlama Gelir İsmail Hakkı Dümbüllü Anlamı İsmail Hakkı Dümbüllü Nedir İsmail Hakkı Dümbüllü Ne Anlam Taşır İsmail Hakkı Dümbüllü Neye İşarettir İsmail Hakkı Dümbüllü Tabiri İsmail Hakkı Dümbüllü Yorumu
İsmail Hakkı Dümbüllü Kelimesi
Lütfen İsmail Hakkı Dümbüllü Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. İsmail Hakkı Dümbüllü İlgili Sözlük Kelimeler Listesi İsmail Hakkı Dümbüllü Kelimesinin Anlamı? İsmail Hakkı Dümbüllü Ne Demek? ,İsmail Hakkı Dümbüllü Ne Demektir? İsmail Hakkı Dümbüllü Ne Demektir? İsmail Hakkı Dümbüllü Analizi? , İsmail Hakkı Dümbüllü Anlamı Nedir?,İsmail Hakkı Dümbüllü Ne Demektir? , İsmail Hakkı Dümbüllü Açıklaması Nedir? ,İsmail Hakkı Dümbüllü Cevabı Nedir?,İsmail Hakkı Dümbüllü Kelimesinin Anlamı?,İsmail Hakkı Dümbüllü Kelimesinin Anlamı Nedir? ,İsmail Hakkı Dümbüllü Kelimesinin Anlamı Ne demek?,İsmail Hakkı Dümbüllü Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
İsmail Hakkı Dümbüllü Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadınız
İsmail Hakkı Dümbüllü Kelimesinin Anlamı Nedir? İsmail Hakkı Dümbüllü Kelimesinin Anlamı Ne demek? , İsmail Hakkı Dümbüllü Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
Demek Ne Demek, Nedir? Tdk'ye Göre Anlamı
Demek kelimesi, dilimizde oldukça kullanılan kelimelerden birisidir. TDK'ye göre, demek kelimesi anlamı şu şekildedir:
Söylemek, söz söylemek - Ad vermek - Bir dilde karşılığı olmak - Herhangi bir ses çıkarmak - Herhangi bir kanıya, yargıya varmak - Düşünmek - Oranlamak - Ummak, - Erişmek - Bir işe kalkışmak, yeltenmek - Saymak, kabul etmek - bir şey anlamına gelmek - öyle mi, - yani, anlaşılan - inanılmayan, beklenmeyen durumlarda kullanılan pekiştirme veya şaşma sözü
İsmail Hakkı Dümbüllü Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadığınız İçin Boş Safyadır
Demek Kelimesi Cümle İçerisinde Kullanımı
Eskilerin dediği gibi beşer, şaşar. - Muşmulaya döngel de derler.
Kamer `ay` demektir. - Küt dedi, düştü. - Bu işe herkes ne der? - Güzellik desen onda, zenginlik desen onda. - Bundan sonra gelir mi dersin? - Saat yedi dedi mi uyanırım. - Kımıldanayım deme, kurşunu yersin. Ağzını açayım deme, çok fena olursun. - Yarım milyon dediğin nedir? - Okuryazar olmak adam olmak demek değildir. - Vay! Beni kovuyorsun demek, pekâlâ! İsmail Hakkı Dümbüllü - Demek gideceksin.
Demek Kelimesi Kullanılan Atasözü Ve Deyimler
- dediği çıkmak - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek
- dedi mi - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin - demek istemek , - demek ki (veya demek oluyor ki) , - demek olmak , - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok - dediği çıkmak , {buraya- - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek i, - dedi mi , {buraya- - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin , - demek istemek - demek ki (veya demek oluyor ki) - demek olmak - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok
İsmail Hakkı Dümbüllü
İsmail Hakkı Dümbüllü Nedir? İsmail Hakkı Dümbüllü Ne demek? , İsmail Hakkı Dümbüllü Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi , Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. İlgili Sözlük Kelimeler Listesi
İsmail Hakkı Dümbüllü Kelimesinin Anlamı? İsmail Hakkı Dümbüllü Ne Demek? İsmail Hakkı Dümbüllü Ne Demektir? ,İsmail Hakkı Dümbüllü Analizi? İsmail Hakkı Dümbüllü Anlamı Nedir? İsmail Hakkı Dümbüllü Ne Demektir?, İsmail Hakkı Dümbüllü Açıklaması Nedir? , İsmail Hakkı Dümbüllü Cevabı Nedir? , İsmail Hakkı Dümbüllü Kelimesinin Anlamı?
İsmail Hakkı Dümbüllü | |
---|---|
Doğum | 1 Ocak 1897 İstanbul, Osmanlı İmparatorluğu |
Ölüm | 5 Kasım 1973 (76 yaşında) İstanbul, Türkiye |
Ölüm sebebi | Trafik kazası |
Defin yeri | Karacaahmet Mezarlığı, İstanbul |
Diğer ad(lar)ı | Halk komiği |
Meslek | Oyuncu |
İsmail Hakkı Dümbüllü (1897, İstanbul - 5 Kasım 1973, İstanbul) Geleneksel Türk Tiyatrosunun son temsilcisi, orta oyunu[1] ve tulûat sanatçısıdır.
Yaşadığı dönemin en ünlü güldürü sanatçılarındandır. Kel Hasan Efendi'nin yanında çalışarak tulûat sanatını öğrendi. Sözlü kültür tiyatro geleneklerini radyo, sinema gibi mecralara da aktarıp geleneksel Türk tiyatro sanatının daha çok kişi tarafından bilinir hâle gelmesi ve orta oyunu türünün devamlılığını sağlamada etkili oldu.
Gözlemeci, Kavuklu'ya Hile, Çifte Hamamlar, Ters Biyav ve Kanlı Nigâr oynadığı oyunlar arasında en çok bilinenlerdir. 1940'lı yılların sonlarında sinemada bir ‘halk komiği’ tanımlamasıyla yıldızlaşan Dümbüllü;[2] oynadığı filmlerde en çok Nasreddin Hoca tiplemesi ile özdeşleşmiştir.[3]
Hocası Kel Hasan Efendi'nin orta oyununu temsil eden kavuğunu ve tuluat sanatının simgesi kabul edilen fesini devralmıştır.
1897 yılında İstanbul’un Üsküdar semtinde doğdu. Babası padişah II. Abdülhamid'in silahşorlarından Zeynel Abidin Efendi, annesi Fatma Azize Hanım idi.[3] Ailesi ona "İsmail Hakkı" adını verdi. Üsküdar İttihat-ı Terakki Mektebi’nde ilköğrenimini tamamladıktan sonra askeri ortaokula devam etti. Tiyatro merakı yüzünden askerî ortaokuldan atıldı.[3]
Tiyatroya Karagöz Hüseyin'in sahnesinde amatör olarak başladı. 1917'den itibaren Kel Hasan Efendi'nin tiyatrolarında profesyonel olarak sahneye çıktı. 1926 yılına kadar Kel Hasan'ın yanında çalışarak tuluat geleneğini öğrendi. Kavuklu Hamdi, Komik Naşid Efendi, Küçük İsmail Efendi, Abdürezzak gibi dönemin ünlü orta oyuncuları ile çalışma fırsatı buldu. Kantocu Peruz Hanım'ın söylediği "Dümbüllü" kantosuna bir gazel ekleyerek söylemesi nedeniyle "Dümbüllü İsmail" olarak tanındı. Kel Hasan’ın bir konuşmasında, kardeşi Recep Sefa’ya “oğlum sen dramatik adamsın, hiçbir zaman komik olmazsın, işte komiklik bu adam mahsustur, benden sonra bu adam bu sanatın ehli gözüküyor” dediği aktarılmaktadır.
İsmail Dümbüllü, 1928'de Tevfik İnce ile Direklerarası'nda Hilal Tiyatrosunu kurdu.[4] Kendisi orta oyunundaki Kavuklu'nun yeni şekli olan Uşak rolüne çıkarken, Tevfik İnce Pişekar karakterinin yeni şekli olan Jön (evin beyi) rolüne çıkıyordu.[5] 1933’ten sonra birlikte Anadolu turnelerine çıktılar. Gezginci tiyatroyu geleneksel oyunla birleştirerek halka sundular. Gözlemeci, Kavuklu'ya Hile, Çifte Hamamlar, Ters Biyav ve Kanlı Nigâr oynadığı oyunlar arasında en çok bilinenlerdi.[3]
Dümbüllü, sanatını tiyatro dışında radyoda da icra etti. Tuluat ve orta oyunu dağarcığından oyunları radyoda canlandırarak radyo yayınlarını geleneksel Türk tiyatrosunu halka anlatma aracı olarak kullandı. TRT İstanbul Radyosu’nda on beş günde bir yayımlanan ve sunuculuğunu Orhan Boran’ın yaptığı müzik eğlence programında Dümbüllü’nün Tevfik İnce ile birlikte rol aldıkları bölüm dinleyicilerden büyük ilgi gördü.[5]
Dönemin ünlü komedyenlerinin âşık atışması gibi sahnede birbiriyle atıştıkları “Türkiye Komikler Müsabakası” adlı yarışmalarda sıklıkla Naşit Bey ile karşılaştı. Naşid Efendi'nin 1943 yılında ölümünden sonra orta oyunu geleneğini sürdüren en önemli isim Dümbüllü oldu.[5]
1946 yılından itibaren elliye yakın sinema filminde rol aldı. Harman Sonu (1946), Keloğlan (1948), Dümbüllü Macera Peşinde (1948), İncili Çavuş (1951), Nasreddin Hoca (1965) gibi filmlerde rol aldı. Oynadığı filmlerde en çok Nasreddin Hoca tiplemesi ile özdeşleşti.[3]
Türk tiyatrosunda geleneğin simgesi olan kavuğu ve fesi “Kanlı Nigar” oyununu Altan Karındaş’la birlikte Arena Tiyatrosu’nda sahneleyen Münir Özkul’a 17 Nisan 1968 tarihinde seyirci huzurunda sürpriz olarak teslim etti.[3]
1968'den sonra zaman zaman sahneye çıkmaya, radyo oyunlarında yer almaya devam etti. 1970’te, Nurhan Damcıoğlu ve Halit Akçatepe ile birlikte Çalıkuşu Opereti’nde rol aldı.
Geçirdiği bir trafik kazasından sonra 5 Kasım 1973’te 75 yaşına öldü. Cenazesi, 30 Ekim 1973 tarihinde açılan Boğaziçi Köprüsü üzerinden geçirilen ilk kişi olan Dümbüllü Üsküdar daki Karacaahmet Mezarlığı'na defnedilmiştir.
Dümbüllü'nün hocası Kel Hasan Efendi'den devralıp 1968'de Münir Özkul'a devretiği fesi ve kavuğu Türk tiyatro oyuncuları arasında geleneksel bir törende devredilmektedir. Bu fes ve kavuk Türk tiyatro oyunculuğu mirasını temsil eder.
Münir Özkul, Dümbüllü'den aldığı ve tuluat sanatının simgesi sayılan fesi Müjdat Gezen'e; Müjdat Gezen ise 2017'de Baba Sahne'nin açılışında Şevket Çoruh’a devretmiştir.[6] Orta oyununu temsil eden kavuk ise Münir Özkul tarafından 1989’da Ortaoyuncular Tiyatro Topluluğu’nun kurucusu Ferhan Şensoy’a, 2016 yılında Ferhan Şensoy tarafından Rasim Öztekin'e devredilmiştir. Rasim Öztekin 2020 Ağustos ayı itibarıyla tiyatrodan emekli olmuş olması nedeniyle, Kavuk'u "Türkiye'deki sanat yapmanın zorluklarına karşı, sanatı ile kazandıklarını yine tiyatroya yatırarak Kadıköy'de Baba Sahne'yi kuran" Şevket Çoruh'a devredeceğini açıklamış,[7] 20 Eylül 2020 tarihinde Harbiye Cemil Topuzlu Açık Hava Tiyatrosu’nda düzenlenen özel bir devir teslim töreniyle Kavuk, Çoruh'a devredilmiştir. Böylece 2020 yılında Fes ve Kavuk üçüncü kez tek bir sanatçıda buluşmuştur.