Kevin Stephen "Steve" Bannon (d. 27 Kasım 1953), Amerikalı bir medya yöneticisi, politik stratejist, emekli subay, eski yatırım bankacısı ve Breitbart News'in eski yönetici başkanıdır. Trump'ın görev süresinin ilk yedi ayında ABD Başkanı Donald Trump'ın yönetiminde Beyaz Saray'ın baş stratejisti olarak görev yaptı.^[1][2] Daha önce artık feshedilmiş olan veri analizi firması Cambridge Analytica'nın yönetim kurulunda görev yaptı.^[3]

Donald Trump'ın 2016 Amerika Birleşik Devletleri Başkanlık seçimleri kampanya yöneticisi olmuştur.^[4][5] Bannon, Donald Trump'ın baş stratejisti ve başdanışmanı oldu.^[6]

Bannon, aşırı sağcı olan Breitbart News'in yöneticisiydi.^[7][8][9] Haber, görüş ve yorum sitesi olan Breitbart^[8] çeşitli medya ve kişilere göre, buna Bannon'da dahil olarak, alt-sağ olarak bilinen aşırı sağcılar ile kendini yakın tutmaktadır.^{[8][10][11][12][13][14][15][16]} Bannon, Breitbart News'daki görevinden Trump'ın kampanyasına katılmak için ayrılmıştır.^[7][17]

Steve Bannon Sekiz ay sonra Beyaz Saray Baş Strateji Uzmanı ve Başkanın Kıdemli Danışmanı görevinden ayrıldı ve Breitbart'a yeniden katıldı. Ocak 2018'de Bannon, Fire and Fury kitabında bildirilen kritik yorumlar nedeniyle Trump tarafından reddedildi ve Breitbart'tan ayrıldı.

Beyaz Saray'dan ayrıldıktan sonra Bannon, Cumhuriyetçi Parti kuruluşuna karşı çıktı ve Cumhuriyetçi ön seçimlerde isyancı adayları destekledi. Bannon'un siyasi stratejist olarak itibarı, Bannon'un desteğiyle Roy Moore'un Alabama'daki 2017 Birleşik Devletler Senatosu seçimini kaybetmesi üzerine sorgulandı. Bannon, "küresel popülist hareketin küresel altyapısı" olma niyetini ilan etti. Buna göre, Avrupa'da aşırı sağ gruplardan oluşan bir ağ oluşturmak da dahil olmak üzere, dünya çapında pek çok ulusal popülist muhafazakar siyasi hareketi destekledi.

Ağustos 2020'de, Bannon tutuklandı ve kendisi ve diğer üç kişi, We Build the Wall kampanyasıyla bağlantılı olarak posta dolandırıcılığı ve kara para aklama komplosu yapmakla suçlandı. Suçsuz olduğunu iddia etti ve Ocak 2021'de Trump tarafından affedildi.^[18] Kasım 2020'de, Bannon'un Twitter hesabı, Dr. Anthony Fauci ve FBI Direktörü Christopher Wray'in başının kesilmesi gerektiğini önerdikten sonra kalıcı olarak askıya alındı.^[19]

Bannon, Amerika Birleşik Devletleri Kongre Binası baskını saldırısını araştıran Temsilciler Meclisi komitesinin mahkeme celbine karşı çıktıktan sonra Ekim 2021'de Kongre'ye saygısızlıktan dolayı tutuklandı. 12 Kasım 2021'de federal büyük jüri tarafından iki suçlamayla suçlandı ve üç gün sonra yetkililere teslim oldu.

Yaşamı, ailesi ve eğitimi[değiştir | kaynağı değiştir]

Stephen Kevin Bannon 27 Kasım 1953 yılında, Norfolk, Virginia'da, işçi sınıfı, İrlandalı Katolik, Kennedy ve sendıka taraftarı olan bir demokrat ailenin içine doğdu.^[20][21] 1976 yılında Virginia Tech'ten mezun oldu ve Georgetown Üniversitesi'nde yüksek lisansını tamamladı. 1983'te, Harvard Business School'dan onur belgesi ile mezun oldu.^[22]

ABD donanmasında hizmet[değiştir | kaynağı değiştir]

Bannon, Amerika Birleşik Devletleri Deniz Kuvvetleri'de 1970'lerin sonu ve 1980'lerin başında yedi yıl boyunca USS Paul F. Foster destroyerinde subay olarak hizmet verdi.^[23]

İş kariyer[değiştir | kaynağı değiştir]

Yatırım bankacılığı[değiştir | kaynağı değiştir]

Bannon, askeri hizmetinden sonra Goldman Sachs'te Birleşme ve Satın Almalar bölümünde yatırım danışmanı olarak çalıştı.^[24] 1990'da, birkaç iş arkadaşı ile birlikte Goldman Sachs'taki işlerini bırakıp Bannon&Co. adında, medya sektöründe uzmanlaşan bir butik yatırım bankası kurdular. Bannon, Bannon&Co aracılığıyla Castle Rock Enterntainment şirketinin Ted Turner'a satışını gerçekleştirdi. Ödeme olarak Bannon&Co. Seinfeld'in de dahil olduğu beş televizyon programında hak sahibi oldu. 1998 yılında Société Générale, Bannon & Co.'yu satın aldı.^[25]

Çevre sektörü[değiştir | kaynağı değiştir]

1993'te, hala Bannon & Co yönetirken Oracle, Arizona'da bulunan ve dünya-bilim araştırma projesi olan Biosphere 2'nin müdür vekili oldu. Bannon'un yönetiminde projenin odağı değişerek, uzay araştırmaları ve uzay kolonizasyonundan küresel ısınma ve doğa kirliliğine kaydı. 1995'te projeyi bırakarak istifa etti.^[26][27]

Medya[değiştir | kaynağı değiştir]

Bannon & Co satıldıkdan sonra Bannon Hollywood'da film ve medya sektöründe aktif yatırımcılık yaptı . Julie Taymor'un yönetmenliğini üstlendiği 1999 yapımı Titus filminin prodüksiyonunu yaptı. Sonraları Bannon Jeff Kwatinetz ile film ve televizyon şirketi olan The Firm Inc.'in ortağı oldu.^[25] 2004'te Bannon, Ronald Reagan hakkında Kötülüğün Karşısında adlı bir belgesel yayınladı. Bannon bu belgeselin yapım aşamasında siyasal danışman Peter Scweizer ve yayıncı Andrew Breitbart ile tanışma fırsatı buldu.^[25] Pek çok filme finansörlük ve prodüksiyonluk yapan Bannon Sirius XM uydu radyosunda bir radyo programı yapmaktadır.^[28]

Bannon aynı zamanda Hükûmet Hesap Verilebilirlik Enstitüsü'nün (İngilizce: Government Accountability Institute) icra başkanı ve kurucusudur. Enstitü ile birlikte Clinton Parası (İngilizce: Clinton Cash) kitabının yayımcılığını yapmıştır.^[25][29] Bannon 2015 yılında, Mediaite'ın hazırladığı "Politik Haber Medyasındaki En Etkili 25 Kişi" listesinde 19. sırada yer aldı.^[30]

Bannon Internet Gaming Entertainment şirketine yatırım yapilmasi konusunda Goldman Sachs'ı ikna etti.^[31] Şirketin ismi Affinity Media olarak değiştikten sonra Bannon şirketin CEO'su oldu. 2007 den 2011 yılına kadar şirketin CEO'su ve icra kurulu başkanı olarak görev aldı.^[31]

Breitbart News[değiştir | kaynağı değiştir]

Bannon, aşırı sağcı Breitbart News gazetesinde yönetim kurulu üyesi oldu^[8][9] Gazete "ırkçı, cinsiyetçi, yabancı düşmanı ve anti-semitik içerik içeriği aşırı sağcılara aşılayan" bir gazete olarak ün saldı.^{[8][10][11][12][13][14][15][32]} Gazetenin kurucusu Andrew Brietbart'ın ölümünden sonra Mart 2012'de, şirketin CEO'su oldu.^[17][33][34] Bannon'un liderliğinde, Breitbart daha da aşırı sağ eğilimli haberler yayınlamaya başladı.^[35] Bannon 2016'da, haber portalını "aşırı sağcılar için bir platform" olarak tanımladı.^[10] Bannon kendini bir muhafazakâr olarak tanımlamaktadır.^[36][37][38] Bannon gazeteyi "şiddetli ve düşman bir düzen karşıtı ve özellikle kalıcı siyasi sınıf karşıtı olarak."tanımlıyor.^[39]

Donald Trump kampanyası[değiştir | kaynağı değiştir]

Bannon Ağustos 17, 2016'da, Donald Trump'ın kampanyasının CEO'su olarak atandı.^{[33][36][40][41]} Bu işi kabul edebilmek için Breitbart'taki rolünden ayrılmak zorunda kaldı.^[17]

Trump hükûmeti[değiştir | kaynağı değiştir]

13 Kasım, 2016'da seçilmiş başkan Donald Trump'ın baş stratejisti ve baş danışmanı olarak atandı.^[42] Bu atanma Bannon'un eski CEO'luğunu yaptığı Breitbart News'un ırkçı ve anti-semitik söylemleri sebebi yüzünden pek çok sivil toplum kuruluşu, Demokratlar ve Cumhuriyetçiler tarafından tepkiyle karşılandı.^{[4][5][43][44][45][46]}

15 Kasım 2016'da, Rhode Island temsilcisi David Cicilline önderliğinde 169 Demokrat Temsilciler Meclisi üyesi Trump'a Bannon'un atanmasının geri alınmasını isteyen bir mektup gönderdi. Mektupta, "Bannon'un atanmasının Donald Trump'ın nasıl bir başkan olmak istediğine dair karmaşık mesajlar içerdiğine" dikkat çekti.

Kişisel hayatı[değiştir | kaynağı değiştir]

Bannon'ın ilk evliliğini Cathleen Suzanne Houff ile yaptı.^[47] 1988 yılında Bannon ve Houff'un Maureen adında bir kızları oldu.^[48][49][43]

Bannon ikinci evliliğini Mary Louise Piccard adında eski bir yatırım bankacısı ile gerçekleştirdi. Bu evlilikten de ikiz kızı oldu.^[50] 1997 yılında Piccard ve Bannon boşandılar.

Bannon üçüncü eşi olarak Diane Clohesy ile evlendi. Bu evliliği de 2009'da boşanma ile sonuçlandı.^[7]

Ocak 1996'da Piccard Bannon'u aile içi şiddet sebebi ile mahkemeye verdi. Bannon aile içi şiddet ve tanığı caydırma suçlarından mahkeme karşısına çıktı. Suçlamalar sanık Piccard'ın mahkemeye gelmemesi sebebi ile düştü.^[51] Daha sonra New York Times'a konuşan Piccard, mahkemeye gitmemesinin sebebinin Bannon ve avukatının tehditleri olduğunu belirtti.^[52] Boşanma işlemleri sırasında, Piccard Bannon'un anti-semitik açıklamaları olduğunu belirterek Bannon'un kızlarını yahudilerin sayıca fazla olduğu okullara göndermek istemediğini çünkü yahudilerin çocuklarını "mızmız veletler" olarak yetiştirdiğini söyledi.^{[51][53][54][55][56][57]}

Kaynakça[değiştir | kaynağı değiştir]