Millet mektebi Nedir?
Millet mektebi Nedir?, Millet mektebi Nerededir?, Millet mektebi Hakkında Bilgi?, Millet mektebi Analizi? Millet mektebi ilgili Millet mektebi ile ilgili bilgileri sitemizde bulabilirsiniz. Millet mektebi ile ilgili daha detaylı bilgi almak ve iletişime geçmek için sayfamıza tıklayabilirsiniz. Millet mektebi Ne Anlama Gelir Millet mektebi Anlamı Millet mektebi Nedir Millet mektebi Ne Anlam Taşır Millet mektebi Neye İşarettir Millet mektebi Tabiri Millet mektebi Yorumu
Millet mektebi Kelimesi
Lütfen Millet mektebi Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. Millet mektebi İlgili Sözlük Kelimeler Listesi Millet mektebi Kelimesinin Anlamı? Millet mektebi Ne Demek? ,Millet mektebi Ne Demektir? Millet mektebi Ne Demektir? Millet mektebi Analizi? , Millet mektebi Anlamı Nedir?,Millet mektebi Ne Demektir? , Millet mektebi Açıklaması Nedir? ,Millet mektebi Cevabı Nedir?,Millet mektebi Kelimesinin Anlamı?,Millet mektebi Kelimesinin Anlamı Nedir? ,Millet mektebi Kelimesinin Anlamı Ne demek?,Millet mektebi Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
Millet mektebi Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadınız
Millet mektebi Kelimesinin Anlamı Nedir? Millet mektebi Kelimesinin Anlamı Ne demek? , Millet mektebi Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
Demek Ne Demek, Nedir? Tdk'ye Göre Anlamı
Demek kelimesi, dilimizde oldukça kullanılan kelimelerden birisidir. TDK'ye göre, demek kelimesi anlamı şu şekildedir:
Söylemek, söz söylemek - Ad vermek - Bir dilde karşılığı olmak - Herhangi bir ses çıkarmak - Herhangi bir kanıya, yargıya varmak - Düşünmek - Oranlamak - Ummak, - Erişmek - Bir işe kalkışmak, yeltenmek - Saymak, kabul etmek - bir şey anlamına gelmek - öyle mi, - yani, anlaşılan - inanılmayan, beklenmeyen durumlarda kullanılan pekiştirme veya şaşma sözü
Millet mektebi Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadığınız İçin Boş Safyadır
Demek Kelimesi Cümle İçerisinde Kullanımı
Eskilerin dediği gibi beşer, şaşar. - Muşmulaya döngel de derler.
Kamer `ay` demektir. - Küt dedi, düştü. - Bu işe herkes ne der? - Güzellik desen onda, zenginlik desen onda. - Bundan sonra gelir mi dersin? - Saat yedi dedi mi uyanırım. - Kımıldanayım deme, kurşunu yersin. Ağzını açayım deme, çok fena olursun. - Yarım milyon dediğin nedir? - Okuryazar olmak adam olmak demek değildir. - Vay! Beni kovuyorsun demek, pekâlâ! Millet mektebi - Demek gideceksin.
Demek Kelimesi Kullanılan Atasözü Ve Deyimler
- dediği çıkmak - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek
- dedi mi - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin - demek istemek , - demek ki (veya demek oluyor ki) , - demek olmak , - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok - dediği çıkmak , {buraya- - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek i, - dedi mi , {buraya- - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin , - demek istemek - demek ki (veya demek oluyor ki) - demek olmak - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok
Millet mektebi
Millet mektebi Nedir? Millet mektebi Ne demek? , Millet mektebi Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi , Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. İlgili Sözlük Kelimeler Listesi
Millet mektebi Kelimesinin Anlamı? Millet mektebi Ne Demek? Millet mektebi Ne Demektir? ,Millet mektebi Analizi? Millet mektebi Anlamı Nedir? Millet mektebi Ne Demektir?, Millet mektebi Açıklaması Nedir? , Millet mektebi Cevabı Nedir? , Millet mektebi Kelimesinin Anlamı?
Makale serilerinden |
Makale serilerinden |
Millet Mektepleri, Türkiye’de 1 Kasım 1928’de yeni harflerin kabulünden sonra halkı okuryazar kılmak amacıyla gerçekleşen eğitim seferberliği için kurulmuş dört ay süreli eğitim veren halk eğitimi kurumlarıdır.
Yeni alfabenin kabulünden önce 1927-1928 yılları arasında açılan 3304 halk dershanesinde 64.302 kişinin okuma-yazma öğrenip belge alması sağlanmıştı.[1] Bu deneme, Arap harfleri ile yaygın bir eğitim çalışmasının gerçekleştirilemeyeceğini gösterdi.[1] 1928 Temmuz’unda Maarif Vekâletince yeni bir halk mektebi talimatname-si hazırlandı; Harf Devrimi’nin gerçekleşmesinden sonra da yeni Türk harflerini ülke genelinde halka en kısa zamanda en doğru şekilde öğretmek amacıyla sözü edilen dershaneler “Millet Mektepleri” adı altında yeniden düzenlendi.[1]
Milli Eğitim Bakanı Mustafa Necati Bey’in hazırladığı “Millet Mektepleri Talimatnamesi” (Yönetmeliği) 11 Kasım 1928’de Bakanlar Kurulu’nda onaylandı ve 7284 sayılı Bakanlar Kurulu kararının 24 Kasım 1928’de Resmi Gazete’de yayımlanmasıyla yürürlüğe girdi.
Yönetmeliğe göre daha önce okuma yazma bilsin bilmesin 16-30 yaş arası her Türk vatandaşının kurulacak Millet Mektepleri’nde kurs görmesi zorunlu idi. Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk, bu okulların Genel Başkanlığını ve “Başöğretmenliği”ni üstlendi (Bu nedenle 1981’de 24 Kasım günü “Öğretmenler Günü” olarak ilan edilmiştir). Kadın erkek her Türk vatandaşı da bu kurumun üyesi ve yardımcı organı kabul edildi.[2]
52 maddeden oluşan yönetmelikte okulların amacı, öğretim, derslere devam şartları, dershaneler için harcanacak paranın sağlanması, propaganda için basının kullanılması, başarılı olanlara verilecek belgeler belirtilmişti.[1]
Yönetmelik, bir yıllık uygulama süresinden sonra değişikliklere uğradı.[2] 22 Eylül 1929’da yayınlanan yeni yönetmeliğe göre millet mekteplerinde vatandaşlara okuma-yazma öğretmenin yanı sıra hayat ve maişetlerinin (geçimlerinin) ve vatandaşlık sıfatlarının gerektirdiği ana bilgilerin verilmesi amaçlanmıştır.
Millet Mekteplerinin resmen açılışı 1 Ocak 1929’da gerçekleşti. O gün, yurtta “Maarif Bayramı” olarak kutlandı. Ne var ki Millet Mekteplerinin mimarı olan Milli Eğitim Bakanı Mustafa Necati Bey açılış günü apandisit nedeniyle öldü. Başbakan İnönü, iki ay boyunca Mustafa Necati’nin yerine birini atayamadı. Görevi vekâleten kendisi yürüttü.
Eğitim seferberliğinin başladığı ilk yılda 20.487 derslik açıldı; 1.075.500 kişi bu okullara devam etti ve 597.010 kişi okuma yazma öğrenerek belge aldı.[3]
Dünyadaki ekonomik bunalım nedeniyle yeterli ödenek ayrılamaması sonucu zamanla millet mekteplerinin etkinlikleri azaldı ancak üç yılda 1.5 milyon vatandaş okuryazar hale getirilebildi. 1928-1935 arasında “Millet Mektepleri” adıyla hizmet veren yaygın öğretim kurumları, 1936-1950 arasında “Ulus Okulları” adıyla hizmete devam etti.
Öğrenim 1 Kasım’da başlar; haftada üç gün en az altı saat ders yapılırdı; derslere devam zorunluluğu vardı. Dörder aylık iki program uygulanmaktaydı.[4] Hiç okuma-yazma bilmeyenler A dershanesinde okuma yazma, dilbilgisi, basit matematik işlemleri öğrenirdi. A dershanesini bitirenler, yaşam ve geçim için bilmesi gereken ana bilgilerin öğretildiği B dershanesine devam edebilirdi. Bu dershanede Hesap ve Ölçüler, Sağlık Bilgisi, Yurt Bilgisi dersleri okutulurdu; devam zorunlu değildi.
Millet mekteplerinde her eğitim döneminin sonunda sınav uygulanır, kazananlara bitirme belgesi verilirdi. Başarılı olamayanlar ikinci bir kursa devam ederdi. Sınavlarda ilk üçe girenlere Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal’in imzasını taşıyan birer Anayasa ile halk yayınlarından ücretsiz yararlanma hakkın hediye edilirdi.
Millet Mektepleri yerine dışarıda veya evde özel ders alanların millet mekteplerinin sınavına girerek belge almaları zorunlu idi. Aksi takdirde köy ve mahalle muhtarlıkları, bankalar, devlet kuruluşları, belediyeler, 20 işçiden fazla kişi çalıştıran işletmeler gibi yerlerde görev almak mümkün değildi.
Millet mekteplerinde 50.690 öğretmen görev yapmıştı.[5] Resmî veya özel Türk okullarının öğretmenleri, yabancı ve azınlık okullarının Türkçe, tarih, coğrafya öğretmenleri, Millet Mektepleri’nin öğretim kadrosunu oluşturuyordu. Gerekli görüldüğünde orta dereceli okul öğretmenleri öğretmenlik veya müfettişlik ile görevlendirildi. Yüksekokul öğretmenlerine özel izin aldıkları takdirde Millet Mekteplerinde öğretmenlik yapma imkânı verildi. Gerekli hallerde öğretmen olmayan aydın kişilere de bir yeterlilik kurulu tarafından “Millet Mektebi Öğretmeni” unvanı ve belgesi verildi.[5] Seyyar Millet Mekteplerinde “seyyar öğretmenler” görevlendirildi. Bu öğretmenler görevlendirildikleri yerlere kitap, kâğıt, kalem, tebeşir, portatif kara tahta, siya mat muşamba gibi ihtiyaçları yanlarında götürmekteydi.[5]
İller “İl Yönetim Kurulları” kurularak millet mektepleri için yer sağlamak, il bütçesinden kaynak ayırmak, öğretim araçlarını ve yayınlarını sağlamak, halkı özendirmekle görevlendirilmişti. İl Kurullarının başkanı vali; üyeleri Özel İdare Müdürü, İl Encümeni’nden bir üye, Emniyet Müdürü, Belediye Başkanı, CHF Saymanı, Milli Eğitim Müdürü’nden oluşuyordu. Benzer şekillerde "ilçe yönetim kurulları", "bucak yönetim kurulları"; "köy ve mahalle ihtiyar kurulları" da oluşturulmuş ve görevlendirilmişti.
Ülkede, “Sabit”, “Seyyar” (Gezici), “Özel” olmak üzere üç tür Millet Mektebi hizmet vermiştir. Bunlara daha sonra “Köy Yatı Mektepleri” ile “Halk Okuma Odaları” eklenmiştir.
Sabit Millet Mektepleri; eğitimin okul, kahvehane, cami, köy odası gibi mekanlarda gerçekleştiği mekteplerdi. Gündüz çocuklar, akşam yetişkinler ders görürdü. Nüfusu yoğun yerleşim yerlerinde sabit millet mektepleri açılırdı.
Gezici Millet Mektepleri ise okulu olmayan köylerde yalnızca bir dönem için açılırdı. Kış heyeti Kasım ayından Şubat sonuna kadar çalışmalarını sürdürürdü. Kış heyeti gönderilemeyen bölgelere yaz dershaneleri açılmıştır.[1]
Özel Millet Mektepleri, hapishaneler, bankalar gibi bazı devlet kurumları ile büyük çiftlik ve fabrikalarda çalışanların okuryazar hale getirilmesi için açılan okullardır. Halkın, kendisine yakın işletmelerde personel için açıla kurslardan yararlanması için çalışılmıştır.[1]
Köy Yatı Dershaneleri, okulu olmayan köylerdeki çocuklar için il ve ilçe merkezlerinde açılan, giderlerinin bir kısmı Millet Mekteplerince karşılanan dershanelerdi. Amaç, bu dershanelerde okuma-yazma öğrenen çocukların köylerine döndüklerinde diğer çocuklara okuma-yazma öğretmesi idi.
“Halk Okuma Odaları”, halka okuma yazmayı sevdirmek, unutmamalarını sağlamak ve pratik bilgiler almalarına yardımcı olmak üzere 1930’dan itibaren açılmış dershanelerdi. 1933 yılında sayısı 778’e ulaşan bu odalar Millet Mekteplerinin bir yan kuruluşu olarak kabul edilirler.[2]
Kurslara katılanların okuryazarlıklarını ve bilgilenmelerini sürdürmek öğrendiklerini unutmamalarını ve pekiştirmelerini sağlamak için “Halk Mecmuası” adlı haftalık dergi ücretsiz yayınlandı. Dergi, 11 Şubat 1929’da yayın hayatına başladı.[3]