Kadın hareketleri nedir?, Kadın hareketleri anlamı nedir?, Kadın hareketleri ne demektir?

Kadın hareketleri Nedir?

Kadın hareketleri Nedir?, Kadın hareketleri Nerededir?, Kadın hareketleri Hakkında Bilgi?, Kadın hareketleri Analizi? Kadın hareketleri ilgili Kadın hareketleri ile ilgili bilgileri sitemizde bulabilirsiniz.  Kadın hareketleri ile ilgili daha detaylı bilgi almak ve iletişime geçmek için sayfamıza tıklayabilirsiniz. Kadın hareketleri Ne Anlama Gelir Kadın hareketleri Anlamı Kadın hareketleri Nedir Kadın hareketleri Ne Anlam Taşır Kadın hareketleri Neye İşarettir Kadın hareketleri Tabiri Kadın hareketleri Yorumu 

Kadın hareketleri Kelimesi

Lütfen Kadın hareketleri Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. Kadın hareketleri İlgili Sözlük Kelimeler Listesi Kadın hareketleri Kelimesinin Anlamı? Kadın hareketleri Ne Demek? ,Kadın hareketleri Ne Demektir? Kadın hareketleri Ne Demektir? Kadın hareketleri Analizi? , Kadın hareketleri Anlamı Nedir?,Kadın hareketleri Ne Demektir? , Kadın hareketleri Açıklaması Nedir? ,Kadın hareketleri Cevabı Nedir?,Kadın hareketleri Kelimesinin Anlamı?,Kadın hareketleri Kelimesinin Anlamı Nedir? ,Kadın hareketleri Kelimesinin Anlamı Ne demek?,Kadın hareketleri Kelimesinin Anlamı Ne demektir?

Kadın hareketleri Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadınız

Kadın hareketleri Kelimesinin Anlamı Nedir? Kadın hareketleri Kelimesinin Anlamı Ne demek? , Kadın hareketleri Kelimesinin Anlamı Ne demektir?

Demek Ne Demek, Nedir? Tdk'ye Göre Anlamı

Demek kelimesi, dilimizde oldukça kullanılan kelimelerden birisidir. TDK'ye göre, demek kelimesi anlamı şu şekildedir:

Söylemek, söz söylemek -  Ad vermek -  Bir dilde karşılığı olmak -  Herhangi bir ses çıkarmak -  Herhangi bir kanıya, yargıya varmak -  Düşünmek - Oranlamak  - Ummak, - Erişmek -  Bir işe kalkışmak, yeltenmek -  Saymak, kabul etmek -  bir şey anlamına gelmek -  öyle mi,  - yani, anlaşılan -  inanılmayan, beklenmeyen durumlarda kullanılan pekiştirme veya şaşma sözü

Kadın hareketleri Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadığınız İçin Boş Safyadır

Demek Kelimesi Cümle İçerisinde Kullanımı

Eskilerin dediği gibi beşer, şaşar. -  Muşmulaya döngel de derler.

Kamer `ay` demektir. -  Küt dedi, düştü. -  Bu işe herkes ne der? -  Güzellik desen onda, zenginlik desen onda. -  Bundan sonra gelir mi dersin? -  Saat yedi dedi mi uyanırım. - Kımıldanayım deme, kurşunu yersin. Ağzını açayım deme, çok fena olursun. - Yarım milyon dediğin nedir? - Okuryazar olmak adam olmak demek değildir. -  Vay! Beni kovuyorsun demek, pekâlâ! Kadın hareketleri - Demek gideceksin.

Demek Kelimesi Kullanılan Atasözü Ve Deyimler

- dediği çıkmak - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek

 - dedi mi - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin  - demek istemek , - demek ki (veya demek oluyor ki) , - demek olmak , - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok - dediği çıkmak , {buraya- - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek i, - dedi mi , {buraya- - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin , - demek istemek - demek ki (veya demek oluyor ki) - demek olmak - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok

Kadın hareketleri

Kadın hareketleri Nedir? Kadın hareketleri Ne demek? , Kadın hareketleri Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi , Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. İlgili Sözlük Kelimeler Listesi

Kadın hareketleri Kelimesinin Anlamı? Kadın hareketleri Ne Demek? Kadın hareketleri Ne Demektir? ,Kadın hareketleri Analizi? Kadın hareketleri Anlamı Nedir? Kadın hareketleri Ne Demektir?, Kadın hareketleri Açıklaması Nedir? , Kadın hareketleri Cevabı Nedir? , Kadın hareketleri Kelimesinin Anlamı?






Kadın hareketleri nedir?, Kadın hareketleri anlamı nedir?, Kadın hareketleri ne demektir?

Kadın hareketi

Vikipedi, özgür ansiklopedi
(Kadın hareketleri sayfasından yönlendirildi)

Kadın hareketi, kadın haklarını desteklemeye yönelik evrensel nitelikteki sosyal harekettir.

İdeolojik temeller[değiştir | kaynağı değiştir]

Kadın hakları hareketinin ilk adımları Aydınlanma Çağı’nda sivil özgürleşme hareketlerinin başlangıcıyla eş zamanlı atılmıştır. Ana fikir “Fransız Devrimi” sırasında da ilan edildiği gibi bütün insanların eşitliği olmuştur. Olympe de Gouges 1791 yılında “Kadın ve Kadın Yurttaş Hakları Bildirgesi” (Déclaration des droits de la Femme et de la Citoyenne) ile İnsan Hakları ve Sivil Haklar Bildirisi’nden (1789) hemen sonra kadınlar için aynı hakları ve yükümlülükleri talep etmiştir. Çünkü o zaman diliminde insan ve sivil hakları ifadesi sadece erkekler için geçerliydi.

Cinsiyetler arası ilişkiye gelince temelde farklı, farkları vurgulayan ikinci ve eşitlikçi genel görüş belirginleşmiştir. İlki köklü, doğal veya yeni bir bilime dayanan “cinsiyetlerin farkı”ndan yola çıkmıştır.

Eşitlikçi yaklaşım ise Aydınlanma’nın ana fikrine dayanmaktadır. Bu bağlamda bütün insanlar “doğa önünde aynı” olduklarından toplumun tüm alanlarında cinsiyetleri bakımından eşitlenme talebi doğmuştur.

Modern kadın hakları hareketi[değiştir | kaynağı değiştir]

  • Modern kadın hareketleri veya kadın hakları hareketinin ilk dalgası (19. yüzyılın ortasından 20. yüzyılın başına kadar) kadınların oy, meslek sahibi olma ve eğitim hakkı gibi temel siyasi ve sivil hakları için yeni bir ahlak prensibine sahip bir toplum için savaşmıştır. Söz konusu ilke bütünü Almanya’da 1918 yılında Weimar Cumhuriyeti anayasasının oluşumunda da güvence altına alınmıştır. [Türkiye’de bu savaş Cumhuriyet’in (1923) ilan edilmesinden sonra 10 yıl içinde Atatürk tarafından gerçekleştirilen reformlar sayesinde kazanılmıştır.]
  • 1960’lardan itibaren kadın hareketlerinin ikinci dalgası o zamanlar kadınlara, özellikle de annelere yapılan ayrımcılığın eleştirisi olarak “Yeni Sol”un çerçevesinde oluşmuştur. Şimdiye kadarki düzenlenen politika biçimlerine yaptıkları eleştiri nedeniyle en azından ikinci aşamanın büyük kısmı “Özerk Kadın Hareketleri” olarak anılmıştır. Bu ikinci dalga sık sık yeni sosyal hareketlerin bir parçası olarak anlaşılmıştır. Ancak son iki yüzyılın kadın hareketi bir ilişki içinde olarak görülmüş ve aşama veya dalga olarak ayrılmıştır.
  • 1990'lı yıllarda Amerika Birleşik Devletleri’nde Kadın Hareketleri’nin üçüncü bir dalgası (Thirdwave feminism) iyice belirmiştir. Bu dalga ikinci dalganın amacını daha da geliştirmiştir. Yeni yapıda her şeyden önce evrensel, daha az etnik merkezli, erkek olmanın de zamana ve bölgelere göre değişen yapısının eleştirel olarak sebeplerinin sorulması gerekliliğini vurgulayan bir bakış açısı olmuştur. 1995'te “cinsiyet mainstreaming” başlığı altında Vatikan’ı da kapsayan hükûmetlerin toplandığı 4. Dünya Kadınlar Konferansı’nda, kadın, lezbiyen ve gay hareketlerini destekleyen bir Top-Down stratejisi olarak en küçük reform oluşturmayı kararlaştırmışlardır.

Kadın hareketleri savunucusu kavramı sadece eski kadın hareketlerinde çaba gösterenler için kullanılan bir ifade değildir, bu kavram bugün de kullanılmaktadır. Ancak 60’lı yıllardan beri Yeni Kadın Hareketleri’nin üyeleri için daha ziyade ”Feminist” kavramı kullanılmaktadır.

Birinci dalga kadın hareketleri[değiştir | kaynağı değiştir]

Fransız İhtilali çerçevesinde kadın ve erkek arasındaki eşitlik ilk olarak Avrupa salonlarında, ama aynı zamanda “Mart Öncesi” sırasında eski Katolikler tarafından da konuşulmaya başlanmıştır. Bu entelektüel çevre, küçümseyici bir tanımla Mavi Çoraplılar (Blue Stocings Society) olarak nitelendirilmiştir.

Amerika’da 1. dalga kadın hareketleri, kölelik karşıtı hareketi çerçevesinde ortaya çıkmıştır. Köleliğin kaldırılması yanlıları arasında oldukça fazla dini inançlı kadın bulunuyordu. Bu kadınlar sadece siyah Amerikalı erkeklerin haklarının değil aynı zamanda da kadın haklarının beyaz Amerikalı erkeklerin vatandaşlık haklarına eşit olmadığını fark etmişlerdir. Bunun bir sonucu olarak 1848 yılında Amerikan Bağımsızlık bildirgesini kaynak alan ve her şeyden önce kadının seçme ve seçilme, evlilik ve mülkiyet hakkı reformunu talep eden “Seneca Falls Bildirgesi” kararlaştırılmıştır.

İlk kadın hareketleri üyeleri kadın hakları savunucuları olarak adlandırılmıştır. Temel hedeflerinden bir tanesi kadınların seçim hakkıydı ve onlar aynı zamanda (çoğunlukla aşağılayıcı anlamda) Süfrajet (İngilizce: suffrage= seçim hakkı; Latince: suffragium=oy kullanma) olarak nitelendirilmiştir.

İlk dalganın en önemli hedefleri;

Helene Lange ve Gertrud Bäumer çevresindeki liberal kadın hareketleri, Minna Cauer ve Anita Augspurg çevresindeki radikal kadın hareketleri ve Clara Zetkin çevresindeki sosyalist kadın hareketleri arasında yapılan ayrım, bugün nesnel nedenlerden ve çeşitli kesişmelerden dolayı artık yapılmamaktadır. Mantıklı olan, bağlantılar arasında ayrım yapmaktır. Radikal kanat- kısmen sosyalistlerle birlikte- ulusal düzeyde kadınların seçme ve seçilme hakkı ve üniversitelere giriş hakkı için uğraşmışlardır. Liberal kanat öncelikle kadınların yerel seçime katılma hakkı, kadınların eğitim imkânlarının iyileştirilmesi ve özellikle sosyal açıdan dezavantajlı meslek gruplarında (hizmetçilik, aktrislik) kadınların çalışma hakkının tanınması için çabalamışlardır. Bütün kanatlarda toplumu yeni ahlaki temellerle değiştirme söz konusu olmuştur.

İkinci dalga kadın hareketleri[değiştir | kaynağı değiştir]

İkinci kadın hareketlerinin ortaya çıkışını tetikleyen sebep; 1950’li yıllardan bu yana devam eden köklü toplumsal ve kültürel dönüşümlerdir. 1. dalga kadın hareketlerinde eşitlik taleplerinin yükseltildiği, kimi hukuki kazanımların elde edildiği görülmüş, ama bunun tek başına sorunu çözmediğini tecrübe eden 2. dalgadaki kadınlar, eşitlenme taleplerinin, hukuki kazanımların da aşamadığı bir ezilmişliği, bilinçlendirmeyi amaçlamıştır.

Bu bağlamda İkinci Dalga Kadın Hareketleri; Amerika Birleşik Devletleri’nde Afrika kökenli Amerikalıların vatandaşlık hakları hareketlerinden ve Vietnam Savaşı’na karşı başlatılan toplu ayaklanmalardan esinlenilerek; kadınların, kendi sorunlarına daha etkili çözümler bulma arayışından ortaya çıkmıştır.

Bu hareketler; Almanya ve Amerika’da ‘Alman Sosyalist Öğrenci Birlikleri’ (SDS), Yeni Sol ve sosyal hareketler çerçevesindeki öğrenci eylemleri olarak sıralanabilir.

Bu dalganın başlıca önemli özellikleri şunlardır:

  • Diğer sosyal hareketlere, sivil ayaklanmaların da dahil olduğu, daha sansasyonel eylem biçimleri yön vermektedir.
  • Çin ve Vietnam’dan alınarak başlatılan ‘Consciousness Raising’ (Bilinç Yükselmesi) isimli feminist hareket bu döneme dâhildir. ‘Bağır Herkes Duysun!’ ve ‘Özel olan politiktir’ sloganlarıyla yola çıkan bu hareket; kadınların tek tek özel alanlarında yaşadıkları deneyimlerin aslında kişisel sorunlar olmadığı, bütünlüklü toplumsal bir egemenlik sisteminin parçası olduğu tespitidir. Burada mücadele ederken geçmişteki hatalardan dersler çıkararak ve kazanımlardan geriye düşmeyerek ilerlemek önemlidir. Bedene sahip çıkma bir yanıyla da kurban ve mağdur psikolojisinden sıyrılıp kendi bedenlerine yabancılaşmadan kurtuluşu ve özgürleşmeyi güçlenmeyi hedeflemektir. Mücadele içinde kadının güçlenerek çıkması her şeyden daha önemlidir. Bu anlamda, özel olanın politikasını yapabilmek, yaşanan durumların tek bir kadının deneyimi değil, her kadının günlük deneyimi olduğunu bilince çıkarmaktan, kadın dayanışmasını yükseltmekten ve patriyarkanın teşhirini yapabilmekten geçer.
  • Erkek egemenliği ve ayrımcılık gibi haksızlıkların sorgulandığı dönemdir.
  • ‘Bedenimiz Bizimdir!’ görüşü hâkimdir. Kürtaj, cinsellik ve istismar gibi konuların temel alındığı dönemdir.

Kadın Özgürlük Kurulu 1968 yılında, kadınların problemlerindeki azalmayı eleştirmiş ve ‘Yeni Sol’ tarafından bile dile getirilmeyen cinsiyet ayrımcılığı, kadın ezilmişliği üzerinde durmuştur. Kurul, kısa bir süre için bu bağlamdaki kadın hareketlerine öncülük etmiştir ve böylece ‘Bağımsız Kadın Hareketleri’ ortaya çıkmıştır. Burada kullanılan ‘Özerklik, Bağımsızlık’ kavramı, anarşist hareketlerdeki kullanımıyla özdeş değildir. Kavramın buradaki anlamı; tüm geleneksel dayatmalar (Almanya ve kapatılan Kadın Sosyalist Enternasyonal) ve Yeni Sol politikasından, sistemin ürünü düşüncelerden bağımsızlıktır.

1960'lı yılların sonlarında bu kadın hareketlerine tepki olarak ‘Erkek Hareketi’ doğmuştur. Yalnız; bu hareketin izlediği rota, feminizm akımını karşı görüş olarak benimsediği ve 1980'li yıllarda ortaya çıkan ‘Backlash’ isimli muhafazakâr akımın parçası olduğu için kısmen irticaidir.

Ek olarak; yine 1960'lı yıllardan bu yana, yeni bir kimlik arayışına giren, soy ve erkillik araştırmaları yapan erkek gruplar da vardır.

Üçüncü dalga kadın hareketleri[değiştir | kaynağı değiştir]

Amerika Birleşik Devletleri’nde 1990'lı yıllarda yeni bir kadın hareketi dalgası ortaya çıkmıştır. Hareket, döneme ‘Feminizmin bütün amaçlarına ulaştığı için eski bir düşünce olduğu’ görüşüyle hükmeden Antifeminizm akımına karşı tepki olarak doğmuştur. Bu hareket, günümüzde de hala gerçekleştirilemeyen, ikinci dalga kadın hareketlerinin savunduğu görüşler üzerine yoğunlaşmıştır.

Bu bağlamda, akımın doğuş amacı; ikinci dalga hareketlerinin ‘Irkçılık, erkek ayrımcılığı’ gibi sözde ya da hakiki hataları düzeltilmesi ve feminizm akımı güncel toplumsal durumlarla bağdaşması olarak algılanabilir.

Bu dönemde ayrıca; ‘toplumsal cinsiyet ve kadının cinsel kimliği’ derinlemesine sorgulanmış, kimlik mücadelesi başlatılmıştır.

Bu durum, bir ‘Nesil değişimi’ olarak düşünülebilir. Yeni nesil için feminizm akımı pek de iyi olmayan, rahatsız edici bir anlama sahiptir. Başka bir nokta ise; birçok genç kadın cinsiyet eşitliğinin hala sağlanamadığı görüşündedir. Böylece ABD’de bir Pank Grup’tan oluşan Riot Grrrl gibi hareketler ortaya çıkmıştır.

Üçüncü dalganın genç feminist temsilcileri hedef odaklı çalışmalarına -ABD’deki Üçüncü Dalga Birliği (Third Wave Foundation) gibi- feminizm öncülüğündeki bazı topluluklar ve projelerle internet üzerinden yürüttükleri organizasyonlarla devam etmektedir.

Mavi Çoraplılar[değiştir | kaynağı değiştir]

Mavi Çoraplılar (İngilizce: Blue Stocings Society; Almanca: Blaustrumpf) 19. yüzyılda, kültürlü ama kadınsı olmayan kadınlar için küçümseyici bir tanım olarak kullanılmıştır. Kendilerine söylenen kaba sözler "mavi çoraplı"dan, "erkekten dönme"ye, "frijit feminist"e kadar uzanıyordu. 1970'li yıllarda “aşırı feminist kadın” tanımının kullanımı gibi kadın hareketlerinin ilk mensubu olarak sayılmışlardır. Mavi çoraplılar daha sonraki süfrajetler gibi organize bir grup değil; orta sınıftan gelen ve o zamanın kadına bakış açısına karşı gelen eğitimli kadınlardan oluşmaktaydı. Kadınların seçme ve seçilme hakkı ve üniversitede eğitim görebilmeleri için savaşmışlardır.

Mavi Çoraplı, 17. ve 18. yüzyılda sürekli mavi çorap giyen mübaşirler için kullanılan alaylı bir lakap olarak kullanılmıştır. Jacob Grimm ve Wilhelm Grimm’in Almanca Sözlüğü’nü çıkarmalarından sonra Mavi Çoraplı tanımı “kasıntı” ve “iftiracı” anlamlarında kullanılmıştır. Bu anlamda Johann Sebastian Bach’ın 1707 (BWV 524) potpurisinde “… ve bazı saray hizmetkarları mavi çorap giyer.” kullanılmıştır.

Kavramın daha sonraki anlamı 18. yüzyılın ortalarında İngiltere’de ortaya çıkmıştır: 1750 yılında Londralı Elizabeth Montagu (1718 -1800) salonunu “edebi partiler” için açmış ve edebi konulu akşamlara ve tartışmalara misafir davet etmiştir. Partiye gelen baylardan bir tanesi olan bitkibilimci Benjamin Stillingfleet erkek gece kıyafetlerinde alışılmış klasik ipek çorap yerine mavi bir Garn çorap giymiştir. Bu eski modanın, skandal bir biçimde yok oluşu her tarafta konuşulmuş ve “entelektüel partilere” katılanların hepsi “Mavi çoraplılar” olarak adlandırılmıştır.

Eğitimli, çalışan ve politikayla ilgili kadın tipi 19. yüzyılın ortalarında örneğin Honoré Daumier’in karikatürlerinde popüler, erkeklerin antipati ve korku hedef tahtaları olmuştur.

Edebi alanda kadın yazarlar gibi erkek yazarlar da “Mavi Çoraplılar” kavramını alaycı bir şekilde kullanmıştır.

Mavi Çoraplılar

Sizin bütün şiircikleriniz ıvır zıvır

Görmesem de değersiz

Kadınlar şiir yazmamalı:

Şiir olmaya çalışmalı.

(Oscar Blumenthal-1887)

Süfrajetler[değiştir | kaynağı değiştir]

20. yüzyıl ın başlarında Büyük Britanya ve ABD’de pasif direniş, kamu toplantılarını bölme, açlık grevi yapma gibi yollarla kadınların seçme ve seçilme hakkını savunan, az çok organize olmuş radikal kadın hakları savunucuları süfrajet olarak nitelendirilmiştir. Süfrajet hareketleri ağırlıklı olarak orta sınıftan gelen kadınlar tarafından yürütülmüştür.

Süfrajetler Büyük Britanya’da bulaşıcı hastalıklar yasası olan Contagious Diseases Acts’ın karşıtlarından meydana gelmiştir. 1903 yılında Emmeline Pankhurst Büyük Britanya’da radikal kadın hareketi olan, ilerleyen yıllarda ise protestolar ve açlık grevleriyle dikkat çeken Kadınların Sosyal ve Politik Birliği’ni (Women’s Social and Political Union/ WSPU) kurmuştur. Kızı Christabel Pankhurst Büyük Britanya’da kadınların seçme ve seçilme hakkı için savaşan önder süfrajetlerden biri olmuştur. Süfrajetlerin yıktığı diğer bir tabu ise açıkça kamu alanında sigara kullanmalarıdır. O dönemde kamu alanında sigara kullanmak, sadece erkeklere verilen bir imtiyazdı ve kadınlara bu isteklerinin haksız olduğu kabul ettirilmeye çalışılıyordu. 1910 yılında amacı kadın haklarının genişletilmesi olan yasa tasarısının düşmesinden sonra vitrinler taşa tutulmuş, yangın çıkarılmış, kamusal binalara -bunlar arasında İngiltere’nin en önemli manastırı olan Westminster Abbey de bulunmaktadır- bombalı saldırılar düzenlemişlerdir.[1] 1913’te Emily Davison protesto amacıyla kendini, düzenlenen bir at yarışında Birleşik Krallık Hükümdarı V. George’un atının önüne atmış ve birkaç gün sonra da ölmüştür. I. Dünya Savaşı’nın başlamasıyla Büyük Britanya’da kadınların oy hakkı kampanyaları geçici olarak durmuştur.

Alice Paul ve Lucy Burns Amerika Birleşik Devletleri’nde “Kral Wilson” unvanı verilen Amerika başkanı Woodrow Wilson’a karşı bir dizi protesto hareketi yürütmüştür. 1916 Haziran ayında Alice Paul tarafından kurulan Ulusal Kadınlar Partisi’nin (National Woman’s Party/NWP) birçok üyesi 1917 -1919 yılları arasında tutuklanmıştır.

Savaş sonucu oluşan işçi eksikliği, hem ABD'de hem de Büyük Britanya’da kadınların kamusal hayattaki birçok alanda olan varlığını güçlendirmiştir. Bunun sonucu olarak da kadınların seçme ve seçilme hakkının kabulü gerçekleşmiştir.

1919 ve 1920 yıllarında ABD’de (ABD Anayasası 19. Ek Madde) ve 2. Temmuz 1928’den itibaren Büyük Britanya’da kadınların seçme ve seçilme hakkının değiştirilmesiyle kadın hareketleri amacına ulaşmıştır.

Süfrajet kavramı kendini kadın hakları savunucusu olarak adamış kadınlar için küçümseyici anlamda kullanılmıştır. Bu açıdan süfrajet kavramı, günümüzde yaygın olarak kullanılan önyargılı “feminist” kavramını karşılamaktadır.

Christabel Pankhurst[değiştir | kaynağı değiştir]

Christabel Harriette Pankhurst [ˈpæŋkhəst] (22 Eylül 1880, Manchester – 13 Şubat 1958, Los Angeles) Britanyalı süfrajet. Kendini radikal yollarla kadın haklarına adamıştır.

Christabel Pankhurst avukat Richard Pankhurst ve kadın hakları savunucusu Emmeline Pankhurst’un kızı olarak dünyaya gelmiştir. Annesi Emmeline Kadınların Sosyal ve Politik Birliği’nin (Woman’s Social and Political Union/ WSPU) öncü isimlerinden olmuştur ve böylelikle Christabel kısa bir süre içerisinde annesinin sağ kolu haline gelmiştir.

1905 yılında sözlü saldırı nedeniyle ilk tutuklanmasından sonra Pankhurst kadın hakları konusunda giderek radikalleşmiştir. Pankhurst hukuksal olarak kadınların seçme ve seçilme hakkı için önemle savaşmış ve 1909 yılında yapılan seçimde ön saflarda yer almıştır. Çağdaşlarının arasında en tartışmalı ve en fazla alay konusu edilen Pankhurst olmuştur. Tutuklanmalardan kaçmak için 1912 -1913 yıllarında Paris’de yaşamıştır.

Kıyafet Reformu[değiştir | kaynağı değiştir]

Kıyafet Reformu 19. yüzyılda sağlık nedenleri ve özgürleşme isteklerinin etkisine bağlı olarak geleneksel kadın ve erkek kıyafetlerinden biraz farklı kıyafetler yönünde propagandası yürütülen bir üst kavramdır.

Kadınlar için yenilenen kıyafetler, kadınları engelleyici ve sıkan kıyafetlerden kurtularak daha rahat etmesini ve çalışma hayatına daha aktif katılmalarını kolaylaştırmıştır. 18 yüzyıl sonlarında korse sağlığa zararlı olarak kabul edilmiş ve bu reform hareketi bazı tıpçılar tarafından desteklenmiştir.

Reform kıyafetlerinin ilk öncülerinden biri 1850 yılında ABD’de ortaya çıkan, basında yankı uyandıran ve kadın hakları savunucularının giydiği Bloomer-Kostümü olmuştur. Fakat kamusal tepkiler sonucu kabul edilmemiştir. ABD’de sonraki yıllarda başka reform girişimleri denenmiş ve aynı zamanda diğer Avrupa ülkelerinde de reform hareketleri ortaya çıkmıştır.

ABD ve İngiltere[değiştir | kaynağı değiştir]

Kıyafet reformunda ilk kuruluş 1856 yılında Seneca Fall’daki National Dress Reform Association olmuştur. İngiltereli Roxey Ann Caplin’in 1860 yılında yayımlanan Health and Beauty: or, Women and her Clothing adlı kitabı yol gösterici olmuştur. Caplin ilk olarak anatomiye uygun korseler geliştirmiş ve çalışmalarında sağlık açısından zararlı olan sıkı iplere dikkat çekmiştir. 1860’lı yılların sonlarında Amerikalı Marie M. Jones pantolona geçiş için çalışmıştır. Bu pantolonları kendi tasarlamış ve o zamanki geleneksel kadın kıyafetlerini cinsiyete özgü dezavantaj olarak tanımlamıştır. Fakat sürekli olarak alay konusu edildiğinden, bu fikrinden vazgeçmiştir. 1870 yıllarında insanlar, bütün Amerika Birleşik Devletleri derneklerinde “kabul edilebilir kıyafetler” yapmak için teşvik edilmiştir.

İngiltere’de reform hareketleri resmi olarak Mayıs 1881’de Rational Dress Society’nin kurulmasıyla başlamıştır. Daha önceden kurulmuş olan National Health Society tarafından da desteklenmiştir. İstenilen bu reformun amacının kadın pantolonu mu yoksa sadece değiştirilmiş bir kıyafet mi olacak sorusu kurumu ikiye ayırmıştır. Buna rağmen 1883 yılında Londra’da her iki tarafın da katılmış olduğu reform taslaklarının yer aldığı büyük bir sergi düzenlenmiştir. 1888 yıllarında gruplar tekrar yakınlaşmış ve pantolon-etek kıyafetinde anlaşmışlardır.

Almanya[değiştir | kaynağı değiştir]

Almanya’da 1896 Eylül ayında ilk kez resmi olarak kadın kıyafetleri konusu uluslararası Berlin Kadın Kongresi’nde tartışılmıştır. Kongreden hemen iki hafta sonra Verein zur Verbesserung der Frauenkleidung (Kadın Kıyafetlerinin Geliştirilmesi Derneği) kurulmuştur. İlk fuar 1897 Nisan ayında Berlin’de yapılmıştır. 35 üretici, reform önerilerini sunmuşlardır. 1899 yılından itibaren başkentte “geliştirilmiş kadın kıyafetleri” modelleri ile sürekli fuarlar olmuştur. Bu zaman zarfı içerisinde kadınlar için pantolon resmi olarak onaylanmayacağından reformcular ABD’deki ve İngiltere’deki deneyimleri göz önünde bulundurmuşlardır.

Heinrich Pudor Die Reformkleidung. Ein Beitrag zur Philosophie, Hygiene und Ğsthetik des Kleides (1903) (Kıyafet Reformu. Felsefe, Sağlık ve Kıyafet Estetiğine Katkı) adlı eserin yazarı, derneği yeteri kadar “radikal” olmadığından dolayı eleştirmiştir.

Buna karşılık iç çamaşırı alanında reform hazırlıkları oldukça fazla olmuştur. Çeşitli pantolon türlerinin yanı sıra iç eteklerin sayısı bire indirilmiştir.

Kadınların spor aktivitelerine daha fazla katılması ve yere kadar uzanan eteklerin ayrıca korselerin bisiklete binme, tenis ve jimnastik için uygun olmaması kıyafet reformunu teşvik etmiştir. Spor aktiviteleri için pantolon giyilmesi daha 1900’li yıllarda yaygın olarak kabul görmüştür.

1902 yılında reform derneği ikiye ayrılmış ve 1907 yıllarında tekrar bir araya gelmiştir. 1912 yılından itibaren derneğin ismi Deutscher Verband für Neue Frauenkleidung und Frauenkultur (Yeni Kadın Kıyafeti ve Kadın Kültürü Alman Derneği) olarak değişmiştir.

1910- 1915 yılları arasında korsesiz modayı uygulamaya koymada birçok faktör etkili olmuştur; fakat bu durum kadın pantolonları için geçerli olmamıştır. Bu zaman zarfı içerisinde birçok ülkede kadınların seçme ve seçilme hakkının uygulamaya konmuş ve politik faktörlerle kadın hareketleri güçlenmiştir. I. Dünya Savaşı’nın patlak vermesiyle iş alanında erkek gücü eksikliği ile mesleki alanda daha fazla kadına ihtiyaç duyulmuştur.

1900’lü yıllardan sonra Paul Poiret gibi moda tasarımcıları ilk korsesiz elbiseleri tasarlamışlardır. Fakat 1900’lü yıllarda Paris’te ortaya çıkan pantolon kıyafeti kabul görmemiştir.

Aynı zamanda kıyafet reformu “natürel form”dan sorumlu hisseden sanatçılar tarafından da destek görmüştür. 1900 yılında Henry van de Velde gibi ünlü sanatçılar kıyafet reformu için tasarılarını sergilemeleri için Deutschen Schneidertag’a (Almanya Terzi Günü) davet edilmiştir. İlk modeller ağırlıklı olarak bel korsesiz, kaba kumaşsız olmuş ve kadınlar tarafından da beğenilmiştir. Van de Velde’nin yanı sıra özellikle Anna Muthesius ve Paul Schulze-Naumburg’un sanatsal olarak ilham aldıkları kadın kıyafetlerndeki reformlara katkıları olmuştur.

Erkekler için de kıyafet reformu yapılmıştır. Örneğin Gustav Jäger 1880’li yıllarda pamuktan yapılmış örme kıyafetler üretmiştir.

Almanya’da 1910 ve 1920’li yıllardaki kayafet reformu temsilcilerinden biri de Else Oppler-Legband olmuştur.

Reform Gerekçeleri[değiştir | kaynağı değiştir]

Kadınlar için desteklenen kıyafet reformu şüphesiz ki büyük bir hareket özgürlüğü ve rahatlık talebini ön planda tutmuştur. Tıpçılar için sağlık açısından zaralı olan korse giyimi belirleyici olmuştur. Diğer erkek destekleyicilerin amacı farklı olmuş ve her tür durumda kadınların özgürleşmesi anlamına gelmemiştir. Gazeteci Heinrich Pudor, Heinrich Scham (Utangaç Heinrich) takma adı ile ulusal milliyetçi bakış açısıyla yaşam reformunu yayınlamıştır. Korseyi sadece kendi bakış açısına göre sadece fahişelerin giydiği bir kıyafet parçası olduğu ve “iffetli kadın”ların takmaması gerektiği için reddetmiştir. Pudor çıplaklık kültürünün (nüdizm) ilk öncülerinden olmuştur. Belirli kıyafetler kirli ve ahlakdışı olarak görülürken, çıplaklık saflığın biçimi olarak görülmüştür.

Avrupa’da Kuzey- Güney Eğilimi[değiştir | kaynağı değiştir]

Kadınların seçme hakkını zamanla elde etmiş olan toplamda üç tane bölge vardır. Bunların başında İskandinav bölgesi, yani Avrupa’nın kuzeyi gelmektedir; buradaki kadınlar seçme hakkı bağlamındaki mücadelede öncü durumdadırlar. Bunun sebepleri incelenmemiştir; ancak muhtemelen ilgili ülkelerin toplumsal yapısından veya ekonomik durumundan kaynaklanmıştır. Neredeyse bütün Orta Avrupa ülkeleri, kadınların seçme hakkını Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra kabul etmişlerdir. Bu devletlerin çoğunda 1918 yılında köklü değişiklikler olmuştur. Bu değişiklikler bir devrim ya da yeni bir devlet oluşumu çerçevesinde her iki cinsiyeti de kapsayan genel seçme hakkını elde etmek olmuştur. Politik yeni başlangıçlar demokratik prensiplerden oluşmuştur. Yeni sistemin istikrarı konusunda yönetimler, kadınların desteğine de ihtiyacı gerekli kılmıştır. Buradaki kadınların haklarını kabul ettirme hareketleri, devrimleri hızlandırsa bile sadece Büyük Britanya ve Hollanda’da kadınların seçme hakları hareketleri, yani az ya da çok kendi güçleriyle taleplerini kabul ettirmeleri zor olmuştur. Çoğu Güney ve Güneydoğu Avrupa ülkeleri II. Dünya Savaşı’ndan sonra kadınların oy hakkını elde etmiştir. Belçika ve Fransa da bu dönemde bu hakkı elde etmiştir. Latin ve Roma (Katolik) kültürü taşıyıcı ülkelerde (İtalya, İspanya gibi) Medeni Kanun’da bir dini ilkelerden arınmamış, ataerkil bir hukuk sistemi geçerliliğini korumuş; bu ülkelerin toplumlarında kadınların reşit olmaması güvence altında tutulmuştur. Öbür yandan tarım toplumuna özgü yapılar veya kilisenin baskın etkisi daha 20. yüzyılın ilk yarısında cinsiyetlerin ilişkisine hala şekil vermektedir. Birçok Güney ülkesinde kadınların eylemlerinin değerleri, İkinci Dünya Savaşı’ndaki Alman işgal kuvvetlerine karşı bir direniş olarak ve seçme hakkının elde edilmesi de ödül olarak görülmüştür.

Kuzey-Güney gelişiminde İsviçre ve Liechtenstein da İber Devletleri (İspanya, Portekiz, Andora) gibi istisna olarak görülmektedir. Her iki Alpler ülkesi de kadınların savaşını zorlaştıran, kadın haklarının elde edilmesinin erkeklerin halk oylamasına bağlı olduğu tek ülke olmuşlardır. Çünkü halkın reddetmesine karşı değil de, yönetimin kararına karşı daha kolay protesto edilmektedir.

Portekiz ve İspanya Avrupa’nın geri kalanından farklı olarak ya kadın oy hakkını engelleyen (Portekiz) veya kadınların önceden edindiği politik hakları geri alan (İspanya) otoriter rejimler olarak diktatörlük dönemi uzun sürmüştür. Böylece her iki ülkedeki bu durum 70'li yılların ortasında diktatörlük son buluncaya kadar ve kadınların vatandaşlık haklarında söz sahibi olmasına kadar devam etmiştir. Diğer devletler de İtalya ve Bulgaristan’daki gibi otoriter faşist rejimler kadınların seçme hakkının elde edilmesini engellemişlerdir.

Türkiye’de kadınların seçme hakkı[değiştir | kaynağı değiştir]

Türkiye’deki kadınlar siyasi hayatta da bulunmak için ilk adımı 1923’te attılar. Bu adım kadınların 1923 yılında Nezihe Muhittin önderliğinde ilk kadın partisi “Kadınlar Halk Fırkası”nı kurma isteğidir. Fakat 1909 Seçim Kanunu sebebiyle bu parti kurma girişimi sadece dernekleşme olarak sonuçlanmıştır.

29 Ekim 1923'te Cumhuriyet'in ilanından sonra, 3 Mart 1924 yılında Tevhid-i Tedrisat Kanunu kabul edilmiş ve kadınların kamusal alana girmesini amaçlayan yasal ve yapısal düzenlemeler hızlandı. Bu kanunun ilanından itibaren eğitim kurumlarının hepsi Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlandı ve eğitimde kızlar da erkeklerle aynı haklarla sahip oldu. 1930 yılında çıkan Belediye Yasası ile seçme ve seçilme hakkına kadınlar da sahip oldu.

8 Şubat 1935'te TBMM Beşinci Dönem seçimlerinin ardından 17 kadın milletvekili olarak ilk kez Meclis'e girdi. Kadınların çalışma hayatına ise 1936'da yürürlüğe giren İş Kanunu’na düzenleme getirdi.

1933 yılında Köy Kanunu'nda değişiklik yapılarak kadınlara köylerde muhtar olma ve ihtiyaç meclisine seçilme hakları verildi. 1934'te yapılan Anayasa değişikliği sayesinde kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanındı ve TBMM’de ilk kadın milletvekilleri yer aldı.

1950 yılında Müfide İlhan ilk kadın belediye başkanı olarak Mersin'den seçildi.

1971 yılında ilk kadın bakan Türkan Akyol göreve atandı.

1989 yılında İçişleri Bakanlığı kaymakamlık sınavlarına kadınların da katılabileceğini açıkladı. Anayasa Mahkemesi tarafından 1990 tarihinde kadının çalışması için kocasından izin almasını gerektiren Medeni Kanun'un 159'uncu maddesi iptal edildi.

Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk kadın valisi Lale Aytaman, 1991 yılında Muğla’da göreve başladı.

Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk kadın başbakanı Tansu Çiller oldu ve 25 Haziran 1993’te hükûmet kurdu. Türk kadını, seçme seçilme hakkını 74 yıl önce elde etti. Fakat 1935'ten 2009'a kadar Meclis'e 8.794 erkek vekilin yanında sadece 236 kadın girdi. (bkz. http://tr.wikipedia.org/ansiklopedi/T%C3%BCrkiye%27de_kad%C4%B1n_haklar%C4%B1#Siyaset 5 Haziran 2010 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.)

Kadın Haklarının Geçerli Olmadığı Ülkeler[değiştir | kaynağı değiştir]

Aşağıdaki ülkelerdeki kadınlar günümüzde hala daha kadın haklarından yoksundur ya da bu hakları elde etmekte zorlanmaktadırlar. (Listede ne kadınların ne de erkeklerin haklarının olmadığı ülkeler yoktur.)

  • Bhutan – Kısıtlanmış kadın hakları. Her bir ailenin bir oy hakkı vardır. Uygulamada çoğu kadın bu haktan mahrum bırakılmaktadır.
  • Bruney - Kadınların seçme hakkı yoktur

İş Gücü (İstihdam)[değiştir | kaynağı değiştir]

Çalışan (işçi, memur, asker) veya serbest meslek sahibi ya da bir ücret karşılığında akrabasının yanında çalışan insanlar, Avrupa’nın ekonomi sistemine göre iş gücünü (İstihdamı) oluşturmaktadırlar.

(İLO) Uluslararası Çalışma Örgütü’nün tanımına göre 15 yaş ve üstü, bir işte çalışan veya kendi zanaatını yerine getiren, serbest meslek sahibi veya çiftçilikle uğraşan ya da bir tanıdığının iş yerinde yardımcı olarak çalışan bütün insanlar istihdamı oluşturmaktadırlar. Sadece basit ve küçük işler (mini-job) yapan, geçici olarak birilerine yardım eden insanlar da iş gücünden sayılmaktadırlar.

İşçilerin sınıflandırılması, belirli saatlerde kadrolu ya da sözleşmeli olarak çalışmaktan bağımsız olarak yapılmaktadır. Uluslararası uygulamalarda da gerçekten çalışmayan, ama bir işverenle bağlantı halinde olan (örneğin; anneler ve babaların yokluğunda onların yerine çocuklarla ilgilenenler, bakıcılar) kişiler de bu gruba girmektedirler. Para kazanan insanlar çalışan ve çalışmayan insanlardan oluşmaktadır.

Türkiye’de kadınların çalışma hayatındaki yeri[değiştir | kaynağı değiştir]

Sanayi devrimi’nin 1750’den 1914 yılına kadar olan gelişme sürecinde, iş gücü piyasasına ücretli işçi olarak evdeki kadınlar girmişlerdir. Bu ilerleme, işgücü piyasasında emek talebi ile cinsiyet ilişkisini konulaştırmıştır. Kadınların ücret karşılığı ile çalışması, kadınlara aile içerisinde özgürlük kazandırırken, cinsiyete uygun yeni ve farklı çalışma imkânlarını da sağlamıştır.

Aileye ikinci bir gelir sağlamak, kadınların çalışma nedenlerinin başlıca amacıdır. Eğitim seviyesi kadının çalışma talebini direkt etkilemektedir. Eğitim seviyesi artan kadın işgücü piyasasına katılma sebepleri; meslek edinme, moral, isteklendirme, bağımsız bir kişilik edinme, yeni sosyal ilişkiler içinde olma ve geleceğini güvence altında tutma gibi nedenlerdir. Bunun üzerine yapılan araştırmalar son 20–30 yıllık zamanda kadınların işgücüne katılmalarında özellikle gelişmiş ülkelerde önemli artışlar olduğu göstermektedir. Örneğin; Amerika’da İkinci Dünya Savaşı sonrası yapılan bir ölçümde, erkeklere sorulan “evli bir kadının eşinin geçimini sağlamasına rağmen dışarıda çalışmasını kabul ediyor musunuz?” sorusuna cevap olarak, erkeklerin sadece %18’i bunu kabul etmiştir. 1960’tan sonraki yıllarda ise bu oran %50’lere yükselmiştir.

Türkiye'de kadınların sağladığı iş gücünün istihdama katılımı; (mesleki) eğitim, teknolojik gelişmeler, ekonomik, sosyo-kültürel etkenler tarafından şekillenmektedir. Kadınlar, sosyal görevleri olan; annelik, çocuk yetiştirme ve ev hanımlığı gibi görevlerinin yanı sıra aile ekonomisine de katkı sağlamaktadırlar.

20. yüzyılın ikinci yarısından sonra Türkiye’de hızla değişiklik ve gelişim gösteren toplumsal yapı, zayıf olan insanı korumaya yönelik olan sosyal hukuk devletinin gerçekleşmesini sağlayıp, “cinsiyetler arası eşitlik” gibi kavramları gündeme getirmiştir. Sonuç olarak da ataerkil aile düzeni, yerini, iki bireyin güç ve otoritesine dayanan eşit aile yapısına bırakmıştır. Aile reisi ifadesi de yerini aile üyeleri ifadesine bırakmıştır. Bu sayede kadının ailedeki konumu değişmiş, kadının sorumluluk ve yetkileri artmış,e erkeğinkine eşit kılınmıştır. Kadınlar kendi sosyal güvencelerini bizzat kendileri çalışarak edinmeye başlamışlardır. Buna dayanarak, Türkiye için yapılan bir ölçümde, Türklerin %69’u evlilikte kadın ve erkeğin birlikte çalışması düşüncesini onaylarken, %29’unun sadece erkeğin çalışmasını istediği görülmektedir. Elde edilen bu sonuç, kadının çalışmasına dair sosyal bakışın ve davranışında Türkiye’de zamanla değişmeye başladığının bir göstergesidir.

Eğitim[değiştir | kaynağı değiştir]

Eğitim, insanlık bağlamında insanın biçimlenmesi açısından öğrenme anlamına gelmektedir. Kavram aynı zamanda kendini eğitme süreci ve eğitimli olma durumunu da karşılamaktadır. Burada ikinci anlam (Humboldt yaklaşımıyla en ideali) eğitim süreci içinde bir şeyi elde etmek için çabalamak anlamına uymaktadır. Neredeyse bütün eğitim teorilerinde ortak olan özellik; kendisiyle, başkalarıyla ve dünya ile olan ilişkisini başka sözlerle ifade edilebilmesidir. Modern, dinamik ve bütünsel olan eğitim kavramı insanın yaşam boyu süren ve ruhsal, kültürel ve günlük yaşamındaki yetenekleri ile kişisel-sosyal yetkilerini genişleten gelişme sürecini anlatmaktadır; ancak her zamanki gibi tarif edilen ideal eğitim sınırlarındaki zamansal, mekânsal ve sosyal şartlar gibi özel durumlardan herhangi bir tanesini gerçekleştirebilen mükemmel bir insan yoktur.

Eğitim Kavramı[değiştir | kaynağı değiştir]

Eğitim dilsel, kültürel ve tarihsel sınırlara bağlı, anlamı oldukça karışık olan bir kavramdır. Eğitim kavramına tam veya birbirine uygun tanımlar bulmak o yüzden oldukça zordur. Her bir düzenleme ve yönelime göre eğitim kavramının ne anlama gelmesi gerektiğine dair görüşler farklılaşmaktadır.

Eğitim, bireyin doğumundan başlayıp ölümüyle sona eren bir süreçtir. Politik, sosyal, kültürel ve bireysel boyutları eşzamanlı barındırdığından, tanımlanması zor bir ifadedir. Kişilerin toplumsal standartlarını, inançlarını ve yaşama yollarını elde etmesinde etkili olan toplam sosyal süreçtir. Bireyin bulunduğu toplum içinde önemi olan, yetenek, tavır ve diğer davranış biçimlerini geliştirdiği süreçlerin toplamıdır. Belirlenmiş ve kontrollü bir ortamın (özellikle okulun) etkisi altında sosyal yeterlilik ve uygun değerde bireysel gelişmeyi belirleyen sosyal bir süreçtir. Eğitim, önceden belirlemiş önceliklere dayanarak insanların tutumlarında belli ilerlemeler sağlamaya yarar sağlayan planlı etkiler dizgesidir. Eğitim, kişinin hareketlerinde kendi yaşantısı aracılığıyla istenen değişimi gerçekleştirme sürecidir. Genellikle kurumsal eğitimle birlikte kullanıldığı için konuya göre öğretim, öğrenim gibi ifadelerle sıkça karıştırılmaktadır.

Türkiye’de kadın eğitimi[değiştir | kaynağı değiştir]

1975–2000 tarihleri arasında Türkiye'de üniversite mezunu kadın sayısı 56 binlerden 910 bine çıkarken, okuma yazma bilmeyen kadın sayısı hala yüksek oranda seyretmektedir.

2000 yılından sonra Türkiye'de 25 yaşın üzerinde okuma yazma bilmeyen kadın sayısı 4 milyon 625 bin civarındadır. Bu rakam erkeklerde 1 milyon 176 bindir.

İlköğretim çağında Türkiye’de okula gitmeyen aşağı yukarı 1 milyon çocuk vardır. İlköğretim düzeyinde okula giden çocukların cinsiyetleri arasındaki fark %7’dir. Kız çocuklarının eğitimini engelleyen etkenler:

  • Okul ve dersliklerin yetersiz olması;
  • Okulların yerleşim yerlerine yakın olmayıp çoğu ailenin kız çocuklarının uzağa gitmesini istememesi;
  • Ailelerin, çocuklarını, koşulları yetersiz okullara göndermek istememesi;
  • Çoğu ailenin ekonomik gücünün olmaması;
  • Ailelerdeki geleneksel önyargıdan erkeklerin kızlara nazaran önde tutulması;
  • Aile gelirine ek katkı sağlama düşüncesi ile çocukların evde çalıştırılması;
  • Çoğu ailenin kız çocukları için eğitimden önce evliliğin gerektiği düşüncesi;
  • Kırsal bölgelerde kadının bir rolü olmadığı düşüncesi;
  • Orta öğrenim koşullarının sınırlı olup ilköğretime olan ilginin düşmesi. Buna rağmen, 1975–2000 tarihlerinde kadınların eğitimde büyük ilerleme kaydettikleri de fark edilmektedir.
  • 1 milyon 920 bin olan ilkokul mezunu kadınların sayısı 7 milyon 644 bin,
  • 167 bin ortaokul mezununun sayısı 896 bin,
  • 199 bin lise mezununun sayısı da 1 milyon 539 bine yükselmiştir.
  • Üniversite mezunu kadınların sayısı da 56 binden 910 bine çıkmıştır.

Ayrıca bakınız[değiştir | kaynağı değiştir]

Kaynakça[değiştir | kaynağı değiştir]

Konuyla ilgili yayınlar[değiştir | kaynağı değiştir]

  • Humm, Maggie. 1978. The Dictionary of Feminist Theory. Columbus: Ohio State University Press.
  • Humm, Maggie (ed). 1992. Modern Feminisms. New York: Columbia University Press.

Kadın hareketleri nedir?, Kadın hareketleri anlamı nedir?, Kadın hareketleri ne demektir? Nedir? :Kadın hareketleri nedir?, Kadın hareketleri anlamı nedir?, Kadın hareketleri ne demektir? ile ilgili Kadın hareketleri nedir?, Kadın hareketleri anlamı nedir?, Kadın hareketleri ne demektir? burada bulabilirsiniz. Detaylar için sitemizi geziniz Kadın hareketleri nedir?, Kadın hareketleri anlamı nedir?, Kadın hareketleri ne demektir? Ne Demektir? Kadın hareketleri nedir?, Kadın hareketleri anlamı nedir?, Kadın hareketleri ne demektir? Açıklaması Nedir? Kadın hareketleri nedir?, Kadın hareketleri anlamı nedir?, Kadın hareketleri ne demektir? Cevabı Nedir? Kadın hareketleri nedir?, Kadın hareketleri anlamı nedir?, Kadın hareketleri ne demektir? Kelimesinin Anlamı? Kadın hareketleri nedir?, Kadın hareketleri anlamı nedir?, Kadın hareketleri ne demektir? konusu Nedir Ne, yaşantımızda sık kullanılan kelimelerden birisi olarak karşımıza çıkar. Hem sosyal medyada hem de gündelik yaşantıda kullanılan ne kelimesi, uzun yıllardan beri dilimizdedir. Kadın hareketleri nedir?, Kadın hareketleri anlamı nedir?, Kadın hareketleri ne demektir? Türk Dil Kurumu na (TDK) göre farklı anlamları olan ne kelimesi, Türkçe de tek başına ya da çeşitli cümleler eşliğinde kullanılabilir. Kadın hareketleri nedir?, Kadın hareketleri anlamı nedir?, Kadın hareketleri ne demektir? Ne kelimesi ne demek, TDK ya göre anlamı nedir sorularının cevabını arayanlar için bildiris.com doğru adres! Peki, ne kelimesi ne demek, TDK ye göre anlamı nedir? Kadın hareketleri nedir?, Kadın hareketleri anlamı nedir?, Kadın hareketleri ne demektir? Ne kelimesinin kökeni ne, ne kelimesinin kaç anlamı var? Kadın hareketleri nedir?, Kadın hareketleri anlamı nedir?, Kadın hareketleri ne demektir? İşte TDK bilgileri ile merak edilenler
Kadın hareketleri nedir?, Kadın hareketleri anlamı nedir?, Kadın hareketleri ne demektir? Açıklaması? :Kadın hareketleri nedir?, Kadın hareketleri anlamı nedir?, Kadın hareketleri ne demektir? Açıklama Bir Terim Kavram Ya Da Başka Dilsel Olgunun Daha İyi Anlaşılması İçin Yapılan Ek Bilgidir.Kadın hareketleri nedir?, Kadın hareketleri anlamı nedir?, Kadın hareketleri ne demektir? Söz Konusu Bilgi Açıklanacak Sözcükten Daha Uzun Olur Kadın hareketleri nedir?, Kadın hareketleri anlamı nedir?, Kadın hareketleri ne demektir? Açıklama İle İlgili Durumun Kanıtı Şu Şekilde Doğrulanabilir Kadın hareketleri nedir?, Kadın hareketleri anlamı nedir?, Kadın hareketleri ne demektir? Bir Sözlükteki Tanım İlgili Sözcük Yerine Kullanılabilirse, Bu Bir Açıklamadır. Kadın hareketleri nedir?, Kadın hareketleri anlamı nedir?, Kadın hareketleri ne demektir? Yani Aynı Bağlam İçinde Hem Sözcük Hem De Tanım Kullanılırsa Ve Anlamsal Açıdan Bir Sorun Oluşturmuyorsa Bu Bir Açıklamadır.
Kadın hareketleri nedir?, Kadın hareketleri anlamı nedir?, Kadın hareketleri ne demektir? Gerçek mi? :Kadın hareketleri nedir?, Kadın hareketleri anlamı nedir?, Kadın hareketleri ne demektir? ile ilgili Kadın hareketleri nedir?, Kadın hareketleri anlamı nedir?, Kadın hareketleri ne demektir? burada bulabilirsiniz. Detaylar için sitemizi geziniz Gerçek anlam Kadın hareketleri nedir?, Kadın hareketleri anlamı nedir?, Kadın hareketleri ne demektir? sözcüklerin birincil anlamı ile (varsa) bu anlamla doğrudan ilişkili olan anlamlarıdır. Gerçek anlam, temel anlam ile yan anlamların bileşkesidir. Kadın hareketleri nedir?, Kadın hareketleri anlamı nedir?, Kadın hareketleri ne demektir? Bir sözcüğün mecaz olmayan tüm anlamlarını kapsar.
Kadın hareketleri nedir?, Kadın hareketleri anlamı nedir?, Kadın hareketleri ne demektir? Hakkında? :Kadın hareketleri nedir?, Kadın hareketleri anlamı nedir?, Kadın hareketleri ne demektir? ile ilgili Kadın hareketleri nedir?, Kadın hareketleri anlamı nedir?, Kadın hareketleri ne demektir? burada bulabilirsiniz. Kadın hareketleri nedir?, Kadın hareketleri anlamı nedir?, Kadın hareketleri ne demektir? Detaylar için sitemizi geziniz Kadın hareketleri nedir?, Kadın hareketleri anlamı nedir?, Kadın hareketleri ne demektir? Bu sayfada Hakkında nedir Hakkında ne demek Hakkında ile ilgili sözler cümleler bulmaca kısaca Hakkında anlamı tanımı açılımı Hakkında hakkında bilgiler Kadın hareketleri nedir?, Kadın hareketleri anlamı nedir?, Kadın hareketleri ne demektir? resimleri Hakkında sözleri yazıları kelimesinin sözlük anlamı nedir almanca ingilizce türkçe çevirisini bulabilirsiniz
Kaledere, Ünye, Sabahattin Eyüboğlu, Laholm, 1971 Avusturya cumhurbaşkanlığı seçimi, NGC 7402, Hominina, Madagaskar etçilleri, Bistam, Çiğli, Richard Burton, Aemilianus, Emek Partisi, İngiliz Milletler Cemiyeti, C Blok, RIKEN, Başbağlar Katliamı, Marshmallow deneyi, Roku de Nashi Majutsu Kōshi to Akashic Records, Jacksonville, Florida, Halsey (şarkıcı), Elazığ Stadyumu, 1868, NGC 6468, Venkata Raman, Chichén Itzá, Mitsubishi L200, Juan Carlos Lorenzo, Tomas Delininkaitis, Il y aura toujours des violons, Arvicolinae, Yüzey gerilimi, Kobaşlar, Gömeç, J. Roy Taylor, Nancy Kelly, Occupy Wall Street, Süpernova, Kongo Demokratik Cumhuriyeti bayrağı, Géza Toldi, Kuyumcu, Vezirköprü, Maxentius, Love City Groove, Cristian Săpunaru, Fiziksel optik, Shu Han, İsmail Hakkı Altan, Kreisiraadio, Türk kahvesi, Motta Baluffi, Christine Minier, Oakthorpe and Donisthorpe, Bob Hawke, Ahmet Faik Abasıyanık, Marivan, Erzincanda 1989 Türkiye yerel seçimleri, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliğinin özerk cumhuriyetleri listesi, Nisan tezleri, Umut Bozok, Norfolk Adası bayrağı, Bosna Podrinje, 2009 Vuelta a España, Nusret Bey, Kazakistanda bilim ve teknoloji, Viktor Fischer, Liv Morgan, Adana Yeşiloba Hipodromu, Sarıoğlan Barajı, Mutî, Eren Tozlu, Madran Dağı, Fahri Kopuz, Chloe Lopes Gomes, Tomislav Butina, Onur Tan, Hayvan kesimi, Calodactylodes, Andoni Zubizarreta, Square Enix, Merkezi Hazar Diktatörlüğü, Stromboli, Mağaracık, Haliliye, McFarland Company, Yasin Öztekin, Arnold Vosloo, Permedi (ilçe), İşletme milliyetçiliği, Ajan Smith, Dipol anten, MÖ 160, Almanya cumhurbaşkanı, Frank Bagnack, Abdülaziz Ziari, Aden Kolonisi, Fallop tüpleri, Ehli Sünnet, Elmalı, Taşhan, Mut, Japon Takımadaları, Windows DVD Maker, Kaijū, Giresunda 2018 Türkiye cumhurbaşkanlığı ve genel seçimleri,
Topsuz Nedir?, Sovyetler Birliği bayrağı Anlamı Nedir, Sovyetler Birliği bayrağı Nasıl Oluştu, Sovyetler Birliği bayrağı Tarihi, Sovyetler Birliği bayrağı Renkleri, Sovyetler Birliği bayrağı Tasarımı, Aslan Sezgin Kimdir?, Topraksız Nedir?, Şener Pul Kimdir?, Topraksı Nedir?, Serap Çakır Kimdir?, Selma Karaman Kimdir?, Formaliteci Nedir?, Yavuz Tellioğlu Kimdir?, Toprakçıl Nedir?, Forgetful Nedir?, Sırbistan-Karadağ bayrağı Anlamı Nedir, Sırbistan-Karadağ bayrağı Nasıl Oluştu, Sırbistan-Karadağ bayrağı Tarihi, Sırbistan-Karadağ bayrağı Renkleri, Sırbistan-Karadağ bayrağı Tasarımı, Toprak Rengi Nedir?, For Nedir?, İsmail Aybars Aksoy Kimdir?, Nail Çiler Kimdir?, Toprak Altı Nedir?, Fonolojik Nedir?, Bekir Sıtkı Tarım Kimdir?, İhsan Sarıyar Kimdir?, Topolojik Nedir?, Hasan Bitmez Kimdir?, Topoğrafik Nedir?, Sancak-ı Şerif Anlamı Nedir, Sancak-ı Şerif Nasıl Oluştu, Sancak-ı Şerif Tarihi, Sancak-ı Şerif Renkleri, Sancak-ı Şerif Tasarımı, Lütfi İlteriş Öney Kimdir?, Ufuk Değerliyurt Kimdir?, Folklorik Nedir?, Rana Berk Kimdir?, Toplum Dışı Nedir?, Fokurdak Nedir?, Toplum Bilimsel Nedir?, Fodulca Nedir?, Ayla Bedirhan Çelik Kimdir?, Harun Özgür Yıldızlı Kimdir?, Samara bayrağı Anlamı Nedir, Samara bayrağı Nasıl Oluştu, Samara bayrağı Tarihi, Samara bayrağı Renkleri, Samara bayrağı Tasarımı, Figen Yıldırım Kimdir?, Flüoresan Nedir?, Ayhan Özçelik Kimdir?, Toplanık Nedir?, İzzet Kaplan Kimdir?, Mühip Kanko Kimdir?, Prensin Bayrağı Anlamı Nedir, Prensin Bayrağı Nasıl Oluştu, Prensin Bayrağı Tarihi, Prensin Bayrağı Renkleri, Prensin Bayrağı Tasarımı, Recep Bozdemir Kimdir?, Ali Topçu Kimdir?, Toparlakça Nedir?, Hurşit Çetin Kimdir?, Fadik Temizyürek Kimdir?, Toparlağımsı Nedir?, Toparlacık Nedir?, Osmanlı bayrağı Anlamı Nedir, Osmanlı bayrağı Nasıl Oluştu, Osmanlı bayrağı Tarihi, Osmanlı bayrağı Renkleri, Osmanlı bayrağı Tasarımı, Ülkü Doğan Kimdir?, Mehmet Akif Perker Kimdir?, Necmi Özgül Kimdir?, Top Sakallı Nedir?, Hasan Daşkın Kimdir?, Hasan Memişoğlu Kimdir?, Nazi Almanyası bayrağı Anlamı Nedir, Nazi Almanyası bayrağı Nasıl Oluştu, Nazi Almanyası bayrağı Tarihi, Nazi Almanyası bayrağı Renkleri, Nazi Almanyası bayrağı Tasarımı, Fitopatolojik Nedir?, Öztürk Keskin Kimdir?, Şeref Baran Genç Kimdir?, Tonla Nedir?, Nuran Ergen Kılıç Kimdir?, Fitne Kumkuması Nedir?, Filiz Orman Akın Kimdir?, Tombulca Nedir?, Fitne Fücur Nedir?, Zürriyetsiz İsminin Anlamı Nedir?, Fitilsiz Nedir?, Natalia Cumhuriyeti Bayrağı Anlamı Nedir, Natalia Cumhuriyeti Bayrağı Nasıl Oluştu, Natalia Cumhuriyeti Bayrağı Tarihi, Natalia Cumhuriyeti Bayrağı Renkleri, Natalia Cumhuriyeti Bayrağı Tasarımı, Zürriyetli İsminin Anlamı Nedir?, Mustafa Süleyman Kurtar Kimdir?, Züppe İsminin Anlamı Nedir?, Fitilci Nedir?, Dağıstan Budak Kimdir?, Yrd Doç Dr Bilge Gökçen Röhlig Kimdir? Yrd Doç Dr Bilge Gökçen Röhlig Nereli Yrd Doç Dr Bilge Gökçen Röhlig Kaç Yaşında?, Zümrüdi İsminin Anlamı Nedir?, Tolgasız Nedir?, Fitçi Nedir?, Hatice Gül Bingöl Kimdir?, Gökhan Baylan Kimdir?, Zülüflü İsminin Anlamı Nedir?, Tolgalı Nedir?, Fişlik Nedir?, Kampuçya Halk Cumhuriyeti bayrağı Anlamı Nedir, Kampuçya Halk Cumhuriyeti bayrağı Nasıl Oluştu, Kampuçya Halk Cumhuriyeti bayrağı Tarihi, Kampuçya Halk Cumhuriyeti bayrağı Renkleri, Kampuçya Halk Cumhuriyeti bayrağı Tasarımı, Toleranssız Nedir?, Züllü İsminin Anlamı Nedir?, Fişli Nedir?, Fişeksiz Nedir?, Zülcelâl İsminin Anlamı Nedir?, Sözdar Akdoğan Kimdir?, Murat Turna Kimdir?, Fahri Özkan Kimdir?, Zührevi İsminin Anlamı Nedir?, Fişekli Nedir?, Züğürt İsminin Anlamı Nedir?, İzmir bayrağı Anlamı Nedir, İzmir bayrağı Nasıl Oluştu, İzmir bayrağı Tarihi, İzmir bayrağı Renkleri, İzmir bayrağı Tasarımı, Filiz Çelik Kimdir?, Toksikolojik Nedir?, Fistolu Nedir?,