H. L. A. Hart Nedir?
H. L. A. Hart Nedir?, H. L. A. Hart Nerededir?, H. L. A. Hart Hakkında Bilgi?, H. L. A. Hart Analizi? H. L. A. Hart ilgili H. L. A. Hart ile ilgili bilgileri sitemizde bulabilirsiniz. H. L. A. Hart ile ilgili daha detaylı bilgi almak ve iletişime geçmek için sayfamıza tıklayabilirsiniz. H. L. A. Hart Ne Anlama Gelir H. L. A. Hart Anlamı H. L. A. Hart Nedir H. L. A. Hart Ne Anlam Taşır H. L. A. Hart Neye İşarettir H. L. A. Hart Tabiri H. L. A. Hart Yorumu
H. L. A. Hart Kelimesi
Lütfen H. L. A. Hart Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. H. L. A. Hart İlgili Sözlük Kelimeler Listesi H. L. A. Hart Kelimesinin Anlamı? H. L. A. Hart Ne Demek? ,H. L. A. Hart Ne Demektir? H. L. A. Hart Ne Demektir? H. L. A. Hart Analizi? , H. L. A. Hart Anlamı Nedir?,H. L. A. Hart Ne Demektir? , H. L. A. Hart Açıklaması Nedir? ,H. L. A. Hart Cevabı Nedir?,H. L. A. Hart Kelimesinin Anlamı?,H. L. A. Hart Kelimesinin Anlamı Nedir? ,H. L. A. Hart Kelimesinin Anlamı Ne demek?,H. L. A. Hart Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
H. L. A. Hart Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadınız
H. L. A. Hart Kelimesinin Anlamı Nedir? H. L. A. Hart Kelimesinin Anlamı Ne demek? , H. L. A. Hart Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
Demek Ne Demek, Nedir? Tdk'ye Göre Anlamı
Demek kelimesi, dilimizde oldukça kullanılan kelimelerden birisidir. TDK'ye göre, demek kelimesi anlamı şu şekildedir:
Söylemek, söz söylemek - Ad vermek - Bir dilde karşılığı olmak - Herhangi bir ses çıkarmak - Herhangi bir kanıya, yargıya varmak - Düşünmek - Oranlamak - Ummak, - Erişmek - Bir işe kalkışmak, yeltenmek - Saymak, kabul etmek - bir şey anlamına gelmek - öyle mi, - yani, anlaşılan - inanılmayan, beklenmeyen durumlarda kullanılan pekiştirme veya şaşma sözü
H. L. A. Hart Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadığınız İçin Boş Safyadır
Demek Kelimesi Cümle İçerisinde Kullanımı
Eskilerin dediği gibi beşer, şaşar. - Muşmulaya döngel de derler.
Kamer `ay` demektir. - Küt dedi, düştü. - Bu işe herkes ne der? - Güzellik desen onda, zenginlik desen onda. - Bundan sonra gelir mi dersin? - Saat yedi dedi mi uyanırım. - Kımıldanayım deme, kurşunu yersin. Ağzını açayım deme, çok fena olursun. - Yarım milyon dediğin nedir? - Okuryazar olmak adam olmak demek değildir. - Vay! Beni kovuyorsun demek, pekâlâ! H. L. A. Hart - Demek gideceksin.
Demek Kelimesi Kullanılan Atasözü Ve Deyimler
- dediği çıkmak - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek
- dedi mi - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin - demek istemek , - demek ki (veya demek oluyor ki) , - demek olmak , - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok - dediği çıkmak , {buraya- - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek i, - dedi mi , {buraya- - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin , - demek istemek - demek ki (veya demek oluyor ki) - demek olmak - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok
H. L. A. Hart
H. L. A. Hart Nedir? H. L. A. Hart Ne demek? , H. L. A. Hart Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi , Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. İlgili Sözlük Kelimeler Listesi
H. L. A. Hart Kelimesinin Anlamı? H. L. A. Hart Ne Demek? H. L. A. Hart Ne Demektir? ,H. L. A. Hart Analizi? H. L. A. Hart Anlamı Nedir? H. L. A. Hart Ne Demektir?, H. L. A. Hart Açıklaması Nedir? , H. L. A. Hart Cevabı Nedir? , H. L. A. Hart Kelimesinin Anlamı?
Bu madde hiçbir kaynak içermemektedir. (Nisan 2018) (Bu şablonun nasıl ve ne zaman kaldırılması gerektiğini öğrenin) |
Herbert Lionel Adolphus Hart | |
---|---|
Tam adı | Herbert Lionel Adolphus Hart |
Doğumu | 18 Temmuz 1907, Harrogate, İngiltere |
Ölümü | 19 Aralık 1992, Oxford, İngiltere |
Çağı | 20.yy felsefesi |
Bölgesi | Batı felsefesi |
Okulu | Hukuk felsefesi, Hukuki pozitivizm |
İlgi alanları | Dil felsefesi, Siyaset felsefesi, Liberalizm, Faydacılık |
Önemli fikirleri | Hukukun genel teorisi, Hukuk Felsefesi |
Etkilendikleri | |
Etkiledikleri |
Herbert Lionel Adolphus Hart (18 Temmuz 1907, Harrogate, İngiltere - 19 Aralık 1992, Oxford İngiltere) İngiliz filozof ve Hukuk Felsefesi profesörü.
II. Dünya Savaşı'nda İngiliz Gizli İstihbarat Servisi MI5 için hizmet ettiği bilinmektedir. Oxford Üniversitesi (Queen's College)'nde Hukuk Felsefesi dersleri vermiştir. Hart'a göre hukuk bir normlar toplamıdır. Kelsen'in, ona göre, hatasından ders alarak normları "tanıma" veya "onama" normu olarak değerlendirmektedir.
O daha başlangıçta "Hukuk, Özgürlük ve Ahlak" başlıklı konferansında ahlak ve hukuk ayrımını netleştirmek üzerinde durmuştur. Hukukun amacının başkalarına zarar verici eylemleri yasaklamak olduğunu belirtir ki bunun ahlakla olan ilgisi onun düşüncelerine göre çok açıktır. Ancak hukuk ve ahlak alanlarının özdeş sayılmasına (dolaylı olarak doğal hukuka) karşı çıkmıştır. Hart, bir takım evrensel değerlerin varlığından söz eder ki; ona göre bunlar bireysel özgürlük, güvenlik ve kasten verilen zarardan korunmadır.
Hart, hukuka ilişkin bir tanım vermekten kaçınır ama özellikle ahlak, zorlama ve kural arasında bir ayrım yapılması gerektiğine inanır. En önemli kitabı Hukuk Kavramı (1961)'dır. Bu eserde Hukukun daha iyi anlaşılmasının diğer ahlaki ve toplumsal olguların farklılığının anlaşılmasına bağlı olduğunu belirtir. Hart'ın pozitivizm hakkındaki görüşleri Kelsen ile birçok ortak unsur içerir ancak Hukukun olgulara indirgenmesi konusunda Kelsen'den daha az tutucudur.
Hart'a göre hukuki geçerlik sonuçta hukuk sisteminin normatif karakterinin hukuk eylemlerini yerine getiren unsurlarca -resmî görevliler ki yasama, yürütme ya da yargı faaliyetlerinde yer alan kişiler veya organlar- benimsenmesine göre psikolojik bir olguya dayanmaktadır. Bunu oluşturan, onun kurallar hakkındaki görüşüdür.
Hart, hukukun diğer sosyal olgularla çeşitli şekillerde ilişkili karmaşık bir sosyal olgu olduğunun bilincindedir. Bunu anlamak için ise onun Hukuki emir teorisine bakmak gerekmektedir.
J. Bentham, Austin ve Kelsen tarafından benimsenen görüş Hukuku temel alarak; güç, zorlama ve yaptırım çerçevesinde açıklanmaya çalışılıyordu. Aslında pek çok hukuk alanında -özellikle Ceza Hukukunda- norma uymayanlara resmî görevlilerce tespit edilen yaptırımlar uygulandığı açıktır. Ancak bu görüşler şu hususları gözden kaçırıyordu;
Birçok toplumda insanların Hukuka uygun uyma eylemleri; yaptırım korkusuyla değil, hukuk koyucunun otoritesine ve geçerliliğine olan saygılarından kaynaklandığı idi. Bu bir yükümlülük duygusudur. Bundan dolayı insanlar hukuk kuralının gereklerini beğenmedikleri halde niçin uyduklarını açıklamaktadır.
Hart kuvvet kullanmayı Hukukun özü olarak gösteren iradeci veya emir düşünürlerinin insanları korku duygusuyla bir şey yapmaya zorlayan hukukun dışsal unsuruna önem verdiklerini söyler. Oysa Hart "içsel bakış açısı" diye nitelendirdiği şeyin insanların Hukuka itaat etmeler için yükümlülük duygusunu hissetmeleridir demektedir.
Hart, burada iki kavram arasında ayrım yapar;
1. Zorunluluk (Örneğin: Silahlı bir adamın bir kişiyi parasını vermesi için zorlamasında olduğu gibi bir takım tehditler nedeniyle bir şekilde davranmaya kişi zorlanmaktadır.)
2. Sorumluluk (Örneğin: Kişinin dışarıda bu yönde bir zorlayıcı müdahale olmadan kendisini belirli bir şekilde davranma ödevi altında hissetmesi)
Hart; hukuk, kendisine uyulmasını sağlarken hem içsel hem de dışsal bir şekilde işler demektedir. Hukuk kavramı kitabında hukuku zorlama ve ahlakı birbiriyle ilişkili ama aynı zamanda birbirlerine mesafeli sosyal olgular olarak açıklamaktadır. Bunun için özellikle kuralların doğasını analiz etmeye yönelmiştir.
Hart diğer pozitivistleri eleştirmesine rağmen modern pozitivist düşüncenin bir düşünürü olarak karşımıza çıkmaktadır. Çünkü öncelikle hukuk ve ahlak ayrımı üzerinde durmaktadır. Ona göre hukuk belirli bir toplumda meşru bir kanun koyucu otorite tarafından yaratılmıştır. Yasalar, belirli bir toplumda geçerli olarak yaratıldığı sürece geçerlidir. İyi veya kötü olmaları geçerlilik üzerinde etki etmemektedir.
Ona göre hukuk kurallardan ibarettir. Kurallar kabul edilmiş davranış standartlarının ifadesidir. Hukuk ise toplumsal kurallar sistemidir ve bu noktaya kadar yine toplumsal kurallarla oluşan ahlak kuralları ile benzerlik gösterir. Her ikisi de toplumsaldır çünkü her ikisi de toplumsal bir bağlamda oluşur ve ikisi de toplumsal sonuçlara sahiptir. Ancak hukuk kuralları ahlak kurallarından birkaç açıdan tümüyle farklıdır. Hukukun ayırt edici temel unsuru "Sistemsel nitelikte" oluşudur. Yani hukuk kuralları farklı tiplerdedir ve her bir kategori bir sistem olarak adlandırılacak şekilde diğerleri ile etkileşim halindedir. Ahlak kuralları genellikle bu sistemsel nitelikten yoksundur. Hukuk kuralı iki sınıfa ayrılabilir.
Hukuki pozitivizme II. Dünya Savaşı'ndan sonra çok ağır eleştiriler getirilmiştir. Bu eleştirilerin nedeni ikinci dünya savaşı sürecinde yaşanan olaylardır. Bunlardan biri Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi iktidarıdır. İşbu iktidar dolayısıyla Pozitivistler suçlanmıştır. Çünkü klasik pozitivizm anlayışı NSDAP iktidarını desteklediği ve onunla bağdaştırıldığı öne sürülmüştür. Gerçekten de İradeci Normcu Pozitizm'e göre parlamentonun yaptığı her şey "Hukuktur" ve hukuk kuralları beğenilse de beğenilmese de yetkili organ tarafından usulüne uygun çıkarıldığı için kendisine uyulmakla yükümlülük getirmektedir.
Bilindiği gibi İkinci Dünya Savaşından sonra Nürnberg mahkemeleri kurulmuştur. Bu mahkemeler savaş suçlularını, öncelikle NSDAP yetkililerini yargılamak için kurulmuştur. NSDAP Almanyasında insan haklarını ihlal eden sayısız kanun çıkarılmıştır. Bunlardan biri "Her kim Führer Adolf Hitler aleyhine propaganda yaparsa, vatandaşlar bu eylemi ihbar etmekle yükümlüdürler" hükmünü taşıyan kanundur. Bu kanun nedeniyle yargılanan bir hanımefendi bu kanuna uyarak eşini ihbar ettiğini ve yaptığının sadece kanuna uymak olduğunu ifade etse de mahkeme "kural içeriği bir takım evrensel değerlere uymamaktadır" diyordu. Böylece İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra insan hakları kavramı ortaya çıkıyor ve büyük önem kazanıyor ve bunları korumak için de uluslararası mahkemeler oluşturulmaya başlanan ilk adım atılmış oluyordu.
Türk Anayasasında ise insan hakları hakkında "Madde 2- Türkiye Cumhuriyeti, insan haklarına dayanan, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk devletidir." denmektedir. İnsan haklarına dayanan ifadesi yoruma kapalı ve net bir biçimde tezahür etmektedir. Bizim anayasamız, parlamentonun her yaptığı "kanunudur, hukuktur" dememekte; kanunların anayasaya uygun olması zorunludur demektedir. Söz gelimi kanun hükmünde kararnameler temel hak ve özgürlüklere ilişkin olarak çıkarılamaz. Sonuç olarak denilebilir ki artık sadece şekle değil içerin kavramına da bütün dünyada olduğu gibi önem vermekteyiz.
Modern pozitivistlerin çoğu ahlak ve hukuku kesin olarak birbirinden ayırt ederken (Ayırma Tezi) Hart "ayırılabilirlik tezini" ortaya atıyor. Bunun anlamı "Hukuki geçerlilik kriterinde, ahlaki özellikler olabilir" ancak "olması da şart değildir" fikrini ifade ediyor. Aynı zamanda Hart; hukuk sistemlerine bakarak her hukuk sisteminde yasal davranışların olduğundan söz ederek hukukun asgari ölçüde insanları koruma özelliliğine sahip olduğunu ifade ediyor. Böylece Hart iki noktada diğer Pozitivistlerden ayrılıyor.
1. Diğer hukuki pozitivistler; hukuki geçerlik kriterinde ahlaka hiçbir şekilde yer verilemeyeceğini belirtirken, Hart "yer verilebilir" demektedir.
2. Diğer hukuki pozitivistler içeriğe hiçbir şekilde yer vermezken, Hart, hukukun asgari bir içeriğe sahip olması gerektiğini ileri sürüyor.