1782 İstanbul yangınları Nedir?
1782 İstanbul yangınları Nedir?, 1782 İstanbul yangınları Nerededir?, 1782 İstanbul yangınları Hakkında Bilgi?, 1782 İstanbul yangınları Analizi? 1782 İstanbul yangınları ilgili 1782 İstanbul yangınları ile ilgili bilgileri sitemizde bulabilirsiniz. 1782 İstanbul yangınları ile ilgili daha detaylı bilgi almak ve iletişime geçmek için sayfamıza tıklayabilirsiniz. 1782 İstanbul yangınları Ne Anlama Gelir 1782 İstanbul yangınları Anlamı 1782 İstanbul yangınları Nedir 1782 İstanbul yangınları Ne Anlam Taşır 1782 İstanbul yangınları Neye İşarettir 1782 İstanbul yangınları Tabiri 1782 İstanbul yangınları Yorumu
1782 İstanbul yangınları Kelimesi
Lütfen 1782 İstanbul yangınları Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. 1782 İstanbul yangınları İlgili Sözlük Kelimeler Listesi 1782 İstanbul yangınları Kelimesinin Anlamı? 1782 İstanbul yangınları Ne Demek? ,1782 İstanbul yangınları Ne Demektir? 1782 İstanbul yangınları Ne Demektir? 1782 İstanbul yangınları Analizi? , 1782 İstanbul yangınları Anlamı Nedir?,1782 İstanbul yangınları Ne Demektir? , 1782 İstanbul yangınları Açıklaması Nedir? ,1782 İstanbul yangınları Cevabı Nedir?,1782 İstanbul yangınları Kelimesinin Anlamı?,1782 İstanbul yangınları Kelimesinin Anlamı Nedir? ,1782 İstanbul yangınları Kelimesinin Anlamı Ne demek?,1782 İstanbul yangınları Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
1782 İstanbul yangınları Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadınız
1782 İstanbul yangınları Kelimesinin Anlamı Nedir? 1782 İstanbul yangınları Kelimesinin Anlamı Ne demek? , 1782 İstanbul yangınları Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
Demek Ne Demek, Nedir? Tdk'ye Göre Anlamı
Demek kelimesi, dilimizde oldukça kullanılan kelimelerden birisidir. TDK'ye göre, demek kelimesi anlamı şu şekildedir:
Söylemek, söz söylemek - Ad vermek - Bir dilde karşılığı olmak - Herhangi bir ses çıkarmak - Herhangi bir kanıya, yargıya varmak - Düşünmek - Oranlamak - Ummak, - Erişmek - Bir işe kalkışmak, yeltenmek - Saymak, kabul etmek - bir şey anlamına gelmek - öyle mi, - yani, anlaşılan - inanılmayan, beklenmeyen durumlarda kullanılan pekiştirme veya şaşma sözü
1782 İstanbul yangınları Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadığınız İçin Boş Safyadır
Demek Kelimesi Cümle İçerisinde Kullanımı
Eskilerin dediği gibi beşer, şaşar. - Muşmulaya döngel de derler.
Kamer `ay` demektir. - Küt dedi, düştü. - Bu işe herkes ne der? - Güzellik desen onda, zenginlik desen onda. - Bundan sonra gelir mi dersin? - Saat yedi dedi mi uyanırım. - Kımıldanayım deme, kurşunu yersin. Ağzını açayım deme, çok fena olursun. - Yarım milyon dediğin nedir? - Okuryazar olmak adam olmak demek değildir. - Vay! Beni kovuyorsun demek, pekâlâ! 1782 İstanbul yangınları - Demek gideceksin.
Demek Kelimesi Kullanılan Atasözü Ve Deyimler
- dediği çıkmak - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek
- dedi mi - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin - demek istemek , - demek ki (veya demek oluyor ki) , - demek olmak , - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok - dediği çıkmak , {buraya- - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek i, - dedi mi , {buraya- - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin , - demek istemek - demek ki (veya demek oluyor ki) - demek olmak - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok
1782 İstanbul yangınları
1782 İstanbul yangınları Nedir? 1782 İstanbul yangınları Ne demek? , 1782 İstanbul yangınları Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi , Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. İlgili Sözlük Kelimeler Listesi
1782 İstanbul yangınları Kelimesinin Anlamı? 1782 İstanbul yangınları Ne Demek? 1782 İstanbul yangınları Ne Demektir? ,1782 İstanbul yangınları Analizi? 1782 İstanbul yangınları Anlamı Nedir? 1782 İstanbul yangınları Ne Demektir?, 1782 İstanbul yangınları Açıklaması Nedir? , 1782 İstanbul yangınları Cevabı Nedir? , 1782 İstanbul yangınları Kelimesinin Anlamı?
Büyük İstanbul Yangınları, İstanbul'da 1569, 1633, 1660, 1755, 1756 ve 1782[1][2][3] yıllarında yaşanan büyük çaplı yangınlar için kullanılan addır. 1782 yılında İstanbul'da 3 büyük yangın çıkmıştır.[4]
Ahmet Cevdet Paşa'nın aktardığı üzere yangın Samatya'daki harabeler civarında bir kerestecide başlamıştır. Sultan I. Abdülhamid ve Sadrazam İzzet Mehmed Paşa bölgeye kısa sürede gitmiş[5] ve yangın söndürme işlemlerine gecikilmeden başlansa da yangın hızlıca etki alanını arttırmıştır. Yangın sonrasında 1.000'den fazla ev kullanılamaz duruma gelmiştir.[5]
Hollanda elçisi Reinier van Haeften ise yangının Yedikule'de bir mahallede çıktığını ve yangın sonrasında 3.000 evin kullanılamaz duruma geldiğini yazmıştır.[6]
İlk yangından 2 hafta sonra başlamıştır. Yangın Balat Fenerkapı’daki Dibek Mahallesi’nde Ermeni bir ailenin evinde başlamıştır.[7] Yangın Sultan Selim Cami çevresi, Karagümrük ve Hırka-i Şerif mahallelerini etkilemiştir. Yangında Bezirganbaşı Cami de zarar görmüştür.[8] Yangında 7.000 ev yanmış ve sayısı belli olmayan kişi ölmüştür.[7][9]
Derviş Mustafa durumunu şöyle açıklar:
Bazısı canın dahi halâs eylemeyüp nâçâr feda etmekle eşyası muhterik olanların hâli anlara nisbetle ehven oldu. | |
–Derviş Mustafa Efendi
|
Bir Hollanda elçiliği çalışanı olan J. P. Panchaud ise bir mektubunda, yangının yirmi altı saat sürdüğünü, 10.000 evin yandığını, ekonominin iyi olmadığı yangının bir dönemde halkı daha da yoksul düşürdüğünü iletmektedir.[10] Sultan I. Abdülhamid, yangın çıktıktan itibaren yangının seyrine göre sürekli olarak yer değiştirmiş ve söndürme faaliyetlerini izlemiştir.[11] Van Haeften ise yangının çevresinin bir saatlik yürüyüşle çizilecek daire çapında olduğunu söylemektedir.[12]
Yangın sonrasında yeniçeriler bazı devlet adamlarının görevden alınmalarını istemiştir.[13] Fakat yeniçerilerin bu isteği kabul edilmemiş ve sadece bir yeniçeri ağası olan Ali Ağa görevinden alınarak yerine daha önce de bu görevde bulunmuş olan Kürt Mehmed getirilmiştir.[14] Ayrıca van Haeften Osmanlı Alman konsolosluğunun kundaklanacağı haberini alır ve bütün elçiliklerin birbirine yakın olmasından dolayı endişe duyduklarını 9 Ağustos 1782 tarihli mektubunda aktarmaktadır.[12]
22 Ağustos 1782’de Perşembe gecesi saat üçten sonra Cibali Ayakapı’daki Gül Camii civarındaki Çıngıraklı Mahallesi’nde bir evden başlamıştır.[15] Yangının tamamen söndürülmesi 65 saat sürmüştür. Mart ayından itibaren su kıtlığından dolayı yangına müdahale edilememiştir.[16] Yangın sonrasında devlet kabinesinde karışıklıklar yaşanmış ve 4 ayda 2 defa sadrazam değiştirilmiştir.[17] Osmanlı yangın sürecinde oruç tutulmayacağı fetvasını duyurmuştur.[18]
Cevdet Paşa yangında 20000 evin yandığını söylerken[19] van Haeften 80.000 evden bahseder.[20] Aksaray, Cerrahpaşa, Avretpazarı, Molla Gürani, Davudpaşa Camii etrafı, Koca Mustafa Paşa, Topkapı, Mevlânakapı, Narlıkapı, Samatya, Silivrikapı ve Yedikule yangından zarar gören yerlerdir..
J. P. Panchaud, yangının üç gün sürdüğünü ve şehrin yarısından fazlasının yandığını zaten fakir olan halkın daha da yoksullaştığını iletmektedir.[21] Bu yangınla ilgili olarak, 1756 Cibali ve 1758 Sultanahmet yangınlarıyla benzerlik kuran[22] van Haeften, diğer taraftan en az 5.000 - 6.000 kişinin öldüğünü belirtir ve İstanbul’un, Türk tarihi boyunca böyle dehşetlisini yaşamadığını söyler. 80.000 ev ve dükkân dışında 30 tanesi taş yapılı 200 cami ve mescit, 60 hamam, 130 değirmen, 400 fırın ve Ermenilere ait bir ve Rumlara ait altı kilise yanmıştır.[23] Başka bir belgede ise, 300’den fazla mescit, 36 tekke, 264 hamam ve sayısız evin yok olduğu zikredilir.[24]
Evsiz kalanlardan 15.000 - 20.000 kadar kişi Silivri, Çorlu, Edirne, İzmit, Karamürsel, Kartal ve Şile’ye iskân edilmişlerdir.[25]
Bu yangınlar sonrasında ortaya çıkan aç, evsiz kalan ve isyan etmelerinden korkulan yeniçerilerin yeni yangınlar çıkarabilecekleri korkusuyla Sultan I. Abdülhamid, Sadrazam İzzet Mehmed Paşa’yı 25 Ağustos 1782’de görevden alarak yerine daha önce yeniçeri ağalığı yapmış olan Yeğen Seyyid Mehmed Paşa’yı atamıştır.[26] İsyan korkusunun hakim olduğu şehirde 26 Ağustos günü bütün dükkânlar kapalıdır ve sadrazam değişikliğini yeterli bulmayan yeniçerilerin, daha köklü bir hamle yapılarak padişahın da değişmesi gerektiği şeklindeki söylentiler etrafta yankılanmaktadır.[27]
Van Haeften ise 26 Ağustos 1782 tarihli mektubunda, 25 Ağustos’ta Galata’da yabancıların evleri civarında bazı kundakçıların bulunduğu, birkaç yerde bilinçli olarak çıkarıldığı anlaşılan küçük çaplı yangınlar olduğunu ve siyahi bir kişinin tutuklandığını aktarmaktadır.[28]