Arpaçay Muharebesi (1735) Nedir?
Arpaçay Muharebesi (1735) Nedir?, Arpaçay Muharebesi (1735) Nerededir?, Arpaçay Muharebesi (1735) Hakkında Bilgi?, Arpaçay Muharebesi (1735) Analizi? Arpaçay Muharebesi (1735) ilgili Arpaçay Muharebesi (1735) ile ilgili bilgileri sitemizde bulabilirsiniz. Arpaçay Muharebesi (1735) ile ilgili daha detaylı bilgi almak ve iletişime geçmek için sayfamıza tıklayabilirsiniz. Arpaçay Muharebesi (1735) Ne Anlama Gelir Arpaçay Muharebesi (1735) Anlamı Arpaçay Muharebesi (1735) Nedir Arpaçay Muharebesi (1735) Ne Anlam Taşır Arpaçay Muharebesi (1735) Neye İşarettir Arpaçay Muharebesi (1735) Tabiri Arpaçay Muharebesi (1735) Yorumu
Arpaçay Muharebesi (1735) Kelimesi
Lütfen Arpaçay Muharebesi (1735) Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. Arpaçay Muharebesi (1735) İlgili Sözlük Kelimeler Listesi Arpaçay Muharebesi (1735) Kelimesinin Anlamı? Arpaçay Muharebesi (1735) Ne Demek? ,Arpaçay Muharebesi (1735) Ne Demektir? Arpaçay Muharebesi (1735) Ne Demektir? Arpaçay Muharebesi (1735) Analizi? , Arpaçay Muharebesi (1735) Anlamı Nedir?,Arpaçay Muharebesi (1735) Ne Demektir? , Arpaçay Muharebesi (1735) Açıklaması Nedir? ,Arpaçay Muharebesi (1735) Cevabı Nedir?,Arpaçay Muharebesi (1735) Kelimesinin Anlamı?,Arpaçay Muharebesi (1735) Kelimesinin Anlamı Nedir? ,Arpaçay Muharebesi (1735) Kelimesinin Anlamı Ne demek?,Arpaçay Muharebesi (1735) Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
Arpaçay Muharebesi (1735) Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadınız
Arpaçay Muharebesi (1735) Kelimesinin Anlamı Nedir? Arpaçay Muharebesi (1735) Kelimesinin Anlamı Ne demek? , Arpaçay Muharebesi (1735) Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
Demek Ne Demek, Nedir? Tdk'ye Göre Anlamı
Demek kelimesi, dilimizde oldukça kullanılan kelimelerden birisidir. TDK'ye göre, demek kelimesi anlamı şu şekildedir:
Söylemek, söz söylemek - Ad vermek - Bir dilde karşılığı olmak - Herhangi bir ses çıkarmak - Herhangi bir kanıya, yargıya varmak - Düşünmek - Oranlamak - Ummak, - Erişmek - Bir işe kalkışmak, yeltenmek - Saymak, kabul etmek - bir şey anlamına gelmek - öyle mi, - yani, anlaşılan - inanılmayan, beklenmeyen durumlarda kullanılan pekiştirme veya şaşma sözü
Arpaçay Muharebesi (1735) Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadığınız İçin Boş Safyadır
Demek Kelimesi Cümle İçerisinde Kullanımı
Eskilerin dediği gibi beşer, şaşar. - Muşmulaya döngel de derler.
Kamer `ay` demektir. - Küt dedi, düştü. - Bu işe herkes ne der? - Güzellik desen onda, zenginlik desen onda. - Bundan sonra gelir mi dersin? - Saat yedi dedi mi uyanırım. - Kımıldanayım deme, kurşunu yersin. Ağzını açayım deme, çok fena olursun. - Yarım milyon dediğin nedir? - Okuryazar olmak adam olmak demek değildir. - Vay! Beni kovuyorsun demek, pekâlâ! Arpaçay Muharebesi (1735) - Demek gideceksin.
Demek Kelimesi Kullanılan Atasözü Ve Deyimler
- dediği çıkmak - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek
- dedi mi - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin - demek istemek , - demek ki (veya demek oluyor ki) , - demek olmak , - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok - dediği çıkmak , {buraya- - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek i, - dedi mi , {buraya- - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin , - demek istemek - demek ki (veya demek oluyor ki) - demek olmak - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok
Arpaçay Muharebesi (1735)
Arpaçay Muharebesi (1735) Nedir? Arpaçay Muharebesi (1735) Ne demek? , Arpaçay Muharebesi (1735) Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi , Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. İlgili Sözlük Kelimeler Listesi
Arpaçay Muharebesi (1735) Kelimesinin Anlamı? Arpaçay Muharebesi (1735) Ne Demek? Arpaçay Muharebesi (1735) Ne Demektir? ,Arpaçay Muharebesi (1735) Analizi? Arpaçay Muharebesi (1735) Anlamı Nedir? Arpaçay Muharebesi (1735) Ne Demektir?, Arpaçay Muharebesi (1735) Açıklaması Nedir? , Arpaçay Muharebesi (1735) Cevabı Nedir? , Arpaçay Muharebesi (1735) Kelimesinin Anlamı?
Arpaçay Muharebesi | |||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|
1735-1736 Osmanlı-İran Savaşı | |||||||
Arpaçay Muharebesi | |||||||
| |||||||
Taraflar | |||||||
Osmanlı İmparatorluğu | Safevî İmparatorluğu | ||||||
Komutanlar ve liderler | |||||||
Köprülü Abdullah Paşa ☪ | Nadir Şah | ||||||
Güçler | |||||||
Azami 30.000 asker | Yaklaşık 25.30.000 asker | ||||||
Kayıplar | |||||||
10.000 ölü, 10.000 yaralı | Nispeten az |
Arpaçay Muharebesi, 1735-1736 Osmanlı-İran Savaşı'nda evre.
Nadir Şah komutasındaki Safevî ordusu Köprülü Abdullah Paşa komutasındaki Osmanlı ordusunu 19 Haziran 1735'te Arpaçay yakınlarında Yeghvard kasabası (Murad Tepe) civarında mağlup etti.
1734 yılında Gence Kuşatması'nda başarılı olamayan Nadir Şah; 10 Mart 1735’te anılan kentin yakınlarında Rusya'yla yaptığı antlaşmayla Bakü ve Derbend dahil Rusların Kuzey Kafkasya'da işgal etmiş oldukları tüm İran topraklarını geri aldığı gibi, Rusya'yla Osmanlı İmparatorluğu'na karşı ittifak da kurdu.
Gence kalesine yönelik ablukayı sürdürmek üzere bir kısım askerini 6 Mayıs 1735'te anılan kale önünde bırakarak batıya doğru ilerledi. Van Beylerbeyi Timur Mehmed Paşa’nın 6.000 askerle keza Safevî birliklerince kuşatılan Tiflis’e ilelediğini duyunca, buraya doğru ilerlediyse de, Timur Mehmed Paşa’nın Tiflis’e sadece asker ve erzak yardımı yapıp geri döndüğünü öğrenince Kars’a yöneldi ve 22 Mayıs'ta Kars’a bir saat mesafede karargahını kurdu. Timur Mehmed Paşa'nın birliklerini püskürten Nadir Şah, Kars'ı kuşattıysa da, gerek Van Beylerbeyi Timur Mehmed Paşa'nın 25 Mayıs'taki hücumu gerek Köprülü Abdullah Paşa komutasındaki kale garnizonunun topçu atışları karşısında yaklaşık 8.000 ölü vererek kuşatmayı kaldırdı.[1]
Kars kalesini düşürmeyi başaramayan Nadir Şah, 25 Mayıs'ta Kars suyu ve Arpaçay’ı geçerek Revan'a doğru ilerledi ve karargahını kurdu. Köprülü Abdullah Paşa ise Revan'daki Osmanlı garnizonuna yardım götürmek üzere Kars kalesinden çıktı.[2]
Köprülü Abdullah Paşa komutasındaki Osmanlı ordusu Revan'a doğru ilerlediyse de Safevî ordusunun baskınına uğradı.[3] Muharebenin başında Osmanlı ordusunun topçu birlikleri etkisiz kalınca ateş gücü üstünlüğü Safevî ordusuna geçti. Bu üstünlük Osmanlı ordusunda başlangıçtan beri görülen düzensizliği artırınca Serasker Köprülü Abdullah Paşa'nın da öldürülmesiyle birlikte Osmanlı ordusundaki çözülme genel bir bozgun halini aldı. Muharebe alanını terkeden birlikler düzensiz bir şekilde Kars'a çekildiler. (Osmanlı ordusunun büyüklüğü bağlamında 80.000 ilâ 300.000 arasında verilen rakamlar ziyadesiyle abartılı ve askerî tarih açısından tutarsızdır. Zira, Osmanlılar Yavuz Sultan Selim ya da Kanuni Sultan Süleyman döneminde İran'ı istilaya niyetlendiklerinde dahi orduları 60-70.000'i aşmazken, Kars kalesinde müdafaa yaptıktan sonra yine kalede garnizon bırakarak ilerleyen Köprülü Abdullah Paşa'nın çok büyük kuvvetlerle yürüdüğüne dair Osmanlı kaynaklarında hiçbir bilgi bulunmamaktadır. Yenilgi konusunda tereddüt bulunmazken, keza kayıplar konusunda da Viyana, Zenta ya da Petrovaradin yenilgilerine eşdeğer ölçekte olduğuna dair bir kayıt görülmemektedir).
Arpaçay Muharebesindeki yenilgi Osmanlıların abluka altındaki Tiflis, Gence ve Revan kalelerine takviye kuvvet gönderme olanağını ortadan kaldırdı. Osmanlı ordusunun mağlubiyetini öğrenen Gence Muhafızı Genç Ali Paşa, yaklaşık sekiz aydır abluka altında bulunan Gence kalesini Nadir Şah'a teslim ederek Kars'a çekildi. Tiflis Muhafızı İshak Paşa da Tiflis'i tahliye etti. Revan Beylerbeyi Ali Paşa önce direndiyse de o da bir süre sonra Revan kalesini Nadir Şah'a teslim etti.[4]
Bu gelişmelerin ardından Nadir Şah Nadir Han, Kars'ı yeniden kuşattıysa da, bir kez daha yenilgiye uğradı ve Gence Muhafızı Genç Ali Paşa aracılığıyla barış teklifini Osmanlı İmparatorluğu'na bildirdi ve Hazinedarı Mirza Mehmed'i de (Köprülü Abdullah Paşa'nın ölümünden sonra İran cephesine Serasker olarak tayin edilen Sivas Beylerbeyi Ahmed Paşa'ya gönderdi.[5] Osmanlı Hükümeti barış teklifini kabul etmeye meyletti; zira, Leylan ve Arpaçay yenilgilerinden sonra İran üzerine taarruz edebilecek olanağı kalmadığı gibi Rusya'yla savaş tehlikesi ortaya çıkmıştı (Rusya 1735'te Osmanlıların kendi toprağı olarak gördüğü Kabartay üzerinde hak iddia ederek İran cephesine yardıma gelmeye çalışan Kırım Hanlığı ordusunu engellemeye çalıştıkları gibi, -yukarıda bahsedildiği üzere- Gence Antlaşması'yla Safevîlerle Osmanlılara karşı bir ittifak içine girmişlerdi[6]). Nitekim, Von Münnich komutasındaki Rus ordusu 1736 Mart'ında harekete geçerek Kırım'a saldırırken, Osmanlılar da 17 Ekim 1736'da (8 Mart 1736'da İran'da 1502'den beri süren Safevî Hanedanı'na son vererek taç giyip Afşar Hanedanı'nı kuran[7]) Nadir Şah'la İstanbul Antlaşması'nı imzaladılar.