2023 Türkiye anayasal krizi Nedir?
2023 Türkiye anayasal krizi Nedir?, 2023 Türkiye anayasal krizi Nerededir?, 2023 Türkiye anayasal krizi Hakkında Bilgi?, 2023 Türkiye anayasal krizi Analizi? 2023 Türkiye anayasal krizi ilgili 2023 Türkiye anayasal krizi ile ilgili bilgileri sitemizde bulabilirsiniz. 2023 Türkiye anayasal krizi ile ilgili daha detaylı bilgi almak ve iletişime geçmek için sayfamıza tıklayabilirsiniz. 2023 Türkiye anayasal krizi Ne Anlama Gelir 2023 Türkiye anayasal krizi Anlamı 2023 Türkiye anayasal krizi Nedir 2023 Türkiye anayasal krizi Ne Anlam Taşır 2023 Türkiye anayasal krizi Neye İşarettir 2023 Türkiye anayasal krizi Tabiri 2023 Türkiye anayasal krizi Yorumu
2023 Türkiye anayasal krizi Kelimesi
Lütfen 2023 Türkiye anayasal krizi Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. 2023 Türkiye anayasal krizi İlgili Sözlük Kelimeler Listesi 2023 Türkiye anayasal krizi Kelimesinin Anlamı? 2023 Türkiye anayasal krizi Ne Demek? ,2023 Türkiye anayasal krizi Ne Demektir? 2023 Türkiye anayasal krizi Ne Demektir? 2023 Türkiye anayasal krizi Analizi? , 2023 Türkiye anayasal krizi Anlamı Nedir?,2023 Türkiye anayasal krizi Ne Demektir? , 2023 Türkiye anayasal krizi Açıklaması Nedir? ,2023 Türkiye anayasal krizi Cevabı Nedir?,2023 Türkiye anayasal krizi Kelimesinin Anlamı?,2023 Türkiye anayasal krizi Kelimesinin Anlamı Nedir? ,2023 Türkiye anayasal krizi Kelimesinin Anlamı Ne demek?,2023 Türkiye anayasal krizi Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
2023 Türkiye anayasal krizi Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadınız
2023 Türkiye anayasal krizi Kelimesinin Anlamı Nedir? 2023 Türkiye anayasal krizi Kelimesinin Anlamı Ne demek? , 2023 Türkiye anayasal krizi Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
Demek Ne Demek, Nedir? Tdk'ye Göre Anlamı
Demek kelimesi, dilimizde oldukça kullanılan kelimelerden birisidir. TDK'ye göre, demek kelimesi anlamı şu şekildedir:
Söylemek, söz söylemek - Ad vermek - Bir dilde karşılığı olmak - Herhangi bir ses çıkarmak - Herhangi bir kanıya, yargıya varmak - Düşünmek - Oranlamak - Ummak, - Erişmek - Bir işe kalkışmak, yeltenmek - Saymak, kabul etmek - bir şey anlamına gelmek - öyle mi, - yani, anlaşılan - inanılmayan, beklenmeyen durumlarda kullanılan pekiştirme veya şaşma sözü
2023 Türkiye anayasal krizi Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadığınız İçin Boş Safyadır
Demek Kelimesi Cümle İçerisinde Kullanımı
Eskilerin dediği gibi beşer, şaşar. - Muşmulaya döngel de derler.
Kamer `ay` demektir. - Küt dedi, düştü. - Bu işe herkes ne der? - Güzellik desen onda, zenginlik desen onda. - Bundan sonra gelir mi dersin? - Saat yedi dedi mi uyanırım. - Kımıldanayım deme, kurşunu yersin. Ağzını açayım deme, çok fena olursun. - Yarım milyon dediğin nedir? - Okuryazar olmak adam olmak demek değildir. - Vay! Beni kovuyorsun demek, pekâlâ! 2023 Türkiye anayasal krizi - Demek gideceksin.
Demek Kelimesi Kullanılan Atasözü Ve Deyimler
- dediği çıkmak - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek
- dedi mi - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin - demek istemek , - demek ki (veya demek oluyor ki) , - demek olmak , - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok - dediği çıkmak , {buraya- - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek i, - dedi mi , {buraya- - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin , - demek istemek - demek ki (veya demek oluyor ki) - demek olmak - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok
2023 Türkiye anayasal krizi
2023 Türkiye anayasal krizi Nedir? 2023 Türkiye anayasal krizi Ne demek? , 2023 Türkiye anayasal krizi Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi , Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. İlgili Sözlük Kelimeler Listesi
2023 Türkiye anayasal krizi Kelimesinin Anlamı? 2023 Türkiye anayasal krizi Ne Demek? 2023 Türkiye anayasal krizi Ne Demektir? ,2023 Türkiye anayasal krizi Analizi? 2023 Türkiye anayasal krizi Anlamı Nedir? 2023 Türkiye anayasal krizi Ne Demektir?, 2023 Türkiye anayasal krizi Açıklaması Nedir? , 2023 Türkiye anayasal krizi Cevabı Nedir? , 2023 Türkiye anayasal krizi Kelimesinin Anlamı?
2023 Türkiye anayasa krizi, 8 Kasım tarihinde Yargıtay 3. Ceza Dairesinin TBMM üyesi Can Atalay'ın tahliye edilmesine dair Anayasa Mahkemesinin kararını bozmak için müdahalede bulunması ile başlayan bir yargı krizi sürecidir.[1]
Anayasa Mahkemesi, 25 Ekim 2023 tarihinde Atalay'ın "seçilme ve siyasi faaliyette bulunma" ve "kişi hürriyeti ve güvenliği" haklarının ihlal edildiğini belirterek gerekli işlemlerin yapılması için dosyanın ilk derece mahkemesi olan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verdi. Mahkeme, Anayasa Mahkemesinin kendisine gönderdiği kararı değerlendirmesi için Yargıtay 3. Ceza Dairesi'ne dosyayı iletti. Yargıtay 3. Ceza Dairesi, 8 Kasım 2023 tarihinde, Can Atalay hakkında kesinleşmiş hüküm verdiğini ve kararın TBMM Genel Kurulunda okunmamasına rağmen Can Atalay'ın milletvekilliğinin kesin olarak düşürüldüğünü ve bu yüzden Anayasa Mahkemesinin kesinleşmiş bir hükümden dolayı inceleme yaparak yetkisini aştığını belirterek, Anayasa Mahkemesinin kararına uymama talimatı verdi. Ayrıca Anayasa'yı ihlal ettikleri gerekçesiyle Can Atalay'ın davasında görüş bildiren 14 üye arasından kabul oyu kullanan 9 Anayasa Mahkemesi üyesi hakkında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunarak Can Atalay'ın vekilliğin düşürülmesi işlemlerine başlanmasına dair kararını TBMM Başkanlığına iletti.[2][3]
21 Aralık 2023 tarihinde Anayasa Mahkemesi, Can Atalay hakkında ikinci kez hak ihlali kararı verdi.[4]
27 Aralık 2023 tarihinde Resmi Gazete'de yayınlanan Anayasa Mahkemesinin gerekçeli kararında Anayasa Mahkemesi üyeleri tarafından Can Atalay’ın "bireysel başvuru hakkının" ihlal edildiğine oy birliğiyle; "seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkı" ve "kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının" ihlal edildiğine oy çokluğuyla karar verildi. Gerekçeli kararda İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinin dosyayı Yargıtay 3. Ceza Dairesine gönderilmesiyle kendisine Anayasa Mahkemesi tarafından verilen yeniden yargılama görevini kullanmadığı belirtildi. Yargıtay. 3 Ceza Dairesinin önceki Can Atalay başvurusunda olumlu oy kullanan Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkında Anayasayı ihlal ettiği gerekçesiyle suç duyurusunda bulunmasına, kanunen kendisine tanınan bir yetki olmadığından Yargıtay 3. Ceza Dairesinin yetkisini aştığına yer verildi. Ayrıca kamu gücünü kullanan organların eylemlerinin Anayasaya uygunluğunun sadece Anayasa Mahkemesi tarafından yapılabileceği belirtildi. Yargıtay. 3 Ceza Dairesinin almış olduğu "Anayasa Mahkemesinin kararına uymama" şeklinde bir kararın Türk hukuk sisteminde bulunmadığını belirtti. Yargıtay ve Danıştay gibi yüksek yargı organlarının daha önce defalarca kararlarında Anayasa Mahkemesi kararlarına uyduğuna yer verildi. Anayasa Mahkemesi kararlarına rağmen kişilerin özgür bırakılmaması ve tutulmalarına devam edilmesinin keyfiyete sebep veren bir durum olduğu belirtildi. Anayasa Mahkemesi kararlarının idari, yasama ve yargı organlarını kesin olarak bağladığını, hiçbir merci tarafından Anayasaya ve kanunlara uygunluğunun sorgulanamayacağını, yargı ve diğer kamu gücünü kullanan organların Anayasa Mahkemesi kararlarını yerine getirmekle sorumlu olduğu belirtildi. Aksi takdirde bir hukuk devletinde anayasal hükümlere uymamanın ilgilileri açısından cezai, idari ve hukuki sorumlulukları olduğuna yer verildi.[5][6]
27 Aralık 2023 günü akşam saatlerinde İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi dosyayı yeniden yargılaması için Yargıtay 3. Ceza Dairesine gönderdi.[7]
3 Ocak 2024 tarihinde Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Anayasa Mahkemesinin Can Atalay hakkındaki ikinci hak ihlali kararının hukuki değerinin olmadığını belirtti ve Anayasanın 153. maddesi kapsamında uygulanabilecek bir karar olmadığından Anayasa Mahkemesinin kararına uyulmamasına karar verdi. Yargıtay 3. Ceza Dairesi, kararda Anayasa Mahkemesinin jüristokrasik bir davranış sergilediğini belirtti.[8]
30 Ocak 2024 tarihinde Can Atalay'ın milletvekilliğinin düşürülmesine yönelik Yargıtay kararı TBMM Genel Kurulunda okundu ve böylece vekilliği düşürüldü.[9]
Muhalefet partileri, bu adımı "hukuki bir darbe girişimi" olarak nitelendirdi. Siyasi ve hukuki işlerden sorumlu AKP Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, "Devleti oluşturan erkler, sorun çözümler. Asla sorun üretmez, üretemez. Birbirini çelmeleyemez." diyerek kararı eleştirdi.[10] Eski AK Partili Millî Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik "Bu sefer biz kendi militan yargımızı oluşturduk, helal olsun bize" diyerek karara tepki gösterdi.[11] Eski AK Partili milletvekili Şamil Tayyar, Yargıtay'ın kararını "bir siyasi muhtıra" olarak niteledi ve Yargıtay'ın TBMM'ye ayar vermeye çalıştığını belirterek kararı eleştirdi.[12]
Can Atalay'ın milletvekili olduğu Türkiye İşçi Partisi'nin Genel Başkanı Erkan Baş, bu kararı "yargıda darbe girişimi" olarak nitelendirdi ve Yargıtay 3. Ceza Dairesi üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunduklarını açıkladı.[13]
Ana muhalefet partisi Cumhuriyet Halk Partisi'nin yeni genel başkanı Özgür Özel, kararı "anayasal düzene karşı bir darbe girişimi" olarak nitelendirdi.[14] Muhalif parti milletvekilleri, Yargıtay'ın kararını meclis iradesinin üstünde emir verdiği gerekçesiyle eleştirdi. Özgür Özel, 8 Kasım gecesi TBMM'de CHP Grup Toplantısı düzenlendi. 9 Kasım'da TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'u meclis iradesine sahip çıkmak için Meclis Danışma Kurulu toplantısına çağırdı. Numan Kurtulmuş başta Meclis Danışma Kurulu toplantısı yapılacağını bildirmesine rağmen sonradan bu toplantının yapılmayacağını açıkladı. Bunun üzerine Özgür Özel, milletvekillerine TBMM'de Genel Kurulu'nu terk etmeme çağrısı yaptı.[15]
MHP Genel Başkan Yardımcısı ve hukukçu Feti Yıldız, "Anayasa Mahkemesine karşı bir kontrol mekanizması" olmamasının eksiklik olduğunu belirtti ve AYM'nin "yargısal aktivizm" yapıp norm ihdas edemeyeceğini belirterek Yargıtay'ın kararını destekledi.[16]
Cumhurbaşkanı Erdoğan 10 Kasım günü Özbekistan ziyareti dönüşünde uçaktaki gazetecilere Anayasa Mahkemesinin son zamanlarda birçok yanlış karar aldığını, Yargıtay'ın kararında bir yüksek mahkeme olarak AYM ile ilgili bir yaptırım ve TBMM'den Can Atalay'ın vekilliğinin düşürülmesini talep ettiğini belirtti. AK Parti içerisindeki kararı eleştiren kişilerin yanlış yaptığını ve parti olarak birlikte hareket etmek gerektiğini hatırlatarak Yargıtay'ın kararına desteğini dile getirdi.[17] Erdoğan, 10 Kasım tarihli Atatürk’ü anma programında da bir daha bu tür yüksek yargı krizinin yaşanmaması için çözümün Meclis'te yeni bir anayasa yapmak olduğunu söyledi.[18]
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yeni anayasa önerisini bir kez daha gündeme getirmesi üzerine CHP Genel Başkanı Özel, Erdoğan'ı krize müdahale etmek suretiyle anayasal düzeni askıya almak ve buna önderlik etmekle itham etti.[19]
Türkiye Barolar Birliği, bu kararı "anayasal düzene karşı başkaldırı" olarak nitelendirdi.[20] TBB Başkanı Erinç Sağkan ve TBB Yönetim Kurulu üyeleri, Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin, Yargıtay Genel Sekreteri Fevzi Yıldırım ile Hakimler ve Savcılar Kurulu Başkanvekili Mehmet Akif Ekinci'yi ziyaret ederek, AYM kararını uygulamayan Yargıtay 3. Ceza Dairesi Başkan ve üyeleri ile İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti hakkında gereğinin yapılması için başvuruda bulundu.[21]
Birçok hukukçu, Yüce Divan sıfatıyla AYM'nin kendi üyelerini kendisinin yargılayabileceğini belirterek Yargıtay'ın kendini AYM'nin yerine koyduğunu ve yetkisini aştığını bildirdi.[22]
İstanbul Barosu, AYM tarafından verilen hak ihlali kararını uygulamayan Yargıtay 3. Ceza Dairesi başkanı ve üyeleri hakkında Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu’na suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusuna ilişkin dilekçe, ayrıca disiplin soruşturmalarının da yapılması için Yargıtay Yüksek Disiplin Kurulu ile Hakimler ve Savcılar Kurulu'na gönderildi.[23] Ankara Barosu da Yargıtay'ın Anayasa'yı tasfiye ettiğini belirterek[24] 10 Kasım'da Mustafa Kemal Atatürk'ün Ankara Adalet Sarayı'nda bulunan anıtında yapılacak anma töreninin ardından Yargıtay'ın Ahlatlıbel'de bulunan binasına yürüyüş yapılacağını ve Yargıtay binası önünde basın açıklaması yapılacağını açıkladı.[25]
Yargıtay Onursal Başkanı Sami Selçuk, AYM'nin kararına herkesin uymak zorunda olduğunu ve Yargıtay'ın böyle bir karar vermiş olabileceğine inanmadığını belirtti.[26]
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın danışmanı Mehmet Uçum, AYM'nin anayasaya aykırı karar vererek "yargısal aktivizm" yaptığını, Yargıtay'ın kararının "turnusol kâğıdı" olduğunu belirtti ve "bu kararla kim Millî Yargıdan yana, kim değil belli olur" diyerek kararı destekledi.[27]
ile ilgili metin bulabilirsiniz. |