Ağaç Ne Anlama Gelir Ağaç Anlamı Ağaç Nedir Ağaç Ne Anlam Taşır Ağaç Neye İşarettir Ağaç Tabiri Ağaç Yorumu
Ağaç Kelimesi Lütfen Ağaç Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız.
Ağaç Anlamı Ne?
Ağaç İlgili Sözlük Kelimeler Listesi Ağaç Kelimesinin Anlamı? Ağaç Ne Demek?
Ağaç Ne Demektir? Ağaç Analizi?
Ağaç
Ağaç Anlamı Nedir? Ağaç Ne Demektir?
Ağaç Açıklaması Nedir?
Ağaç Cevabı Nedir? Ağaç Kelimesinin Anlamı? Ağaç Kelimesinin Anlamı Nedir?
Ağaç Kelimesinin Anlamı Ne demek? Ağaç Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
Bu maddede birçok sorun bulunmaktadır. Lütfen sayfayı geliştirin veya bu sorunlar konusunda tartışma sayfasında bir yorum yapın.
|
Ağaç, botanikte çoğu türünde dalları ve yaprakları destekleyen uzun bir sürgüne ya da gövdeye sahip çok yıllık bir bitkidir. Ağaç tanımı, bazı kullanımlarda sadece ikincil büyüme gösteren odunsu bitkileri, kereste olarak kullanılabilen bitkileri ya da belirli bir yüksekliğin üzerindeki bitkileri kapsayacak şekilde daha dar olabilir. Daha geniş tanımlarda ise uzun palmiyeler, eğrelti ağaçları, muz ağaçları ve bambular da birer ağaç olarak kabul edilir. Ağaçlar taksonomik bir grup değildir ancak güneş ışığı için rekabet etmek adına diğer bitkilerden daha fazla yükseğe çıkmanın bir yolu olarak birbirinden bağımsız şekilde evrimleşip gövde ve dalları olan çeşitli bitki türlerini içermektedir. Ağaçlar uzun ömürlü olma eğilimindedir ve bazıları birkaç bin yıl yaşar. Ağaçlar 370 milyon yıldır dünya üzerindeki varlığını sürdürmektedir. Dünyada yaklaşık üç trilyon olgunluğa erişmiş ağacın olduğu tahmin edilmektedir.[1]
Aynı zamanda ağaçlar uçurum kenarlarına ve benzeri dikildikleri yerlere göre heyelan, toprak kayması, sel gibi doğal afetleri de engeller.
"Ağaç" terimi genel bir deyiş olarak kullanılıyor olsa da bir ağacın ne olduğuna dair ne botanik olarak ne de ortak dilde evrensel olarak kabul görmüş kesin bir tanım yoktur.[2][3] En geniş anlamıyla ağaç, fotosentetik yapraklarını veya dallarını yerden belirli bir mesafe üzerinde destekleyen, genel olarak uzun bir sürgüne ya da gövdeye sahip bir bitkidir. Genellikle yükseklikleriyle tanımlanır.[4] 0,5 ila 5 m arasındaki bitkiler çalı olarak adlandırıldığından, ağaçların minimum yüksekliği sadece kabaca tanımlanmaktadır.[4] Papaya ve muz ağacı gibi büyük otsu bitkiler bu geniş anlam dahilinde birer ağaç olarak kabul edilirler.[3][5]
Gövdesinden enine kesilen bir ağaç incelenecek olursa, en dışta kabuk, sonra yıllık halkaları meydana getiren hücre tabakaları ve en içte de öz kısım görülür.
Bir ağacın gerçekten canlı olan biricik kısmı, kabuğun altında odunun yüzeyindeki ince bir hücre tabakasıdır. Buna katman doku tabakası (kambiyum, soymuk) denir. Bu tabaka ağacı geliştiren ve büyümesini sağlayan tabakadır. Genç bir ağaca çivi çakıldığında veya ağaç bir dal verdiğinde, çivinin ve dalın yerden yüksekliği hiç değişmez.
Ağaçların boyları ve yükseklikleri bir hayli değişiklik gösterir. Boyları 3 metreden 140 metreye kadar, yaşları 30-40 yıldan 5000 yıla kadar olan ağaçlara rastlanmaktadır. Dünyanın en yaşlı ve yüksek ağaçlarından olan ve ABD'de Sierra Nevada Dağlarında bulunan sekoyalar (Sequoia) 110 m yüksekliğe ve 7 m çapa erişebilir. Bunların yaşları da 4000 yılı bulmaktadır.[6] Avustralya'da yüksek boylu ormanlar meydana getiren okaliptüs ağaçları da 100 metreyi bulmaktadır. Ağaçların yaşı bir hayli farklılık göstermektedir. Son yıllarda dünyanın en yaşlı ağacının higori çamı (Pirus aristata) olduğu belirlenmiştir.[7]
Her yaprak, kendini dışarıya karşı koruyacak çok etkili bir tabaka ile sıkı sıkıya örtülüdür. Hava, yaprakların altındaki çok küçük deliklerden stomaya girebilir. Suyun buharlaşması da, yine bu deliklerden (por) sağlanır. Yaprak ihtiyaca göre bu delikleri açar veya kapatır. Ağaç kabuğu çok etkili bir su geçirmez zırhtır. Bir ağaç, su buharının dışarı sızmasına karşı baştan aşağı bu tabaka ile örtülüdür.
Bütün canlı varlıklar gibi ağacın da dokularının arasında devamlı bir su dolaşımı olur. Bu su dolaşımının sağlanabilmesi için ağacın devamlı ve yeterli miktarda suya ihtiyacı vardır.
Bazı büyük ağaç türleri, ihtiyacı olan suyu 50 metrenin üzerinde bir yüksekliğe çıkarmak mecburiyetindedir. Bu olayda önemli olan birinci kuvvet kılcallık olayıdır. Odun boruları demetlerinde 20 metreye kadar etkilidir. İkinci kuvvet ise, kök basıncıdır. Bu basınç ile ağaçta su 30 metreye kadar yüksekliğe çıkarılabilmektedir. Bir diğer önemli kuvvet de yapraklardan suyun buharlaşması (terleme) ile meydana gelen emme kuvvetidir. Buna kohezyon gerilimi de denir. Terlemenin (transpirasyon) büyük kısmı gözeneklerle, az bir kısmı da diğer yüzeylerle sağlanır.[8] Kohezyon kuvveti su moleküllerini birbirine bağlar. Bu gerilim, suyun kopmayan bir sütun hâlinde yükselmesini sağlar. Sekoya gibi yüksekliği 100 metreyi bulan dev ağaçlarda su, tepelere kadar kohezyon kuvvetiyle yükselir.
Toprağa düşen tohumdan en önce fide meydana gelir. Fide bir yıl sonra fidan halini alır. Hücrelerinin çoğalmasıyla dal ve yapraklar, gövde ve kök olarak üç parçadan ibaret bir ağacın küçük bir modeli olur. Her yıl ağacın dallarında ve köklerinde yeni sürgünler çıkarken, gövdede de bir tane yıllık halka meydana gelir. Bu halkalar, ağacın enine büyüyerek yaptığı odun tabakasıdır. Yağışı bol yıllarda, geniş bir halka; kurak geçen yıllarda ise, ince ve küçük bir halka meydana gelir. Bu sayede ağaç türlerinin yaşı, halka sayısı sayılarak hesaplanabilmektedir.
Ağaçlar günlük hayatta çeşitli alanlarda yaygın olarak kullanılırlar. Kâğıt yapımından mobilya yapımına, meyvelerinin besin olarak kullanımından süs ağaçlarına ve keresteye kadar, sayısız kullanım alanı vardır. Ormanlar ise, bir memleketin iklimini ve ekonomisini etkileyecek kadar önemlidir.
Türkiye ormanlarında yaklaşık 150 ağaç türü bulunmaktadır. Bunlar;[kaynak belirtilmeli]
|
|
|
Vikisözlük'te Kategori:Ağaç ile ilgili tanım bulabilirsiniz. |