Prens Sabahaddin Nedir?
Prens Sabahaddin Nedir?, Prens Sabahaddin Nerededir?, Prens Sabahaddin Hakkında Bilgi?, Prens Sabahaddin Analizi? Prens Sabahaddin ilgili Prens Sabahaddin ile ilgili bilgileri sitemizde bulabilirsiniz. Prens Sabahaddin ile ilgili daha detaylı bilgi almak ve iletişime geçmek için sayfamıza tıklayabilirsiniz. Prens Sabahaddin Ne Anlama Gelir Prens Sabahaddin Anlamı Prens Sabahaddin Nedir Prens Sabahaddin Ne Anlam Taşır Prens Sabahaddin Neye İşarettir Prens Sabahaddin Tabiri Prens Sabahaddin Yorumu
Prens Sabahaddin Kelimesi
Lütfen Prens Sabahaddin Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. Prens Sabahaddin İlgili Sözlük Kelimeler Listesi Prens Sabahaddin Kelimesinin Anlamı? Prens Sabahaddin Ne Demek? ,Prens Sabahaddin Ne Demektir? Prens Sabahaddin Ne Demektir? Prens Sabahaddin Analizi? , Prens Sabahaddin Anlamı Nedir?,Prens Sabahaddin Ne Demektir? , Prens Sabahaddin Açıklaması Nedir? ,Prens Sabahaddin Cevabı Nedir?,Prens Sabahaddin Kelimesinin Anlamı?,Prens Sabahaddin Kelimesinin Anlamı Nedir? ,Prens Sabahaddin Kelimesinin Anlamı Ne demek?,Prens Sabahaddin Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
Prens Sabahaddin Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadınız
Prens Sabahaddin Kelimesinin Anlamı Nedir? Prens Sabahaddin Kelimesinin Anlamı Ne demek? , Prens Sabahaddin Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
Demek Ne Demek, Nedir? Tdk'ye Göre Anlamı
Demek kelimesi, dilimizde oldukça kullanılan kelimelerden birisidir. TDK'ye göre, demek kelimesi anlamı şu şekildedir:
Söylemek, söz söylemek - Ad vermek - Bir dilde karşılığı olmak - Herhangi bir ses çıkarmak - Herhangi bir kanıya, yargıya varmak - Düşünmek - Oranlamak - Ummak, - Erişmek - Bir işe kalkışmak, yeltenmek - Saymak, kabul etmek - bir şey anlamına gelmek - öyle mi, - yani, anlaşılan - inanılmayan, beklenmeyen durumlarda kullanılan pekiştirme veya şaşma sözü
Prens Sabahaddin Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadığınız İçin Boş Safyadır
Demek Kelimesi Cümle İçerisinde Kullanımı
Eskilerin dediği gibi beşer, şaşar. - Muşmulaya döngel de derler.
Kamer `ay` demektir. - Küt dedi, düştü. - Bu işe herkes ne der? - Güzellik desen onda, zenginlik desen onda. - Bundan sonra gelir mi dersin? - Saat yedi dedi mi uyanırım. - Kımıldanayım deme, kurşunu yersin. Ağzını açayım deme, çok fena olursun. - Yarım milyon dediğin nedir? - Okuryazar olmak adam olmak demek değildir. - Vay! Beni kovuyorsun demek, pekâlâ! Prens Sabahaddin - Demek gideceksin.
Demek Kelimesi Kullanılan Atasözü Ve Deyimler
- dediği çıkmak - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek
- dedi mi - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin - demek istemek , - demek ki (veya demek oluyor ki) , - demek olmak , - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok - dediği çıkmak , {buraya- - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek i, - dedi mi , {buraya- - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin , - demek istemek - demek ki (veya demek oluyor ki) - demek olmak - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok
Prens Sabahaddin
Prens Sabahaddin Nedir? Prens Sabahaddin Ne demek? , Prens Sabahaddin Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi , Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. İlgili Sözlük Kelimeler Listesi
Prens Sabahaddin Kelimesinin Anlamı? Prens Sabahaddin Ne Demek? Prens Sabahaddin Ne Demektir? ,Prens Sabahaddin Analizi? Prens Sabahaddin Anlamı Nedir? Prens Sabahaddin Ne Demektir?, Prens Sabahaddin Açıklaması Nedir? , Prens Sabahaddin Cevabı Nedir? , Prens Sabahaddin Kelimesinin Anlamı?
Prens Sabahattin | |
---|---|
Doğum | Mehmed Sabahaddin 13 Şubat 1879 İstanbul, Osmanlı İmparatorluğu |
Ölüm | 30 Haziran 1948 (69 yaşında) Neuchâtel Kantonu İsviçre |
Defin yeri | Halil Rıfat Paşa Türbesi, Eyüpsultan |
Meslek | Düşünür · siyasetçi |
Önemli eser(ler) | Türkiye Nasıl Kurtarılabilir? |
Siyasi parti | Teşebbüs-i Şahsi ve Adem-i Merkeziyet Cemiyeti Osmanlı Ahrar Fırkası (fiili başkan) |
Hareket | Liberalizm Jön Türk |
Ebeveyn(ler) | Seniha Sultan Damat Mahmud Celâleddin Paşa |
Mehmed Sabahaddin (d. 13 Şubat 1879, İstanbul - ö. 30 Haziran 1948, Neuchâtel Kantonu, İsviçre), Türk siyasetçi ve düşünür. Babası Damat Gürcü Halil Rifat Paşa'nın oğlu, Osmanlı Adliye nazırlarından Mahmud Celaleddin Paşa, annesi Sultan Abdülmecid'in kızı, Sultan Abdülhamid'in kız kardeşi, Seniha Sultan'dır.
Sosyoloji alanında çalışma yapan ilk Türk aydınlarından birisidir. le Play'in etkisinde kalmıştır. Osmanlı İmparatorluğu'nda liberalizm düşüncesinde Adem-i Merkeziyetçilik adını verdiği siyasi düşünceyi savunan Prens Sabahaddin, II. Meşrutiyet’in ilanından sonra imparatorluğu yöneten İttihat ve Terakki’ye yönelen muhalefetin düşünsel önderidir.[1] Görüşleri, günümüz Türkiyesindeki merkez sağ partilerin temel ideolojisi kabul edilir.[2] Türk siyasi tarihinin ilk muhalefet partisi olan Osmanlı Ahrar Fırkası'nın kurucusudur.
Sabahaddin aynı zamanda Osmanlı padişahlarından Sultan Abdülmecid'in torunu, V. Murad, II. Abdülhamid, V. Mehmed, ve VI. Mehmed'in yeğenidir. İstanbul'da, kendi adıyla anılan Prens Sabahaddin Korusu'nun da sahibiydi.
1879 yılında İstanbul'da doğdu. Annesi Osmanlı padişahı Abdülmecid'in kızı ve II. Abdülhamid'in üvey kızkardeşi Seniha Sultan, babası ise Kaptan-ı Derya Damat Gürcü Halil Rifat Paşa'nın oğlu Damat Mahmud Celalettin Paşa'ydı. Hanedanla anne tarafından gelen bağından ötürü bir “sultanzâde” idi ancak “prens” unvanını kullanmıştır.[1]
Dönemin önde gelen entelektüellerinden evde özel eğitim gördü ve bir batılı gibi yetiştirildi. Sarayın damadı ve padişah II. Abdülhamid’in yakın arkadaşı olan babası, Adalet Bakanı olduğu sırada Çırağan Baskını'na adı karıştığı gerekçesiyle görevden alınınca yalısında gözaltında bulunduğu süre boyunca oğulları Sabahattin ve Lütfullah Efendilerin eğitimi ile ilgilenmişti. Sabahaddin Efendi, doğa bilimlerine büyük ilgi gösterdi ve Fransızcayı çok iyi düzeyde öğrendi.
Bir suikast girişiminden çekinen babası 1899'da onu ve diğer oğlu Ahmed Lütfullah Bey'i yanına alarak Paris'e yerleşti. Prens Mehmed Sabahaddin, Damad Mahmud Celalettin Paşa'nın oğlu olmasının verdiği avantajla Fransa'daki Jön Türkler arasında hızla yükseldi. Abdülhamid'e karşı Avrupa'da muhalefet edenler arasında bir lider durumuna geldi. Bir ara, babası ile birlikte Mısır'a kaçtı ancak sonra tekrar Paris'e döndü. Ecole des Roches adlı okulun kurucusu Edmond Demolins ile tanıştı ve onun toplum ve siyaset hakkındaki görüşlerinden etkilendi.[3] Osmanlı toplumunun ilerleyebilmesi için özel girişim ve yerinden yönetimin gerekliliğine inandı.
1900'de "Umum Osmanlı Vatandaşlara" hitaplı bir beyanname ile Jön Türkler'in bir kongre düzenlemesi fikrini ortaya attı. Bu ilk girişim gerçekleşmedi ancak 4 Şubat 1902’de Paris'te “Birinci Osmanlı Liberaller Kongresi” adıyla bir kongre toplamayı başardı (kongre, sonradan I. Jön Türk Kongresi olarak anılmıştır). Kongrede, Jön Türkler arasındaki ideolojik ve siyasi farklar ortaya çıktı. Prens Sabahaddin, II. Abdülhamid'in İngilizler yardımıyla düşürülmesi fikrini savundu. Yabancı müdahaleye karşı olan Ahmed Rıza ve grubuyla fikir ayrılığına düştü. Bir ihtilal sonucu yıkılması istenen Abdülhamid yönetiminin yerine hangi yönetim modelinin geleceği sorusunu ise Prens Sabahaddin ve taraftarları “yerli ve yabancı burjuvazinin işbirliğine dayanan, merkezi olmayan ve bireysel girişimleri destekleyen bir yönetim” olarak yanıtlarken, Ahmed Rıza Bey taraftarları "merkeziyetçi bir Meşrutiyet"i savunuyordu. Bu bölünmenin, günümüzde Türkiye’de merkez sağ ve merkez solun temelini oluşturduğu kabul edilir.[4]
Prens Sabahaddin, 1902'de başarısız bir darbe girişimi yaptı. 1906'da Teşebbüs-i Şahsi ve Adem-i Merkeziyet Cemiyeti'ni kurdu. Cemiyetin yayın organı olarak çalışan “Terakki” dergisini yayımlayarak, yönetimde adem-i merkeziyet ve iktisatta "teşebbüs-i şahsi" ilkelerini savundu. Bu aylık dergi, iki yıl kadar süreyle yayımlandı. Dergide ifade edilen görüşler imparatorluktaki azınlıklar ve tüccarlar arasında taraftar buldu. Derneğin İstanbul, İzmir, Alanya ve Şam'da şubeleri açıldı.[1]
Prens Sabahaddin, İttihat ve Terakki Cemiyeti 1908'deki ayaklanmayı hazırlayıp gerçekleştirdikten ve II. Meşrutiyet ilan edildikten sonra liberal görüşleri savunan Jön Türkler'in kurduğu Osmanlı Ahrar Fırkası'nı destekledi ve perde arkasından yönetti. 1903'te kaybettiği babasının cenazesini de beraberinde getirerek 1908'de İstanbul'a döndü. Ahrar Fırkası, 1908 seçimlerine katıldı ancak meclise giremedi. Fırka, çok geçmeden, 31 Mart Olayı'nda payı olmakla suçlandı ve kapatıldı. Prens Sabahaddin tutuklandı ancak Mahmut Şevket Paşa ve Hurşit Paşa'nın aracılığı ile serbest bırakıldı. Daha sonra bu olayla ilişkisi olmak suçuyla gıyabında yargılanıp idama mahkûm edilince yeniden yurtdışına kaçtı.
1913'te İstanbul'daki Prens Sabahaddin taraftarları, Bâb-ı li Baskını'nın bir benzerini yaparak hükûmeti devirmek ve Prens Sabahaddin'i lider yapmak üzere plan yaptılar.[kaynak belirtilmeli] İlk hareketleri sadrazam Mahmud Şevket Paşa'nın öldürülmesi olarak kararlaştırıldı. 11 Haziran 1913'te suikast gerçekleştirildi. Ancak suikastçılar yakalanıp idam edildi ve Prens Sabahaddin Paris'ten kaçmak zorunda kaldı. I. Dünya Savaşı yıllarında yaşamını Avrupa'nın değişik kentlerinde sürdürdü.
Prens Sabahattin, I. Dünya Savaşı yenilgisinden ve İttihat ve Terakki yönetiminin sona ermesinden sonra yurda dönebildi. Türkiye'ye döner dönmez İttihat ve Terakki döneminde yasaklanan "Türkiye Nasıl Kurtarılabilir?" adlı eserini yayınladı. Ayrıca çeşitli yazılarıyla Anadolu'daki Milli Mücadele'yi destekledi. Cumhuriyetin İlanından sonra 1924 yılında hanedan üyelerinin sürgüne gönderilmesine ilişkin kanun gereği ülkeden ayrılmak zorunda kaldı.
1948 yılında İsviçre'nin Neuchâtel kentinde öldü. Cenazesi, 1952 yılında Türkiye'ye getirildi; İstanbul'un Eyüpsultan semtinde babasının ve dedesinin mezarlarının bulunduğu Halil Rıfat Paşa Türbesi'ne defnedildi.
1920 yılında İstanbul'da tanıştığı ve çok fazla etkilediği John Godolphin Bennett, (ilk baskısı 1962, genişletilmiş ikinci baskısı 1974 yılında yapılan ve Türkçeye 1999 yılında çevrilen) "The Witness" ("Tanık") adlı otobiyografisinin başlarında kendisiyle tanışıklıklarından uzun uzadıya bahsetmiş ve kitabın ortalarında da Sabahaddin'in yaşadığı hüsran, hayal kırıklıkları ve Türkiye'den sürgün edilmiş olması sebebiyle hayatının son yıllarında alkolik olduğunu ve büyük fakirlik içinde öldüğünü belirtmiştir.
Prens Sabahattin iki evlilik yaptı. Kafkas kökenli Tabinak Hanım ile evliliğinden (Fethiye Kendi) adında bir kızı dünyaya geldi (1899 -1986)[kaynak belirtilmeli].
Prens Sabahattin, kendisi gibi ilk Türk sosyologlarından olan ve Durkheimci toplum görüşünü benimseyen Ziya Gökalp'in merkeziyetçi fikirlerinin aksine adem-i merkeziyetçi bir anlayışla ferdin görüş ve davranışlarını ve kişisel hürriyeti toplumsal menfaatin önünde tutmuş ve Türk sosyolojisinin iki ana geleneğinden birisinin öncüsü olmuştur.
Kendisi, İttihat ve Terakki yönetiminde muhalifleri etrafında toplayan "Meslek-i İçtima" akımının öncüsü idi.[1] Fikirlerinin temelinde "le Play" akımı vardır. Edmond Demolins’in “Anglo-Saksonlar’ın Faikiyelerinin Sebebi Nedir?” adlı eserini okuyarak bu akım ile tanışan[5] Prens Sabahattin, daha sonra Edmond Demolins’le dostluk kurmuş ve le Play'in fikirlerini takip edenlerin girdiği Science Social Cemiyeti’ne girmişti.
Demolins’in görüşlerinden etkilenerek Osmanlı Devleti’nin de bir memur devleti olduğu düşüncesine varan Prens Sabahattin; Osmanlı’yı memur zulmünden kurtaracak, özel girişimciliğe yer verecek, bireysel yeteneklerin gelişmesini sağlayacak bir eğitim sisteminin gerçekleştirilmesini devletin kurtuluş yolu olarak sundu[6] İngiltere örneğinden yola çıkarak burjuva sınıfının önemini vurguladı ve Avrupa’daki gibi özel teşebbüsün desteklenmesi ile burjuva sınıfının geliştirilebileceğini öngördü. İmparatorluğun geniş ve hantal yapısı nedeniyle gereğince gerçekleştirilmeyen yerel yönetimin bölgenin yaşayanları tarafından üstlenilmesi gerektiği fikrini savundu. “Adem-i merkeziyetçilik” olarak adlandırılan bu görüşü etnik unsurlara prim verme olarak algılandı.[1]
"Türkiye Nasıl Kurtarılabilir?" adlı broşürünü Science Sociale Mektebinin yöntemlerini Türkiye'de uyarlayarak ülkenin ıslahına ve kurtuluşuna çözüm olarak yazdı. Sosyolojik bir yönde olan eseri Muzaffer Sencer tarafından sadeleştiriterek yayımlandı.[7] Eserde kişisel disiplini ortaya koymadan önce Emile Durkheim ve diğer sosyoloji disiplinlerine yönelik eleştirel bir giriş yapar. Sonrasında yapılacak ıslahat hareketlerinin planlı bir şekilde belirli bir disipline dayalı olarak gerçekleştirilmesi gerektiğini ortaya koyar.[8]
TRT 1'de 2017'de yayın hayatına başlayan Payitaht: Abdülhamid dizisinde Kaan Turgut tarafından canlandırılmıştır.