Konya Muharebesi (1190) Nedir?
Konya Muharebesi (1190) Nedir?, Konya Muharebesi (1190) Nerededir?, Konya Muharebesi (1190) Hakkında Bilgi?, Konya Muharebesi (1190) Analizi? Konya Muharebesi (1190) ilgili Konya Muharebesi (1190) ile ilgili bilgileri sitemizde bulabilirsiniz. Konya Muharebesi (1190) ile ilgili daha detaylı bilgi almak ve iletişime geçmek için sayfamıza tıklayabilirsiniz. Konya Muharebesi (1190) Ne Anlama Gelir Konya Muharebesi (1190) Anlamı Konya Muharebesi (1190) Nedir Konya Muharebesi (1190) Ne Anlam Taşır Konya Muharebesi (1190) Neye İşarettir Konya Muharebesi (1190) Tabiri Konya Muharebesi (1190) Yorumu
Konya Muharebesi (1190) Kelimesi
Lütfen Konya Muharebesi (1190) Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. Konya Muharebesi (1190) İlgili Sözlük Kelimeler Listesi Konya Muharebesi (1190) Kelimesinin Anlamı? Konya Muharebesi (1190) Ne Demek? ,Konya Muharebesi (1190) Ne Demektir? Konya Muharebesi (1190) Ne Demektir? Konya Muharebesi (1190) Analizi? , Konya Muharebesi (1190) Anlamı Nedir?,Konya Muharebesi (1190) Ne Demektir? , Konya Muharebesi (1190) Açıklaması Nedir? ,Konya Muharebesi (1190) Cevabı Nedir?,Konya Muharebesi (1190) Kelimesinin Anlamı?,Konya Muharebesi (1190) Kelimesinin Anlamı Nedir? ,Konya Muharebesi (1190) Kelimesinin Anlamı Ne demek?,Konya Muharebesi (1190) Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
Konya Muharebesi (1190) Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadınız
Konya Muharebesi (1190) Kelimesinin Anlamı Nedir? Konya Muharebesi (1190) Kelimesinin Anlamı Ne demek? , Konya Muharebesi (1190) Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
Demek Ne Demek, Nedir? Tdk'ye Göre Anlamı
Demek kelimesi, dilimizde oldukça kullanılan kelimelerden birisidir. TDK'ye göre, demek kelimesi anlamı şu şekildedir:
Söylemek, söz söylemek - Ad vermek - Bir dilde karşılığı olmak - Herhangi bir ses çıkarmak - Herhangi bir kanıya, yargıya varmak - Düşünmek - Oranlamak - Ummak, - Erişmek - Bir işe kalkışmak, yeltenmek - Saymak, kabul etmek - bir şey anlamına gelmek - öyle mi, - yani, anlaşılan - inanılmayan, beklenmeyen durumlarda kullanılan pekiştirme veya şaşma sözü
Konya Muharebesi (1190) Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadığınız İçin Boş Safyadır
Demek Kelimesi Cümle İçerisinde Kullanımı
Eskilerin dediği gibi beşer, şaşar. - Muşmulaya döngel de derler.
Kamer `ay` demektir. - Küt dedi, düştü. - Bu işe herkes ne der? - Güzellik desen onda, zenginlik desen onda. - Bundan sonra gelir mi dersin? - Saat yedi dedi mi uyanırım. - Kımıldanayım deme, kurşunu yersin. Ağzını açayım deme, çok fena olursun. - Yarım milyon dediğin nedir? - Okuryazar olmak adam olmak demek değildir. - Vay! Beni kovuyorsun demek, pekâlâ! Konya Muharebesi (1190) - Demek gideceksin.
Demek Kelimesi Kullanılan Atasözü Ve Deyimler
- dediği çıkmak - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek
- dedi mi - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin - demek istemek , - demek ki (veya demek oluyor ki) , - demek olmak , - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok - dediği çıkmak , {buraya- - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek i, - dedi mi , {buraya- - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin , - demek istemek - demek ki (veya demek oluyor ki) - demek olmak - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok
Konya Muharebesi (1190)
Konya Muharebesi (1190) Nedir? Konya Muharebesi (1190) Ne demek? , Konya Muharebesi (1190) Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi , Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. İlgili Sözlük Kelimeler Listesi
Konya Muharebesi (1190) Kelimesinin Anlamı? Konya Muharebesi (1190) Ne Demek? Konya Muharebesi (1190) Ne Demektir? ,Konya Muharebesi (1190) Analizi? Konya Muharebesi (1190) Anlamı Nedir? Konya Muharebesi (1190) Ne Demektir?, Konya Muharebesi (1190) Açıklaması Nedir? , Konya Muharebesi (1190) Cevabı Nedir? , Konya Muharebesi (1190) Kelimesinin Anlamı?
Konya Muharebesi | |||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|
Üçüncü Haçlı Seferi'nin bir parçası | |||||||
Iconium Muharebesi, Wislicensus (1890) | |||||||
| |||||||
Taraflar | |||||||
Kutsal Roma Cermen İmparatorluğu | Anadolu Selçuklu Devleti | ||||||
Komutanlar ve liderler | |||||||
Frederick Barbarossa VI. Frederick, Swabya Dükü | Kutbeddin | ||||||
Güçler | |||||||
Bilinmiyor | Bilinmiyor | ||||||
Kayıplar | |||||||
Hafif | Ağır |
Konya Muharebesi (bazen Iconium Muharebesi olarak ifade edilir) Üçüncü Haçlı Seferi sırasında Kutsal Topraklara doğru giden Frederick Barbarossa'nın kuvvetleriyle Türk ordusu arasında 18 Mayıs 1190'da gerçekleşti. Sonuç olarak Anadolu Selçuklu Devleti'nin başkenti imparatorluk güçleri tarafından ele geçirildi.
Hıttin Muharebesi ve Kudüs Kuşatması'ndan sonra Selahaddin Eyyubi'nin kuvvetleri tarafından çok fazla haçlı devleti ele geçirildi. Papa VIII. Gregorius, kalan haçlı kalelerine yardım etmek ve Hristiyanların şehirlerini geri alabilmek için yeni bir haçlı seferi çağrısı yaptı. Friedrich Barbarossa (I. Friedrich) hemen çağrısına yanıt verdi. 27 Mayıs 1188'de Mainz Katedrali'nde haçları topladı ve ilk kez Mayıs 1189'de Kutsal Topraklar için yaklaşık 100 bin kişilik bir orduyla yola çıktı. Ordunun 20 binini şövalyeler oluşturuyordu.[1] (bazı tarihçiler bu rakamları abartılı buluyor ve 15 bin adamın 3 bininin şövalye içerdiğini düşünüyor.) Ayrıca Macaristan kralı III. Béla'nın küçük kardeşi Macaristan prensi Geza yaklaşık 2 bin kişilik kuvvetiyle onlara katıldı.
Macaristan, Sırbistan, Bulgaristan ve Bizans İmparatorluğu'ndan geçtikten sonra, ordu Anadolu Selçuklu Devleti'nin hüküm sürdüğü Anadolu'ya ulaştılar. Türkler sürekli olarak Alman kuvvetleri taciz ettiler, pusuya yatarak vur-kaç taktikleri kullandılar. Buna ek olarak iaşe de tükeniyordu. Buna rağmen haçlılar Konya'ya ulaşana kadar yürüyüşlerine devam ettiler. Frederick şehri almakta ısrar etti, böylece 17 Mayıs'ta ordu şehrin dışında "sultanın bahçesinde ve bağlarında" kamp kurdu.[2]
Kuvvetler bugünkü Macaristan, Sırbistan, Bulgaristan ve Bizans İmparatorluğu'nu geçtikten sonra Selçuklu Rum Sultanlığı'nın elindeki Anadolu'ya geldi . Selçuklular sürekli pusu kurarak ve vur-kaç taktikleri kullanarak Haçlı kuvvetlerini durmadan taciz ettiler. Haçlılar da bulabildikleri Selçuklu kuvvetlerine karşı saldırılar düzenlediler. 7 Mayıs'ta 10.000 kişilik bir Selçuklu ordusu, Frederick VI, Swabia Dükü ve Dalmaçya Dükü tarafından yönetilen 2.000 kişilik güçlü bir piyade-süvari haçlı ordusu tarafından Philomelium(Akşehir) yakınlarında yok edildi. Selçukluların kendi ölü sayısı ve kayıp tahminleri 4,174-5,000 civarındadır. [3] [4] 9-10 Mayıs tarihlerinde Haçlılar 64 Selçuklu askerini öldürdü. 12 Mayıs'ta Haçlılar kendilerini oldukça savunmasız bırakan dar bir köprüyü geçtiler, ancak Selçuklular çok az karşılık verdi ve o gün 20 Selçuklu öldürüldü. [3] Savaşlardan daha önemli olan lojistik durumdu; erzak tükeniyordu ve moral çok düşüktü. Susuzluktan ölüm ve firar piyadeler arasında sık sık görülüyordu. Buna rağmen haçlılar 13 Mayıs'ta Selçuklu başkenti Konya'ya ulaşana kadar yürüyüşlerine devam ettiler.
14 Mayıs'ta Haçlılar ana Selçuklu ordusunu bulup mağlup ederek bozguna uğrattı. [3] Selçuklu kayıtları, Haçlı zaferini, beyaz giysili ve bembeyaz atlara binmiş 7.000 mızraklı süvariden oluşan yıkıcı bir ağır süvari saldırısına bağlar. [3] [4] 15 Mayıs'ta Haçlılar hayatta kalan atlarını bir bataklıkta ikmal ettiler, ancak ertesi gün bir Selçuklu saldırısında 60 Haçlı öldürüldü. [3] Aynı gün Selçuklular, Barbarossa ve ordusunun kendi topraklarından 300 Lira altın ve "Ermenilerin toprakları" (Kilikya Ermeni Krallığı ) karşılığında geçmesine izin vermeyi teklif ettiler. Barbaros, sözde "Altın ve gümüşle bir kraliyet yolu yapmaktansa, şövalyeleri olduğumuz Rabbimiz İsa Mesih'in yardımıyla yol demirle açılacaktır" diyerek reddetti. [4] [3]
18 Mayıs'ta İmparatorluk ordusu Kutbeddin'in ordusuyla bir meydan savaşına girdi. Barbarossa ordusunu ikiye böldü, birisi oğlu Frederick tarafından komuta ediliyordu, şehre önemli saldırı yapacaktı; diğeri de kendisi tarafından yönetiliyordu ve Türk ordusuna karşı meydanda çarpışacaktı. Şehir kolayca düştü ama savaş meydanı çok karışıktı ve imparatorun ordusundan daha büyük Türk kuvvetlerini mağlup etmesi gerekiyordu.[5] Askerlerine şöyle söyledi: "Ama neden oyalanıyoruz, neyden korkuyoruz? Mesih hükümdardır. Mesih fetheder. Mesih komutandır!".[6]
Zafer sonrasında, Haçlılar şehirde beş gün dinlendi ve 23 Mayıs'ta yürüyüşlerine devam ettiler. Kendilerini korumak için Türk rehineleri aldılar. İmparatorluk ordusunun büyük başarısı Selahaddin'i alarma geçirdi. Hatta Suriye limanlarının duvarlarını, haçlılar ona karşı kullanmasınlar diye yıktırdı. Fakat bunun gereksiz olduğu 10 Haziran'da görüldü. Barbarossa, Göksu ırmağından geçerken boğuldu. Ordusunun çoğu dağıldı. Barbarossa'nın oğlu, Swabya Dükü VI. Frederick, İmparator'u Kudüs'e gömme amacıyla Alman ordusunun kalıntılarıyla ve Prens Géza'nın komutası altındaki Macar ordusuyla taşıdı ama sirke imparatorun vücudunu korumada başarısız oldu. Bundan dolayı, cesedi Antakya'daki Saint Pierre Kilisesi'ne, kemikleri Sur Katedrali'ne, kalbi ve iç organları Tarsus'a gönderildi.
Birincil kaynak | Yıl | Frederick'in askerî gücü | Alıntı |
---|---|---|---|
1188 | 10.000 | [7] | |
Annales Magdeburgenses | 1188–1200 | 4.000 şövalye | [7] |
90.000 | [8] | ||
Annales Reicherspergenses | 1194 | 80.000 | [9] |
Chronica regia Coloniensis | 1220 | 30.000, 15.000 şövalye dahil | [8] |
Chronicon Montis Sereni | 1225–1230 | 20.000 şövalye dahil 100.000 | [8] |
Annales Stadenses | 1232–1264 | 600.000 | [8] |
Cronica Reinhardsbrunnensis | 1338 | 13.000 | [7] |
Modern yazar | Yıl | Frederick'in Askeri Gücü | Alıntı |
---|---|---|---|
Ekkehard Eickhoff | 1977 | 12.000–15.000 | [8] |
Rudolf Hiestand | 1992 | 4.000 şövalye dahil 13.000 | [8] |
Bernard ve David Bachrach | 2016 | 20.000 | [10] |