Kimyasal reaktiflik Nedir?
Kimyasal reaktiflik Nedir?, Kimyasal reaktiflik Nerededir?, Kimyasal reaktiflik Hakkında Bilgi?, Kimyasal reaktiflik Analizi? Kimyasal reaktiflik ilgili Kimyasal reaktiflik ile ilgili bilgileri sitemizde bulabilirsiniz. Kimyasal reaktiflik ile ilgili daha detaylı bilgi almak ve iletişime geçmek için sayfamıza tıklayabilirsiniz. Kimyasal reaktiflik Ne Anlama Gelir Kimyasal reaktiflik Anlamı Kimyasal reaktiflik Nedir Kimyasal reaktiflik Ne Anlam Taşır Kimyasal reaktiflik Neye İşarettir Kimyasal reaktiflik Tabiri Kimyasal reaktiflik Yorumu
Kimyasal reaktiflik Kelimesi
Lütfen Kimyasal reaktiflik Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. Kimyasal reaktiflik İlgili Sözlük Kelimeler Listesi Kimyasal reaktiflik Kelimesinin Anlamı? Kimyasal reaktiflik Ne Demek? ,Kimyasal reaktiflik Ne Demektir? Kimyasal reaktiflik Ne Demektir? Kimyasal reaktiflik Analizi? , Kimyasal reaktiflik Anlamı Nedir?,Kimyasal reaktiflik Ne Demektir? , Kimyasal reaktiflik Açıklaması Nedir? ,Kimyasal reaktiflik Cevabı Nedir?,Kimyasal reaktiflik Kelimesinin Anlamı?,Kimyasal reaktiflik Kelimesinin Anlamı Nedir? ,Kimyasal reaktiflik Kelimesinin Anlamı Ne demek?,Kimyasal reaktiflik Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
Kimyasal reaktiflik Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadınız
Kimyasal reaktiflik Kelimesinin Anlamı Nedir? Kimyasal reaktiflik Kelimesinin Anlamı Ne demek? , Kimyasal reaktiflik Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
Demek Ne Demek, Nedir? Tdk'ye Göre Anlamı
Demek kelimesi, dilimizde oldukça kullanılan kelimelerden birisidir. TDK'ye göre, demek kelimesi anlamı şu şekildedir:
Söylemek, söz söylemek - Ad vermek - Bir dilde karşılığı olmak - Herhangi bir ses çıkarmak - Herhangi bir kanıya, yargıya varmak - Düşünmek - Oranlamak - Ummak, - Erişmek - Bir işe kalkışmak, yeltenmek - Saymak, kabul etmek - bir şey anlamına gelmek - öyle mi, - yani, anlaşılan - inanılmayan, beklenmeyen durumlarda kullanılan pekiştirme veya şaşma sözü
Kimyasal reaktiflik Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadığınız İçin Boş Safyadır
Demek Kelimesi Cümle İçerisinde Kullanımı
Eskilerin dediği gibi beşer, şaşar. - Muşmulaya döngel de derler.
Kamer `ay` demektir. - Küt dedi, düştü. - Bu işe herkes ne der? - Güzellik desen onda, zenginlik desen onda. - Bundan sonra gelir mi dersin? - Saat yedi dedi mi uyanırım. - Kımıldanayım deme, kurşunu yersin. Ağzını açayım deme, çok fena olursun. - Yarım milyon dediğin nedir? - Okuryazar olmak adam olmak demek değildir. - Vay! Beni kovuyorsun demek, pekâlâ! Kimyasal reaktiflik - Demek gideceksin.
Demek Kelimesi Kullanılan Atasözü Ve Deyimler
- dediği çıkmak - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek
- dedi mi - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin - demek istemek , - demek ki (veya demek oluyor ki) , - demek olmak , - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok - dediği çıkmak , {buraya- - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek i, - dedi mi , {buraya- - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin , - demek istemek - demek ki (veya demek oluyor ki) - demek olmak - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok
Kimyasal reaktiflik
Kimyasal reaktiflik Nedir? Kimyasal reaktiflik Ne demek? , Kimyasal reaktiflik Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi , Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. İlgili Sözlük Kelimeler Listesi
Kimyasal reaktiflik Kelimesinin Anlamı? Kimyasal reaktiflik Ne Demek? Kimyasal reaktiflik Ne Demektir? ,Kimyasal reaktiflik Analizi? Kimyasal reaktiflik Anlamı Nedir? Kimyasal reaktiflik Ne Demektir?, Kimyasal reaktiflik Açıklaması Nedir? , Kimyasal reaktiflik Cevabı Nedir? , Kimyasal reaktiflik Kelimesinin Anlamı?
Kimyasal reaktiflik, bir reaksiyonun meydana gelme eğilimiyle ilişkilidir. Kimyasal tepkimelerin gerçekleşmesini belirleyen faktörler termodinamik düzeyinde incelenir. Termodinamik olarak bir reaksiyon eğer tepkimenin ürünleri reaktanlara kıyasla daha düşük serbest enerji düzeyinde ise gerçekleşir. Diğer taraftan Reaktiflik ise genel olarak bir maddenin kimyasal değişikliklere ya da kimyasal tepkimelere girme eğilimine denir. Elementlerin atomik yapısı ve elektronlarının dizilişi elementlerin ve oluşturdukları moleküllerin reaktifliğinde önemli rol oynar.[1] Soygazların örneğin kimyasal olarak çok az reaktiflik gösterdiği belirtilir.[2] Dolayısıyla kimyasal bileşik oluşturmaları zordur.[3] Bu durum soygazların tam dolu olan en dış elektron kabuğundan (valance kabuğu) dolayıdır.[4]
Kimyasal denge, asit ve baz kimyası, elektron aktarımı tepkimesi ve entropi gibi konular kimyasal reaktifliğin temel kavramlarıdır.
Kimyasal denge, asit ve baz kimyası, oksidasyon (yükseltgenme) ve redüksiyon (indirgenme) tepkimeleri kimyasal reaktifliğin anlaşılmasında önem teşkil ederken, entropi, entalpi ve Gibbs serbest enerjisi gibi kavramlar bir kimyasal reaksiyonun gerçekleşme eğiliminin dolayısıyla kimyasal reaktiflik kavramının açıklanmasında belirleyici rol oynar.
Soldaki resim 6-methylpentacene ve 6-methylene-6,13-dihydropentacene arasında gerçekleşmiş olan kimyasal bir tepkimenin denge durumunu göstermektedir.
Kimyasal denge bir kimyasal reaksiyonda tepkimeye giren ve tepkime sonucu oluşan maddelerin derişimlerinde yeterli bir zaman diliminde değişme olmadığı zaman oluşan durumu adlandırmak için kullanılır.[5] Eğer bu durum ileri tepkime ve geri tepkimenin hızlarının birbirine eşit olması sonucu gerçekleşiyorsa bu durum dinamik kimyasal denge olarak adlandırılır.[6]
Kimyasal denge genel olarak aşağıdaki gibi ifade edilebilir;
Burada ;
tepkimenin iki yönde de ilerlediğini ifade etmek için kullanılmaktadır.
Sistemler kimyasal ya da fiziksel tabiyatlı olsun dengeye ulaşma eğilimi gösterirler. Hiçbir kimyasal reaksiyon kendiliğinden kimyasal dengeden uzaklaşma eğilimi gösteremez.[7] Dolayısıyla dengeye ulaşmış bir reaksiyonun devam edebilmesi için dışarıdan müdahale edilmeye ihtiyacı vardır.[8]
Denge durumundaki kimyasal bir tepkime aşağıdaki gibi verilebir;
Termodinamik denge sabiti [9][10]
Gibbs serbest enerjisi bakımından denge sabiti;
Asit baz reaksiyonu basitce bir asitle bir baz arasında gerçekleşen reaksionları adlandırmak için kullanılır. Bu reaksiyonların mekanizmaları göze alındığında birçok farklı tanımlama mevcuttur. Asit ve bazlarla ilgili ilk kapsamlı bilimsel tanımlama Fransız kimyager Antoine Lavoisier tarafından sağlanmıştır.[11]
Asitin farklı şekillerde tanımlanması mümkündür. Bu tanımların bazıları;
Asitlerin genel özellikleri şöyle sıralanabilir;
Bazlarında asitler gibi farklı tanımları mevcuttur.
Bu tanımlamaya göre hidroklorik asit (HCl) amonia (NH3)'ya bir proton verdiği için Bronsted-Lowry asidi diğer taraftan amonia ise proton eksiltiği için Bronsted-Lowry bazıdır.
Bu reaksiyon ammonia ve boron trifluoride arasındadır. Hidrojen atomu transferi söz konusu olmadığından dolayı, bu örnek reaksiyon Lewis asit-baz reaksiyonudur.
Hidroklorik asit ve sodyum hidroksit'in tepkimesi kuvvetli asit-baz reaksiyonlarına en temel örnektir. Öte yandan sitrik asit ve bikarbonate iyonu kimyasal tepkimesi zayıf asit-baz reaksiyonuna örnektir. Genel olarak 4 çeşit asit baz reaksiyonu vardır.
Entropi bir sistemin ısı enerjisini mekanik enerjiye dönüştürememesine yetkinliğinin bir ölçüsüdür, sıklıkla bir sistemin düzensizliğinin ve raslantısallığının derecesi olarak da algılanmaktadır.[18] Bir kimyasal reaksiyonun gerçekleşmesinde entropi entalpi ile belirleyicidir.[19] Genel olarak gerçekleşmesi durumunda bir tepkime eğer sistemin entropisini artıracak yöndeyse o tepkime gerçekleşmeye eğilimlidir denir. Diğer taraftan gerçekleşmesi durumunda bir tepkime eğer egzotermik ise diğer bir deyişle entalpi azalırsa o tepkime gerçekleşmeye eğilimlidir denir.[20] Sıcak bir metal soğuk su içine konulduğunda soğumaya başlamasının kendiliğinden (sisteme dış bir müdahale yapılmadan) gerçekleşmesi entalpi eğilimli fiziksel tepkimeye örnektir. Entropi eğilimli tepkimelere ise aşağıdaki örnekler verilebilir;
Bu örneklerin hepsinde entropide artış gözlenir. Entropi "S" harfi ile gösterilir. Bir kimyasal tepkimenin entropisindeki değişiklik;
formülü ile ifade edilir. Bir reaksiyonun kendiliğinden gelişebilmesi için sistemin ve çevresinin entropisinin toplamında artış gözlenmesi gerekmektedir (Termodinamiğin 2. kanunu).[21] Aşağıdaki gibi ifade edilir;
Entalpi (ΔH°) | Entropi (ΔS°) | Kendiliğinden gerçekleşmesi |
---|---|---|
Egzotermik | >0 | ΔS°(evren) > 0 (her koşulda gerçekleşir) |
Egzotermik | <0 | ΔS° ve ΔH° in farkına bağlıdır (düşük sicaklıklarda gerçekleşir). |
Endotermik | <0 | ΔS°(evren) < 0. (Kendiliğinden gerçekleşemez). |
Gibbs serbest enerjisi 1870'li yıllarda Josiah Willard Gibbs tarafından bir sürecin sabit bir basınç ve sıcaklık koşullarında kendiliğinden gerçekleşip gerçekleşemeyeceğini tahmin etmek amacıyla tanımlanmıştır.[22] Gibbs enerjisi(G) iş yapabilme enerjisine dönüşebilecek kimyasal reaksiyon enerjisiyle ilgilidir. Bir sistemin Gibbs enerjisi sistemin entalpisi(H), sistemin entropisi(S) ve sicaklığının (T) bir işlevidir.[23] Matematiksel olarak Gibbs enerjisi aşağıdaki gibi ifade edilir;
Gibbs enerjisindeki değişim;
Standart koşullarda Gibbs enerjisindeki değişim;
eşitliğiyle ifade edilir.[24] Bir reaksiyonun Gibbs enerjisi;
şeklinde ifade edilir.
Gibbs serbest enerjisi entropi ve entalpinin bir fonksiyonu olduğundan dolayı bir reaksiyonun kendiliğinden gelişip gelişemeyeceği hakkında bilgi içerir. Eğer bir reaksiyonun Gibbs serbest enerjisi < 0 ise o reaksiyon kendiliğinden gerçekleşir. Diğer taraftan eğer tepkimenin Gibbs serbest enerjisi sıfırdan büyük ise o reaksiyonun gerçekleşmesi için dış müdahale gereklidir. Gibbs serbest enerjisinin sıfıra eşit olduğu durum ise kimyasal denge durumunu belirtmektedir.
ΔrG° | Kendiliğinden gerçekleşmesi |
---|---|
ΔrG° < 0 | Reaksiyon kendiliğinden gerçekleşir (standard koşullarda) |
ΔrG° = 0 | Reaksiyon dengededir (standard koşullarda) |
ΔrG° > 0 | Reaksiyon kendiliğinden gerçekleşmez (standard koşullarda) |
Bir bakır parçasının gümüş nitrat sulu çözeltisine eklendiğinde meydana gelen reaksiyon elektron transfer reaksiyonlarına basit bir örnektir. Bu örnekte oluşan reaksiyon
şeklinde ifade edilir. Bakır (Cu)'dan gelen elektronların gümüş(Ag)'e geçmesiyle elektron transfer reaksiyonu gerçekleşmiş olur. Bakır ve gümüş iyonları direkt temas halinde olduklarında bu reaksiyon sonucu ısı üretilir. Eğer doğrudan değil de basit bir elektrik devresi vasıtasıyla temas halinde olurlarsa elektron transferi reaksiyonu neticesinde elektrik üretilmiş olur. Bu çeşit kendiliğinden gelişen kimyasal tepkimelerden oluşan enerjiyi elektrik üretmede kullanan aletlere Galvanik ya da Voltaik cell denir.[25]
Redoks reaksiyonları ya da oksidasyon-azalma tepkimeleri asit-baz reaksiyonlarına benzemektedir ve temelde bir elektron transfer reaksiyonudur. Oksidasyon ve azaltma reaksiyonu birlikte gerçekleşir. Oksidasyon elektron kaybını, diğer taraftan azaltma elektron kazanımını ifade etmektedir.[26] Tüm elektron transfer tepkimelerinin genel özellikleri
şeklinde sıralanabilinir.