Ebu Hanife nedir?, Ebu Hanife anlamı nedir?, Ebu Hanife ne demektir?

Ebu Hanife Nedir?

Ebu Hanife Nedir?, Ebu Hanife Nerededir?, Ebu Hanife Hakkında Bilgi?, Ebu Hanife Analizi? Ebu Hanife ilgili Ebu Hanife ile ilgili bilgileri sitemizde bulabilirsiniz.  Ebu Hanife ile ilgili daha detaylı bilgi almak ve iletişime geçmek için sayfamıza tıklayabilirsiniz. Ebu Hanife Ne Anlama Gelir Ebu Hanife Anlamı Ebu Hanife Nedir Ebu Hanife Ne Anlam Taşır Ebu Hanife Neye İşarettir Ebu Hanife Tabiri Ebu Hanife Yorumu 

Ebu Hanife Kelimesi

Lütfen Ebu Hanife Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. Ebu Hanife İlgili Sözlük Kelimeler Listesi Ebu Hanife Kelimesinin Anlamı? Ebu Hanife Ne Demek? ,Ebu Hanife Ne Demektir? Ebu Hanife Ne Demektir? Ebu Hanife Analizi? , Ebu Hanife Anlamı Nedir?,Ebu Hanife Ne Demektir? , Ebu Hanife Açıklaması Nedir? ,Ebu Hanife Cevabı Nedir?,Ebu Hanife Kelimesinin Anlamı?,Ebu Hanife Kelimesinin Anlamı Nedir? ,Ebu Hanife Kelimesinin Anlamı Ne demek?,Ebu Hanife Kelimesinin Anlamı Ne demektir?

Ebu Hanife Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadınız

Ebu Hanife Kelimesinin Anlamı Nedir? Ebu Hanife Kelimesinin Anlamı Ne demek? , Ebu Hanife Kelimesinin Anlamı Ne demektir?

Demek Ne Demek, Nedir? Tdk'ye Göre Anlamı

Demek kelimesi, dilimizde oldukça kullanılan kelimelerden birisidir. TDK'ye göre, demek kelimesi anlamı şu şekildedir:

Söylemek, söz söylemek -  Ad vermek -  Bir dilde karşılığı olmak -  Herhangi bir ses çıkarmak -  Herhangi bir kanıya, yargıya varmak -  Düşünmek - Oranlamak  - Ummak, - Erişmek -  Bir işe kalkışmak, yeltenmek -  Saymak, kabul etmek -  bir şey anlamına gelmek -  öyle mi,  - yani, anlaşılan -  inanılmayan, beklenmeyen durumlarda kullanılan pekiştirme veya şaşma sözü

Ebu Hanife Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadığınız İçin Boş Safyadır

Demek Kelimesi Cümle İçerisinde Kullanımı

Eskilerin dediği gibi beşer, şaşar. -  Muşmulaya döngel de derler.

Kamer `ay` demektir. -  Küt dedi, düştü. -  Bu işe herkes ne der? -  Güzellik desen onda, zenginlik desen onda. -  Bundan sonra gelir mi dersin? -  Saat yedi dedi mi uyanırım. - Kımıldanayım deme, kurşunu yersin. Ağzını açayım deme, çok fena olursun. - Yarım milyon dediğin nedir? - Okuryazar olmak adam olmak demek değildir. -  Vay! Beni kovuyorsun demek, pekâlâ! Ebu Hanife - Demek gideceksin.

Demek Kelimesi Kullanılan Atasözü Ve Deyimler

- dediği çıkmak - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek

 - dedi mi - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin  - demek istemek , - demek ki (veya demek oluyor ki) , - demek olmak , - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok - dediği çıkmak , {buraya- - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek i, - dedi mi , {buraya- - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin , - demek istemek - demek ki (veya demek oluyor ki) - demek olmak - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok

Ebu Hanife

Ebu Hanife Nedir? Ebu Hanife Ne demek? , Ebu Hanife Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi , Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. İlgili Sözlük Kelimeler Listesi

Ebu Hanife Kelimesinin Anlamı? Ebu Hanife Ne Demek? Ebu Hanife Ne Demektir? ,Ebu Hanife Analizi? Ebu Hanife Anlamı Nedir? Ebu Hanife Ne Demektir?, Ebu Hanife Açıklaması Nedir? , Ebu Hanife Cevabı Nedir? , Ebu Hanife Kelimesinin Anlamı?






Ebu Hanife nedir?, Ebu Hanife anlamı nedir?, Ebu Hanife ne demektir?

Ebu Hanife

Vikipedi, özgür ansiklopedi
Ebû Hanîfe Numân bin Sâbit
(İmâm-ı zam)
Hat yazısıyla "el-İmâmü'l-’zam Ebû Hanîfe en-Nu’man"
DoğumNuman bin Sâbit
699
Kufe, Emevi Devleti
Ölüm5 Eylül 767 (68 yaşında)
Bağdat, Abbasi Devleti
Ölüm sebebiZehirlenme
Defin yeriEbu Hanife Camii, Bağdat, Irak
Etnik kökenFars[1]
Tanınma nedeniHanefi mezhebinin kurucusu
İslam fıkıh ve hadis bilgini
MemleketKabil (kökeni)
Kariyeri
DalıFıkıh
EtkilendikleriCa'fer es-Sâdık[2]
EtkiledikleriEbû Yûsuf, Muhammed bin Hasan eş-Şeybânî, Züfer bin Hüzeyl, Ebu Ca'fer et-Tahavî, Hanefilik mezhebi

Ebû Hanîfe veya tam adıyla Ebû Hanîfe Numân bin Sâbit bin Zûtâ bin Mâh (Arapça: أبو حنيفة, d. 699, Kufe - ö. Eylül 767, Bağdat)[3] İslam dininin dört fıkıh mezhebinden birisi olan Hanefi mezhebinin kurucusu ve Sünni fıkhının en büyük üstâdlarından biri sayılan İslam fıkıh ve hadis bilgini. Asıl adı "Nu’man bin Sâbit" olup sevenlerince ismi "İmâm-ı ’zam" unvanıyla birlikte anılır.

Hayat hikâyesi[değiştir | kaynağı değiştir]

Ebû Hanîfe, 699 yılında, zamanının önemli bilim merkezlerinden olan Kûfe'de doğdu. Babasının adı Sabit, dedesinin adı Zûta'dır. Ebû Hanîfe'nin "Hanîfe" künyesini nereden aldığı konusu açık değildir. Ebû Hanîfe ismi, Arapça "Hokka/Divit/Kalem Babası" anlamına gelmektedir.[4] Bu ismin Arapçadaki gönülden tertemiz şekilde iman eden anlamındaki hanîf sözünden hanîflerin babası şeklinde onun öğrencileri tarafından kullanılmış olması muhtemel görülür.

Ebû Hanife'nin dedesi Zûta, Afganistan civarlarında yaşamış, Arapların burayı fethetmeleriyle esir düşmüştür. Teym kabilesinin kölesi olduysa da daha sonra özgürlüğüne kavuşmuştur. Fakat Ebû Hanîfe'nin torunlarından İsmâil, büyük dedesinin asla bir köle olmadığını söylemiştir. Zûta, Ali bin Ebu Talib zamanında Kâbil'den gelerek Kûfe'ye yerleşmiştir.

Onun oğlu olan Sâbit ise Tirmiz, Nesa ve Enbar'da yaşamıştır. Hatta Ebû Hanîfe'nin Enbar'da doğduğu dahî iddia edilmiştir. Daha sonra yerleştiği Kûfe'de kumaş ticaretiyle uğraşan varlıklı ve dindar bir kişiydi. Ali bin Ebu Tâlib ile görüştüğü, kendisi, evladı ve zürriyeti için duasını aldığı rivayet edilir.

Ebû Hanîfe'nin ailesi Horasan'ın ileri gelenlerinden bir zatın soyundan gelir ki ailesinin Arap olmadığı kesindir. Fars[5] olduğu şeklinde görüşler yaygındır. Bâzı tarihçiler de Babil'de yaşamış bir Arap olduğunu söylemişlerdir.[6]

Yetişkinlik dönemi[değiştir | kaynağı değiştir]

Ebû Hanîfe, küçük yaşta Kur'ân-ı Kerîm'i ezberlemiş ve Arapçanın o zaman tasnif edilmekte olan sarf, nahiv, şiir ve edebiyatını öğrenmiştir. Gençlik yıllarında sahabeden Enes bin Mâlik’i, Abdullah bin Ebî Evfâ’yı, Vasîle bin Eskā’yı, Sehl bin Saide’yi ve en son hicrî 102’de Mekke’de vefat eden Ebu’t Tufeyl Amir bin Vasîle’yi görmüş, bu sahabelerden hadis dinlemiş olduğundan tabiinden sayılır.

Ebu Hanife'nin temsilî bir resmi.

Ebû Hanîfe, ilimle uğraşmaya başlamadan önce başarılı bir tüccardı. İmam-ı Şâbî’nin tavsiyesiyle onun ders halkalarına devam etmeye başlamış, kelam, iman, itikad ve münazara bilgilerini Şabi’den öğrenmiştir. Daha sonra Hammâd bin Süleyman’ın ders halkasına katılarak fıkıh öğrenimine başlamış, Hammâd’ın derslerine on sekiz yıl devam etmiştir.

Ebû Hanîfe'nin Bağdat şehrindeki mezarı
Ebû Hanîfe Camisi, Irak

Ebû Hanîfe, sık sık Mekke ve Medine’de çoğu tabiinden olan âlimlerle görüşür, onlardan hadis rivayeti dinler ve fıkıh müzakereleri yapardı. Ehl-i Beyt'ten Zeyd bin Ali’den, Muhammed el-Bakır’dan ilim öğrendi.

Tasavvuf bilgilerini Muhammed el-Bakır, ondan sonra da Silsile-i Aliyye'den olan Cafer-i Sadık'tan aldı. Sahabeden İbn-i Abbâs’ın ilmini Mekke fakihi Atâ bin Ebu Rebah’tan ve İkrime’den, Halife Ömer ve onun oğlu Abdullah’tan nakledilen ilimleri Abdullah bin Ömer’in azatlısı Nafi’den öğrendi. İbn-i Mesud ve Ali’den nakledilen ilimleri de buluşup görüştüğü tabiinden öğrendi.

Ölümü[değiştir | kaynağı değiştir]

Ebû Hanîfe, bütün zorlamalara rağmen Emevî ve Abbâsî saltanat sahiplerine boyun eğmemiş, yönetim anlayışını onaylamadığı Abbasi Devleti'nin ikinci halifesi Ebû Câʿfer "el-Mansûr", Ebu Hanîfe'yi Bağdat'ta hapsettirip işkence ettirmiş ve zehirleterek öldürtmüştür. Mezhebi, İslâm dünyasının büyük bir kısmına yayıldı. Selçuklu Sultanı Melikşah’ın vezirlerinden Ebu Sa’d-i Harezmi, Ebu Hanîfe'nin kabri üzerine bir türbe ve çevresine bir medrese yaptırdı.

Görüşleri, kaynakları ve metodu[değiştir | kaynağı değiştir]

Akaid ve kelam; Ebu Hanife'ye göre Kur'an mahluk (yaratılmış) değildir. Bu anlamda Kur'an ne O’nun kendisidir, ne de ondan başkasıdır. Arapça metin ise mahluktur.

Fıkıh; Ebû Hanîfe, fıkıh meselelerinin çözümünde belli bir usul belirleyen ve bunu sistemleştiren ilk İslam bilginidir. Nitekim onun kurmuş olduğu bu sistem fıkıh tarihindeki ilk mezhebin doğuşuna ve kendisinin de ilk mezhep imâmı olarak anılmasına yol açmıştır.

Ebû Hanîfe, meselelerin çözümünde dört delil olarak anılan Edille-i şer'iyye kavramını kendi görüşleri üzerine yeniden düzenlemiştir. Bunları kısaca incelersek:

  • Kitap: Ebû Hanîfe, Kur'an ayetlerinin zahirinden çok illetine bakarak görüş belirtmiştir. Ona göre, ibadet ile ilgili olanlar hariç her ayetin belirttiği hükmün ardındaki neden bulunmalı ve ona göre fetva verilmelidir.
  • Sünnet: Görüş bildirirken sünnetlerin geliş ve bildirilme yollarında titizlik gösterdiği gibi hadisleri kıyas denilen Kur-an ve Sünnet'in tamamının ortaya koyduğu anlayış ile çelişmeleri durumunda eleştiriye tabi tutmuştur. Mürsel hadisleri kabul etmiştir.[7]
  • Kıyas: İsmi neredeyse kıyas ile özdeşleşmiştir.[8][9] Bazı hadisleri kıyasa uymadığı gerekçesiyle delil olarak almaması sebebiyle ehl-i hadis tarafından ağır eleştirilere maruz kalmıştır.[10]
  • İcma:

Buraya kadar sayılan Edille-i şer'iyye denilen dört temel delil, fıkhın mesele çözmede kullandığı ve Ebû Hanîfe'ye kadarki bilginlerin ihtilafsız kullandığı araçlardır. İmam bu araçları yeniden yorumlayarak benzersiz bir kullanımını ortaya koymuştur. Bu geleneksel delillere bir beşincisini ekleyerek fıkıh usulündeki asıl devrimini bu konuda yapmıştır:

  • İstihsân: Ebû Hanîfe fıkıh bilimine bu metodu kazandırarak İslamı'ın zaman içinde değişebilecek şartlara uyum sağlamasını amaç edinmiştir. Başta Şafii olmak üzere bilginler tarafından şiddetli bir muhalefetle karşılaşmıştır.[11]

İmâm-ı ’zam Ebû Hanîfe[12] ile İmâm Zeyd[13] arasındaki fikir benzerlikleri[değiştir | kaynağı değiştir]

Aynı İmâm-ı ’zam, H. 121 / M. 739 yılında “Hânedan-ı Alevîyye” mensuplarından İmâm Zeyd bin Ali Zeyn el-b’ı-Dîn[14] tarafından Emevî Hâlifesi Hişâm bin Abd’ûl-Melik’in zâlimâne idaresine karşı çıkarılan isyânı da Muhammed’in komuta ettiği Bedir Savaşı’na benzetmiş, ve destek vermekten hiç çekinmemişti.[15]

  • İmâm Zeyd”, – “Efdâl olarak nitelendirilen daha seçkin bir şahıs varken, mafdûl olarak adlandırılan daha az seçkin olan bir başka şahıs tercihen hilâfet makamına getirilebilir” görüşüyle İmamiye Şiası’ndan,
  • “İmâm-ı ’zam” ise, – Zâlim yönetimlere kılıçla isyân etmeyi farz kabuleden görüşüyle, önderi olarak gösterilen günümüz Ehl-i Sünnet vel Cemaat i’tikadından,

ayrılmaktalardı.[16] Akabinde verdiği fetvâlar ile sürekli olarak Ehl-i Beyt’e arka çıkan ve Alevîler’i[17] destekleyen Ebû Hanîfe Nu’man İbn-i Sâbit[18] de Halife Mansûr tarafından katledildi.[19][20]

Toplumsal statü ve değerlendirmeler[değiştir | kaynağı değiştir]

Hanefi (çim yeşili) mezhebi Turkiye, Ortadoğunun kuzeyi, Mısır (bazı bölgeler), Orta Asya ve Hindistan alt kıtasında yaygındır.

Ebû Hanîfe hakkında birçok yüceltici sıfat kullanıldığı gibi, yer yer kıyasa aykırı gördüğü otantik dini kaynakları delil olarak kabul etmemesi dolayısıyla ehli hadis tarafından ağır eleştirilere uğramıştır.[4]

Ebû Hanîfe rey ehlinin en büyük temsilcisidir.[9] hâd hadislerin ne kadar sağlam olsa da kesinlik değil "zan" ifade ettiği temel düşüncesiyle birçok hadisi delil olarak kullanmaktan geri durmuştur. Onun için Kur-an ve Sünnet'in bütününün oluşturduğu kıyas denilen temel anlayışa uymayan hadisler diğerlerinden farklı bir muameleye tabi tutulmalıdır.[21][22][23] Bu yönüyle birçok eleştiri almıştır. Mevcut kaynaklara göre Ebû Hanîfe’yi tenkit edenlerin başında Buhârî gelmektedir. Buhârî el-Câmiʿu’ṣ-ṣaḥîḥ’inin bab başlıklarında isim zikretmeden, “Kāle ba‘zu’n-nâs” (insanlardan biri şöyle dedi) ifadesini kullanarak Ebû Hanîfe’yi tenkit etmiş,[24] diğer eserlerinde de onun İslâm dinine zarar veren Mürcie’ye mensup olduğuna ilişkin rivayetleri zikretmiştir.[25] Hatta Buhârî'nin ed-Duafâü‟s-Sağir adlı eserinin 388 numaralı maddesinde Ebu Hanife'nin iki defa küfürden imana davet edildiğiyle ilgili bir rivayete yer verdiği belirtilir.[26]

Ebû Hanîfe, kendi zamanında "Dehriyyun" denilen Cebriyye, Abdullah İbn-i Sebe'nin Sebeiyye ve Mürcie gibi dini fırkalarla mücadele etmiştir.

Siyasi tutumu[değiştir | kaynağı değiştir]

Ebû Hanîfe, Emevî ve Abbâsî devletleri zamanında yaşamıştır. Ömrünün elli iki yılı Emevî, son on sekiz yılı da Abbasi devleti zamanına denk gelir. O, Emevîler'in Arap milliyetçiliği esaslı yönetim şekline karşı çıkmış, Ehl-i Beyt ve sahabilere karşı zalimane davranışlarına karşı etkin olarak mücadele vermiştir. Emevî devletinin yıkılması için Abbâsîler'e destek verse de bu hanedanın da Emevîler'in yönetim anlayışıyla aynı yolu izlemesi üzerine desteğini geri çekmiştir. Nitekim ölümü de bir Abbâsî halifesinin eliyle olmuştur.

Ebû Hanîfe'nin doğumu, yetişmesi ve bir bilgin olarak parlaması devirlerinin tümü Emeviler Hanedanlığı zamanına denk gelir. Bu devirdeki Zeyd bin Ali'nin Hişam bin Abdülmelik'e başkaldırısını hem fikirleriyle hem de maddi olarak desteklemiştir. Bu başkaldırıyı Bedir Muharebesi'ne benzetmiş, Zeyd bin Ali'ye biat etmiş ve on bin dirhem nakdi yardım göndermiştir. Bu başkaldırıya direkt olarak destek vermemesini şu sözlerle savunmuştur ki bu ifadelerinde Zeyd bin Ali'yi Hüseyin bin Ali'ye benzetmiştir:

Şayet halkın, onun atalarını aldattıkları gibi O’nu da aldatıp yarı yolda bırakmayacaklarını bilseydim, O’nunla beraber bende savaşırdım.

Emeviler, derin ilmini ve etki alanının genişliğini gördükleri Ebû Hanîfe'ye kadılık teklif ederek yanlarına çekmeye çalışmışlardır. Bu teklifi Emevîler'in Irak valisi Ömer bin Hübeyre yapmıştır. Fakat Ebû Hanîfe, bu makamın ne niyetle verildiğini sezmiş ve bu görevi kabul etmemiştir. Bunun üzerine hiddetlenen vali, onu kırbaçlatmıştır. Bu durumdan imamı kırbaçlayan zindancı bile etkilenmiş, bu şekilde devam ederse imamın öleceğini valiye bildirmiştir. Bu zulüm esnasında yanına gelenlere Ebû Hanîfe'nin cevabı şu şekilde olmuştur:

Eğer vali benden Vasıt Mescidi’nin kapılarını saymak gibi sıradan bir iş istesin, yine kabul etmem. O bir insanın katline hükmedecek, ben mühür basacağım ha? Allah’a yemin ederim ki bu mümkün değil! Bu dünyada kırbaç yemek ahirette ceza görmekten daha iyidir. Valinin beni öldürmeye gücü yeter fakat tekliflerini kabul ettirmeye asla!

Bu olaydan sonra Ebû Hanîfe Kûfe'de kalamayacağını anladığı için Mekke'ye giderek altı yılı aşkın bir süre orada ikamet etti. Bu zaman zarfında kısa sürelerle Kufe'ye gittiği bilinse de bu ziyaretler uzun süreli olmamıştır.

Ebû Hanîfe'nin, Emeviler'in yıkılıp Abbâsîler'in iktidara geldiği zamanlarda Mekke'de olduğu sanılmaktadır. Bu olay üzerine sevincini gizleyememiş ve bu duygularını şöyle ifade etmiştir:

Bu iş (hilafet) Peygamberimiz’in yakınlarına geçerek hak yerini buldu. Bu Allah’ın lutfu ve keremidir. Ey alimler; bunlara yardım etmeye en layık olan sizsiniz! Size istediğiniz kadar ikram ve ihsan var. Halifenize biat ediniz. Biat ahirette sizin için emniyete kavuşmaya vesiledir. Allah’ın huzuruna biatsız çıkarak hüccetsiz ve delilsiz kalmayınız.

Fakat bu sevinci fazla uzun sürmemiştir. Abbâsî hanedanı da zamanında Emevîler'e destek verdiğini öne sürdüğü alim ve fazıl kişileri katletmeye ve adaletsiz bir yönetim tarzı izlemeye başladılar. Nihayet Muhammed bin Abdullah (Nefs’üz-Zekiyye) ve kardeşi İbrahim, Abbasi halifesine isyan edince, bu isyana Ebû Hanîfe de destek vermiştir. Öyle ki, Ebû Hanîfe halife ordusu komutanı Hasan bin Kahtaba'nın İmam İbrahim üzerine yürümesini engellemiştir. Tabiî ki bu davranışı halife Ebû Câʿfer "el-Mansûr"'un dikkatinden kaçmamıştır. Halife, Ebû Hanîfe'ye fiili bir saldırının onu daha da güçlendireceğini tahmin etmiş ve ona yakınlık göstererek yanına çekmeye çalışmıştır. Bu amaçla Ebû Hanîfe'ye değerli hediyeler göndermiş fakat İmam-ı Azam bu hediyelerin kamu malından alındığını belirterek hepsini reddetmiştir. Yapılan başkadılık teklifini de geri çeviren İmâm-ı ’zam, son olarak Musul halkının isyanını bahane ederek isyancıların katli için fetva isteyen halifeye olumsuz cevap verince halife onu zindana kapatarak kırbaçlatmaya başladı. Yaşı oldukça ilerlemiş olan Ebû Hanîfe, bu eziyete dayanamadı ve bu direnişini daha fazla sürdüremeyerek vefât etti. Bazı kaynaklar, Ebû Hanîfe Nu’man ibn-i Sâbit'in Abbâsî Hâlifesi Ebû Câʿfer "el-Mansûr" tarafından zehirleterek öldürdüğünü de kaydederler.

İmâm-ı ’zam Ebû Hanîfe’nin Alevîler[17] lehine verdiği fetvâlar[27][değiştir | kaynağı değiştir]

Halife Mansûr tarafından Kâbe’nin bir benzeri olarak Bağdat’ta “Kubbe’t-ül Adrâ” adında büyük bir kale inşa edilmiş ve halk Kâbe’ye Hac'dan menedilmişti. “İmâm Dâr ül-Hicre” adıyla da tanınan İmâm Mâlik’in bir fetvâsıyla, hilâfetin vaktiyle Alevîler[17] arasında “Nefs’üz-Zekiyye” nâmıyla tanınan Hasan bin Ali’nin oğlu Hasan el-Mu’tenâ’nın torunu Muhammed bin ʿAbd Allâh’a ait olduğu tüm Abbâsî aleyhtarı fırkalara duyurulmuştu. Emevîler’in son günlerinde Medine toplantısında hazır bulunan bütün Ehl-i Beyt’in, ve hattâ Abbâsîler’in dahi biatleriyle hilâfeti kabul edilmiş olan Hasan el-Mu’tenâ’nın torunu olan Muhammed bin bin ʿAbd Allâh’ın lehine İmâm-ı ’zam Ebû Hanîfe Nu’man İbn-i Sâbit[18] te fetvâ vermişti. Bunun üzerine, Abbâsîler tüm şiddetleriyle Alevîler[17] aleyhine harekete geçtiler. H. 145 / M. 763 yılında “Hasan el-Mu’tenâ’nın torunu Muhammed bin ʿAbd Allâh” Medine’de Halife Mansûr’un amcası "İsâ ibn-i Mûsâ" tarafından öldürüldü.[28] Hemen akabinde olayların kanlı bir biçimde gelişmesi ve Abbâsîler’in gittikçe artan zulmü karşısında, Alevîler[17] yeni bir huruç hareketi başlattılar. Nefs’üz-Zekiyye’nin kardeşi “İbrahim bin ʿAbd Allâh” Ehl-i Beyt nâmına hilafeti ele geçirmek amacıyla İmâm-ı ’zam Ebû Hanîfe’nin de fetvâsını alarak, Abbâsîler aleyhine kendi hayatına mâl olan başarısız bir isyân girişiminde bulundu.[29]

İmam-ı Azam'ın Camii, Kûfe, 1915

İslam dinine hizmetleri / Eserleri[değiştir | kaynağı değiştir]

Ebû Hanîfe, fıkhı kollara ayırıp her branşın bilgilerini ayrı ayrı toplamış, usuller koymuş, 'Feraiz' ve 'Şurut' (şerait) kitaplarını yazmıştır. Ayrıca sahabenin peygamberden naklen bildirdiği iman, itikad bilgilerini de toplayıp yüzlerce talebesine bildirdi.

Ebû Hanîfe, İslamiyet’i iman, amel ve ahlak esasları olarak tedvin etmiş, sorulara cevaplar vermiş, önce inançta birlik ve beraberliği sağlamış; ibadetlerde, günlük işlerde fıkhının esaslarını ve şeklini tespit etmiştir. Kendisine ikinci hicrî asrın müceddidi unvanı verilmiştir.

Ebû Hanîfe'nin içtihâd ve çalışmalarıyla tedvin ettiği fıkıh (islam hukuku) bilgileri ile oluşturduğu yola “Hanefî Mezhebi” denildi.

Talebelerine verdiği derslerde bir taraftan fıkhın eski hadiselere ait bilinen hükümleri anlatılır ve müzakeresi yapılır, diğer taraftan yeni olaylara ait hükümler kurulurdu. Geçmiş ve yaşanmakta olan hadiselerin hükümleri takrir edilirken, bunlara benzeyen veya aynı cinsten olup da gelecekte vuku bulabilecek hadiselere ait hükümler de araştırılıp bulunurdu. Dolayısıyla İmam'ın derslerinde geçmiş ve yaşanmakta olan meselelerin çözümünden başka geleceğe ait meselelere geçilmiş ve fıkhın küllî (genel) kaideleri tespit edilmiştir.

İlm-i Kelâm mütehassısları yetiştirdi. Başta gelen talebeleri; Ebu Yusuf ismiyle meşhur Yakub bin İbrahim, Muhammed Şeybani (her ikisi İmâmeyn, yani iki imam olarak da anılır), Züfer bin Hüzeyl, Hasan bin Ziyad, oğlu Hammad, Davud-i Tai, Esad bin Amr, Afiyat bin Yezid el-Advi, Kasım bin Ma’an, Ali bin Müshir, Hibban bin Ali gibi âlimlerdir.

Ebû Hanîfe’nin derslerinde çözülen fiilî ve nazarî fıkhî meselelerin sayısının altıyüzbini aştığı rivayet edilir. İmam-ı Matüridi, ondan gelen kelam bilgilerini kitaplaştırmıştır. Yetiştirdiği talebelerin sayısı dört bine ulaşmış olup bunlardan yedi yüz otuzu ilimde iyice yükselmiş, içlerinden kırk kadarı ictihad derecesine çıkmıştır. Bazı yazarların onun derslerinde yetişen talebelerinin isim ve künyelerini, mensup oldukları şehirlerini tespit edip yazmışlardır.

  • El-Fıkhu'l-Ekber: Ebû Hanîfe’nin oğlu Hammad’ın babasından naklettiği en şöhretli eseridir. Ayrı silsilelerle zamanımıza kadar gelen birbirinden kısmen farklı üç nüshası vardır. Bu eser başta Ebû Mansur el-Matûridi olmak üzere birçok âlim tarafından şerhedilmiş, defalarca Türkçeye çevrilmiştir. Ehl-i Sünnet akîdesini kısa, özlü ve son derece ihâtalı bir şekilde ifade etmektedir.
  • El-Fıkhül-Ebsât: Bu eser, oğlu Hammad, öğrencisi Ebû Yusuf ve Ebû Muti’ b. Abdillah el-Belhi tarafından rivayet edilmiştir. Sual-cevap tarzında olup yazma nüshaları Kahire Kütüphanesi VII/353′te olan bu risale, Atâ el-Cürcâni tarafından şerhedilmiştir.
  • El-lim ve’l-müteallim: Bu risalede öğrencisi Ebû Mukatil’in sorduğu sualler Ebû Hanîfe tarafından cevaplandırılmaktadır. Bu eser de Kahire Kütüphanesi VII/553′de kayıtlıdır. El-Pezdevî de Usûl’ünün mukaddimesinde eserin Ebû Hanîfe’ye ait olduğunu belirtmektedir.
  • Er-Risâle: Bu eser, Ebû Hanîfe tarafından Basralı âlim Ebû Osman el-Bettî’ye gönderilmiştir. Kendisi hakkında Mürcie’den olduğu hususundaki ithamları reddetmektedir. Eser, yukarıda belirtilen rivayetlerle el-Pezdevî'nin aynı yerdeki şehadeti ile imama nisbet edilmektedir. Yazma nüshaları Kahire Kütüphanesi VII/203, 553′te kayıtlıdır.
  • El-Vasıyye: Avrupa kütüphanelerinde ve Kahire Kütüphanesinde (V/264) muhtelif nüshaları bulunan bu eserin Molla Hüseyin b. İskender el-Hanefî, Ekmelüddin el-Babertî ve el-Hâdimî tarafından yazılmış şerhleri mevcuttur. el-Babertî şerhinin Nûru Osmâniye, Ayasofya, Bâyezid ve Selim Ağa kütüphanelerinde yazma nüshaları mevcuttur.

Kaynakça[değiştir | kaynağı değiştir]

  1. ^ "Jackson, Roy, Fifty Key Figures in Islam, Routledge, 27 Eylül 2006". 27 Ağustos 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Mayıs 2022. 
  2. ^ "Arşivlenmiş kopya". 3 Nisan 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Nisan 2023. 
  3. ^ TDV İslam Ansiklopedisi, cilt: 10, sayfa: 131-133
  4. ^ a b Prof. Dr. Mürteza Bedir (Mayıs 2018). Ebu Hanife Entelektüel Biyografi. Ay Yayınları. s. 16. 
  5. ^ Mohsen Zakeri (1995), Sasanid soldiers in early Muslim society: the origins of 'Ayyārān and Futuwwa, s.293 [1] 20 Temmuz 2005 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
  6. ^ Hatib el-Bağdadî
  7. ^ Muhammed Zahid el-Kevseri (Nisan 2021). Hanefi Mezhebinde Fıkıh ve Hadis. Yüksel, Fatih Muhammet tarafından çevrildi. Rıhle Kitap. ss. 53-58. 
  8. ^ Muhammed Zahid el-Kevseri (Nisan 2021). Hanefi Mezhebinde Fıkıh ve Hadis. Yüksel, Fatih Muhammed tarafından çevrildi. Rıhle Kitap. s. 34. 
  9. ^ a b Prof. Dr. Mürteza Bedir (Mayıs 2018). Ebu Hanife Entelektüel Biyografi. Ay Yayınları. s. 72. 
  10. ^ Prof. Dr. Mürteza Bedir (Mayıs 2018). Ebu Hanife Entellektüel Biyografi. Ay Yayınları. ss. 44-52. 
  11. ^ Doğan, İsa, Ebû Hanîfe’nin Dînî ve siyâsî duruşu, Diyanet Dergisi makalesi.
  12. ^ Öztürk, Yaşar Nuri, İmâm-ı ’zam Savunması, Şehid bir önder için Apolocya, – Sahabe ve tâbiin nesline yapılan muameleyi zulûm olarak gösterdi: Ehl-i Beyt’in haklarını savunmadaki özgün tavrı, Sahife 170, İnkılâp, İstanbul, 2010.
  13. ^ Ebû Zehre, Muhammed, İmâm Zeyd, 83.
  14. ^ Öztürk, Yaşar Nuri, İmâm-ı ’zam Savunması, Şehid bir önder için Apolocya, – Zâlimlere isyânı imân ve ibâdetin esâsı olarak tanıttı: İmâm-ı ’zam’ın tanıttığı İslâm’ın temel ibâdeti, Sahife 156, İnkılâp, İstanbul, 2010.
  15. ^ Ebû Zehre, Ebû Hanîfe, Sahife 32.
  16. ^ Öztürk, Yaşar Nuri, İmâm-ı ’zam Savunması, Şehid bir önder için Apolocya, – Sahabe ve Tâibûn nesline yapılan muameleyi zulûm olarak gösterdi: Ehl-i Beyt’in haklarını savunmadaki özgün tavrı, Sahife 171, İnkılâp, İstanbul, 2010.
  17. ^ a b c d e Not: Anadolu Alevileri ile karıştırılmamalıdır.
  18. ^ a b Öztürk, Yaşar Nuri, İmâm-ı ’zam Savunması, Şehid bir önder için Apolocya, – Ortak kaderli iki deha: Sokrat ve İmâm-ı ’zam, Sahife 246, İnkılâp, İstanbul, 2010.
  19. ^ Öztürk, Yaşar Nuri, İmâm-ı ’zam Savunması, Şehid bir önder için Apolocya, – Şehid edilişi veya sonsuzluğa geçiş, Sahife 56, İnkılâp, İstanbul, 2010.
  20. ^ Muvaffık el-Mekkî, Menâkıb, Sahife 433-438.
  21. ^ Muhammed Zahid el-Kevseri (Nisan 2021). Hanefi Mezhebinde Fıkıh ve Hadis. Yüksel, Fatih Muhammed tarafından çevrildi. Rıhle Kitap. ss. 54-58. 
  22. ^ Prof. Dr. Mürteza Bedir (Mayıs 2018). Ebu Hanife Entelektüel Biyografi. Ay Yayınları. ss. 55-59, 80. 
  23. ^ Yrd. Doç. Dr. Yunus Apaydın (1992). "Hanefi Hukukçuların Hadis Karşısındaki Tavırlarının Bir Göstergesi Olarak Manevi Inkıta' Anlayışı". Erciyes Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi. ss. ss. 159-194. 
  24. ^ Buhârî, “Îmân”, 36; Vehbî Süleyman Gāvecî, s. 203-265
  25. ^ et-Târîḫu’l-kebîr, VIII, 81; M. Rızâ el-Hakîmî, s. 343, TDV İslam Ansiklopedisi, Ebû Hanîfe maddesi
  26. ^ Prof. Dr. Mehmet Erdem, "İmam Buhari’nin Kitaplarında İmam Ebu Hanife Hakkındaki Rivayetlerin Tespit ve Tahlili", Manas Sosyal Araştırmalar Dergisi, 2006, Cilt: 5, Sayı: 2, s. 81
  27. ^ Ebû Zehre, Muhammed, Mezhepler Tarihi, Mütercimi: İsmâil Dağ, Sayfa 265 ve 302, Düşün Yayıncılık, İstanbul, 2011. İstanbul, 2010.
  28. ^ İbn-i Esir, Cilt 5, Sayfa 251.
  29. ^ Meri-yü’t Tevârih, Cilt 1, Sayfa 212.

Dış bağlantılar[değiştir | kaynağı değiştir]

Vikisöz'de Ebu Hanife ile ilgili sözler mevcuttur.


Ebu Hanife nedir?, Ebu Hanife anlamı nedir?, Ebu Hanife ne demektir? Nedir? :Ebu Hanife nedir?, Ebu Hanife anlamı nedir?, Ebu Hanife ne demektir? ile ilgili Ebu Hanife nedir?, Ebu Hanife anlamı nedir?, Ebu Hanife ne demektir? burada bulabilirsiniz. Detaylar için sitemizi geziniz Ebu Hanife nedir?, Ebu Hanife anlamı nedir?, Ebu Hanife ne demektir? Ne Demektir? Ebu Hanife nedir?, Ebu Hanife anlamı nedir?, Ebu Hanife ne demektir? Açıklaması Nedir? Ebu Hanife nedir?, Ebu Hanife anlamı nedir?, Ebu Hanife ne demektir? Cevabı Nedir? Ebu Hanife nedir?, Ebu Hanife anlamı nedir?, Ebu Hanife ne demektir? Kelimesinin Anlamı? Ebu Hanife nedir?, Ebu Hanife anlamı nedir?, Ebu Hanife ne demektir? konusu Nedir Ne, yaşantımızda sık kullanılan kelimelerden birisi olarak karşımıza çıkar. Hem sosyal medyada hem de gündelik yaşantıda kullanılan ne kelimesi, uzun yıllardan beri dilimizdedir. Ebu Hanife nedir?, Ebu Hanife anlamı nedir?, Ebu Hanife ne demektir? Türk Dil Kurumu na (TDK) göre farklı anlamları olan ne kelimesi, Türkçe de tek başına ya da çeşitli cümleler eşliğinde kullanılabilir. Ebu Hanife nedir?, Ebu Hanife anlamı nedir?, Ebu Hanife ne demektir? Ne kelimesi ne demek, TDK ya göre anlamı nedir sorularının cevabını arayanlar için bildiris.com doğru adres! Peki, ne kelimesi ne demek, TDK ye göre anlamı nedir? Ebu Hanife nedir?, Ebu Hanife anlamı nedir?, Ebu Hanife ne demektir? Ne kelimesinin kökeni ne, ne kelimesinin kaç anlamı var? Ebu Hanife nedir?, Ebu Hanife anlamı nedir?, Ebu Hanife ne demektir? İşte TDK bilgileri ile merak edilenler
Ebu Hanife nedir?, Ebu Hanife anlamı nedir?, Ebu Hanife ne demektir? Açıklaması? :Ebu Hanife nedir?, Ebu Hanife anlamı nedir?, Ebu Hanife ne demektir? Açıklama Bir Terim Kavram Ya Da Başka Dilsel Olgunun Daha İyi Anlaşılması İçin Yapılan Ek Bilgidir.Ebu Hanife nedir?, Ebu Hanife anlamı nedir?, Ebu Hanife ne demektir? Söz Konusu Bilgi Açıklanacak Sözcükten Daha Uzun Olur Ebu Hanife nedir?, Ebu Hanife anlamı nedir?, Ebu Hanife ne demektir? Açıklama İle İlgili Durumun Kanıtı Şu Şekilde Doğrulanabilir Ebu Hanife nedir?, Ebu Hanife anlamı nedir?, Ebu Hanife ne demektir? Bir Sözlükteki Tanım İlgili Sözcük Yerine Kullanılabilirse, Bu Bir Açıklamadır. Ebu Hanife nedir?, Ebu Hanife anlamı nedir?, Ebu Hanife ne demektir? Yani Aynı Bağlam İçinde Hem Sözcük Hem De Tanım Kullanılırsa Ve Anlamsal Açıdan Bir Sorun Oluşturmuyorsa Bu Bir Açıklamadır.
Ebu Hanife nedir?, Ebu Hanife anlamı nedir?, Ebu Hanife ne demektir? Gerçek mi? :Ebu Hanife nedir?, Ebu Hanife anlamı nedir?, Ebu Hanife ne demektir? ile ilgili Ebu Hanife nedir?, Ebu Hanife anlamı nedir?, Ebu Hanife ne demektir? burada bulabilirsiniz. Detaylar için sitemizi geziniz Gerçek anlam Ebu Hanife nedir?, Ebu Hanife anlamı nedir?, Ebu Hanife ne demektir? sözcüklerin birincil anlamı ile (varsa) bu anlamla doğrudan ilişkili olan anlamlarıdır. Gerçek anlam, temel anlam ile yan anlamların bileşkesidir. Ebu Hanife nedir?, Ebu Hanife anlamı nedir?, Ebu Hanife ne demektir? Bir sözcüğün mecaz olmayan tüm anlamlarını kapsar.
Ebu Hanife nedir?, Ebu Hanife anlamı nedir?, Ebu Hanife ne demektir? Hakkında? :Ebu Hanife nedir?, Ebu Hanife anlamı nedir?, Ebu Hanife ne demektir? ile ilgili Ebu Hanife nedir?, Ebu Hanife anlamı nedir?, Ebu Hanife ne demektir? burada bulabilirsiniz. Ebu Hanife nedir?, Ebu Hanife anlamı nedir?, Ebu Hanife ne demektir? Detaylar için sitemizi geziniz Ebu Hanife nedir?, Ebu Hanife anlamı nedir?, Ebu Hanife ne demektir? Bu sayfada Hakkında nedir Hakkında ne demek Hakkında ile ilgili sözler cümleler bulmaca kısaca Hakkında anlamı tanımı açılımı Hakkında hakkında bilgiler Ebu Hanife nedir?, Ebu Hanife anlamı nedir?, Ebu Hanife ne demektir? resimleri Hakkında sözleri yazıları kelimesinin sözlük anlamı nedir almanca ingilizce türkçe çevirisini bulabilirsiniz
Abdominal aort anevrizması, Chrysometa pilimbala, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Eğitim Fakültesi, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Ziraat Fakültesi, Grumo Nevano, Uyuyan Ölüm, I. Antigonos Monophtalmos, Martin Amis, Albert Agarunov, Dikebrike, Kertenkele (takımyıldız), Yeni Los Cármenes Stadyumu, Franz Beckenbauer, Vila Franca (Viana do Castelo), Evil Dead 2, Acanthicus, Broadwater, Trump International Hotel and Tower (Chicago), Emin Özdemir, Harezm, CM Punk, TRT İzle, Fizyolojik, Joucas, Adem Genç, Tenis kayıtları ve istatistikleri listesi, Ahmet Karayiğit, Kais Ghodhbane, Borlu, Köprübaşı, Chris Robinson (yönetmen), Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Kütüphanesi, Scene (Korsan), Cacciatore, Masayuki Ochiai, Tuber melanosporum, Prion, İstanbul Devlet Klasik Türk müziği Korosu, Sekülerizasyon, Gelibolu Piri Reis Meslek Yüksekokulu, Sızıntı Dergisi, Playing for Keeps (2012 film), Erik Magnusson, Komilo, Bayramiç Meslek Yüksekokulu, Gökçeada Meslek Yüksekokulu, Medya Oynatıcı (Windows 11), Arnold Peralta, César Award for Best Actress, Doris Lessing, 2018 Abierto Mexicano Telcel, Celeus ochraceus, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Gözlemevi, TBMM 1. Dönem Ayıntab milletvekilleri listesi, Demavent Dağı, Galleria Ataköy Alışveriş Merkezi, Hevesimi Kırma, Türkiyedeki gözlemevleri listesi, Türk Silahlı Kuvvetleri genelkurmay başkanları listesi, Yaprak Özdemiroğlu, Baba Rahman, André Ernest Modeste Grétry, Dolambaç, Zahir Bilbay, NGC 6520, Intel 80286, Refik Saydam Hıfzıssıhha Merkezi Başkanlığı, Kanada Kızılderilileri, Trablus Kuşatması, Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsü, Nicolás Pareja, Ruslarla ilgili genetik çalışmalar, Trablusgarp Vilayeti, Çankaya Köşkü, Masaya Okugawa, Haçlı devletleri, Serbişe şehristanı, Gönül Kaçanı Kovalar, Basketbol Süper Ligi, Samtshe Atabeyliği, Mysidae, Museo Reina Sofia, Queen Creek, Arizona, Dmitri Gudkov, Misina, Keangnam Hanoi Landmark Tower, China World Trade Center Tower III, Elymus gmelinii, Vincent Enyeama, Kosova, 2024 Türkiye yerel seçimleri için yapılan anketler, LDAP, Kabe, Chevrolet Nova, Amblyopappus, Oklahoma City Thunder, Pachypodium, Ahmet Kendir, Luna 15, Jumeirah Emirates Towers Hotel, Dolomites,
Tezli Nedir?, Zekice İsminin Anlamı Nedir?, Tezkiyesi Bozuk Nedir?, Mete Koca Kimdir?, Abdullah Çakır Kimdir?, Zeki İsminin Anlamı Nedir?, Recep Bakırcı Kimdir?, Doğu Türkistan bayrağı Anlamı Nedir, Doğu Türkistan bayrağı Nasıl Oluştu, Doğu Türkistan bayrağı Tarihi, Doğu Türkistan bayrağı Renkleri, Doğu Türkistan bayrağı Tasarımı, Tezatlı Nedir?, Zekasal İsminin Anlamı Nedir?, Faik Deli Kimdir?, Zekâlı İsminin Anlamı Nedir?, Ferdaya Salmak Nedir?, Cevdet Akay Kimdir?, Zekâi İsminin Anlamı Nedir?, Teyelli Nedir?, Ferdası Nedir?, Zehirsiz İsminin Anlamı Nedir?, Ferasetsiz Nedir?, Tuncer Usta Kimdir?, Tevazulu Nedir?, Ferasetli Nedir?, Zehirli İsminin Anlamı Nedir?, Nesrin Arslan Kimdir?, Ferahlık Duymak Nedir?, Çağatay Atasay Kimdir?, Zehir Zıkkım İsminin Anlamı Nedir?, Alpaslan Türkkan Kimdir?, Zecrî İsminin Anlamı Nedir?, Adnan Sinan Çakıroğlu Kimdir?, Yrd Doç Dr Badegül Can Emir Kimdir? Yrd Doç Dr Badegül Can Emir Nereli Yrd Doç Dr Badegül Can Emir Kaç Yaşında?, Zebunküş İsminin Anlamı Nedir?, Aziz Cem Güner Kimdir?, Zebun İsminin Anlamı Nedir?, Ferah Tut Nedir?, Doğukan Ak Kimdir?, Zayi İsminin Anlamı Nedir?, Ferah Bulmak Nedir?, Doğan Avcı Kimdir?, Zayıf Sesli İsminin Anlamı Nedir?, Erol Bayram Kimdir?, Feragatli Nedir?, Tufan Yanar Kimdir?, Zayıf Nahif İsminin Anlamı Nedir?, Testereli Nedir?, Özgül Baydoğan Kimdir?, Feragat Sahibi Nedir?, Zayıf İsminin Anlamı Nedir?, Tespihsiz Nedir?, Naci Şanlıtürk Kimdir?, Zaviyevi İsminin Anlamı Nedir?, Ülkü Ayaydın Kimdir?, Tespihli Nedir?, Fer Almak Nedir?, Akadyana bayrağı Anlamı Nedir, Akadyana bayrağı Nasıl Oluştu, Akadyana bayrağı Tarihi, Akadyana bayrağı Renkleri, Akadyana bayrağı Tasarımı, Naile İşlek Kimdir?, Zavallı İsminin Anlamı Nedir?, Teslimiyetçi Nedir?, Zatî İsminin Anlamı Nedir?, Fenomenolojik Nedir?, Nizamettin Öztürk Kimdir?, Ahmet Yasin Şentürk Kimdir?, Fenomenal Nedir?, Zata Mahsus İsminin Anlamı Nedir?, Ejder Kaygusuz Kimdir?, Fenolojik Nedir?, Zaruri İsminin Anlamı Nedir?, Tesettürsüz Nedir?, Emrullah Türe Kimdir?, Zarsı İsminin Anlamı Nedir?, Tesettürlü Nedir?, Fenlenmek Nedir?, Elif Baysal Kimdir?, Zarplı İsminin Anlamı Nedir?, Fenik Nedir?, Mehmet Bağlar Kimdir?, Cumali İnce Kimdir?, Zarif İsminin Anlamı Nedir?, Fenersiz Yakalanmak Nedir?, Fevzi Fatih Oğuz Kimdir?, Zafer Bayrağı (Azerbaycan) Anlamı Nedir, Zafer Bayrağı (Azerbaycan) Nasıl Oluştu, Zafer Bayrağı (Azerbaycan) Tarihi, Zafer Bayrağı (Azerbaycan) Renkleri, Zafer Bayrağı (Azerbaycan) Tasarımı, Fenersiz Nedir?, Zararsız İsminin Anlamı Nedir?, Fenerli Nedir?, Zararlı İsminin Anlamı Nedir?, Hüseyin Çalişci Kimdir?, İrfan Karatutlu Kimdir?, Feneri Nerde Söndürdün Nedir?, Zarardîde İsminin Anlamı Nedir?, Terso Nedir?, Metin Bozkurt Kimdir?, Zarafetli İsminin Anlamı Nedir?, Savaş bayrağı Anlamı Nedir, Savaş bayrağı Nasıl Oluştu, Savaş bayrağı Tarihi, Savaş bayrağı Renkleri, Savaş bayrağı Tasarımı, Fener Çekmek Nedir?, Mustafa Çiftci Kimdir?, Zampara İsminin Anlamı Nedir?, Tersinir Nedir?, Gülfiraz Sağlık Kimdir?, Ters Türs Nedir?, Zamlı İsminin Anlamı Nedir?,