Augustaion Nedir?
Augustaion Nedir?, Augustaion Nerededir?, Augustaion Hakkında Bilgi?, Augustaion Analizi? Augustaion ilgili Augustaion ile ilgili bilgileri sitemizde bulabilirsiniz. Augustaion ile ilgili daha detaylı bilgi almak ve iletişime geçmek için sayfamıza tıklayabilirsiniz. Augustaion Ne Anlama Gelir Augustaion Anlamı Augustaion Nedir Augustaion Ne Anlam Taşır Augustaion Neye İşarettir Augustaion Tabiri Augustaion Yorumu
Augustaion Kelimesi
Lütfen Augustaion Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. Augustaion İlgili Sözlük Kelimeler Listesi Augustaion Kelimesinin Anlamı? Augustaion Ne Demek? ,Augustaion Ne Demektir? Augustaion Ne Demektir? Augustaion Analizi? , Augustaion Anlamı Nedir?,Augustaion Ne Demektir? , Augustaion Açıklaması Nedir? ,Augustaion Cevabı Nedir?,Augustaion Kelimesinin Anlamı?,Augustaion Kelimesinin Anlamı Nedir? ,Augustaion Kelimesinin Anlamı Ne demek?,Augustaion Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
Augustaion Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadınız
Augustaion Kelimesinin Anlamı Nedir? Augustaion Kelimesinin Anlamı Ne demek? , Augustaion Kelimesinin Anlamı Ne demektir?
Demek Ne Demek, Nedir? Tdk'ye Göre Anlamı
Demek kelimesi, dilimizde oldukça kullanılan kelimelerden birisidir. TDK'ye göre, demek kelimesi anlamı şu şekildedir:
Söylemek, söz söylemek - Ad vermek - Bir dilde karşılığı olmak - Herhangi bir ses çıkarmak - Herhangi bir kanıya, yargıya varmak - Düşünmek - Oranlamak - Ummak, - Erişmek - Bir işe kalkışmak, yeltenmek - Saymak, kabul etmek - bir şey anlamına gelmek - öyle mi, - yani, anlaşılan - inanılmayan, beklenmeyen durumlarda kullanılan pekiştirme veya şaşma sözü
Augustaion Bu Kelimeyi Kediniz Aradınız Ve Bulamadığınız İçin Boş Safyadır
Demek Kelimesi Cümle İçerisinde Kullanımı
Eskilerin dediği gibi beşer, şaşar. - Muşmulaya döngel de derler.
Kamer `ay` demektir. - Küt dedi, düştü. - Bu işe herkes ne der? - Güzellik desen onda, zenginlik desen onda. - Bundan sonra gelir mi dersin? - Saat yedi dedi mi uyanırım. - Kımıldanayım deme, kurşunu yersin. Ağzını açayım deme, çok fena olursun. - Yarım milyon dediğin nedir? - Okuryazar olmak adam olmak demek değildir. - Vay! Beni kovuyorsun demek, pekâlâ! Augustaion - Demek gideceksin.
Demek Kelimesi Kullanılan Atasözü Ve Deyimler
- dediği çıkmak - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek
- dedi mi - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin - demek istemek , - demek ki (veya demek oluyor ki) , - demek olmak , - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok - dediği çıkmak , {buraya- - dediğinden (dışarı) çıkmak - dediğine gelmek i, - dedi mi , {buraya- - deme! - demediğini bırakmamak (veya koymamak) - deme gitsin , - demek istemek - demek ki (veya demek oluyor ki) - demek olmak - dememek - der oğlu der - deyip de geçmemek - diyecek yok
Augustaion
Augustaion Nedir? Augustaion Ne demek? , Augustaion Kelimesi İle ilgili Daha Fazla Bilgi , Almak İçin Kategoriler Sayfamıza Bakınız. İlgili Sözlük Kelimeler Listesi
Augustaion Kelimesinin Anlamı? Augustaion Ne Demek? Augustaion Ne Demektir? ,Augustaion Analizi? Augustaion Anlamı Nedir? Augustaion Ne Demektir?, Augustaion Açıklaması Nedir? , Augustaion Cevabı Nedir? , Augustaion Kelimesinin Anlamı?
Augustaion (Yunanca: Αὐγουσταῖον Aúgoustaion) ya da (Yunanca: Augustaeum,a[›] Antik ve Orta Çağ Konstantinopolis (bugün İstanbul, Türkiye) şehrinin tören meydanı, yaklaşık olarak günümüzde Aya Sofya Meydanı olarak adlandırılan alana karşılık gelir. Başlangıçta pazar yeriydi, 6. yüzyılda revaklarla çevrelemiş kapalı bir saray avlusuna dönüştürülmüş ve Bizans İmparatorluğu başkentinin en önemli binalarının bazıları ile ilişkilenmesi sağlanmıştır. Meydan, geç Bizans dönemine kadar yaşamış, ancak harabeleri ve izleri erken 16. yüzyılda bile hala görülebiliyordu.
Meydanın tarihi, I. Konstantin tarafından imparatorluk başkenti yapılmadan önceki antik Byzantium'a kadar gider. Roma İmparatoru Septimius Severus (h. 193-211) şehri yeniden inşa ederken, revaklarla çevrili geniş bir meydan yaptı ve ismini Tetrastoon ("dört stoa") verdi. Meydanın merkezinde, tanrı Helios'un heykelinin olduğu bir sütun duruyordu.[1] 320'lerde, Konstantin, seçtiği yeni başkenti yeni gösterişli binalarla süsledi. Onun eylemleri arasında Tetrastoon etrafına yeni yapılar eklemekte vardır. O dönem Augustaion doğu tarafı biçimlendirildi ve bu bölüme, Porphyry sütunu ile desteklenmiş Konstantin'in annesi heykeli nedeniyle Augusta Helena ismi verildi.[1][2] Augustaion, I. Leo (h. 457-474) döneminde yeniden inşa edildi ve tekrar 530'larda Nika ayaklanması sırasında tahrip edildikten sonra I. Justinianus (h. 527-565) tarafından inşa edildi. Orijinal formunda, meydan halka açık ve şehrin yiyecek pazarı (agora) olarak iş görüyordu, fakat Justinianus'un yeniden inşası sırasından sonra, girişin sınırlı olduğu bir saray avlusu haline geldi. 7. yüzyıldan Bizans yazarları, Aya Sofya'nın açık şekilde avlu ya da ön avlu (αὐλή, αὐλαία, προαύλιον) olarak adlandırırlar.[1][2]
Justinianus'un Augustaion meydanı, devam eden yüzyıllarda bozulmadan muhafaza edildi. Geç 13. yüzyılda, Latin İmparatorluğu sonrası yeniden düzeltme faaliyetlerinde meydan ve birleşik binalar Aya Sofya'nın bir mülkü olduğu düşünülmektedir.[1] Diğer yandan erken 15. yüzyılda İtalyan seyyah Cristoforo Buondelmonti harabe görünümünde olduğunu yazar, Pierre Gilles ise 1540'lardaki ziyaretinde sadece yedi sütunun parçalarının kaldığını bildirir.[1]
Augustaion, erken ve orta dönem Bizans İmparatorluğu'nun yönetimsel, dinsel ve törensel merkezi olan Konstantinopolis'in doğu bölümünde yer alır. Meydan, etrafında revaklarla dikdörtgen açık bir mekandı,[3] Muhtemelen bu revaklar ilk defa 459 yılında Justinianus'un yaptırdığı renovasyon ve yeniden inşa sırasında eklenmişti.[1] Günümüzde kesin boyutlarını belirlemek mümkün değildir; Rodolphe Guilland, 85 metre uzunluğunda 60-65 metre eninde bir dikdörtgen önermektedir.[1]
Sırasıyla Şehrin ana caddesi Mesē tarafından Melete ve Pinsos kapıları ile tüm tarafları kapalı Augustaion meydanına güney ve batı taraflarından girilirdi.[1] Meydanın dışında İmparatorluğun tüm mesafelerinde başlangıç olarak kullanılan Milyon taşı bulunurdu. Kuzeye doğru, Augustaion, Konstantinopolis Patrik Sarayı (Patriarcheion) ve Katedral Aya Sofya ile sınırlanırdı, doğuya doğru Konstantin ya da Julianus (h. 360-363) tarafından yaptırılan ve Justinianus tarafından önünde altı sütünla desteklenmiş revak ile yeniden inşa edilen iki Senato binasından biri olan Magnaura bulunurdu.[1][2][4] Senato'nun yanında, güneydoğu köşesinde Büyük Saray'ın girişi abidesel Halki Kapısı bulunuyordu,[3] güneybatıda ise Zeuksippos Banyoları, güneyde ise Hipodrom vardı. 7. yüzyılda, muhtemelen Patrik I. Thomas (607-610 arası patrik) döneminde, Thōmaitēs (Θωμαΐτης) isimli büyük üç koridorlu bazilika, meydanın güneydoğu tarafına inşa edilmiştir. Patrik rezidansının kabul binası ve kütüphane olarak kullanılmıştır, 16. yüzyıla kadar ayakta kalmıştır.[1][5]
Yapılan kazılardan anlaşıldığı kadarı ile, meydan mermer ve daha önce bahsedilen Augusta Helena başta olmak üzere heykeller ile döşenmişti.[1] 8. ve 9. yüzyıl Parastaseis syntomoi chronikai ("kısa tarihsel not"), Konstantin'in kendi heykelininde bir sütun üzerinde olduğunu kaydeder. Onun yanında üç oğlunun (II. Konstantin (h. 337-340), Konstans (h. 337-340) ve II. Constantius (h. 337-361)) ve sonradan eklenen Licinius ile Julian'ın heykelleri mevcuttu.[6] I. Theodosius (h. 379-395) döneminde, bu heykeller kendisinin ve iki oğlu Arcadius (h. 395-408) ve Honorius'un (h. 395-423) sütün üstünde ata binen gümüş heykelleri ile yer değiştirilmiştir.[6] Arcadius'un eşi Aelia Eudoksia'nın bir sütun üzerinde ayakta duran bir bronz heykelide meydandaydı. Bu heykelin açılışında yaşanan pagan ritüeller Patrik İoannis Hrisostomos tarafından eleştirilmiştir, bu imparatoriçe'nin öfkesine neden olmuş ve patriğin sürgüne gönderilmesine neden olmuştur. Heykelin kaidesi 1848'te keşfedilmiştir, şu anda Aya Sofya'nın bahçesindedir.[7][8] Justinian'in yeniden inşasından sonra, Justinian sütunu 543 yılında onun kazandığı zaferleri anısına meydanın batı ucuna dikilmiştir. Theodosius'un heykelinin bazı kısımları kullanılmış ve Justinian ata binerken, önünde dizleri üstünde ona hürmet sunan üç barbar kral ile tasvir tamamlanıyordu. 16. yüzyıla kadar ayakta kalan sütun, Osmanlı İmparatorluğu tarafından kaldırıldı.[2][9]
<ref>
etiketi; EHW
isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: Kaynak gösterme)